Mehmet Görmez'in Yüzünü Kızartan Mesaj

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Kocatepe Camisi'nde düzenlenen Camiler ve Din Görevlileri Haftası açılış töreninde yaptığı konuşmada, söz konusu haftanın Diyanet İşleri Başkanlığınca 1986'dan beri ekim ayının ilk haftasında kutlandığını hatırlattı.

"Mihraba, mescide adanmış hayatların", haftalarını kutlayan, hayatlarını kaybedenlere de rahmet dileyen Görmez, etkinliklerin hafta boyunca yurdun her yerinde süreceğini söyledi.

Camiler ve Din Görevlilleri Haftasını 2011'den itibaren temalı haftalar haline dönüştürdüklerini dile getiren Görmez, 2011'de cami ve çocuk buluşmasını Kocatepe Camisi'nin avlusunda gerçekleştirdiklerini hatırlattı.

Milli Eğitim Bakanlığı ile yapılan işbirliği kapsamında yıl boyu çocukların camilerle "tanıştığını" belirten Görmez, geçen seneki temanın ise engelsiz cami ve engelsiz ibadet olduğunu anımsattı.

"YÜZÜM KIZARMIŞTIR BU MESAJDAN DOLAYI"

Bu senenin "Cami, Kadın ve Aile" olan konusunu kendisinin belirlemediğini anlatan Görmez, şunları söyledi: "Bu senenin konusunu hanımefendiler belirledi. Nasıl belirledi? Bu ağır sorumluluğu üstlendiğim günden itibaren bana asgari iki tane mesaj gelir bu konuda. Bu mesajları hanımefendiler gönderir bana. Her iki mesajıda ne zaman alsam yüzüm kırarır. Hem bir mümin olarak hem Resul-i Ekrem'in ümmetinin bir ferdi olarak hem de camilerin yönetimini üstlenen büyük bir müessesenin hasbelkader başkanı olarak yüzüm kızarır. Bir mesaj şöyledir: 'Hocam falan şehirde, falan caminin önüne gittim, eşimle çocuklarımla gittim ama camide bir kadının namaz kılabileceği bir seccadelik yer bulamadım.' Bu mesaj hep üzmüştür, kalbime çok ağır gelmiştir ve yüzüm kızarmıştır bu mesajdan dolayı. Bu mesajlar gelmeye devam ediyor. İkinci mesajda ise artık teknolojik imkanlar çok gelişti, namaz kıldığı mekanın fotoğrafını çeker bir hanımefendi. Bulur adresi ve o fotoğrafı bana gönderir. 'Hocam, Allah'ın kadın kullarına 90 bin caminin olduğu bir ülkede layık gördüğünüz yer burası mı' diye fotoğrafını çekerek gönderdikleri olur."

"KADINLARIMIZ İÇİN YOĞUN ÇABA HARCIYORUZ"

Gelen bu mesajların kendilerini harekete geçirdiğini bildiren Görmez, "Bütün camilerimizi kadınlarımızın, kızlarımızın, kız kardeşlerimizin, annelerimizin, teyzelerimizin, halalarımızın tıpkı Resul-i Ekrem'in hayatında olduğu gibi, tıpkı Mekke'den sonra en mukaddes mabedimiz olan Mescid-i Nebevi de olduğu gibi, tıpkı Mescid-i Haram'da olduğu gibi kadınlarımızın da rahat katılabileceği, en güzel mekanda namaz kılabileceği, ilahi huzuru Allah'ın erkek kullarıyla paylaşabileceği mekanlara dönüştürmek için yoğun bir çabamız var" diye konuştu.

"HİÇ KİMSE HAZRETİ PEYGAMBER'DEN DAHA MÜTTAKİ DEĞİLDİR"

Bu konuda üç büyük sorunla karşı karşıya olduklarını söyleyen Görmez, birinci sorunun zihniyet olduğunu bildirdi. Görmez, şunları kaydetti: "Birinci sorun kadın telakkimiz. Bu zihniyetimize tesir eden geleneklerimiz, göreneklerimiz, yanlış örflerimiz, adetlerimiz. Kimse bunun gerekçelerini dini mübini İslam'da aramaya kalmışmasın. Hiç kimse Hazreti Peygamber'den daha müttaki değildir. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki Resul-i Ekrem daha Medine'ye hicret etmeden önce Akabe biatlarında kadınları ve erkeleri birlikte kabul etti. Onlarla birlikte sözleşti, onlarla birlikte hicret etti, onlarla birlikte Mescid-i Nebevi'yi inşa etti."

