İZMİR'in Çeşme ilçesinde, kapatılan Özel Menbaa Hacı Vafir Ertan Ortaöğretim Erkek Öğrenci Yurdu ve Yarımada Yeşeren Ümitler Derneği yöneticisi ve üyesi 11'i tutuklu, 9'u tutuksuz 2'si için yakalama kararı bulunan toplam 22 kişi hakkında, FETÖ/PDY'ye üye oldukları iddiasıyla 5 ila 10'ar yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Geçen 15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından, Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik yürütülen soruşturma kapsamında Çeşme'de kapatılan dernek ve öğrenci yurdunun yöneticisi ve üyesi oldukları iddia edilen kişilere yönelik operasyon düzenlendi. Aralarında eczacı, lokantacı ve market işletmecilerinin de bulunduğu 22 kişi gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen şüphelilerden 11'i tutuklanırken, 11 kişi hakkında denetimin serbestlik ve yurt dışına çıkış yasağı ile serbest bırakıldı. Olayı soruşturan Cumhuriyet savcısının itirazı üzerine serbest kalan ve örgütün Çeşme imamı olduğu öne sürülen Abdurrahman A. ile Ali Y. hakkında yakalama kararı verildi.
Soruşturmayı tamamlayan İzmir Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya, hazırladığı 16 sayfalık iddianamede, 11'i tutuklu, 9'u tutuksuz, 2'si hakkında yakalama kararı bulunan toplam 22 şüpheli hakkında 'Silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan 5 ile 10'ar yıl hapis cezası istemiyle iddianame hazırladı.
Savcı Karakaya, Abdurrahman A.'nın 'Çeşme imamı', Ali T.'nin yurdun müdürü olarak görev yaptığını, yurdun revir kısmında 1 Amerikan dolarının ele geçirildiğini, Esin K. ve Rabia E.'nin kadın konuk evinden sorumlu olduklarını, diğer şüphelilerin ise terör örgütünün propagandasının yapıldığı sohbetlere katıldıklarını, maddi yardımda ve gıda yardımında bulunduklarını, ülke dışında bulunan örgüte ait okulları ziyaret ederek destek olduklarını, himmet adı altında para ve kurban derisi topladıklarını belirtti.
ÇEŞME İMAMI
Savcı Berkant Karakaya, iddianamede şüphelilerin ifadelerine de yer verdi. Hakkında yakalama kararı bulunan 'Çeşme imamı' olduğu belirtilen Abdurrahman A. ifadesinde, "2003-2012 yılları arasında Fethullah Gülen cemaatine bağlı Uşak ili Banaz ilçesinde faaliyet gösteren Uzem dershanesinde personel olarak görev yaptım. 2012 yılında İzmir ili Çeşme ilçesine gelerek Özel Menbaa Hacı Vafir Ertan Erkek Öğrenci Yurdu'nda öğrencilerin resmiyet ve gıda kısımlarından sorumlu oldum. Yurtta ve evlerde dini sohbetler düzenledik. Sohbete katılanlardan yurdun ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla maddi yardımda, bazen ise gıda yardımında bulunmaları istedim. 2013 yılında Nijer'e ve Burkino Faso'ya, 2015 yılında Kırgızistan'a giderek Türk okullarını ziyaret ettim. Yaklaşık 10 yıldır Bank Asya'da hesabım bulunmakta. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.
"ALDIĞIM PARALARA MAKBUZ VERMİYORDUM"
Tutuklu bulunan şüphelilerden Musab D. ise ifadesinde şunları söyledi:
"Abdurrahman A., beni gençlik merkezinde görevlendirdi. Bu yurdun ve Abdurrahman A.'nın Gülen cemaatine bağlı olduğunu biliyorum. Yeşeren Ümitler Derneği Gençlik Merkezi'nin yaklaşık 2 yıldır sorumlusuyum. Merkezde, ortaokul çağındaki öğrencilerle ilgileniyorum. Erkal G. ile birlikte cemaat adına topladığım paraları Abdurrahman A.'ya veriyordum. Nereden para alacağımızı bize Abdurrahman söylüyordu. Aldığım paralara karşılık makbuz vermiyordum. Darbe girişiminden sonra gençlik merkezini başka yere taşıdık. Abdurrahman A. ile birlikte Gülen'in yurt dışındaki okullarına ziyarete gittik. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum."
"BYLOCK PROGRAMI OLAN TELEFONU KAYBETTİM"
Evinde yapılan aramada Fethullah Gülen'e ait çok sayıda kitap bulunan tutuksuz sanıklardan Rabia E. ise "2015 yılı Aralık ayında Çeşme'ye geldim. Gülen'e ait olduğunu tahmin ettiğim yurtta göreve başladım. Burada çocuklardan sorumluydum. Sohbet toplantılarına katıldım. Bank Asya'da hesabım var. İzmir'de 2014 yılında çalıştığım bir kurumda telefonuma ByLock yüklendi. ByLock kurulumu olan telefonumu bir su kanalına düşürüp kaybettim" dedi.
YURDU 500 LİRA BEDELLE VERMİŞ
Tutuksuz sanıklardan eczacılık yapan Mehmet T. ise "İş gezisi kapsamlı birçok yabancı ülkeye seyahat ettim. 2009-2013 yılları arasında İzmir Genç İş Adamları Derneği'nin başkanlığını yaptım. Dernek TUSKON'a bağlıydı. 2013 yılında dershanelerin kapatılması sürecinde ülkede yaşanan gerginliğin ardından derneğin üyeliği ve başkanlığından istifa ettim. Herhangi bir sohbete de katılmadım. Özel Menbaa Erkek Öğrenci Yurdu'nun arazisini 2008 yılında turizm amaçlı pansiyon yapmak amaçlı satın aldım. 1999-2000 yılları arasında Şifa Hastanesi'nin eczacılık kısmının müdürlüğünü yaptım. 2010-2015 yılları arasında Şifa Üniversitesi Mütevelli Heyetinde bulundum. Üniversitesinin Fethullah Gülen örgütü ile bağlantılı olduğunu bilmiyordum" diye konuştu.
Haklarında dava açılan 22 kişi önümüzdeki günlerde İzmir 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim önüne çıkacak.
- İzmir
Son Dakika › Güncel › Fetö'den Kapatılan Derneğin Yöneticilerine 10 Yıl Hapis İstemi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?