İlkçev salı toplantısının bu haftaki konuğu gyte işletme fakultesi dekanı prof.dr.halit keskin oldu. Keskin, "Neden Teknoloji Üretemiyoruz ? " konusu üzerinde görüşlerini dile getirdi.
Program İlkçev Başkanı Halim Turgut'un selamlama konuşmasıyla başladı. Devamında İşletme Fakultesi Dekanı Prof.Dr. Halit Keskin konuşmasını yaptı. Keskin sıcak ve samimi ortamda, neden teknoloji üretemiyoruz sorusuna cevap aradı.
İzleyicilerden gelen çok yönlü soruları cevapladı.
GYTE hakkında kısa bilgi veren Keskin GYTE, bilim üreten çok önemli bir kuruluştur. Öğretim üyesi başına düşen bilimsel yayın ortalaması bakımından kurulduğu günden beri Türkiye'nin ilk beş üniversitesi içerisinde olmuştur .
Gebze şehri ve üniversite arasında ki ilişkinin gerektiği kadar olamamasını bir halkla ilişkiler eksikliği olarak görmek mümkündür.
"Türk –İslam Bilimi olarak 1100 yılından beri dünya bilimine gerektiği kadar katkı yapamadık. Geçmişte ne zaman ki başarılı olmuşuz, , teknoloji kullanımı açısından da o kadar iyi olmuşuz.
Teknoloji, üretimi gerçekleştirirken kullandığımız araç, gereç, yöntem, hizmet ve bilginin tamamına verilen isimdir. Teknoloji sadece araç ve gereç değildir. Esas teknolojinin altında yatan şey araç ve gereçleri üretirken kullandığımız "bilgidir". Teknolojiyi geliştirenlerin sahip olduğu bilgi bizde olmadığı için teknoloji geliştiremiyoruz.
Ülkeleri teknolojik olarak sınıflar isek; lider ülkeler, takipçiler, transfer edenler, kaybedenler olarak dört grupta sınıflayabiliriz. Ülkemiz teknoloji transfer eden ülkeler arasında yer almaktadır. Bir noktadan sonra üretemez iseniz kaybeden sınıfına düşersiniz.
Teknoloji Liderleri bir şeyi ilk yapan ve piyasaya sürenlerdir. Her konuda teknoloji üreten tek ülke ABD'dir. Her konuda teknoloji üretimi çok maliyet gerektiren bir durumdur. ABD teknoloji üretirken, ticarileşme noktasında, çok iyi pazarlanma ve piyasaya sunulma konusunda başarılı olmaktadır. SSCB kaybetmesinin nedeni, ürettiği teknolojiyi, piyasaya sunamaması kaynaklıdır.
Teknoloji transfer eden ülkeler , teknoloji üreten ülkelerin ağır arge harcamalarını finanse eder durumunda kalmaktadır.
Türkler zeki ve çok pratik zekaya sahip insanlardır.
Bizim en büyük eksikliğimiz iyi bir plan, hedef ve sistematik bir biçimde çalışamamaktır. Kurtarmak için gittiğimiz Güney Kore'nin 4-5 dünya markası olmuş, bizim halen bir tane dünya markamız yok ise iyice düşünmemiz gerekmektedir. Devletin dar ve kıt kaynakları güçlü olduğumuz birkaç alanda seferber edilerek kullanılmalıdır. Her alanda başarı sağlamamız çok zor.
Türkiye bilişim sektöründe sayılı ülkelerden birisidir. Yetişmiş insan gücümüz oldukça fazla. Ama çalışacak alanlar olmadığı için dışarıya beyin göçü olmakta.
Hiçbir teknolojik gelişme devletin planlama ve stratejisinin dışında gelişmez. Devlet-sanayi-Üniversite işbirliği teknolojinin olmazsa olmaz koşuludur. Devlet hedef koymalı ve takibinde kararlı olmalıdır. Devlet Ar-Ge yatırımlarına daha çok kaynak ayırmalıdır. Bugün Ar-ge' ye ayrılan bütçe fazlalaştırılmış olsa bile GSMH'nin binde yedisine tekabul etmektedir. Tabii ki bu rakamlar yeterli olmamaktadır.
İyi bir liderlik için kişiler bazında" duygusal zekanın", kurumsal liderlik için karşılığı olan " duygusal yetenekliliğin" çok iyi olması gerekir. Kurumların duygusal yeteneklilikleri nasıl ölçülür? Bu konuda dünyada ilk kez biz bu ölçümü yaptık . Arzu edilir ise bu ölçümü İLKÇEV Derneğinde yapabiliriz . Şu anda bireyin değil sistemin liderliği konusu da ciddi bir çalışma yürütmekteyiz" dedi.
Son Dakika › Güncel › İlkçev Salı Toplantısı Gyte İşletme Fak. Dekanı Prof.Dr. Halit Keskin - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?