Hdp'nin Aym Üzerindeki Yürütme Baskısının Önlenmesiyle İlgili Genel Görüşme Açılması Önerisi AKP ve MHP'li Vekillerin Oylarıyla Reddedildi

HDP'nin, Anayasa Mahkemesi (AYM) üzerindeki yürütme baskısının önlenmesiyle ilgili genel görüşme açılması önerisi AKP ve MHP'li vekillerin oylarıyla TBMM Genel Kurulu'nda reddedildi. HDP Ağrı Milletvekili Abdullah Koç, "Bu hazine yardımının HDP'ye verilmesine ilişkin karardan sonra hesaplardaki blokenin kaldırılması yönünde oy veren bazı Anayasa Mahkemesi üyeleri yürütme tarafından, yani saray tarafından aranarak aynen şu söylendi, 'Size çok güveniyordum, hesaplardaki blokenin kaldırılması yönünde nasıl oy kullanırsınız?' Bu iddia basına yansıdı. Eğer bu iddia doğruysa korkunç bir durumla karşı karşıyayız. Bunu iktidar partisi de tekzip etmedi, yalanlamadı" dedi.

HDP, "AYM üzerindeki yürütme baskının önlenmesi" konusunda genel görüşme açılmasıyla ilgili TBMM Başkanlığı'na verdiği önergenin görüşmelerinin TBMM'nin bugünkü birleşiminde görüşülmesi için grup önerisi getirdi.

"50 BİN İNSAN TOPRAĞA GİRDİ, ALLAH'IN BİR KULU HAKKINDA BİR SORUŞTURMA AÇILMADI"

Partisinin grup önerisi üzerinde söz olan HDP Ağrı Milletvekili Abdullah Koç, "Eğer siyasal iktidarın yargı üzerinde baskısı olmasaydı, yargıya güven olsaydı, eğer yargı yargılığını, yargıçlar yargıçlığını yapmış olsaydı Türkiye'de bugün meselelere çözüm olurdu. Neydi bu? 50 bin insan toprağa girdi, enkazlar altında kaldı, ihmaller söz konusuydu, kasıtlar söz konusunda hiç kimse istifa etmedi ve Allah'ın bir kulu hakkında bir soruşturma açılmadı" dedi.

"YARGI SİSTEMİ, SİYASİ ARAÇ HALİNE GETİRİLMİŞ DURUMDA"

Anayasa Mahkemesi'nin hukuk devletinin ilkelerini sağlamlaştırması gerekirken, bu fonksiyonunu yerine getirmediğini savunan Koç, "Siyasal iktidarın baskısı olduğu için yargı yargılığını yapamıyor. Hukuk devleti de tesis edilemiyor. Yargı sistemi, siyasi araç haline getirilmiş durumda. Anayasa Mahkemesi, bu yargı sisteminin en başında yer alan ve hukuk devletinin ilkelerini sağlamlaştırması gereken bir mahkeme olmasına rağmen bu fonksiyonunu yerine getirmiyor. Anayasa Mahkemesi'nin tarihsel, misyonu ve vizyonu parti kapatma ile ilgilidir. Tarihe baktığınız zaman kurulduğu günden bu yana onlarca partinin kapatmasına imza atmıştır. Anayasa değişikliği yapıldı, buna rağmen biz kapatma davası ile karşı karşıyayız" diye konuştu.

"EĞER BU İDDİA DOĞRUYSA KORKUNÇ BİR DURUMLA KARŞI KARŞIYAYIZ"

Anayasa Mahkemesi'nce HDP'nin parti hesaplarına bloke konulması ve ardından da kaldırılması sürecine değinen Koç şunları söyledi:

"Bu Hazine yardımının HDP'ye verilmesine ilişkin karardan sonra hesaplardaki blokenin kaldırılması yönünde oy veren bazı Anayasa Mahkemesi üyeleri yürütme tarafından, yani saray tarafından aranarak aynen şu söylendi, 'Size çok güveniyordum, hesaplardaki blokenin kaldırılması yönünde nasıl oy kullanırsınız?' Bu iddia basına yansıdı. Eğer bu iddia doğruysa korkunç bir durumla karşı karşıyayız. Bunu iktidar partisi de tekzip etmedi, yalanlamadı."

"CUMHURBAŞKANININ BAZI ANAYASA MAHKEMESİ ÜYELERİNİ ARADIĞI İDDİASI DOĞRU İSE BU DURUM YARGININ BAĞIMSIZLIĞINA GÖLGE DÜŞÜRDÜ"

İYİ Parti Aksaray Milletvekili Ayhan Erel de "Anayasa'mızın 138'inci maddesinde 'Hakimler görevlerinde bağımsızdırlar. Anayasa'ya, kanuna, hukuka ve vicdani kanaatlerine göre hüküm verir, hiçbir organ, makam, merci veya kişi yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hakimlere emir ve talimat veremez. Genelge gönderemez. Tavsiye ve telkinde bulunmaz' diyor. Sayın Cumhurbaşkanı'nın bazı Anayasa Mahkemesi üyelerini aradığı iddiası doğru ise bu durum yargının bağımsızlığına gölge düşürdüğü gibi bir hukuk bilim insanının dediği gibi 'bu üyeler, yargının bağımsızlığı uğruna görevden istifa etmesi gerekir. Bu durum devlet adamlığıyla, etikle ve açık Anayasa kurullarıyla bağdaştırılması mümkün değildir" eleştirisini yaptı.

