Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatlarıyla Kurtuluş Savaşı'nın ilk yıllarında milli mücadeleyi dünyaya duyurmak amacıyla kurulan Anadolu Ajansı (AA), 98. yaşını kutluyor.
Kuruma değerli katkılar sunan eski AA genel müdürleri, 98. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Anadolu Ajansı'nın önemini ve habercilik serüvenini anlattı.
Eski Anadolu Ajansı Genel Müdürü ve Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü (BYEGM) Mehmet Akarca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ajansın kuruluşundan bugüne habercilik alanında referans bir kurum olma niteliğini sürdürdüğünü söyledi.
"Haberciler arasında, 'Anadolu Ajansı yazmışsa doğrudur' diye yaygın bir söz vardır. Bu doğruluk ve inanç tabii ki devam ediyor." diyen Akarca, şöyle konuştu:
"Aynı zamanda bu söz uluslararası anlamda daha da pekişti. Bugün uluslararası alanda birçok gazetenin, ajansın ve televizyon kuruluşlarının habercilikte referans olarak aldıkları kurum Türkiye'den Anadolu Ajansı'dır. Bundan dolayı yerli, milli kuruluşumuzun bu başarısı hepimiz için övünç kaynağıdır. Gün geçtikçe bunun daha da pekiştiğini görüyoruz. Teknik imkanların daha da geliştiğini, ulaştığı kitlenin çok daha büyüdüğünü görüyoruz ve bunlarla da iftihar ediyoruz."
Akarca, AA'nın savaş muhabirliği eğitimlerinin ne derece önemli olduğunun, Zeytin Dalı Operasyonu'nda ortaya çıktığına dikkati çekti.
Fırat Kalkanı Operasyonu'nda da AA'nın savaş muhabirliği eğitimini almış pek çok muhabirin görev yaptığını anımsatan Akarca, "Dünyanın önde gelen gazeteleri burada muhabir bulundururken baktık ki Anadolu Ajansı'nın yetiştirdiği muhabirler çok daha önemli haberlere imza attı. Bu da hepimize gurur verdi. AA şu an dünyanın en büyük ajansları arasında yer alıyor, daha da üst basamaklara tırmanacağından hiç kuşku duymuyoruz." diye konuştu.
"Nerede haber varsa Anadolu Ajansı orada"
Eski Anadolu Ajansı Genel Müdürü Hilmi Bengi ise Anadolu Ajansı'nın 98 yıllık süre zarfında ülke tanıtımına çok büyük katkı sağladığını, haber ajansçılığının doğru, tarafsız ve etkili biçimde yapılması konusunda önemli başarılar kaydettiğini söyledi.
AA'nın 1960'lı yıllarda fotoğraf servisini kurduğunu, özel televizyonların yayın hayatına başlamasının ardından da görsel haberciliğe yöneldiğini anlatan Bengi, şöyle devam etti:
"Eğer Anadolu Ajansı yüz yıllık bir çınar olarak dimdik ayaktaysa çağın gerçeklerine uyarak kendini yenileyebilmesi sayesinde olmuştur. Anadolu Ajansı'ndan bugün bölgesel veya milli bir haber ajansı olarak değil artık bir dünya ajansı olarak söz etmemiz gerekiyor. Çünkü Türkiye neredeyse Anadolu Ajansı orada, nerede haber varsa Anadolu Ajansı orada. Türkiye'nin etki alanı genişledikçe Anadolu Ajansı'nın faaliyet sahası da genişliyor."
"2020'de büyük bir gururla AA'nın 100. yılını kutlayacağız"
Eski AA Genel Müdürü Kemal Öztürk de AA'nın dünyanın ilk 5 ajansından biri olma hedefinin gerçekleşeceğine inandığını söyledi.
