İskenderun'daki Çadırkent'te Son Eksiklikler de Tamamlanıyor. Turan Aydoğan: "Bu Yeni Hayatı Siyasetin Örgülemesi Gerekiyor"

Haber: FAHRETTİN ÖZTÜRK - Kamera: SADIK KARAKULOĞLU

Beylikdüzü Belediyesi ve Beylikdüzü Kaymakamlığı'nın ortaklığıyla, depremden etkilenen Hatay İskenderun'da 40 bin metrekarelik alana çadırkent kuruldu. CHP İstanbul milletvekilleri Gökan Zeybek ile Turan Aydoğan burayı ziyaret etti. Aydoğan, "Bir dram var ve bu dramın sonrasında oluşan yeni bir hayat var. Bu yeni hayatı kuşkusuz siyasetin örgülemesi gerekiyor" dedi.

Kahramanmaraş'ta Pazarcık ve Elbistan merkezli olarak yaşanan ve 10 ili etkileyen büyük 6 Şubat depremlerinin ardından, Hatay'ın İskenderun ilçesine Beylikdüzü Belediyesi ve Beylikdüzü Kaymakamlığı tarafından çadırkent kuruldu. 40 bin metrekare alana kurulan çadırkentte AFAD'ın da çadırları yer alıyor. Çadırkentte depremzedelerin barınma ve beslenme gibi temel ihtiyaçları karşılanıyor. Ayrıca çocukların oyun oynayıp sosyalleşebilmesi için hem oyun alanı oluşturuluyor hem de gezici kütüphane bulunuyor. Depremzedelerin tuvalet ve banyo ihtiyaçları da kurulan konteyner tuvalet ve banyolarla giderilecek.

İskenderun Muammer Aksoy Caddesi üzerindeki boş araziye kurulan çadırkentteki diğer ihtiyaçların da giderilmesi için Beylikdüzü Belediyesi ekipleri tarafından çalışmalar devam ediyor. Çadır Kent'ti ziyaret eden CHP Milletvekilleri Gökan Zeybek ile Turan Aydoğan, ANKA Haber Ajansı'na açıklama yaptı.

Gökan Zeybek şunları söyledi:

"BURASI İLK ÖNCE BİTEN YERLEŞİM YERLERİNDEN BİRİ: Biz arkadaşlarımızla birlikte Antakya'da, Defne'de, Samandağ'da ve İskenderun'da işte 7 gündür buralardayız. Ama gördüğümüz tabii burası ilk önce biten ve içine yurttaşlarımızın girip, aşağı yukarı iki üç gecedir de çadırlarda kaldığı bir yerleşim yeri. Bugün tahmin ediyorum trafo da inşa edilecek, su sorunu çözülmeye çalışılıyor. Bir iki gün içinde de burası yaşanabilir hale gelmiş olacak. Bir yandan bütün yurttaşlara İstanbul'dan ve başka yerlerden belediyenin temin etmiş olduğu yardımlar, gıda, yiyecek ve giyecek yardımları yapılıyor. Bir yandan sıcak yemek burada çıkarılarak insanların aç kalmaması sağlanıyor. Aynı zamanda sosyal destek uzmanlarını görüyoruz. Psikolojik destek uzmanlarını görüyoruz.

ŞUAN BURADA 500 ÇADIR VE 24 KONTEYNER VAR: Türkiye'nin her yerinden insanlar koşarak geldiler buraya. Herkes belli bir zaman dilimi içinde üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye çalışıyor. Şimdi belki bizim arkamızda birkaç çadır gözüküyor ama şu an burada 500 tane çadır var 24 tane konteyner var, arkada dev bir yemek ve ekmek üretme tesisi inşa halinde. Yine arkasında erzakların, giyecek ve yiyeceklerin depolandı dev depo alanlarımız var. 40 bin metrekarelik bir alanda adeta bir metrekare bile boş bırakılmamış. Yine arkadaşlarımızın söylediğine göre burada çocuklarımız için çocuk oyun alanları, onların günü için de belki bazı eğitim çalışmasını devam edebilmesi için eğitim sınıfları da inşa edilecek. Gördüğümüz manzara şu. Acılar ancak iş birliğiyle dayanışmayla ve bu işin içine yüreğini koymakla, gövdesini koymakla oluyor.

SORUNLAR ÇÖZÜLECEK: Sorunlar çözülecek buna yürekten inanıyorum. Biraz önce Türk Telekom'la görüştük. Onlar telefon altyapısını iyileştirmeye çalışıyorlar. Yine buradaki elektrik dağıtım şirketi buraya bir trafo kuracak ve Beylikdüzü Belediyemiz de bu çadır kentin aydınlatmasını ve diğer hizmetlerini yapacak. İstanbul'dan İSKİ'den arkadaşlarımız geldi. Onlar da şehrin altyapısında kanal ve suyla ilgili tetkikleri yapıyor. Kısım kısım su vermeye başlayacaklar. Yani yaşamın normale dönmesi açısından elimizden gelen çabayı gösteriyoruz. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum."

