Göcek Koyları İçin İçeride İhale, Dışarıda Eylem

Orman ve Su İşleri Bakanlığı'nın kiralığa çıkardığı dört koy arasındaki Akbük ve Bedri Rahmi (Taşyaka) koylarının ihalesini Dalaman Sevgi Yolu'nda faaliyet gösteren Barkod Kafeterya'nın işletmecisi Hüseyin Gülen kazanmasının ardından yıllardır işlettikleri restoranları ellerinden gidecek olan köylüler, yasal yollara başvurup, ihalenin iptalini isteyeceklerini söyledi.

"BABADAN, DEDEDEN BURALIYIZ"

Bedir Rahmi Koyu'nda restoran işleten ve ihaleye giren Bilal Sarıhan:

"Dört ortak olarak, bir aile işletmesi gibi yıllardır hizmet veriyoruz. Anadan, babadan, dededen buralıyız. Hepimiz Yörüğüz. Bu koylarda hiçbir şey yokken, bugünkü hale getirdik. Tüm koylarda ruhsatsız, neredeyse 30 restoran açılınca baktılar ki bunun sonu yok Valilik 1998 yılında Özel İdare aracılığıyla bizlere en az dörder ortak şartıyla tek işletmeye izni verdi. Her üç yılda bir sözleşme imzalayarak bugüne kadar geldik."

"BURALARI YİNE SİZE VERECEĞİZ DEDİLER"

"45 ile 50 bin lira arasında yıllık kira ödüyoruz. İhaleye çıkacağından haberimiz bile olmadı. Hatta, 'Buraları yine size vereceğiz' diyerek harita ölçümlerini bizlere yaptırıp, parasını bile bizden aldılar. Biz sezon hazırlıklarına başladık. Bir sürü para harcayıp eksiklerimizi yaptırırken bir de duyduk ki ihaleye çıkarılmış. İhaleye girdik ama kazanamadık. Yasal haklarımızı araştıracağız. Bu koyları rahmetli Turgut Özal köylülere istihdam sağlamak amacıyla bizlere vermişti" dedi.

"ÜNLÜLER DOĞA İÇİN GELDİLER"

Sarıhan, işlettikleri restorana Demi Moore'den Shakira'ya kadar pek çok ünlü ismin geldiğine de dikkati çekip, "Doğa için geldiler. Herkes lüks istemediği için buraya geldi. Bakir bir tek Göcek koyları kaldı. Diğer her yer beton yığını" diye konuştu.

"BİR RESTORANDAN 50 KÖYLÜ EKMEK YİYOR"

Kapıkargın Mahalle Muhtarı ve Bedri Rahmi (Taşyaka) Koyu'nun dört ortağından biri olan Sedat Orhan da, koyda 1982 yılından buyana daha doğru dürüst turizmin olmadığı dönemden beri işletmecilik yaptıklarını söyledi. İşlettikleri koy için belirenen ecrimisil bedellerini bugüne kadar zamanında ödediklerine dikkati çeken Orhan:

"Yıllarca emek verdiğimiz koyun şimdi ihaleye çıkartılmasına anlam veremiyoruz. İhaleye girdik, ancak kazanamadık. Bunun arkasını bırakacak halimiz yok. Orada doğup orada büyüdük. Dedelerimizin mezarı bile orada. Bir restorandan en az 50 köylü ekmek yiyor. Buradaki ormanı koruyan benim köylülerim ve çobanlarımız. Tek tek koyları dolaşıp deniz içindeki pislikleri biz temizledik. Bugüne kadar koyu biz bekledik. Bir tek orman yangını bile olmadı" dedi.

"3 YILA KALMAZ TEK ÇAM AĞACI KALMAZ"

"Eğer bu ormanlar duruyorsa restoranları işleten ve çalıştıranlar sayesinde duruyor" diyen Göbün Koyu ortağı İsmail Korkmaz ise şöyle devam etti:

"Yılda hiç olmazsa 15-20 yangın başlangıcını önlüyoruz. Pikniğe gelen ateşini yakıp söndürmeden gidiyor. Yangın çıktığında onu söndürecek en yakın kişiler oradaki işletmeciler. Üç seneye kalmaz bir tane çam kalmaz orada. Burayı alacak zenginler buraya sahip çıkmaz."

"ARTIK BURALARI KATLEDECEKLER"

Göbün Koyu'nun diğer ortağı olan ve burada doğup, büyüdüğünü anlatan Cihan Şahin de ihaleye girenlerin amaçlarının burada marina, otel yapmak olduğunu ileri sürdü. Şahin, " Antalya, Marmaris ve Bodrum beton yığını oldu. Bunların amacı belli. Göcek'e dünyanın her yerinden turist geliyor. Artık buraları katledecekler" dedi.

"MAFYALARIN GİRDİĞİ İHALEDE KAZANMA ŞANSIMIZ OLABİLİR Mİ?"

Yarın ihaleye çıkartılacak Küçük Sarsala Koyu'nda 18 yaşından beri çalışan 37 yaşındaki Hasan Kaba "Küçük işletmeleriz. Mafyaların girdiği ihaleden bizim kazanma şansımız olabilir mi? 900 bin lira verdiler. Yerler peşkeş çekildi. Mağduruz. Pide, gözleme, zeytin, peynir satarak buraları geliştirdik. Ama durumumuz şu anda vahim. Koy, elimizden gitti artık" diye konuştu.