CAMİLERİMİZİ KADINLARIMIZLA PAYLAŞALIM

Hazreti Muhammed'in kadınlara verdiği önemine dair çeşitli örnekler veren Görmez, şimdi ise bu konuda örf, gelenek ve göreneklerin öne geçtiğini bildirdi. Görmez, "Bu haftadaki etkinliklerle istiyoruz ki bütün camilerimizde annelerimiz, kadınlarımız, kızlarımız, ailelerimiz o ilahi huzuru birlikte paylaşalım" dedi.

MABETLER SADECE ERKEKLER İÇİN DEĞİLDİR

İkinci sorunun ise aile ve cami tasavvurundan kaynaklandığını anlatan Görmez, "Bizim tasavvurumuzda ailece gidilebilecek yerler vardır. Bugün ailece falan müzeyi ziyaret edelim, bugün ailecek falan toplantıya katılalım, bugün ailece şu işi yapalım. Ama şöyle bir tasavvurumuz var mı? Bugün ailece sabah namazına gidelim. Onun için 'davet hepimize, ailece camiye.' Bu davet sadece erkeklere mi? Bu mabetler sadece erkekler için mi yapıldı" ifadesini kullandı.

Camileri, "manevi olarak rızıklanılan yerler" diye nitelendiren Görmez, "Aile tasavvurumuzu, aile-cami ilişkisindeki anlayışımızı da bu hafta içinde yeniden ele almamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"CAMİ MİMARİLERİMİZİ GÖZDEN GEÇİRMEMİZ GEREK"

Bir diğer sorunun ise mimariden kaynaklandığını söyleyen Görmez, "Ailece camiye katılımımızı yok sayan cami mimarisi. İşte bu mimarimizi gözden geçirmemiz gerekiyor" dedi.

Hayatının mihraba, camilere adayan din görevlilerinin de önemine işaret eden Görmez, nerede bir cami varsa orada bir görevlinin olduğunu, bunların arasında kadın görevlilerin de bulunduğunu anlattı.

CAMİLERİMİZ HAYIRSEVERLERİMİZ SAYESİNDE İNŞA EDİLMİŞTİR

Hayırseverlere şükranlarını sunan Görmez, "Sadece Türkiye'de değil hep cami tartışma konusu olur bazen. Evet 85 bin camimiz var. Bu 85 bin camimizin yapılması, inşası konusunda devlet bütçesinden katkısını dikkate alacak olursak, Cumhuriyet tarihimiz boyunca yüzde 1 değildir. Bütün camilerimiz hayırsever halkımızın himmetiyle yapılmıştır, inşa edilmiştir" diye konuştu.

Sadece Türkiye'de değil Moskova'da, Washington'da, Bişkek'te, Lefkoşa'da, Tiran'da, Piriştina'da cami inşaatlarının devam ettiğini söyleyen Görmez, "Dünyanın her tarafında, hayırsever milletimiz 'cami' denildiği zaman bütün cömertlik duyguları harekete geçiyor. Camilerimize emek veren tüm hayırsever milletimize de en kalbi şükranlarımı sunuyorum" dedi.

KADINLAR CAMİYE GİTMELİ

Ankara Müftüsü Mefail Hızlı ise camilere kadınların da gitmesinin önemine değinerek, "Eğer camilerimizi kadınlarımıza ve ailelerimize açamıyorsak mesafe alma şansımız yoktur" diye konuştu.

Kur'an-ı Kerim öğreticileri adına konuşan Kadriye Lale, ailelerin eksenini kadınların oluşturduğunu belirtti. Hazreti Muhammed'in kadınların eğitimine, onların camiye gitmelerine önem verdiğini ifade eden Lale, o dönemde kadınların cuma, bayram ve vakit namazları için camiye gittiğini söyledi.

Etkinlikte Kocatepe Camisi imam hatibi Adem Kemaneci Kur'an-ı Kerim tilaveti okudu.

Programın sonunda Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Çankaya'da cami yaptıran Neriman İslamcıoğlu'na plaket verdi.