Menajer Ayşe Barım hakkında Gezi Parkı olaylarında sanatçıları eylemlere katılması için yönlendirdiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede, Barım'ın "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 30 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Taksim'deki Gezi Parkı odaklı olayların planlayıcılarından biri olduğu iddiasıyla menejer Ayşe Barım hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede, Ayşe Barım ile Gezi Parkı olaylarıyla ilişkili davalardan hüküm giyen Çiğdem Mater ve Osman Kavala ile aynı davaların firari sanığın Mehmet Ali Alabora arasındaki yoğun iletişimin detaylarına yer verildi.
Barım, Mater, Kavala ve Alabora arasındaki telefon konuşması kayıtları, mesaj kayıtları ve HTS kayıtlarının yer aldığı iddinamede, Barım'ın twitter üzerinden sanatçılar yönlendirdiğine de yer verildi. İddianamede Barım'ın kendi ajansına bağlı sanatçıların sosyal medya hesaplarında, sürecin etkili bir parçası olarak en çok kullanılan etiketlerden #occupyturkey ve #DirenGeziParkı isimli hashtagleri paylaşmalarını sağladığı ve bu paylaşımları kendi ajansının kurumsal hesabından yeniden yayınlayarak sanatçılar adına katılımı artırmak suretiyle destekleyerek olayların yayılmasını sağladığı belirtildi.
Barım'ın sürecin yayılarak derinleştirilmesine yönelik olarak sanatçıları yönlendirdiğinin belirtildiği iddianamede, kendi ajansına bağlı sanatçıları sık sık arayarak Gezi Parkı'nda buluşmalarını sağladığının HTS kayıtları ve arama-aranma kayıtları ile sabit olduğu belirtildi. Barım'ın yönlendirmesi ile Gezi Parkı'nda buluşan sanatçıların burada megafon ile bildiri okuduklarına da iddianamede yer verildi.
Gezi Parkı sürecinde gösterilerin toplum refleksi ile bir anda oluştuğuna dair kanaat oluşturulmaya çalışıldığının belirtildiği iddianamede, olayın sosyal medyada yayılış biçimi incelendiğinde olayı başlatan ve yayılmasında rol oynayan Ayşe Barım ve kendisine ait ajansa bağlı sanatçıların sosyal medya hesaplarında olayın yayılmasını sağlamak adına etkili bir şekilde seçilen slogan ve imgelerin paylaşıldığı belirtildi. Bu paylaşımlarla olayın kitlesel şekilde yayılımının sağlandığına vurgu yapılan iddianamede, sanatçıların Barım tarafından bilinçli bir şekilde organize bir şekilde hareket etmelerinin sağlandığının HTS kayıtları ile sabit olduğu belirtildi.
Barım'ın Gezi Parkı olaylarının yurt içinde ve dışında kitlelere duyurulması konusunda rol oynadığına vurgu yapılan iddianamede, cebir ve şiddet unsurunun sağlanması ile oluşan karmaşada her an eylem yapmaya müsait olan PKK/KCK, DHKP-C, TKP/ML-TİKKO ve MLKP gibi yasa dışı silahlı terör örgütleri ile marjinal grupların faaliyetlerine uygun ortam sağlandığı belirtildi. İddianamede, oplumu ve devleti kaos ortamına sokarak tüm bu grupların koordineli şekilde hareket etmesine imkan sağlandığı vurgulanarak, örgüt üyeleri ile marjinal grupların yandaşlarının Gezi Parkı eylemlerine çekilerek mevcut hükümeti ortadan kaldırmaya yönelik cebir ve şiddet eylemlerinin gerçekleştirilmesi ile 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmeye imkan sağlandığı' belirtildi.