AYDOĞAN: "DEPREM AYNI ZAMANDA BİR İNSAN MESELESİDİR"

Turan Aydoğan ise, şöyle konuştu:

"Bir kasaba büyüklüğünde bir alana. Beylikdüzü Belediye başkanımız Mehmet Murat Çalık'la beraber onun gerçekten özverili ekibi, İstanbul'da yaşayan halkın verdiği destekle burada el ele, yürek yüreğe bir yaşam örgüleniyor. Her çadırın içerisinde de bir hikaye var. Biz gün içerisinde çadırlara girip vatandaşlarımızla da orada sohbet ediyoruz… Deprem, sadece sayısal, sadece geometrik, sadece coğrafi ve sadece jeolojik bir mesele değil. Deprem aynı zamanda bir insan meselesi, bir toplam sosyolojik mesele ve her insan bulunduğu yerde çok çeşitli tezlerden oluşmuş bir anti tez. Buralardan yeni yaşamlar üreyecek. Belki buradaki çocuklar hayata bambaşka bir yerden ellerini uzatarak verilecek olan buradaki sosyal donatı alanlarındaki imkanlarla beraber belediye başkanımız ve ekibi burada çocukların kültürel anlamda donanımlarını sağlayacak, sportif anlamda kendilerini hayata tutunduracak oldukları alanları da burada oluşturuyorlar. 500'e yakın ailenin kalabileceği çadırlar kuruldu ve daha devam edecek bu. Başka alanlardaki sivil toplum örgütleriyle de entegre olarak yeni yeni açılan alanlarda bu el atmalar devam edecek.

BU YENİ HAYATI SİYASETİN ÖRGÜLEMESİ GEREKİYOR: Her şeyden önce şunu söylememiz gerekiyor. Bir dram var ve bu dramın sonrasında oluşan yeni bir hayat var. Bu yeni hayatı kuşkusuz siyasetin örgülemesi gerekiyor. Sivil toplumla beraber siyasetin örgülemesi gerekiyor. Siyaset bu alanı örgülerken bencil olmamalı, kirli bir dil kullanmamalı, hassasiyeti görebilmeli. Bu hassasiyetin oluşturduğu alan üzerinde çözümler üretebilmeli. Bugün itibariyle farklı kesimlerin çözümlerinin bu alanda yeşerdiğini görüyoruz. Umarım daha sıkı bir enerjiye dönüşür bu. Daha az enerji kaybıyla beraber buradaki halkımıza hak ettiği hayatı sunabiliriz.

GÜÇLÜ SOSYAL DEVLET, HAYATIN HER ALANINDA GEREKLİDİR: Bir şeye değinmek istiyorum. Israrla ve uzun süredir biz güçlü sosyal devlet vurgusu yapıyoruz. Güçlü sosyal devlet, hayatın her anında gerekli olan devlettir. Bugün burada alınması gereken önlemlerden sorumlu olan da güçlü sosyal devlettir esasında. Her türlü iyi niyetli yaklaşımı da güçlü sosyal devletin ve bir şekilde entegre etmesi gerekir. Ama önümüzdeki dönem o güçlü sosyal devlet çok daha gerekli, çok daha kıymetli olacak. Yaşlısından gencine kadar herkesin üzerinde devletin elini hissetmesi gerekir. Buradaki çocuklar eğitim alacağı anda sıradanlaştırılmaması gereken bir tablo oluşması gerekiyor. Eğitimlerini eksiksiz almaları gerekiyor. İşsiz kalan vatandaşlarımızın yeniden işlerini edinebilecek oldukları alanların oluşturulması gerekiyor. Yaşlıların sağlık vesaire dair her türlü hizmetlerinin yine o güçlü sosyal devlet eliyle verilebilmesi gerekiyor. Israrla ve üzerinde durduğumuz aile destekleri sigortası da bu anlamda o farkı ortaya koyuyor ve koymaya devam edecek.

KAYA: "TUVALET KULLANIMI BUGÜN AÇILDI. YARIN İTİBARIYLA DA BÜYÜK İHTİMAL DUŞLARI AÇACAĞIZ"

Beylikdüzü Belediyesi Meclis Üyesi Gazi Kaya, çadırkentte şu an gerekli olan tüm envantere sahip olduklarını belirterek şunları söyledi:

"Tuvalet kullanımı bugün itibariyle hizmete açıldı, yarın itibariyle de büyük ihtimal duşları da açacağız. İstanbul'dan şu an bugünkü tıra yüklenecek olan şofbenler geldiğinde yarın büyük ihtimal vatandaşlarımız bu ihtiyacını da karşılayacak.

Depremden sonrası için yaşamlarını devam ettirmeleri, özellikle çocukların yaşamlarına daha sıkı sıkı sarılabilmesi için. Çünkü deprem yıkıyor ve sonrasında bambaşka bir yaşam başlıyor. Onlar için çok özel bir alan oluşturacağız. Hatta bu alanın içerisinde mini bir parkımız var, gezici kütüphanemiz ve kreşimiz olacak. Bununla ilgili bütün alt yapılarımız tamam. Profesyonel mutfağımızın bugün kurulumu tamamlandı. Yarın büyük ihtimal profesyonel mutfağa geçiyoruz. Şu anda geçici mutfaktayız. Tabii onları mağdur etmek asla söz konusu olamaz. Yalnız bundan sonra daha büyük sayıda bir üretim kapasitesine sahibiz. Günlük ekmeğimiz kendimiz çıkartabileceğiz. Bununla beraber şu an halkımızın ihtiyacı olan bütün envantere sahibiz. Dün itibariyle Erzin Limanı'na yaklaşan Roro Gemisi'nden 44 adet tırımızı buraya getirdik. İçinde şu an gerek çadır içindeki yaşamlarını gerek çadır dışındaki yaşamları için gerekli olan bütün envantere sahibiz. Şu anda hiçbir eksiğimiz yok."