GAİB, Kümelenme Konferansına Ev Sahipliği Yaptı

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri toplantı salonunda gerçekleştirilen konferansa, Ekonomi Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı İbrahim ŞENEL,Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri Başkanı Abdülkadir Çıkmaz,Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçıları Birliği Başkanı Selahattin Kaplan,Kalkınma Bakanlığı Bölgesel Rekabet Edebilirlik Daire Başkanı Serkan Valandova,Ekonomi Bakanlığı Kobi ve Kümelenme Destekleri Daire Başkanı Emrah Sazak, Türkiye Kalkınma Bankası İş Ürün ve Planlama Daire Başkanlığı Şube Müdürü Belgin Çevik Ozoğul , Dünya Gazetesinden Taylan Erten , Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri Salim Kocaer ve çok sayıda ihracatçı firma yetkilisi katıldı.

Türk firmalarının rekabet güçü artıyor

Konferansın açılış konuşmasını yapan Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Abdüllkadir Çıkmaz, "KOBİ İşbirliği ve Kümelenme Projesi" kapsamında Ekonomi Bakanlığı tarafından GAİB bünyesinde "Gaziantep Kümelenme Bilgi Merkezi" kurulduğunu hatırlatarak projenin önemine değinere Ekonomik rekabet gücünü artırmaya yönelik, yeni ve başarılı bir yöntem olarak benimsenen kümelenme yaklaşımının son yıllarda hızlı bir şekilde yaygınlaştığını ifade eden Çıkmaz,"Bu çalışmalar ile temel olarak KOBİ'ler arası işbirliklerinin artırılması, firmalarda verimlilik ve katma değer artışlarının sağlanması, firmaların teknolojiye erişimlerinin kolaylaştırılması, üniversite-sanayi işbirliğinin geliştirilmesi, firmaların uluslararası pazarlara girişi ve bu pazarlarda rekabet edebilirliklerinin artırılmasına katkıda bulunmak hedeflenmektedir." diye konuştu.

Gaziantepli halıcılar AR-GE ağırlıklı çalışıyor

Kümelenme projesinin faydalı olacağını düşündükleri için ihracatçılara gerekli duyuruları yaparak kısa zamanda 67 firmanının dahil olduğu projeyi hazırlayarak eğitimlere başaldıklarının kaydeden Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçıları Birliği Başkanı Selahattin Kaplan,bu projenin benzerini halıcılar olarak 20 yıldan bu yana uygulamaya çalıştıklarını söyledi. Kaplan, " Bizim her firmamız zaten bir küme gibi çalışmaktaydı. Ancak bakanlığımız bu işe daha profesyonel olarak bakmış, gerekli sınırlama ve düzenlemelerle projeyi ortaya koymuş.Yalnız şu varki bakanlığımız işi çok sıkı tutuyor.Her alanda ince ayrıntıalara giriyor bu durum ise projenin çok yavaş ilerlemesine neden oluyor. Örnek verecek olursak proje için 2 eleman almamız gerektiğinde maalesef istenilen kriterlerde eleman bulamıyoruz, bulduğumuz taktirde ise ücret elemanı tetmin etmiyor.Bu durum projenin yavaş ilerlemesine neden oluyor.Bilindiği gibi her bir proje için ayrı onay alınması gerekiyor, bu durumda yine projenin hızlı ilerlemesini engelliyor.Özetle projenin hızlı ilerleyebilmesi için daha seri davranmalıyız"dedi.

2023'te Türkiye dünyanın en büyük ekonomisine sahip 10 ülke arasına girecek

Ekonomi Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı İbrahim Şener'de yaptığı konuşmasında Gaziantepli sanayici ve iş adamlarına övgü yağdırdı. Şener " Gaziantep, bir başarı hikayesi aslında, İhracat ve diğer illerimiz açısından model şehir. Rakamlar bunu gösteriyor. Her zaman Türkiye'nin gösterdiği başarının üstünde bir başarı gösteriyor ve yoluna devam ediyor. Bölgede merkez konumunda olan bir şehir. Dünyada yaşanan gelişmeler Türkiye'yi de doğrudan etkiledi. 2012 yılını başarılı şekilde geride bıraktık.Yaptığımız çalışmalarda bürokrasiyi azalttık. Kurumlar arasıişbirliğine önem verdik. Türkiye'nin makro hedefleri var. Bu hedefleri herkes ezbere söylüyor. Dünyada 10 ekonomi arasında yer alacağız, 500 milyar dolar ihracat, 2 trilyon dolar gayri safi yurt içi hasılası olacak diyoruz. Bu hedefler ciddi hedefler. Bu hedefler rutin sürdürerekten sağlanacak hedefler değil. Türkiye belli bir başarıyı sağladı, belli bir çıtaya yükseldi, 10 bin doların üzerinde kişisel geliri var. Ama hedeflenen 25 bin dolar çok da kolay bir hedef değil. O zaman topyekun toplum olarak işlerimizi daha farklı ele almamız gerekiyor. Bir sıçrama yapmamız gerekiyor.