Ayrıca Ayşe Barım'ın, Gezi Parkı ana davası faillerinden olan Çiğdem Mater Utku ve firari sanık Mehmet Ali Alabora ile doğrudan irtibatlı olmasıyla birlikte, kendisinin de irade gösteren, danışılan ve onayı alınan kişi olarak tespit edildiğinin belirtildiği iddianamede, Barım'ın karar bildirerek yön verici ve belirleyici kişilerden olduğunun toplanan delillerden açıkça anlaşıldığı vurgulandı. Gezi Parkı olaylarının asıl failleri olan Mehmet Ali Alabora, Çiğdem Mater ve Osman Kavala ile Ayşe Barım'ın daha önce hiç irtibat kurmadığı, ancak Gezi Parkı olayları sırasında Mehmet Ali Alabora ile 3 kez, Osman Kavala ile 39 kez, Çiğdem Mater ile 14 kez görüştüğünün tespit edildiği belirtilen iddianamede Barım'ın, sanatçılar camiası adına sahada aktif planlama, organizasyon ve eylem yönlendirmeleri ile kendisine bağlı sanatçıları etkin bir şekilde kullanarak sahaya yönlendirmek suretiyle yardımda bulunarak suçun icrasını kolaylaştırdığının anlaşıldığı belirtildi.
Tüm hususlar ve tespitleri suça yönelik olarak hukuki yönden değerlendiren İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, şüpheli Ayşe Barım'ın 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım' suçunu işlediğine kanaat getirildiğini belirterek, 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. Hazırlanan iddianame, değerlendirilmek üzere ilgili mahkemeye gönderildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Taksim'deki Gezi Parkı odaklı olaylara iştirak ettiğine ilişkin yazılı ve görsel medyada çıkan iddialar üzerine hakkında soruşturma başlatılan Ayşe Barım, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım etme" suçundan tutuklanmıştı.
Soruşturmada, firari sanık Memet Ali Alabora'nın bir başka kişiyle yaptığı görüşmeye ilişkin tape içeriğinde, Gezi Parkı odaklı olaylarda sanatçılarla Gezi Parkı'nda bildiri yayınlanması konusunda fikir alışverişinin yapıldığı ve hayata geçirildiği tespitine yer verilmişti.
Barım'ın, Gezi Parkı davasının sanıklarından Osman Kavala, Çiğdem Utku Mater ve Memet Ali Alabora ile yoğun iletişiminin olduğu, menajerliğini yaptığı sanatçıları Gezi Parkı olaylarına katılmaları için yönlendirdiği, kendisinin de bu oyuncularla olaylara katıldığı belirtilmişti.
Öte yandan, soruşturma kapsamında oyuncular Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Mehmet Günsür, Ceyda Düvenci, Nejat İşler, Rıza Kocaoğlu ve Nehir Erdoğan'ın "tanık" sıfatıyla ifadesi alınmıştı.
Ayşe Barım'ın tutuklanması talebiyle savcılığın nöbetçi hakimliğe gönderdiği sevk yazısında, Ergenç ve Kocaoğlu'nun, Alabora ile olaylar sürecinde irtibatları olduğu, birlikte eylem görüntüleri bulunmalarına rağmen irtibatlı olmadıklarına dair beyanda bulunmaları nedeniyle "yalan tanıklık" suçundan ayrıca soruşturma başlatıldığı belirtilmişti.
ID Danışmanlık Limited Şirketinin kurucusu ve ortağı olan, birçok ünlü oyuncunun menajerliğini de yapan Ayşe Barım, sektörde tekelleşmeye neden olduğu iddialarıyla da gündeme gelmiş, Barım'ın kendisine karşı çıkan oyuncuları piyasadan uzaklaştırdığı öne sürülmüştü.
Barım'ın menajerliğini yaptığı Serenay Sarıkaya "tanık", oyuncu Deniz Işın ve tiyatro sanatçısı Nedim Saban da "mağdur" sıfatıyla ifade vermişti.
Bu iddialara ilişkin de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca ayrıca soruşturma yürütülüyor.
Son Dakika › Güncel › Ayşe Barım hakkında 30 yıla kadar hapis istemi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Yorumlar (10)