Dicle Üniversitesi ve İlim Yayma Cemiyeti işbirliği ile hazırlanan ve Hattat Hasan Çelebi, Ebru Sanatçısı Mustafa Hakkı Ertan, Tezhip Sanatçısı Ali Ersen Özyurt, Tezhip ve Minyatür Sanatçısı Ayfer Çimen Balaban'ın katıldığı "Geleneksel İslam Sanatları" paneli özellikle gençlerin yoğun ilgi gösterdiği bir atmosferde gerçekleştirildi.
Panele Vali Yardımcısı Mehmet Demir, YÖK Üyesi Prof. Dr. Mehmet Emin Yılmaz, Rektör Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Aslan Bilici, İlim Yayma Cemiyeti Diyarbakır Şube Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Sarıbüyük ve çok sayıda izleyici katıldı.
"EBRU, HAT, TEZHİP, MİNYATÜR ASLINDA BİZİM RUHUMUZUN, İNANCIMIZIN, GELENEĞİMİZİN SANATLARI"
Kongre merkezinde düzenlenen panel öncesi ebru, tezhip, hat ve minyatür sanatlarının konu edindiği bir belgesel ile başlayan program, İlim Yayma Cemiyeti Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Sarıbüyük'ün açılış konuşması ile devam etti.
Geleneksel İslam sanatlarının büyük üstatlarını burada ağırlamaktan büyük onur duyduğunu belirten Mustafa Sarıbüyük, geleneksel İslam sanatlarının, bu kadim kentte, bu mürşit kentte yeniden yeşermesi uğruna bu paneli düzenlediklerini söyledi. Sarıbüyük, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İslam sanatları; ebru, hat, tezhip, minyatür aslında bizim ruhumuzun, inancımızın, geleneğimizin sanatları. Bunu seküler bir dünyada, gerçekten her şeyin dünyevileştiği bir dünyada yeniden insanların ruhuna takdim etmek, bizim yeniden nezaket seviyemize kavuşmak adına incelmemiz, medenileşmemiz hatta bu alanda kibarlaşmamız noktasında son derece önem arz ediyor."
Seyircileri bir şiirle selamlayarak oturumu başlatan Ayfer Çimen Balaban, İslam sanatlarına olan bakışı değerlendirirken şunları söyledi: "Bir zamanlar, ebru sanatının kabul gördüğü zamanlarda, devlet ricalinden birinin böyle bir panele, sempozyuma iştirak etmesi şöyle dursun, bakanlık düzeyinde bir kültür bakanının sanatlarımızla ilgili "bunlar küf kokuyor demesi" yüreğime bir hançer gibi saplanmıştı. Fakat bugün bu kadim şehirde rektörlük makamının, valilik makamının burada bulunması akademik personelin ve geleceğimiz olan gençlerin burada bulunması beni umutlandırdı."
EBRU SANATI PSİKOLOJİK TEDAVİDE KULLANILIYOR
Ebrunun kulağına aşkı fısıldayan adam olarak nitelendirilen Ebru Sanatçısı Mustafa Hakkı Erten, ebruyu, yoğunlaştırılmış su yüzeyine topraktan elde edilen boyaların serpiştirilmesi yöntemiyle oluşan sanat olarak tanımladı.
Ebru sanatının tarihi hakkında geniş bilgiler sunan Erten, ebru sanatının psikolojik tedavide kullanıldığını belirtti. Özellikle down sendromlu ve spastik çocukların tedavisinde ciddi etkiler uyandırdığına dikkat çeken Erten, özellikle yurt dışında bu tür bir çalışmanın denendiğini ifade etti. Ebru sanatının tekniğinden de söz eden Erten, görsel örneklere yer verdi. Tezhiple Allah'a yaklaştığını hissettiğini belirten Ali Ersen Özyurt, Tezhip sanatının insanın iç âleminden gelen bir sanat olduğunu dünyadaki diğer sanatlardan daha fazla kendisine haz verdiğini belirtti. Tezhibin bir bezeme sanatı olduğunu dile getiren Özyurt, kelime anlamının altınlama olduğunu anlattı.
Son olarak söz alan Hat Sanatçısı Hasan Çelebi, hocası Diyarbakırlı Hamit Aytaç ile tanışmasını ve buluşmasını anlattı. 50 yıldır hat sanatı ile uğraştığını kaydeden Usta Çelebi, 1964'te ustası ile tanıştığını ve 18 yıl boyunca öğrencisi olarak yanında yer aldığını ifade etti. Kadınların hattat olamayacağını söyleyen Çelebi, bunun yetenekten kaynaklı olmadığını, sadece kadınların diğer sorumluluklarından dolayı bu sanata yeterince zaman ayırıp meşgul olamamasından ileri geldiğini belirtti. Program, ebru, tekzip, hat ve minyatür eserlerinin sergilendiği serginin açılışı ve kokteyl ile sona erdi.
Son Dakika › Güncel › Geleneksel İslam Sanatları Gençlerden Yoğun İlgi Gördü - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?