Dünyadaki haber akışlarının yaklaşık yüzde 70'inin, Orta Doğu üzerinden geçtiğini, Orta Doğu'nun en güçlü haber ajansının ise AA olduğunu belirten Öztürk, şöyle konuştu:
"Ajansın sahip olduğu konum ve 100. yıl hedefi, Türkiye'ye yakışan bir hedef. 2020'de büyük bir gururla AA'nın 100. yılını kutlayacağız ve Mustafa Kemal Atatürk'ten bugüne kadar, AA'ya hayal ve vizyon yükleyerek, kıymet veren herkesin arzu ettiğini gerçekleştireceğiz. Çok az bir süre kaldı ve ajans çalışanlarının omuzlarındaki yük daha fazla. Bizler de bu yükü dışarıdan görerek, dua ederek destek olmaya çalışıyoruz. AA, Türkiye'de yaşayan herkesin sahiplendiği ve ortak bir değer olarak gördüğü bir kurumdur. 98 yıldır da bu güvenirliğini kaybetmedi. Bu çok kıymetli bir hazinedir, bu hazineyi kaybetmememiz lazım. Daha ileriye koşarak ulaşmak için AA'nın özellikle yurt dışı etkisinin, aboneliklerinin, ofislerinin ve kadrolarının daha da güçlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yurt dışında ne kadar çok örgütlenirsek ve büyürsek Türkiye'nin o kadar büyük fayda göreceğine inanıyorum."
Öztürk, AA'nın dünyaya açılma serüveninin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, dünyaya açılma, büyüme ve bölgesel güç olma fikriyatıyla gerçekleştiğini vurgulayarak, "Devletin vizyonu ne ise kurumların vizyonu da odur. Ajans, Afrin Operasyonu'nda, yalan haberleri anında yakalayıp, tespit edip yalan kampanya ve manipülasyon yapıldığını belgeledi ve dünyaya yaydı. Süreci takip ettim ve çok gururlandım. AA'nın nitelikli kadroları, bir fotoğrafın ne zaman ve nerede çekildiğini bulup, gerçeğiyle kıyaslayıp Arapça, İngilizce, Fransızca çevirisini yaparak dünyaya servis etmesi çok önemlidir. Yapmak istediğimiz ve olması gereken budur." diye konuştu.
"AA'nın sunduğu şerefi, en yaşlı mensubu olarak yaşamaya devam ediyorum"
Eski AA Genel Müdürü Atilla Onuk ise Anadolu Ajansı'nın Türkiye alanında atılan adımların en önemli yapı taşı olduğuna dikkati çekerek, "AA'dan kopmuş değilim, her sene martta toplantılara katılır, Ankara'ya gittikçe AA Genel Müdürlüğü'nü ziyaret eder ve gelişmeleri yakından takip ederim. AA, son yıllarda çok büyük gelişmeler kaydetti. Yurt dışı bağlantılarının çok büyük bir ağ haline geldiğini görüyorum. Yurt dışındaki haberler neticesinde Ajansın dünyadaki ilk sıralamalarda yer alacağına inanıyorum ve bu başarıdan dolayı alkışlıyorum." ifadelerini kullandı.
AA'da 14 yıl hizmet eden biri olarak, her türlü atılımını ve kazanımını takdir ettiğini, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarını da doğru, gerçek ve başarılı şekilde yansıttığını dile getiren Onuk, şunları anlattı:
"AA, Atatürk'ün, istiklal harbini dünyaya doğru bir şekilde duyurmak için kurdurduğu bir haber ajansıdır. AA, Atatürk'ün hedefini bugün de gerçekleştirmeye devam ediyor. Türkiye'yi istismar etmeye hevesli yabancı gazetecilere, hem yurt içi hem de yurt dışına gerçeği göstermek için çalışmaya devam ediyor."
Onuk, AA'nın "Haber Akademisi" ve "Editör Masası" çalışmalarını da takip ettiğini belirterek, "Genel olarak Haber Akademisi çalışmasını memnuniyetle karşılıyorum. Hem Ajansın daha kaliteli işler çıkarmasına hem de Türk basınımızın daha değerli hale gelmesine yardımcı olan bir gayrettir. Onun için böyle çalışmalara sahip çıkmamız lazım. Editör Masası'nı da televizyonlardan takip ediyorum. Bu çalışma da ajansın namını fevkalade büyütmüştür. Emeği geçen arkadaşları tebrik ediyorum." dedi.