"CUMHURBAŞKANININ ANAYASA MAHKEMESİ ÜYELERİNE TELEFON AÇTIĞINA VEYA AÇMADIĞINA DAİR BİR TEKZİP GELMEDİ"

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da konuşmasında şunları söyledi:

"Sayın Cumhurbaşkanının Anayasa Mahkemesi üyelerine telefon açtığına veya açmadığına dair bir tekzip gelmedi. Ben bu haberin yüzde 100 doğru olduğuna inanıyorum. Sayın Erdoğan, her zaman yaptığını yapmıştır ve Anayasa Mahkemesi üyelerini aramıştır. Neden aramıştır? Çünkü aynı zamanda atadığı için aramıştır. Yürütme organının başı, Erdoğan bir Anayasa Mahkemesi üyesini arayabilir. Bir hastası, bir cenazesi vardır, o yüzden geçmiş olsun diye arayabilir. Ama Erdoğan, başka bir nedenle Anayasa Mahkemesi üyelerini arayamaz. Ama aramıştır. Bunun da kayıtları burada. Şu iki kararı karşılaştırın, hangi üyeyi aradığını da ortaya çıkarırsınız. Ben ismini söylemeyeceğim."

"ONLAR GÖREVDEYKEN YARGI BAĞIMSIZ MIYDI?"

AKP Balıkesir Milletvekili Adil Çelik, "Tarih duruyor, yazıyor hepsini. 27 Mayıs'ta Adnan Menderes asılması için darbenin liderine giden beş tane hukukçu müsveddesi, profesör, 'Asmazsanız darbenin meşruiyeti tartışılır' diyen… 12 Eylül'de ortada Anayasa kalmamışken hala Anayasa Mahkemesi Başkanı sıfatıyla o koltuğu işgal eden ve ihtilal lideri Kenan Evren'in önünde süklüm püklüm poz veren ama seçilmiş Turgut Özal'ın atadığı Anayasa Mahkemesi üyesine yemin ettirip göreve başlatmayan Yekta Güngör Özden… Onlar görevdeyken yargı bağımsız mıydı" diye konuştu.

"BİR ÜLKEDE AYM ÜYELERİ ÖZGÜR DEĞİLSE HİÇ KİMSE ÖZGÜR DEĞİLDİR"

Çelik'in konuşması sırasında geçmişte de yargıya yönelik müdahaleler olduğunu ve HDP'lileri bunlara ses çıkarmamakla suçlaması üzerine HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş sataşma gerekçesiyle söz aldı. Beştaş şunları söyledi:

"İnsanda biraz ar olur ya. Hakikaten ar olur ya. Bizim hakkımızdaki kapatma davası, MHP'nin kongresinden bir gün önce açıldı ya. İade edildi. 7 Haziran'da ikinci iddianame verildi. Sonraki takvimi, bir gizli tanık 31 Aralık'ta gece yarısı adliyede başka bir soruşturma için gitmişken HDP için ifade aldırıldı. Bu takvim elimizde. Yargının tarihlerle imtihanı diye haberler çıktı. Bir ülkede AYM üyeleri özgür değilse hiç kimse özgür değildir. Olamaz. Bizi haksız yere kapatma davası açtırdınız ya" sözleriyle tepki gösterdi.

"ELEŞTİRİLEMEZ DEĞİLDİR"

MHP Grup Başkanvekili Levent Bülbül, "Sanki talimat veriliyor gibi değerlendirme yapılmasını kabul etmiyoruz. Yargı bağımsız ve tarafsız bir yargıysa vermiş olduğu kararlara da o anlamda saygı duymak durumundayız. Ama bu kararlar eleştirilemez değildir" dedi.

"DİYOR Kİ 'İLK DEĞİL 6 KEZ KÜRSÜYE ÇIKTIM.' BEŞ YILDA 6 KERE AY DA TUTULUYOR. BEŞ YILDA 6 KERE GÜNEŞ TUTULUYOR"

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, AKP'li Adil Çelik'i "Biraz önce sayın Adil Çelik, Balıkesir Milletvekili… Herkes ilk kez görüyoruz deyince yemin dahil 6'ncı kez kürsüye çıkmış. Diyor ki 'ilk değil 6 kez kürsüye çıktım.' Beş yılda 6 kere ay da tutuluyor. Beş yılda 6 kere güneş tutuluyor. Yasama Meclis'i böyle kuyruklu yıldız gibi gelinip kuyruklu yalanlar atılıp gidilecek bir yer değil. Bakın yine gitmiş yok. Kendi yaptığı ithamlara cevabı dinlemeden gitmiş. Yok. Sonra da maaş alıyor. Sonra da belki de yine gidecek Balıkesirlilerden talepte bulunacak. Bu kabul edilebilecek bir şey değil" diyerek eleştirdi.

Görüşmelerin tamamlanmasının ardından HDP'nin grup önerisi AKP ve MHP'li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.