Tff Tam Saha Dergisi'nin Eylül ayı sayısında, UEFA Birinci Kategori'ye yükselen Halis Özkahya'ya yer verdi. Özkahya, hedefinin Elit Kategori'ye yüksek olduğunu söylerken, Cüneyt Çakır'dan da övgüyle bahsetti.
Soru-cevap şeklindeki röportaj şöyle;
HEDEFİM ELİT KATEGORİ'YE GEÇMEK
UEFA'da Birinci Kategori'ye yükseldiniz; hakemliğinizin uluslararası kısmındaki hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?
Kısmet oldu, Birinci Kategori'ye yükseldim. Her hakemin hedefi en üst düzeyde Avrupa'da görev üstlenmek, Şampiyonlar Ligi ya da Dünya Kupası, Avrupa Şampiyonası gibi organizasyonlarda görev almaktır. Bunun için son bir adım kaldı. Şu anda birinci kategoride bulunmaktayım. İnşallah önümüzdeki dönemde çalışmalara devam ederek bir üst ve son kategori olan Elit Kategori'ye geçme hedefim var. Çalışmalarımız bu doğrultuda devam edecek. Merkez Hakem Kurulumuzun ve UEFA eğitimcimizin katkılarıyla çalışmalarımızı sürdürerek hakem arkadaşlarımızla birlikte elimizden geleni yapıyoruz. Diğer hakem arkadaşlarımla aynı kategorideyiz. İnşallah el ele, yürek yüreğe daha güzel günlerin bizi beklediğini düşünüyorum.
"YABANCI DİL KONUSUNDA SIKINTIMIZ YOK"
UEFA'da kategori atlarken hangi kriterlere dikkat ediyorlar? Avrupa'da göstermiş olduğunuz performansların yanında antrenmanlarınızı takip ediyorlar mı?
Oradaki kriterlerle Türkiye'deki kriterler benzer nitelikte. Her zaman müsabakalarda başarılı olmak zorundasınız. Bununla beraber yapılan koşularda başarılı olmak zorundasınız. Yabancı dil konusunda herhangi bir sıkıntımız yok. FIFA'daki tüm hakem arkadaşlarımızla beraber üçüncü yılımız; yaklaşık üç senedir de müsabakalara gidiyorum ve doğal olarak bunların genelinin istenilen düzeyde olması bir üst kademeye geçebilmek için gerekli kriter.
"HAKEMLERDEN İSTENEN PERFORMANS BEKLENEN DÜZEYDE DEĞİLDİ"
Son Dünya Kupası'nda futbolcuların hakemlerle ilişkileri konusunu nasıl değerlendirirsiniz? Hakemlik açısından nasıl bir turnuva oldu?
Bu tür turnuvalarda maalesef çeşitli hatalar olabiliyor. Tahmin ediyorum ki hakemlerden istenen performans beklenilen düzeyde değildi. Maalesef, futbolun içinde bu hata olayı var. Keşke oradaki meslektaşlarımız bu hataları yapmasaydı. Biz de yapılan bu hakem hatalarını izlediğimiz zaman üzülüyoruz. Umarız hakem hatalarının en aza indirgendiği, heyecan dozunun daha yüksek olduğu maçlar izleriz. Çünkü seyirci, taraftar ve oyuncular güzel futbol, pozitif futbol ve en az hatayla yönetilen maçlar bekliyor. Biz de üzerimize düşen her şeyi yapmakta gayret gösteriyoruz.
"CÜNEYT ÇAKIR'LA GURUR DUYDUK"
Cüneyt Çakır ve hakem arkadaşlarının Dünya Kupası'na çıkması konusunda siz meslektaşı olarak neler hissettiniz?
Tabii ki bu tarihi bir başarıdır. Dünyanın en büyük organizasyonunda Türk hakem ekibinin görev alması bizim için gerçekten gurur vericiydi. Hakemliği bir tarafa bırakıyorum, en başta Türk olarak orada ülkemizi temsil etmek gurur verici. Meslektaşımız olduğu için onları orada izlemek daha büyük keyif ve gurur verici bir olaydı. İşin daha da güzel tarafı, bu düzeydeki müsabakaları çok başarılı bir şekilde yönetmeleri bize ekstra bir mutluluk kattı. Biz Cüneyt Çakır'ın finali yönetmesini bekliyorduk ama yarı finalde görev almanın da gurur verici olduğunu düşünüyorum. Yarı final maçını izlerken her dakikasında tüylerim diken diken oldu.
"SPREY SIKMAK CAYDIRICI VE ETKİLİ BİR YÖNTEM"
Uluslararası müsabakalarda ilk defa kullanılan kaybolan sprey FIFA tarafından onandı ve bu sezon Süper Toto Süper Lig'de de kullanılacak. Bazı kesimler bu uygulamanın gereksiz olduğunu ve zaman kaybına yol açacağını düşünüyor. Bu uygulama hakkında deneyimlerinizi ve gözlemlerinizi dile getirir misiniz?
