Paris'te yaşanan kanlı terör eyleminin yansımalarını değerlendiren Prof. Dr. Mensur Akgün, saldırının özellikle Suriyeli mültecilerin Avrupa'ya geçişlerine yeşil ışık yakma noktasında sıkıntı oluşturacağını bunun da Türkiye üzerinde ekstra bir baskı oluşturabileceğini öne sürdü. Prof. Dr. Akgün, benzeri saldırılara karşı siyasi alanda tedbirlerin artırılması gerektiğini de Türkiye- İspanya Medeniyetler İttifakı üzerinden örneklendirerek uygulamanın Fransa ile de hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.
Paris'te yaşanan patlamalardan sonra Avrupa'da yaşayan Müslümanlara ve Avrupa'ya gidecek mültecilere bakışın muhakkak değişeceğini söyleyen İstanbul Kültür Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mensur Akgün, "Avrupa, özellikle Suriye'den mültecilerin gelmemesi için elinden geleni yapacak, bu durum Türkiye'nin üzerine ekstra bir baskı oluşturacak. İslamofobinin zaten şu andan itibaren daha da geliştiğini görüyoruz. İşin ilginç tarafı hem Avrupa'da hem Amerika'da pek çok siyaset yapan insan tam da IŞİD'in yapmaya, yaptırmaya çalıştığı şeyi yapıyor, Müslümanlara karşı tedbir alıyor" diye konuştu.
Prof. Dr. Akgün, benzeri saldırılara karşı siyasi alanda tedbirlerin arttırılması için Fransa ile birlikte Medeniyetler İttifakı oluşturulması teklifinde bulunarak şunları söyledi: "Ben daha önce de yazdığım teklifimi tekrarlıyorum. Türkiye daha önce İspanya'yla birlikte hareket ederek Medeniyetler İttifakı çerçevesinde tedbir alarak yeni bir inisiyatif geliştirdiyse aynı türden inisiyatiflerin Türkiye ve Fransa tarafından canlandırılması veya yenisinin kurulması ve medeniyetler meselesinin bir bölünme değil birleşme unsuru olarak dünya siyaset sahnesinde tekrar gündeme getirilmesi gerekiyor."
"IŞİD KÜRESEL TEHDİDİNE SİYASİ ALANDA KÜRESEL BİR YANIT VERİLMELİ"
Türkiye'nin patlamalardan önce Fransa'yı iki kez uyardığına dair iddialara değinen Akgün, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gerçeği bilmiyoruz ama Fransa'da Türkiye'de yalanlamadığına göre doğru demektir. Ama bu uyarıların yapılmış olması bütün uyarıların gereğinin yerine getirileceği anlamına gelmiyor. Benzeri şeyleri Türkiye'de de yaşadık. Türkiye'de de çok güçlü bir istihbarat servisi var. Ellerinden geldiği kadar önlemeye çalışıyor, başkalarını da uyarabiliyor ama sonuçta işte Ankara'da da bomba patlayabiliyor."
IŞİD'in sadece belli bir coğrafyaya sıkışmış bir anlayış biçimi olmadığını anlatan Akgün, şöyle konuştu: " Nijerya'dan Özbekistan'a kadar kendisine biat eden örgütler var. Dolayısıyla bu gerçek anlamıyla küresel bir tehdit. Sadece Amerika'da, Türkiye'de veya Fransa'da terör eylemlerine başvurduğu için değil ideolojisi anlamında da küresel bir tehdit. Bu küresel tehdide küresel bir cevap verilmesi gerekiyor. Bu cevap sadece güvenlik alanında olamaz, siyaset alanında da tedbir alınmalı."
"G20'DE DEVRİM YAŞANDI"
G20 görüşmelerinde terörün ekonomi konusunu gölgede bırakmasının büyük bir gelişme olduğunu ifade eden Prof. Dr. Mensur Akgün, "G20 meselesi ekonomi meselesiydi ama terör ekonominin önüne geçti. İlk defa siyasi konuda 9 maddelik terörizme karşı bir deklarasyon yayınlandı. Bu G20'nin geleceği ve bundan sonra alacağı tavır açısından önemli bir gelişme. G20 içerisinde bir devrim yaşandı diyebiliriz. Türkiye'nin bu platform içerisinde bundan sonra da var olacağını düşünürsek bu gelişme çok önemlidir" dedi. - İSTANBUL
Son Dakika › Güncel › Işid'e Karşı Fransa ile Medeniyetler İttifakı Kurulsun' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?