Gümüşhane'de Memur-Sen öncülüğünde 'Teröre lanet, şehitlere dua' etkinliği yapıldı ve tüm şehitler için gıyabi cenaze namazı kılındı.
Kemaliye Camii'nde öğle namazının ardından gıyabi cenaze namazı kılındıktan sonra programın ikinci bölümünde Zafer Meydanı'nda saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı ve Kur'an-ı Kerim okundu.
Alanda bulunan yüzlerce kişiye ve gazetecilere basın açıklaması yapan Memur-Sen İl Başkanı Musa Uncu, acının ülkesi, dili, dini, ırkı olmadığını belirterek, birlik ve beraberlik çağrısı yaptı.
"TERÖRÜN HEDEFİ İNSANLIKTIR, KARDEŞLİĞİMİZDİR, MİLLETİMİZDİR, ORTAK GELECEĞİMİZDİR, BİRLİKTE YAŞAMA İRADEMİZDİR"
Başta Dağlıca olmak üzere ülkenin çeşitli şehirlerinde yaşanan ve milleti derinden sarsan eli kanlı terör örgütünün saldırılarını şiddetle kınayıp lanetlediklerini belirten Uncu, "Terör, kan ve şiddetten beslenen bir insanlık suçudur. Bu insanlık suçunu ancak aklı, ruhu ve vicdanı iflas etmiş kişiler ve gruplar işleyebilir. Terörizmin ve teröristlerin hedefi ise insanlıktır, kardeşliğimizdir, milletimizdir, ortak geleceğimizdir, birlikte yaşama irademizdir. Terörü, teröre destek verenleri, terörün arkasındaki iç ve dış güçleri nefretle kınıyoruz. Bu alçak terör örgütlerine karşı bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da birlikte mücadele vermeye devam edeceğimizin bilinmesini istiyoruz" dedi.
Türkiye'de 7 Haziran seçimlerinin ardından oluşan siyasi belirsizliği kirli emelleri ve alçakça planları için kullanan terör örgütlerinin masum insanları hedef seçtiğini dile getiren Uncu, "20 Temmuz 2015 günü Suruç'ta 32 gencimizin karanlık eller tarafından haince öldürülmesinin ardından PKK terör örgütünün asker ve polislerimize art arda yaptığı saldırılarla Türkiye yeniden terör sarmalının içine çekilmiştir. Analar ağlamasın, ocaklar sönmesin ve kardeşlik hukuku gelişsin mottosuyla başlatılan milli birlik ve beraberlik projesi sürecinde yeni katliamlar yapmak, kan ve gözyaşı siyasetini devam ettirmek için planlar yapan PKK terör örgütü, haince saldırılarıyla milletimizin birliğine ve dirliğine tuzak kurmuş, toplumun birlikte yaşama umuduna kurşun sıkmıştır. İçeriden ve dışarıdan beslenen terör örgütlerinin adları, haince planları ve amaçları ne olursa olsun, 78 milyonun hep birlikte geleceğe yürüyüşünü, Yeniden Büyük Türkiye'yi inşa yolculuğunu engelleyemeyecekler, gelecek umutlarımızı söndüremeyeceklerdir" diye konuştu.
"GÜN, 'BİR İNSANIN ÖLÜMÜ BÜTÜN İNSANLIĞIN ÖLÜMÜDÜR' ANLAYIŞINA SAHİP OLANLARIN TERÖRE KARŞI TOPYEKUN EL ELE, OMUZ OMUZA OLMA GÜNÜDÜR"
Günün, büyük Türkiye'nin önünü kesmek, milletin moralini bozmak, kardeşlik hukukunu bitirmek için saldırılar yapan terör örgütlerine, terör örgütlerine silah dahil lojistik destek veren yabancı güçlere, eli kanlı terör örgütlerinin reklamını yapan medya ve sivil toplum kuruluşlarına karşı birlik olma, ortak hareket etme ve kararlı mücadele verme günü olduğunu belirten Uncu, "Gün, 'Bir insanın ölümü bütün insanlığın ölümüdür' anlayışına sahip olanların, teröre karşı topyekun el ele, omuz omuza olma günüdür. Gün, şehitlerimizi, gazilerimizi, ailelerini ve tüm terör mağdurlarını yalnız bırakmama günüdür. Gün, dünyada ve bölgemizde itibarı yükselen, bu yolda emin adımlarla ilerleyen güçlü ve lider Türkiye'ye destek verme günüdür" ifadelerini kullandı.
