DİYARBAKIR'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 147 ailenin, HDP il binası önündeki oturma eylemi, 391'inci günde de devam ediyor. 2011 yılında 14 yaşındayken kaçırılan oğlu Mehmet için eylemini sürdüren Ömer Tokay, 17 ailenin, evladına kavuştuğunu hatırlatarak oğlundan terör örgütünün elinden kaçıp teslim olmasını istedi.
Diyarbakır'da yaşayan Mehmet Akar, geçen yıl 21 Ağustos'ta ortadan kayboldu. Akar'ın annesi Hacire Akar, bir gün sonra HDP Diyarbakır binası önüne geldi. Oğlunun HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyen anne Akar, il binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Hacire Akar'ın çocuğuna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'de HDP binası önünde oturma eylemine başladı. Eylemlerini sürdüren aileler, koronavirüs tedbirlerine de uyuyor.
"Oğlum için buradayım. Eylemimizde ikinci seneye girdik. 2011 yılında piknik bahanesiyle çocuğumu kandırarak götürdüler. Siirt, Eruh, Şırnak, Hakkari ve oradan da Irak'a götürmüşler. 2014'te Ankara'ya gittim. Dönemin HDP milletvekili Nursel Aydoğan'a, 'Çocuklarımızı nasıl göndermişsiniz öyle de geri getirin. Cenevre anlaşmasına göre çocukların eline silah vermek suçtur' dedim. Bana 'Çocuklar Mahmur ile Kandil arasında okul okuyorlar' dedi. Eğer onlar göndermemişse nerden biliyor orada okul okuduğunu? Çocuğumu HDP ile PKK nasıl götürmüşse öyle de geri getirsinler. Oğluma sesleniyorum; Sesimi duyarsan gel askere teslim ol. 17 tane arkadaşın geldi. Hepsi annesi ve babasıyla birlikteler şimdi. Kardeşlerin ve abilerin seni özlemiş. Askere ya da peşmergelere teslim ol."
Son Dakika › Güncel › HDP önündeki eylemde 391'inci gün - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?