Beyrut Enstitüsünün Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı gazeteci Raghida Dergham, "Çatışmaları çözmede Birleşmiş Milletler'in (BM) şu anda bir rol oynayabileceğini düşünmüyorum." dedi.
İstanbul'da "Geleceği Şekillendirmek: Belirsizlikler, Gerçekler ve Fırsatlar" temasıyla düzenlenen TRT World Forum 2022 kapsamında "Çatışma Çözümü ve Barış İnşası: Küresel Liderliğin Geleceğini Şekillendirmek" başlıklı panel yapıldı.
Moderatörlüğünü TRT World sunucusu Alican Ayanlar'ın yaptığı panele, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, Beyrut Enstitüsünün Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı gazeteci Raghida Dergham ve AB'nin Güney Kafkasya ve Gürcistan Krizi Özel Temsilcisi Toivo Klaar, konuşmacı olarak katıldı.
Burada konuşan Dergham, BM yaklaşımlarının geri kalmış ve BM'deki liderliğin bugünlerde oldukça zayıf olduğunu belirterek "Çatışmaları çözmede Birleşmiş Milletler'in şu anda bir rol oynayabileceğini düşünmüyorum." değerlendirmesini yaptı.
Rusya- Ukrayna savaşını örnek gösteren Dergham, çatışmanın bölgesel çözümü hakkında konuşmanın pratikte imkansız olduğunu çünkü çatışmanın sıkışıp kaldığını söyledi.
Dergham, "Her iki taraf da (Rusya-Ukrayna) sıkışıp kaldı. Göründüğü kadar ilerleyemiyorlar ve bu savaşın tehlikeleri altyapıdan daha fazlasını yok edecek. Bölgesel sorunlar söz konusu. Durumu sakinleştirebilecek önlemlerle başlarsanız, belki sonunda bölgesel çatışmayı da tartışabilirsiniz." diye konuştu.
Türkiye'yi gıda krizini ele alma konusunda yenilikçi olduğu ve tahıl koridoru girişimi için tebrik eden Dergham, "Dışişleri Bakanı'nın (Mevlüt Çavuşoğlu) bu çabalarda çok taraflı olunması gerektiğini söylediğini biliyorum. Dolayısıyla Türkiye'nin bu ilişkinin tek arabulucusu olmayı düşünmediği ve bunun çok taraflı bir diplomasi olduğu kanısındayım." ifadelerini kullandı.
"Mesele toplumları bir araya getirmekle ilgili"
Klaar, konuşmasında Ermenistan- Azerbaycan ihtilafına değinip, yakın zamanda Ermenistan'dan geldiğini belirterek "Bence bölgede gerçek bir barış arzusu var ve bu gerçek bir fırsat. Ancak 30 yıllık çatışmadan sonra güven inşa etmek çok zaman alıyor. Geçen yıl boyunca Avrupa Birliğinin bu güveni inşa etmek için hem Azerbaycan hem de Ermenistan ile gerçekten kapsamlı bir ilişki kurduğuna inanıyorum ancak kapsamlı bir çözüme ulaşmak için çok daha fazlası gerekiyor." açıklamasında bulundu.
Klaar, çatışmaların çözümü için liderliğin çok önemli ve esas olduğunu vurgulayarak "Mesele sadece liderlerin aynı fikirde olması değil. Mesele aynı zamanda toplumları bir araya getirmekle ilgili. Bu aynı zamanda uzlaşmanın tonunu belirlemek ve geçmişteki yanlışları unutup geleceğe bakmak için liderlik gerektiriyor. Çünkü bu kendi kendine olmayacak bir şey." değerlendirmesini yaptı.
Sadece liderler arasında değil, halk arasında da güvensizlikten kurtulmak gerektiğinin altını çizen Klaar, "Hem Bakü'de hem de Erivan'da üzerinde çalışılması gereken şey budur. Bu da farklı türde bir mesaj getirecek retorik değişikliği gerektiriyor." dedi.
Türkiye'nin bölgede çok daha büyük bir rol oynayabileceğini ifade eden Klaar, Türkiye'nin hem Azerbaycan hem de Ermenistan'la ilişkileri bakımından "daha barışçıl ve müreffeh Güney Kafkasya'nın desteklenmesinde öncü bir rol oynaması için çok büyük bir alanı" olduğunu belirtti.
Klaar, "Türk diplomasisinin, normalleşmeye yönelik somut adımları desteklemek tarafların tansiyonunu düşürmek ve daha fazla güven inşa etmeye yardımcı olmak gibi bahsettiğim olumlu retoriği teşvik etme konusunda büyük bir potansiyele sahip olduğuna inanıyorum." diye konuştu.
"Gelecekte liderlik inisiyatiflerine daha fazla ihtiyaç olacak"
SETA Genel Koordinatörü Duran da Türkiye'nin konumu itibarıyla bir bakıma zorunluluktan, çatışmalarla başa çıkmak için bazı önemli yetenekler geliştirdiğini dile getirerek Türkiye'nin bu zor coğrafyayla başarılı bir şekilde mücadele ettiğini kaydetti.
Küresel liderliğin şekillenmesi için gerçekten etkili birçok taraflılığa ihtiyaç olduğunun altını çizen Duran, "Dünya çok zor bir dönemden geçiyor. Gelecekte liderlik inisiyatiflerine daha fazla ihtiyaç olacak ve aslında dünyanın yaklaşan kriz sorunlarıyla başa çıkmak için yeni bir liderlik anlayışı geliştirmemiz gerekiyor." dedi.
Çatışmalara anlayış, gerçek diyalog ve çok taraflılık gerektiren yeni bir şekilde yaklaşmak gerektiğine dikkati çeken Duran, "Türkiye'nin dış politikası böyle bir inisiyatif almak için verimli bir zemin sağladı çünkü Türkiye aynı zamanda Ukrayna ve Rusya ile iyi ilişkiler kurdu. Her iki tarafta da güven oluşturmak, çatışmadan önce sağlamanız gereken bir şeydir ve bu daha önce Türkiye'nin yaptığı bir şeydi." değerlendirmesini yaptı.
Duran, çatışmalarda hızlı çözüme sahip olmanın kolay olmadığını belirterek "Ancak liderlerden böyle cesur bir küresel inisiyatif gelmezse yeni dünya maalesef geleceğimizi çok olumsuz yönde şekillendirecek birçok kriz ve çatışmayla dolu olacaktır." ifadelerini kullandı.
İki gün sürecek TRT World Forum 2022, dün İstanbul'da başladı.
Bu yıl "Geleceği Haritalamak: Belirsizlikler, Gerçekler ve Fırsatlar" temasıyla düzenlenen etkinlik, dünyanın dört bir yanından akademisyenleri, gazetecileri, aydınları, siyasetçileri ve sivil toplum üyelerini bir araya getiriyor.
Son Dakika › Güncel › TRT World Forum 2022'de 'Çatışma Çözümü ve Barış İnşası' konusu tartışıldı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?