Düzce'de yaşayan Melahat Akdemir, geçirdiği iş kazası sonrası tekerlekli sandalyeye mahkum kalan eşine 26 yıldır gözü gibi bakıyor. Hayatını adadığı yol arkadaşını bir an olsun yalnız bırakmayan Akdemir, hem sevgisiyle hem de fedakarlığıyla takdir topluyor.
Düzce'de yaşayan Cengiz Akdemir (51), 26 yıl önce geçirdiği iş kazası sebebiyle tekerlekli sandalyeye mahkum kaldı. Hem fiziksel hem de psikolojik sorunlar yaşayan Akdemir'i eşi bir an olsun yalnız bırakmadı. 26 yıldır eşinin tüm ihtiyaçlarını tek başına karşılayan Melahat Akdemir (48), her gün onu kucağında taşıyor, dışarıya çıkacağı zaman engelli aracına bindiriyor. Hayatını adadığı engelli eşine adeta bir bebek gibi bakan Melahat Akdemir, fedakarlığıyla takdir topluyor.
"EVLENDİKTEN 4 AY SONRA KAZA GEÇİRDİM"
Evliliklerinde 26 yılı geride bıraktıklarını söyleyen Cengiz Akdemir, "Ben ortaokulu bitirdikten sonra bir elektrikçide çalışmaya başladım. O dönemlerde devlet okullar yapıyordu. Gölyaka ilçesinde bir okulda çalışırken Melahat'i gördüm ve etkilendim. O günden bu yıla toplamda 36 yıllık birlikteliğimiz var" dedi.
Evlendikten 4 ay sonra iş kazası geçirdiğini belirten Akdemir, "Kaza sonrası omurilik kemiğim kırıldı. 26 yıldır tekerlekli sandalyeye bağımlıyım. Allah razı olsun ki eşim var, o benim özrümü kapatıyor" diye konuştu.
"KAVGALARIMIZ BİR GECE SÜRER"
Uzun evliliğin sırrın anlatan Cengiz Akdemir, "Uzun evliliğin sırrı biraz mutluluktur. Sevgi, saygı ve anlayıştır. Kavgalarımız oluyor ama akşam ya da sabah uyandığımızda o kavgalar bitmiş oluyor. O kavgalarımızı sürdürmüyoruz. Kızgın olduğunda bazen ben gönlünü alıyorum. Ben kızgın olduğumda ise o benim gönlümü alıyor. Tartışmalarımız, kavgalarımız sadece bir gece sürer, sabahları yine aynı kaldığımız yerden mutlu şekilde hayatımıza devam ederiz" şeklinde konuştu.
"SABAHA ÇIKACAĞIMIZIN GARANTİSİ YOKKEN EŞLERİNİN KIYMETİNİ BİLSİNLER"
Cengiz Akdemir, çiçeği burnunda çiftlere de tavsiyelerde bulunarak şu ifadeleri kullandı:
"Gece olunca yaşanmışlıkları bir kenara bıraksınlar, sabah enerji ile kalktıklarında yeni bir güne başlasınlar. O gece kendilerini sıfırlasınlar. Gece yatağa yattıklarında yaşanmışlıkların hepsini bir kenara bıraksınlar. İnsan bazı şeylerin değerini kaybettiğinde anlıyor. Gece birlikte uyuduğu eşinin sabah yanında olamayacağını düşünsünler. Ona göre davransınlar. Toplamda 36 senelik birlikteliğimiz var. 26 senede benim engellilik hayatım var. Çiftler aynı yastığa baş koysunlar ve sorunları o yastıkta çözsünler. Dünya bu. Kimin ne şekilde, nasıl yaşantısını sürdüreceği belli değil"
"BİZİM AŞKIMIZDA EFSANE AŞKLARDAN BİR TANESİ"
Eşini çok sevdiğini dile getiren Melahat Akdemir ise "Mesela tartışmalarda birisi konuşurken birisi fedakar olacak. Daha büyük tartışmaların önüne ancak o şekilde geçilebilir. Şimdi en ufak bir problemde ayrılma gündeme geliyor. Gerçek evliliklerde sır olmayacak. Çiftlerin birbirinden gizli kapaklı sırları olmamalı. Sonradan bir takım şeyler ortaya çıkınca ayrılıklar artıyor. Allah herkese bizim yaşantımız gibi, mutluluğumuz gibi mutluluk versin. Hani hep söylerler ya Leyla ile Mecnun, Kerem ile Aslı. Bir de Cengiz ile Melahat. Gerisi boş. Aşk, sevgi budur" dedi.
(Ali Yıldız – Selçuk Akyol/ İHA)
Son Dakika › Güncel › Hayatını ona adadı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?