Fatih Sultan Mehmet'in Ölümünün 532. Yıl Dönümü

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Türkiye Cumhuriyeti devletini, uzun savaşlardan sonra Anadolu'ya sığınarak kurduğumuz bu devleti, cihan devleti haline getirmek, bizim boynumuzun borcudur. Bu, gerçekleşene kadar bize uyumak haramdır" dedi.

Gebze Belediyesince Fatih Sultan Mehmet'in ölümünün 532. yıl dönümü dolayısıyla Fatih'in vefat ettiği Hünkar Çayırı'nda düzenlenen anma etkinliğinde konuşan Davutoğlu, Fatih Sultan Mehmet'in, bir fermanını okuyarak, Fatih'in, insan hakları beyannamesinden çok önce fethettiği diyarın, farklı dinlerine ve mensuplarına tam bir özgürlük ve adalet anlayışına sahip olduğunu belirtti.

Fatih Sultan Mehmet'i doğru anlamaları gerektiğini belirten Davutoğlu,

"Çünkü onu doğru anlarsak, onun sağladığı adaleti bugüne taşıyabiliriz" diye konuştu.

Davutoğlu, Fatih'in, bir küresel düzenin mimarı olduğunu, Osmanlı'yı, bir devletten büyük bir nizam-ı alem olmaya götüren adımları tek tek döşediğini, 17 irili ufaklı devleti topraklarına kattığını vurguladı.

Bakan Davutoğlu, Fatih'in, 532 yıl önce Hak'ka yürüdüğünde Venedik elçisinin, Papa'ya, "Büyük kartal öldü" şeklinde haber gönderdiğini belirterek, Avrupa'daki kiliselerin, 3 gün boyunca sevinçten çanlar çaldığını kaydetti.

"O erişilmez ideallerin takipçisi olan büyük bir kartaldı" diyen Davutoğlu,

"Ama onun adaletinden korkanlar, onun kudretinden korkanlar ve onun ifadesiyle

'bizim kudretimizin ulaştığı yerlere, sizin hayaliniz ulaşamaz' dediği insanlar, fazla sevinemeyeceklerdi. Çünkü o büyük kartal gitti ama yeni kartallar, yeni adalet diyarlarına uçmaya devam ettiler. Torunu Yavuz Sultan Selim Han, büyük torunu Kanuni Sultan Süleyman Han, Sultan Abdülhamit Han ve bugüne kadar bize bu emaneti devreden nice kartallar yetişti bu topraklarda. Bu topraklar, bu kartalları hep yetiştirecek."

-"Bu aşkın takipçisi olacağız"-

Bakan Davutoğlu, bu yüce şahsiyetin ayak izlerini takip ederek bir siyaset yürüttüklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Yürüttüğümüz siyasete, hem içerde hem dışarda hakaret edasıyla 'Yeni Osmanlıcılık' diye itham cümleleri kullananlar oluyor. Bre gafiller, Türkiye Cumhuriyeti devleti, vatandaşı olmaktan, bakanı olmaktan, hadimi olmaktan gurur duyduğumuz bu devlet, konjonkturel şartlardan çıkmış nevzuhur bir devlet değildir. Bu devlet, kökü asırlara doğru giden köklü bir siyaset geleneğinin şahikası olan Osmanlı devletinin mirası üzerine kurulmuştur ve biz, o mirasın sahipçisi olmakla sadece gurur duyarız. Kim ne derse desin. Fatih Sultan Mehmet Han, o şahika devletin zirve şahsiyetidir."

Nebiler nebisinin övdüğü ve müjdelediği bir sultanın takipçisi olmak ve onun adıyla anılmanın kendileri için büyük bir onur olduğunu anlatan Davutoğlu, "Onun ayağının tozu olmak, bizim için sadece ve sadece şereftir. Bu davanın takipçisi olacağız. Biz bu aşkın takipçisi olacağız. Aynı aşkın aşığı olacağız, aynı aşkın yolcusu olacağız" şeklinde konuştu.

Fatih Sultan Mehmet'in külliyesinin talebesi, kurduğu şehirlerin, inşa ettiği mescitlerin de hadimi olduklarını belirten Davutoğlu, bütün büyükelçilere,

"ecdat mirası olan tek bir mescitten, tek bir köprüden, külliyeden, aşevinden tek bir taş sökülürse dünyada ve ahirette hesabını veririz" talimatı verdiklerini aktardı.

-"Bize uyumak haramdır"-

Bakan Davutoğlu, Fatih'in adaletini takip ettiklerini, dünyanın her yerinden mazlumun yanında olmaya devam edeceklerine vurgu yaparak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Nasıl ki ulu sultan fermanıyla fethettiği diyarın Hristiyanlarına huzur ifade etmiş ve taahhüt etmişse, biz de onun Hünkar Çayırı'ndan, bütün dünya mazlumlarına şunu taahhüt ediyoruz; nerede olursanız olun, kudretli ve şefkatli devletimiz yanınızda olacaktır. İster Filistin'de, ister Suriye'de ister Myanmar'da ister Somali'de, nerede bir mazlum varsa, onun yanında, onun kalbinde onun duasında olmaktır bizim siyasetimiz. Çünkü Fatih Sultan Mehmet Han'ın hükmü ve fermanı budur. Biz, bu fermana uyuyacağız."

Hünkar Çayırı'ndan Fatih Sultan Mehmet'in maneviyatına seslendiğini anlatan Davutoğlu, "Nasıl ki sen bir Anadolu devleti, kısmi bir Rumeli devleti olarak görülen Osmanlı devletini, Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye olarak bir cihan devleti haline dönüştürdün, Türkiye Cumhuriyeti devletini, uzun savaşlardan sonra Anadolu'ya sığınarak kurduğumuz bu devleti, cihan devleti haline getirmek de bizim boynumuzun borcudur. Bu gerçekleşene kadar bize uyumak haramdır, bize durmak beklemek, başkalarının telkin ettiği gibi 'bekle gör' politikaları takip etmek haramdır. Bu yolda yürümeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ile beraberindekiler, daha sonra Hünkar Çayırı'nda cuma namazını kıldı.

Ardından Hünkar Çayırı'nı gezen Davutoğlu ve Ergün, burada yol boyunca asılan Fatih Sultan Mehmet'in fermanlarını inceledi.

(Bitti) - KOCAELİ