Baraj konusunda düşünecek olursak, biz spreyle barajın yerini belirliyoruz. Bu belki ufak bir zaman kaybına yol açıyor ancak sprey olmadığında baraj istem dışı ya da değil bir-iki adım ileri geliyor ve tekrar o barajı ayarlamaya çalışmak daha fazla zaman kaybı yaratıyor. Bu da daha fazla süre kaybı anlamına geliyor. Spreyi sıkmak birkaç saniyeden ibaret; bence bu caydırıcı ve etkili bir yöntem. Hep beraber ilerleyen zaman içerisinde göreceğiz faydalı olup olmadığını. Biz sprey kullanımının denemelerini yaptık, başarılı olacağı kanaatindeyim.
"FUTBOLDA SAYGI ÇERÇEVESİNDE AİLECEK İZLENEBİLECEK BİR ORTAM OLUŞTURULMASINI İSTİYORUM"
Ülkemizde futbol alanları spor yapılan yerler olmaktan çok insanların deşarj olma alanları gibi görülüyor. Statların doluluk oranları da yüksek değil. Neler yapılırsa hem hakemler için hem Türk futbolu adına daha faydalı olur?
Bu şiddet ve gerginlik ortamının sadece futbola özgü olduğu söylenemez. Ne yazık ki bizim ülkemize has bir olay. Kendi ahlaki yapımızın futbola yansıması gibi düşünüyorum. Bir beden eğitimi öğretmeni olarak, spor ahlakı konusunda özellikle yetişen genç neslimiz için neler yapabiliriz, futbolun amacını onlara daha güzel nasıl aktarabiliriz konusunda elimden gelen her şeyi yapıyorum. Ben önümüzdeki jenerasyondan çok umutluyum. Tribün olaylarının, şiddet ve gerilim ortamının giderek azaldığını gözlemliyorum. Bu vesileyle herkesin futbolu spor bilinciyle yaşamasını ve saygı çerçevesinde ailecek izlenebilecek bir ortam oluşturulmasını istiyorum.
"BENİM HAYATIM SPOR VE ÖĞRENCİ YETİŞTİRMEK"
Hakemliğinizi beden eğitimi öğretmenliğiyle nasıl bağdaştırıyorsunuz?
Beden eğitimi öğretmenliğinin hakemliğimle beraber çok büyük avantajı var. Hakemlik dışında da benim hayatım spor ve öğrenci yetiştirmek. Mutlaka mesleğimin hakemliğime faydası oluyor ve sadece futbol hakemi olarak değil, öğretmen olarak da öğrencilerimize normal bir birey olmanın gerektirdiği faziletleri anlatmaya çalışıyorum. Elimden geldiği kadar yardımcı olmaya uğraşıyorum. Gelecek kuşaklarımızdan çok memnunum. Onların sayesinde daha da güzel günlerin bizi beklediğini düşünüyorum.
"FUTBOLCULARIN BİZE KARŞI SALDIRGAN TAVIRLARI OLABİLİYOR"
Dünyada bölgesel olarak hakemlerin maç yönetme tarzı farklı olabiliyor. Mesela İtalya'da daha sert futbola izin veriyorlar ya da İspanya'da çabuk düdük çalıyorlar. Tecrübelerinize dayanarak, ligler arasında sizin gözlemlediğiniz farklılıklar var mı?
Futbol kuralları evrensel ama bunu yorumlamada bazı farklılıklar mutlaka ortaya çıkıyor. Bir hakem sahada mutlaka pozitif futbol olmasını ister ama biz sertliğe ve futbola prim tanıyalım amacıyla maçı yönettiğimiz zaman futbolcuların bize karşı saldırgan tavırları olabiliyor ve ister istemez oyunun temposunu düşürmek gerekebiliyor.
"TECRÜBELİ HAKEM SAYIMIZ FAZLA DEĞİL"
İlave yardımcı hakem olarak da görev alıyorsunuz. Bu sistemin ne gibi getirisi ya da farklılıkları var?
Sahada fazladan iki çift göz daha var ki, bu mutlaka bir hakem için büyük bir avantaj. Hepimizin alışkın olduğu sistemin dışında zorlukları olabiliyor elbette. Bu konuda tecrübeli hakem sayımız fazla değil. Ancak ilave yardımcı hakemliğin ileride çok faydası olabileceğini ve başarılı bir geçiş dönemi yaşadığımızı düşünüyorum. Dediğim gibi, sahada iki çift fazla gözün bulunması, futbolcuların itirazları konusunda daha caydırıcı bir etki yapacaktır.
ADAMIN AYAĞI KIRILDI TOLGA!
Avrupa'da yönettiğiniz maçlar arasında hangisi en ilginciydi?
Şöyle bir anım var; hakem arkadaşım Tolga Özkalfa Avrupa'daki bir maçıma ilave hakem olarak gelmişti. Maçın ilerleyen dakikalarında hemen onun önünde bir sakatlık olmuştu. Tolga da diş hekimidir, kendi iyi niyetiyle "Ben doktorum, yardım edebilirim" edasıyla maçı durdurarak yardım etmeye çalışmıştı. Tolga, sen diş hekimisin, oyuncunun dişinde problem yok, ayağı kırıldı!
Son Dakika › Güncel › Halis Özkahya: 'Çakır'ı İzlerken Tüylerim Diken Diken Oldu' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?