"Gülsuyu Olayları" Davasında Adalet Bakanlığı'nın Görüşü Bekleniyor

Maltepe Gülsuyu'nda geçtiğimiz yıl Eylül ayında Hasan Ferit Gedik'in hayatını kaybettiği ve çok sayıda kişinin da yaralanmasıyla sonuçlanan olaylara ilişkin davanın görülmesine devam edildi.

TUTUKLU SANIKLAR DURUŞMAYA GETİRİLMEDİ

Kartal'daki Anadoul Adalet Sarayı'nda bulunan 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya Hasan Ferit Gedik'in annesi Nuray Gedik ve taraf avukatları katıldı. Duruşmayı Gezi Parkı olaylarında yaşamını yitiren Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm ve babası Sami Elvan da izledi. Tutuklu sanıklar ise duruşmaya getirilmedi. Asıl Mahkeme Başkanı olan Mahir Merdun'un raporlu olduğu davaya üye hakim Şahinder Gündüz başkanlık etti.

"KATİLLERİN AVUKATLIĞINI YAPTIKLARI İÇİN DAYANAMIYORUM"

Davanın nakli talebiyle dosyanın Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'ne gönderilmiş olduğunu ve cevap yazısının henüz gelmediğini belirten mahkeme, celse arasında 2 tutuksuz sanığın savunmalarının alındığını ifade etti. Duruşmada söz alan sanık avukatları duruşmanın olağan seyrine giremediğini belirterek sanıkların tahliyesini talep etti. Bu sırada Hasan Ferit Gedik'in annesi Nuray Gedik, "Sizin evlatlarınızı katletselerdi acaba siz katillerin avukatlığını yapar mıydınız" diyerek ayağa kalktı. Mahkeme Başkanı ise "Her duruşma böyle yapıyorsunuz, nerede olduğunuzun farkında mısınız" diye sordu. Bunun üzerine anne Gedik, "Katillerin avukatlığını yaptıkları için dayanamıyorum" şeklinde konuştu.

MAHKEME BAŞKANI: DOSYANIN GİTMEDİĞİNE Mİ İNANCINIZ VAR?

Müşteki avukatlarından Ömer Kavili, dava dosyasının Adalet Bakanlığı'na gönderildiğine ilişkin varsa bir evrakın okunması gerektiğini yönünde söz aldı, mahkeme başkanı ise "Dosyanın gitmediğine mi inancınız var" diye sordu. Avukat Kavili ise "İnancım mahkemeyi ilgilendirmiyor, talebim mahkemeyi ilgilendiriyor" dedi. Mahkeme Başkanı ise 29 klasör dosyanın Adalet Bakanlığı'na teslim edildiğine ilişkin 2 sayfalık bir yazının söz konusu olduğunu belirtti. Yazının giriş bölümünde daha önce zabıtlara geçen Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı ve emniyetten gelen cevabi yazıların tekrar edildiği bildirildi. Mahkeme, davanın sürümcemede kalmaması, duruşma salonunun fiziki şartları açısından uygun olmadığı için kovuşturmanın başka bir ilde yapılması gerekçesiyle Adalet Bakanlığı'na gönderildiği belirtildi. Avukat Kavili, Adalet Bakanlığı'na ek bir yazı gönderilerek dosyanın gönderilme işlemine son verilmesi gerektiğini ifade etti.

"BURADA İÇİ YANAN BİR ANNE VE DEDE VAR"

Müşteki avukatlarından Ebru Timtik davada ayrımcılık yapıldığını belirterek, "Balyoz ve Mehmet Ayvalıtaş'ın davasında konferans salonu tahsis ediliyor. Biz bununla ilgili HSYK'da şikayette bulunduk. Biz bir an önce yargılamanın başlamasını istiyoruz. Bakın burada içi yanan bir anne ve dede var. Bizim yokluğumuzda sanıkların savunmaları alınmasın" dedi.

DURUŞMA 6 OCAK TARİHİNE ERTELENDİ

Duruşmada ara karara ilişkin mütalaasını sunan savcı, dosyanın Adalet Bakanlığı'ndan dönüşünün beklenmesine ve tutuklu sanıkların tutukluluk gerekçelerinde bir değişiklik olmaması nedeniyle tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini talep etti. Mahkeme, tutuklu sanıkların suçu işledikleri yönünde kuvvetli suç şüphesi ve mevcut delil durumunun varlığını gerekçe göstererek tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Adalet Bakanlığı'na yazılan müzekkerenin cevabının beklenmesine ve cevabın akıbetinin sorulmasına karar veren mahkeme, duruşma salonundaki ses ve görüntü kayıt cihazlarının kullanılabilir hale getirilmesi için Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazılmasına hükmetti. Duruşma 6 Ocak 2015 günü saat 10.00'a ertelendi.

GÖRÜLMESİNE BAŞLANAMAYAN DURUŞMA

Davanın 14 Ağustos'ta görülecek ilk celsesi 'Güvenliğin sağlanamadığı' gerekçesiyle başlamadan ertelenirken, 4 Eylül tarihinde görülen 2. celse ise 'Duruşma salonunun fiziki şartlarının yetersiz olduğu' nedeniyle 20. günlük süre zarfında 2. kez ertelenmişti. Her iki duruşma sonrası da adliyede olaylar yaşanmıştı.

DAVANIN NAKLİ İSTENMİŞTİ

Davanın geçtiğimiz celsesinde ise mahkeme, 2. celsenin fiziki şartlar nedeniyle yargılamaya devam edilemeyerek son verildiğini, duruşmanın geniş bir salonda yapılması konusunda Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan görüş alındığını fakat duruşma için tahsis edilen salonun tarafların sayısı ve yargılamanın süresi dikkate alındığında duruşma salonun sağlıklı yargılama yapmaya yetersiz olduğunu belirtmişti. Kamu güvenliği nedeniyle davanın nakli konusunda talep ile birlikte dosyanın Adalet Bakanlığı'na gönderilmesine ve Yargıtay'ın bu konuda vereceği kararın beklenmesine hükmedilmişti.

311 SAYFALIK İDDİANAME HAZIRLANDI

311 sayfalık iddianamede "Kasten yaralama", "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve üye olma", "Nitelikli yağma", "Kasten öldürmeye teşebbüs", "Nitelikli yağma" gibi suçlardan, 11 yıl ile 269 yıl arasında değişen hapis ve müebbet hapis cezası istemiyle yargılanacak 22'si tutuklu 35 sanık bulunuyor. - İstanbul