İlk Kez Tüp Mide Ameliyatı Gerçekleştirildi

Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yapılan başarılı ameliyatlara bir yenisi daha eklendi. Hastane bünyesinde ilk kez SleeveGastrektomi (Tüp mide) ameliyatı gerçekleştirildi.

Bozok Üniversitesi Tıp fakültesinden obezite cerrahisinde önemli bir yeri olan Prof. Dr. Oktay Banlı, Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği eğitim sorumlusu Prof. Dr. Yusuf Yağmur, ve Dicle Üniversitesinden Doç. Dr. Abdullah Büyük ile beraber Sleeve gastrektomi (tüp mide) operasyonunu gerçekleştirdi.

Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği Eğitim Sorumlusu Prof.Dr. Yusuf Yağmur'un gayretli çabaları, meyvelerini vermeye devam ediyor.

Hastanede ilk defa yapılan tüp mide ameliyatı ilgili olarak açıklamada bulunan Prof Dr Yusuf Yağmur,"Sleevegastrektomi (tüp mide) obezite cerrahisinde yaygın olarak uygulanan gıda alımını kısıtlayıcı ameliyatlardandır. Kısıtlayıcı etki mide hacmi küçültüldüğü için daha erken doyularak gerçekleşir. Aynı zamanda hormonal etki görülür; Midenin fundus adı verilen dış kısmından açlık hormonu salgılanır. Bu hormona Ghrelin adı verilir. İştah hormonlarının büyük bir kısmı midede üretildiği için iştahta azalma ve öğün aralarında açlık hissinde gerileme görülür. Açlık hormonu olarak bilinen Ghrelin hormonunun salgılandığı midenin fundus bölümünün çıkartılmasıyla oluşan tokluk hissi de iştah azalmasına yol açarak kilo kaybına katkıda bulunur. Bu hormon obezitenin önemli nedenlerinden birisidir. Açlık hormonunun sleevegastrektomi ile düzeyinin azalması kilo kaybının mide bandından daha güçlü ve kalıcı olmasına neden olmaktadır. Sleevegastrektomi ameliyatı sırasında midenin büyük bir kısmı geriye dönüşü olmadan laparaskopik yöntemle midenin büyük kenarı dikey olarak kesilip çıkarılır. Geriye bırakılan mide dokusu yaklaşık 150-200 ml civarındadır. Komplikasyon olarak tüm cerrahi girişimler için de geçerli olan kanama, organ yaralanması, emboli ve anesteziye bağlı komplikasyonlar ve midenin kesilen ve dikilen hattından olan kaçaklar görülebilir. Cerrahiye bağlı ölüm riski % 0.2 gibi çok düşük oranlardadır." Dedi

Tüp mide ameliyatı olan hastalarda besinlerin emilim problemi olmaz ve dolayısıyla rutin vitamin ve mineral takviyesi gerekmediğini ifade eden Porf. Dr. Yağmur, "Birçok hastada yeterli bir cerrahi girişim olurken süperobez hastalarda ameliyatın komplikasyonlarını azaltmak amacıyla, malabsorbtif ameliyatlar öncesi birinci basamak ameliyat olarak da uygulanmaktadır. Vücut kitle indeksi 40'ın üzerinde olan hastalar önemli bir tedavi seçeneğidir.Tüp mide ameliyatı sonrası ilk 1-2 yılda fazla kiloların %60-70 kadarı kaybedilir. Sonuçlar birçok çalışmada gastrikbypass'a yakın bulunmuştur. Sadece gıda alımını kısıtlayıcı bir yöntem olduğu için sıvı ve yüksek kalorili beslenenlerde etkisi azalabilir"