AA'da çalışmanın büyük bir şeref olduğunu vurgulayan Onuk, "Ajansta çalışan bir şoför olmak bile büyük bir şereftir. AA çok kutsi bir müessesedir. Çok güzel günlerim geçti, zevkle hizmet ettik ve hala ajansın bana sunduğu şeref ve onuru, ajansın en yaşlı mensubu olarak yaşamaya devam ediyorum. Bu onuru taşıyan ve çalışanlarına sunan ajansın bir ferdi olmak kadar özel ve güzel bir şey yoktur kanaatindeyim." değerlendirmesinde bulundu.
"AA, Türkiye'nin ilk milli ve yerli haber ajansıdır"
Eski AA Genel Müdürü Mehmet Güler de AA'nın 75. kuruluş yıl dönümü kutlandığında genel müdür olarak görev yaptığını hatırlattı.
En çok 100. yılı beklediğini ve merak ettiğini dile getiren Güler, "AA 100 yıllık bir kuruluş olduğunda, dev bir medya kuruluşu olduğunu bir kere daha bütün Türkiye'ye ve dünyaya gösterecek. Buna inanıyorum." dedi.
AA'nın, Türkiye'nin ilk milli ve yerli haber ajansı olduğunu ifade eden Güler, sözlerine şöyle devam etti:
"Kurtuluş Savaşı döneminde, Türkiye'de olan birçok ajans, Türkiye'nin milli mücadelesini doğru dürüst yansıtmıyordu. AA, bu amaçla ve çok zor şartlar altında, at sırtlarında bülten dağıtılarak kuruldu. Ama bugün gelinen noktada, dünyadaki teknolojik gelişmeleri çok yakından takip etti, çok iyi bir noktaya geldi. Bütün dünyada olduğu gibi doğru ve tarafsız haber verildiği sürece ajansların aboneleri artar, dünyada ve Türkiye'de çok önemli gelişmelere, haberlere, görüntülere, fotoğraflara imza atar. Bu bakımdan AA'nın teknolojiyi yakından izlediğine inanıyorum."
Bahçeşehir Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan Güler, burada gazeteci yetiştirirken, AA'nın yayınlarından ciddi anlamda istifade ettiğini, özellikle muhabirlere yönelik kitabını referans kitap olarak öğrencilerine önerdiğini dile getirdi.
Bu kitapta, genel müdürlüğü döneminde yaşanan bir olayın yer almasının da hoşuna gittiğini aktaran Güler, " Enerji Bakanlığı'ndaki bir yolsuzluğu yayınlayıp, bakanın istifasına neden olmuştuk. Ayrıca savaş muhabirliği konusundaki yayınları da ilgiyle izliyorum ve takip ediyorum." dedi.
Genel müdürlüğü döneminde AA'nın ilk kez uydu üzerinden yayına başlandığını anlatan Güler, "O zamanlar uydu yoktu. TRT'nin uydularını kullanarak yayın yapmaya başlamıştık. TRT'nin izlenebildiği her yere AA haberleri indirilmeye başlanmıştı. Bu çok önemli bir gelişmeydi. İlk defa kablodan çıkıp, uyduya çıkmıştık. AA şimdi kendi uydusunu, uydudan yararlanarak kullanıyor." diye konuştu.
Genel müdür olarak Beyaz Enerji Operasyonu haberi nedeniyle DGM'ye gidişini unutamadığını ifade eden Güler, "AA'nın şu özelliği var; AA, direk kitlelere hitap eden bir kuruluş değil. AA, medya kuruluşlarına haber servis eden bir kuruluş. DGM'ye bir haber yüzünden gidip, sanık olarak yargılanmam unutamadığım bir anımdır. Tabi bunun daha sonra bir basın suçu olduğu ortaya çıktı. Basın savcılığına gidildi, ondan da beraat etmiştim." dedi.
Son Dakika › Güncel › Eski Genel Müdürleri Aa'yı Anlattı - Öztürk - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?