Ergenekon'da Başkent Üniversitesi Hastanesi Eski Başhekimi Dinlendi

Ergenekon Davası'nda Başkent Üniversitesi Hastanesi'nin eski başhekimi Prof. Dr. Rengin Erdal, tanık olarak dinlendi. Tanık Rengin Erdal, Bülent Ecevit'e Başkent Üniversitesi Hastanesi'nde yanlış tedavi uygulandığı ve zorunlu yatak istirahati verildiği iddialarını redderek, "Bülent Ecevit'e mutlak yatak istirahati vermedik. Ecevit bizim hastanemizde tedavi gördükten sonra görevinin başına dönmüştür" dedi. Erdal, "Ecevit taburcu olduktan sonra teşekkür mesajları gönderdi. Ayrıca o yıllarda hastanemize Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Cemil Çiçek, Mesut Yılmaz, Süleyman Demirel ve Ahmet Necdet Sezer bize tedavi için başvurdular. Bizim hastanemizin müdavimleriydiler" diye konuştu.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'de görülen 65'i tutuklu 274 sanıklı Ergenekon Davası'nın 230. duruşması başladı. Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nin yanında bulunan büyük salonda yapılan duruşmada CHP İzmir Milletvekili gazeteci Mustafa Balbay, CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal, gazeteci Tuncay Özkan, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emekli Albay Dursun Çiçek, eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin'in de aralarında bulunduğu 44 tutuklu sanık hazır bulundu. Genelkurmay eski Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un da aralarında bulunduğunu 21 tutuklu sanık ise duruşmaya katılmadı.

DOKTOR RENGİN ERDAL TANIK OLARAK DİNLENDİ

Duruşmada davanın tutuklu sanığı CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal'ın savunma tanığı olarak gösterdiği Prof. Dr. Rengin Erdal tanık olarak dinlendi. Eski Başbakanlardan Bülent Ecevit'in tedavi gördüğü dönemde Başkent Üniversitesi Hastanesi'nin başhekimliğini yapan Rengin Erdal, 1996 yılları ve 2006 yılları arasında Başkent Üniversitesi'nde başhekim olarak görev yaptığını, hala Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü olarak görev yaptığını söyledi. 42 yıllık hekim olduğunu belirten tanık Erdal, iç hastalıkları uzmanı olduğunu ifade etti.

BÜLENT ECEVİT'İN TEDAVİ SÜRECİNİ ANLATTI

Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese'nin, "Bülent Ecevit'in, Başkent Üniversitesi Hastanesi'nde tedavi gördüğü süreçle ilgili Mehmet Haberal ile ilgili iddialar var. Bülent Ecevit'in tedavi sürecini anlatır mısınız?" dedi. Tanık Erdal, "Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün tedavi gördüğü Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Tuncer nasıl sadece hastaneye ev sahipliği yaptıysa ben ve Mehmet Haberal'da hastaneye ev sahipliği yaptık. Bülent Ecevit için hastanemizde oluşturulan sağlık ekibinde yer almadık. Ancak Bülent Ecevit'e ait sağlık raporlarda görevim gereği imzalarım vardır. Bülent Ecevit'in tedavi sürecinde aralarında doktor Turgut Zileli'nin de bulunduğu bir sağlık ekibi görev aldı. Ben Ecevit'i tedavi eden sağlık ekibinin içinde yer almadım" diye konuştu.

"ECEVİT'E MUTLAK YATAK İSTİRAHATİ VERMEDİK"

Tanık Erdal, "Ecevit hastaneye geldiğinde Parkinson, Akciğer ve göğüs hastalıkları ile bacak damarlarında tıkanma gibi bazı rahatsızlıkları vardı. Biz kanıta dayalı tıp uygulaması yapan bir hastaneyiz. Belgesi olmadan hiçbir tedavi uygulanmaz. Bülent Ecevit'e uygulanan her tedavi de belgelenmiştir. Bülent Ecevit'e mutlak yatak istirahati vermedik. Ecevit'in oturarak 2 saat boyunca çalışma ofisinde çalışabileceği yönünde tavsiyelerde bulunduk" diye konuştu.

"ECEVİT HASTANEMİZDE TEDAVİ GÖRDÜKTEN SONRA GÖREVİNİN BAŞINA DÖNMÜŞTÜR"

Mahkeme Başkanı Özese'nin 'Bülent Ecevit hastaneden şifa bularak mı ayrıldı?' diye sorması üzerine Erdal "Evet, kendisi daha sonra teşekkür mesajları gönderdi. Ayrıca o yıllarda hastanemize Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Cemil Çiçek, Mesut Yılmaz, Süleyman Demirel ve Ahmet Necdet Sezer bize tedavi için başvurdular. Bizim hastanemizin müdavimleriydiler. Onlarında bizim hastanemizde tedavi görmeleri de bizim hastanemizin güvenirliliğini ortaya koymaktadır. Ayrıca Bülent Ecevit bizim hastanemizde tedavi gördükten sonra görevinin başına dönmüştür" diye konuştu.

"ECEVİT İÇİN İŞGÖRMEZLİK RAPORU VERİLECEKTİ" İDDİASI SORULDU

Mahkeme Başkanı Özese, "Bülent Ecevit'in koruma amiri Recai Birgün'ü tanık olarak dinledik. Birgün Başkent Üniversitesi Hastanesi tarafından Ecevit hakkında "iş göremezlik raporu verileceği" şeklinde duyum aldığını söyledi. Ecevit hakkında istirahat verilmesine ilişkin bir sağlık rapor düzenlenmesi düşünüldü mü?" diye sordu. Tanık Erdal ise "Bu bir iftira, cehalet. Biz kendi insiyatifimizde böyle bir rapor veremeyiz. Böyle bir yetkimiz yok. Ancak hasta ya da mülki amirin istemesi durumunda raporu verebiliriz. Bu mülki amir de Cumhurbaşkanıdır ve onun isteği ile olabilir" dedi.

TEDAVİSİNE KATILAN DOKTORLARIN ARAŞTIRMASI GEREKİRDİ

Savcı Pekgüzel, "Tanık olarak dinlediğimiz doktor Mücahit Pehlivan da Başkent Üniversitesi Hastanesinde uygulanan tedavi sonrasında oluşturulan sağlık ekibinde yer aldığını ve Kortizon tedavisi kestikten sonra Ecevit'in hızla iyileştiğini, hatta seçim otobüsünün üzerine çıkarak halka seslendiğini söyledi. Siz daha sonra 'Biz neden hastayı iyileştiremedik de başka bir ekip iyileştirdi?' diye sağlık belgelerini incelediniz mi?" diye sordu. Erdal ise "Bizim böyle bir yetkimiz yok. Tedavisine katılan doktorların bunu araştırması gerekirdi" cevabını verdi.

HABERAL, ECEVİT'İN SAĞLIĞINA KAVUŞTURULARAK TABURCU EDİLDİĞİNİ SÖYLEDİ

Daha sonra söz alan tutuklu sanık Mehmet Haberal da Ecevit'in sağlığına kavuşturularak taburcu edildiğini, bundan da gurur duyduğunu söyledi. Bülent Ecevit'in taburcu olduktan sonra 6 ay daha başbakanlık yaptığını söyleyen Haberal, Ecevit 4,5 yıl sonra hayatını kaybettiğini söyledi. Haberal, tedavi sürecine katılan ve emek veren bütün sağlık ekibine teşekkür ettiğini söyledi. Duruşmaya ara verildi.

(BB) - İstanbul/ Silivri