Gözaltında Ölüm 17 Yıl Sonra Ortaya Çıktı

Tazminat istekleri kabul edilen ailenin avukatı, Suphi Kılıç'ın ölümü ile ilgili dosyanın kayıp olduğunu sadece Cumhuriyet Savcısı'nın hazırladığı fezleke ve Bismil İlçe İdare Kurulu'nun yargılama izni vermediğine dair karar bulunduğunu söyledi.

Diyarbakır'ın Bismil İlçesi Kamışlı Köyü'nde oturan Suphi Kılıç, 21 Kasım 1993 tarihinde terör örgütü PKK'ya yardım ve yataklık yaptığı iddiasıyla Cemaletin Çicek ve Adbulbaki Çiçekli ile birlikte gözaltına alınarak Kamışlı Karakolu'na götürüldü. 1 gün sonra tutulduğu nezarethanede ölen Suphi Kılıç için yapılan soruşturmaya Adli Tıp raporu ve otopsi raporu eklenerek, Bismil Cumhuriyet Savcılığınca 'Kastın aşılması suretiyle adam öldürmek' suçlamasıyla fezleke hazırlandı. Savcılık fezlekede Kılıç'ın ölümüne neden olan astsubaylar Mehmet Demir ile Necmi Güneş, uzman çavuş Bayram Yılmaz ve er Mustafa Bakır'ın yargılanmaları için Bismil İlçe İdare Kurulu'ndan yargılama izni istedi. Fezlekede olay tarihinde nezarethanede bulunanların kendileri ve Suphi Kılıç'a karşı 'hernangi bir cebir ve darp bulunulmadığını' söylemelerine rağmen, otopsi ve İstanbul Adli Tıp Kurumu raporunda Kılıç'ın, 'Şiddetli müessir fiile maruz kaldığı, ölümün akciğer iltihabına bağlı solunum yetmezliği sonucu olduğu belirtildi.

Cumhuriyet Savcısı, Suphi Kılıç'ın ölümüne neden oldukları gerekçesiyle 2 astsubay, 1 uzman çavuş ve 1 er ile ilgili yargılanma izni istemesine karşılık ilçe idare kurulunun izin vermediği ortaya çıktı. İdare Kurulu kararında, jandarma 'emniyet odasında' meydana gelen ölüm olayı ile ilgili şöyle karar aldı:

"PKK terör örgütüne yardım ve yataklık yaptığı iddiasıyla gözaltına alınan Suphi Kılıç, Kamışlı Köyü'nden traktörle karakola getirildiği, traktörden atlayıp kaçmak istediği, yakalanıp tekrar traktöre bindirildiği, römorkta kendini sağa sola çarptığını ve bu esnada yara ve darp izlerinin çoğaldığı; Karakolda 'emniyet odasına' alındığı, tüm ihtiyaçları temin edilirken adı geçen akciğer yetmezliği bulunduğu; sabah emniyet odasında ölü bulunmuştur. Olayda güvenlik görevlililerinin herhangi bir ihmali ve suçu bulunmadığı, kötü muamele yapılmadığı muhakikin hazırlamış olduğu fezlekeli tahkikat dosyasından anlaşılmış olup belge ve kayıtlara göre suçun sübuta ermediği anlaşıldığından yukarıda isimleri belirtilen sanıkların yargılanmalarına gerek yoktur."

DOSYA KAYIP

Kılıç ailesinin, 17 yıl aradan sonra 'Terör ve terörden doğan zararların karşılanması' kanunu kapsamında yaptığı başvuruda ortaya çıkan gerçek aile fertlerini şok etti. Bismil'de, takipsizlik verilerek kaldırılan dosyanın kayıp olduğu, sadece savcının hazırladığı fezleke ve ilçe idare kurulunun kararının bulunduğu belirlendi. Ailenin tazminat başvurusu kabul edilirken, Kılıç ailebinin avukatı Serhat Eren, kayıp dosyanın bulunması için girişimlerde bulanacaklarını ve zaman aşımına uğramadan sanıkların yargılanmasını isteyeceklerini söyledi.

Ferit ASLAN/ DİYARBAKIR/ DHA