Bir makas değiştirmemiz gerekiyor. Daha üst bir yolda yürümemiz gerekiyor. Bunu başarmamız gerekiyor. Buna biz bakanlık olarak yeni grev tanımıyla yatırım, üretim, ihracat, pazarlama ve nihayetinde uluslararası rekabet ve toplumun refahının artırılması hedefiyle birlikte baktığınız zaman toplumun her kesimine görev düşüyor. Türkiye'nin yaklaşık 48 bin ihracatçısı vardı, bugün geldiğimiz 2012 sonunda 2013'ün ilk çeyreğini bitiriyoruz, 56 bin ihracatçımız var. 2009'da 48 bindi. Yaptığımız çalışmada ihracatçılarımızın önemli bir kısmını tek bir pazara ihracat yaptığını görüyoruz. Ve bir yıl yapıp bir yıl yapmama oranı oldukça yüksek. Sürekli ihracat yapan firma sayısı oldukça düşüktü. Artık kurumsal anlamda bir şirkete ihracatçı firma diyebilmemiz için o ihracatçının en azından 5 ülkeye ihracat yapması ve yıllık da 1 milyon dolarlık da ihracat yapması lazım ki biz ona ihracatçı diyelim. Hasbelkader bir pazara mal sattı, bir dahaki sene yapmadı, buna ihracatçı denemez. Bir doları da kazandıran ihracatçı da ülke açısından önemli. Bunları küçümsemek anlamında söylemiyorum. Vurgulamak istediğimi şey sürdürülebilirlik.

Bir şeyin süreklilik haline getirebilmek, dönüştürebilmek, esas olan o. Bunun için ne yapmalıyız. Hedef; 5 pazara ihracat yapan ve yıllık 1 milyon doları aşan ihracat yapmayan firmaların sayısını artırmak. Birincisi bu. İkincisi, Türkiye'7e üretme kabiliyeti olan her firmayı mutlaka ihracatçı yapabilmek. Çünkü ihracat yapmadığınız taktirde içerideki pazara hitap etme şansınız çok uzun ömürlü değil. Türkiye'nin 2023 hedeflerine erişmek. O standartları sağlamak, kamu kurumlarının tek başına yapacağı çabayla gayretle bu hedeflere ulaşmak imkansız demiyorum ama ona şakın bir şey. Uluslararası rekabet etme kabiliyeti olmadan artık dahili pazarda da pay sahibi olmak mümkün değil. Bunu görmek gerekiyor.

Türkiye'nin bir gerçeği, 56 bin ihracatçımız var diyoruz, 56 binin 25 bini, 25 bin 367'si tek bir ülkeye ihracat yapıyor. Ve bunların da ihracatı 11 milyar dolar. 2-5 arası 19 bin firma, 11-20 arası 3 bin 300 civarı, ama 21'den yüksek bunlar tam anlamıyla kurumsal ihracatçı dediğimiz firmalar 2202, bu firmalar 56 bin içerisindeki payını dikkate aldığınız zaman yüzde 6'sını oluşturuyor. Ama ihracatın 80 milyar dolarlık ihracatı bu firmalar yapıyor. Aşağıda potansiyeli görmemiz lazım. Esas potansiyel aşağıda, bu 25 bin firma ve oraya eklenecek yeni firmalar. Bizim hedeflediğimiz kitle bu. Uluslararası rekabetçilik bizim olmazsa olmazımız. Şirketler kar etmediği sürece ayakta kalamazlar. Şirketlerimizin rekabetçi olması lazım. Ar-Ge, tasarım, inovasyon ve markalaşma çok önemli." dedi.