Iğdır Belediyesi İşçileri İşten Çıkarıldı, Aileleri Eylemlerine Devam Ediyor

Iğdır Belediyesinin iş akdine son verdiği 204 işçi, aileleriyle eylemlerine devam ediyor.

Belediye bünyesinde çalışırken 5 Temmuz'da işlerine son verilen işçiler ile aileleri, karara tepki göstermek için belediye önünde kurdukları çadırda oturma eylemlerini sürdürüyorlar.

Eylemin altıncı gününde işçileri ziyaret eden Türkiye Kamu-Sen lğdır İl Başkanı Ali Arslan, sendika yönetimi ile işçilere destek verdi.

Arslan, yaptığı basın açıklamasında, Türkiye Kamu-Sen olarak işçilerin haklı davasında yanlarında olduklarını göstermek amacıyla alanda bulunduklarını söyledi.

Alanda, 650 bin kişinin temsilcisi olarak iş akdine son verilen 204 işçinin yanında olmak için bulunduklarını bildiren Arslan, şunları dile getirdi:

"Sizler, aşın, işin, emeğin kavgasını veriyorsunuz. Bu kavgada Türkiye Kamu-Sen olarak AŞ ve emeğin üzerinde tasarruf olmayacağını, bunun aileleri ve insanları mağdur edeceğini, bu tasarrufun da Iğdır'ımıza hiç bir fayda getirmeyeceği kanaatindeyiz. Sorun tasarruf yapmak ise, başka kalemlerden yapılmadır. Bugün sizler çocuğunuzla, ailelerinizle bu sıcağın altından ekmeğinizin tekrar iade edilmesi için mücadele ediyorsunuz. Buradan seslenmek istiyorum, lütfen AŞ üzerinde bir kavga başlatmayalım, bu arkadaşlarımızın gelecek üzerine kurduğu hayalleri yıkmayalım. Umuduz alınan bu yanlış karardan bir an önce geri dönülmesidir. Biz buraya sizin durduğunuz bu onurlu mücadelenize omuz vermek için geldik."

İş akdine son verilen bedensel engelli Damla Ünver ise işten çıkarıldığı için çok üzgün olduğunun belirterek, "Telefona gelen bir mesajla işten çıkarıldığımı öğrendiğinde çok üzüldüm. Benim özel durumum var ve işe çok şey bağlamıştım, işimi geri verilmesini istiyorum" dedi.

Kızını desteklemek için alanda bulunan Ünver'nin annesi Zeynep Ünver de kızının özel durumdan dolayı işe alındığını anlatarak, şunları kaydetti:

"Devletimiz zaten bize bu hakları tanıyor, sonra belediyede bir iş imkanı açıldı. Iğdır Belediyesinde kızım işe girdi fakat birden bir mesajla kızımın işine son verildi. İşi olduğu için insanlarla, toplumla kaynaşma şansı bulan kızımın hayalleri bir mesajla yıkıldı ve şu an psikolojik bir çöküntü yaşıyor. Ben bir anne olarak çok üzgünüm, her sabah geliyoruz. Bu güneş altında hakkının iade edilmesi için mücadele ediyoruz. Kızım sürekli ağlıyor, buradan sayın cumhurbaşkanımıza sesleniyorum, tek çaremiz sizsiniz, sizlerden ricamız bizlere el atın."