Eski A Milli Takım Teknik Direktörü Fethi Demircan; İngiltere'den Türkiye'ye uzanan profesyonel kariyerini, hocalık yaptığı ünlü futbolcularla anılarını, milli takımda yaşadığı zorlukları ve Türk futboluna ilişkin gözlemlerini anlattı.
A Milli Takım dışında Galatasaray, Bolu spor, Bursaspor ve Kocaelispor gibi birçok takımın teknik direktörlüğünü de yapan Demircan, Fatih Terim'den Şenol Güneş'e, Tanju Çolak'tan Metin Tekin'e kadar Türk futbolunun başarılı isimlerini çalıştırdı.
Kariyeri boyunca çalıştırdığı bütün takımların idman programlarını günü gününe not eden ve 40'ı aşkın defteri hala saklayan Demircan, 60 yıla yaklaşan futbol yaşamını AA muhabirine anlattı.
Futbol hayatına askerdeyken Muhafızgücü Spor Kulübü'nde amatör olarak başladığını ancak vatani görevini yaptığı sırada geçirdiği bir kaza sonrası sakatlandığı için oynamaya devam edemediğini kaydeden Demircan, askerliğin ardından ilk olarak Macaristan Spor Akademisi'nde 4 sene eğitim aldığını, ardından dil eğitimi için gittiği İngiltere'de spor fizyolojisi alanında kendini geliştirdiğini aktardı.
İlk olarak West Ham United takımından antrenörlük teklifi geldiğini söyleyen Demircan, "West Ham takımı o sene UEFA kupasını kazanmıştı. Teknik Direktör Ron Greenwood bana 'Sen gel bize antrenör ol' dedi. Ben de kabul ettim." dedi.
West Ham United'da antrenörlük yaparken bir gün kendisine Galatasaray'ın o dönemki başkanı Selahattin Beyazıt'tan telefon geldiğini söyleyen Demircan, o günleri şöyle anlattı:
"Telefonda, 'Sizi Galatasaray'a davet etmek istiyorum, gelir misiniz?' dedi. Heyecanlandım. Gençliğimizin en popüler takımları Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş. 'Düşüneyim' dedim. Ertesi gün, İngiltere'deki idmandan sonra İstanbul'a görüşmeye gittim. Karar veremedim. Greenwood, 'Fethi burası senin yuvan gibi ama git orada daha büyük atılım yaparsın' dedi. Ben de Galatasaray'a teknik direktör olarak geldim."
Galatasaray'a Türkiye Kupası kazandırdı
O dönem sezonu 12. olarak bitiren Galatasaray, Demircan'ın teknik direktör olmasının ardından, ligi 2. sırada tamamladı. 1975-1976 sezonunda ise Galatasaray Türkiye Kupası'nın sahibi oldu. Galatasaray'dan sonra Boluspor'a, oradan Kocaelispor'a, daha sonra da Bursaspor'a transfer olan Demircan, 1981 yılında da milli takım teknik direktörlüğü yaptı.
"Topları kulüplerden topladık"
A Milli Takım'da teknik direktörlüğe nasıl başladığını anlatan Demircan, anılarını şöyle aktardı:
"Federasyon başkanımız, 'Arkadaşlar, ülkemizin durumu malum, kendi aranızdan bir arkadaşı Milli Takım Teknik Direktörü yapacaksınız' dedi. O dönemin antrenör arkadaşlarından rahmetli Gündüz Tekin, Metin Türel, Özkan Sümer vardı. Kimse düşünmedi, ben dedim ki 'Arkadaşlar bir arkadaşımız kabul etsin, ben yardımcılığını kabulleneceğim.' Özkan arkadaşımız teknik direktör, ben de onun yardımcısı oldum. 3 maçtan sonra Özkan hoca istifa etti. Ben Bursaspor'da iken görevi bana teklif ettiler. Milli Takım'ın verdiği aylığa Milli Takım Teknik Direktörlüğünü kabul ettim. Forma yok, çok imkansızlık vardı, prim yok, araba yok, top yok. Topları kulüplerden topladık. Hatta Dolmabahçe'deki stadı milli takımın çalışması için saatle verirlerdi. Otellerde bir şey yediğin, içtiğin zaman bunun hesabını sorarlardı. Bu acı gerçekleri maalesef bugünkü arkadaşlarımız bilmiyor veya söylemiyorlar. Şimdi ayağının ölçüsüne göre ayakkabı geliyor, formalar geliyor, prim alıyorsun, ayakkabının en güzeli, formanın en güzeli, mekanın en güzeli, özel uçaklarla gidiyorsun."
"Şenol Güneş kaliteli bir arkadaştı"
Dönemin oyuncularıyla ilgili gözlemlerini de paylaşan Demircan, "O dönem milli takımda Şenol Güneş kalecimiz, Fatih Terim de takımımızın liberosuydu. Şenol Güneş çok kaliteli bir arkadaştı, çok iyi bir kaleciydi, hakkıyla bulunduğu yere geldi. Fatih Terim çalışmayı çok severdi. Ben her maçtan sonra Fatih'i yarım saat çalıştırırdım." ifadelerini kullandı.
Çalıştırdığı birçok takımdan gol kralı çıktığını söyleyen Demircan, "Galatasaray'da Gökmen, Bursaspor'da Ahmet Bahtiyar, Samsunspor'da da Tanju Çolak iki kere gol kralı oldu." dedi.
Demircan, "Tanju Türk futbolunda büyük özverinin sonucunda gol kralı olmuş, büyük bir futbolcudur. Her hafta 250'nin üzerinde kafa vururdu yan toplardan. Ayağının içini iyi kullanırdı. Dünya futbolunda Tanju kadar ayağının içini kullanan başka bir oyuncu yoktur. Burada tek bir üzüntüm var, Tanju'nun iyi bir antrenör olmamasına. Çünkü futbol açısından büyük özellikleri vardı." değerlendirmesini yaptı.
"Rıza'nın çalıştırdığı takımın şampiyon olmasını istiyorum"
Türkiye'de sadece 4 büyüklerin şampiyon olabileceğine dönük yanlış bir algı olduğunu aktaran Demircan, şöyle devam etti:
"Bu düşünceyi ortadan kaldıran benim de hocalığını yaptığım Ertuğrul Sağlam'dır. Bana göre Türkiye'nin en başarılı teknik direktörü Ertuğrul Sağlam'dır. Çünkü bir Anadolu takımını şampiyon yapmıştır. Rıza'nın (Çalımbay) çalıştırdığı bir takımın da şampiyon olmasını istiyorum. Rıza'yı ilk defa A Milli Takım'da ben oynattım İzlanda'ya karşı. O sezonda Rıza fevkalade iyi gidiyordu. Rıza, dürüst bir arkadaştır, başarılı bir futbolcumdur, saygılıdır. "
Profesyonel liglerde çalıştırdığı takımların ardından, Türk ve Ermeni vatandaşlardan kurulu Taksimspor'da ve son olarak da 2006-2008 yıllarında Kadın A Milli Takımı'nda teknik direktörlük yapan Demircan, deneyimlerini genç futbolculara aktarmak istediğini sözlerine ekledi.
Son Dakika › Güncel › Güneş'ten Terim'e, Tanju'dan Metin'e; Fethi Demircan öğrencilerini anlattı (1) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?