"TERÖRÜ HEP BİRLİKTE, EL ELE VEREREK TARİHİN ÇÖP SEPETİNE ATABİLİRİZ"
Teröre karşı çarenin tek vücut olmak olduğunu, özgürlük-güvenlik dengesini gözeterek şiddetle ve terörle mücadele etmek olduğunu, terör örgütlerinin oyununa gelmeden demokratikleşme çalışmalarını sürdürmek olduğunu, sıkıyönetim ve olağanüstü hal tuzağına düşmeden terörle etkin mücadeleyi yürütmek olduğunu, etnik fitneye karşı kardeşlik hukukunu zirveye taşımak olduğunu, mezhepçiliği devreye sokmak isteyenlere karşı din kardeşliğini, inanç birlikteliğini kuvvetlendirmek olduğunu, insanlık suçu işleyen terör örgütlerine karşı tüm insanlığı ortak mücadelede buluşturmak olduğunu dile getiren Uncu, "Çare, toplumda çaresizlik sendromu oluşturmak isteyenlere karşı umutları büyütmektir. Çare, teröre karşı tüm sivil toplum kuruluşları olarak birlikte hareket etmektir. Çare, halk öncüleri kanaat önderlerini devreye sokmaktır. Çare, bin yıllık desende, 1400 yıllık İslam kardeşliğinde buluşmaktır. Çare, Türkiye'yi büyütmektir. Çare, siyasi, toplumsal ve ekonomik istikrarı güçlendirmektir. Çare Yeniden Büyük Türkiye ve Yeni Dünya idealini canlı tutmak ve bu yolda var gücümüzle çalışmaktır. Terörü hep birlikte yenebiliriz. El ele vererek terörü tarihin çöp sepetine atabiliriz. Bunun için özgürlük-güvenlik dengesini gözeterek terörle mücadeleyi amansız bir şekilde sürdürürken, eşit vatandaşlık zemininde demokratik, sivil ve özgürlükçü bir anayasayı mutlaka hayata geçirmeliyiz. Her türlü provokasyona ve engellemeye rağmen başta Doğu ve Güneydoğu olmak üzere Türkiye'nin yedi bölgesinde yatırımlar artırılmalıdır. Sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere Türkiye'nin yumuşak güç unsurlarından bölgesel barışın ve dünya barışının oluşturulmasında etkin bir şekilde yararlanılmalıdır. Eğitim sistemimiz değerler odaklı olarak yeniden yapılandırılmalı, gençlerimiz milli, manevi ve ahlaki değerlerle donatılmalıdır. Kutuplaştırıcı ve ayrıştırıcı dil yerine birleştirici ve bütünleştirici dile önem verilmelidir. Her kurum ve kuruluş sorunun değil çözümün parçası olmayı hedef olarak belirlemelidir. Teröre karşı ortak söylem ve eylem birlikteliği sağlanmalıdır. Çünkü suçlamalar anaların gözyaşını dindirmiyor. Yüreklere düşen ateşi söndürmüyor. Şehit tabutlarının gelişini engellemiyor. Şunu iyi bilelim ki yaralarımızı ayrışarak değil bütünleşerek sarabiliriz. Acılarımızı kavga ederek değil, kardeşlik içinde kalarak paylaşabiliriz" dedi.
"ACININ ÜLKESİ, DİLİ, DİNİ, IRKI OLMADIĞI GİBİ AĞITLAR DA HANGİ DİLDEN YAKILIRSA YAKILSIN HEPSİ CAN ACITICI VE YÜREK YAKICIDIR"
Acının ülkesi, dili, dini, ırkı olmadığını, ağıtların hangi dilden yakılırsa yakılsın hepsinin can acıtıcı ve yürek yakıcı olduğunun altını çizen Uncu, "Her gün gelen şehit haberleri ile ocaklara düşen ateş bütün yürekleri dağlamakta ve bıçak kemiğe dayanmaktadır. Daha dün Igdır'da düzenlenen hain saldırıda şehit olan polislerimizden Burak Zor kardeşimiz, bu toprakların, Gümüşhanemizin evladı idi. Biz, Memur-Sen Ailesi ve sivil toplum kuruluşları olarak, bölge halkı incitilmeden, terörün kökü kazınana kadar verilecek sosyal, siyasal ve askeri mücadelenin yanında olduğumuzu ifade ediyoruz. PKK ve diğer terör örgütlerini barışa, ateşkese değil, doğrudan doğruya silah bırakmaya, ülkemizi terk etmeye veya teslim olarak haklarında verilecek kararı beklemeye çağırıyoruz. Vatanını, milletini hain saldırılara karşı korumak için can verenleri şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Milletimizin birliğine, dirliğine kasteden teröristleri ve onları destekleyenleri lanetliyoruz" diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Uncu'nun konuşmasının ardından din görevlisi Üzeyir Yıldırım tarafından dua yaptırılmasıyla program sona erdi.
Programa Gümüşhane Belediye Başkanı Ercan Çimen, İl Genel Meclisi Başkanı Şerif Bayraktar, AK Parti İl Başkanı Celalettin Köse, AK Parti Milletvekili aday adayları Hakkı Gündüz, Niyazi Karabulut, Memur-Sen Konfederasyonu'na bağlı sendikaların başkan, yönetici ve üyeleri, sivil toplum örgütü temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. - GÜMÜŞHANE
Son Dakika › Güncel › Gümüşhane'de Şehitler İçin Gıyabi Cenaze Namazı Kılındı, Dua Edildi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.