Devletin zirvesine ait kriptolu telefonların dinlenmesine istinaden, "darbe teşebbüsü ve casusluk" suçlamasıyla 28 şüpheli için ağırlaştırılmış müebbet ve 55'er yıla kadar hapis istendi. Ses dosyalarının 'Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ)/Paralel Devlet Yapılanması'na aktarıldığına dikkat çekildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel'in de aralarında bulunduğu devletin zirvesinin kullandığı kriptolu telefonların dinlenmesine ilişkin iddianameyi tamamladı.
Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturma kapsamında TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel Teknolojik Araştırma Kurumu) ve TİB (Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı) çalışanı 28 kişi hakkında hazırladığı fezlekeyi Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na göndermişti. Anayasal Düzene Karşı Suçları Soruşturma Bürosu'nda görevli Savcı Tekin Küçük, fezlekeyi iddianameye dönüştürerek Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi.
İddianamede, eski TİB Başkanvekili Osman Nihat Şen ve eski TÜBİTAK Başkanyardımcısı Hasan Palaz'ın da aralarında bulunduğu 28 şüpheli hakkında, "silahlı terör örgütüne üye olmak", "devletin gizli bilgilerini casusluk amacıyla temin etmek", "hükümeti ortadan kaldırmaya veya görevini engellemeye teşebbüs", "haberleşmenin gizliliğini alenen ifşa" suçlamalarıyla, ağırlaştırılmış müebbet hapsin yanı sıra 55'er yıla kadar hapis cezası istendi.
'ŞEN ÖRGÜT LİDERİ'
Osman Nihat Şen'in "örgüt lideri" olarak ifade edildiği iddianamede, İlhan Elieyioğlu (Bilgi Sistemleri Daire Başkanı), Adil Biçer (Hukuk İşleri Daire Başkanı), Barış Yaslan (Teknik İşletme Daire Başkanı), Bülent Kocagürbüz (Veri İşlemleri Koordinatörü), Ferhat Saraç (Koordinatör İletişim Uzmanı) ve Hasan Palaz (TÜBİ- TAK Başkan Yardımcısı) "örgüt yöneticileri" olarak nitelendirildi. Diğer şüphelilerin de "örgütün üyesi" oldukları belirtildi.
'IMEI NUMARALARI PAYLAŞILDI'
Kriptolu telefonların yazılımını yapan ve Palaz'ın da aralarında yer aldığı 6 TÜBİTAK görevlisinin telefonların IMEI numaralarını bildiklerine dikkat çekilen iddianamede, bu kişilerin telefonlara ait IMEI numaralarını TİB'de görev yapan diğer "örgüt yöneticilerine ve üyelerine" bildirdiği ifade edildi. Dinlemelerin veri tabanlarına kayıt yapılmadan gerçekleştirildiği vurgulandı.
ERDOĞAN ŞİKÂYETÇİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz iddianamede "şikâyetçi" sıfatıyla yer aldı. TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Davutoğlu, Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Ali Babacan, eski Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Bekir Bozdağ, Taner Yıldız, Recep Akdağ, Mehdi Eker, Zafer Çağlayan, Binali Yıldırım, Faruk Çelik, Nabi Avcı, Efkan Âlâ, Nihat Ergün, Veysel Eroğlu, Ömer Çelik, Ömer Dinçer, Erdoğan Bayraktar, Egemen Bağış, Necdet Özel, Hakan Fidan, Sefer Turan, Dışişleri Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, MİT, Emniyet Genel Müdürlüğü ise "mağdur" olarak yer aldı.
'ERDOĞAN 16, DAVUTOĞLU 14 KEZ DİNLENDİ
Kriptolu telefonların K1 ve K2 olmak üzere iki serisi bulunduğu belirtilen iddianamede, MİLCEP K2 model kriptolu telefonların devletin zirvesi ile yargı mensupları ve devletin güvenliğinden sorumlu üst düzey bürokratlara 25 Aralık 2012'de teslim edildiği, 26 Haziran 2014'e kadar kullanıldığı vurgulandı. İddianamede, 161 adet K2 telefondan 76'sının IMEI numarasının 304 kez işlem gördüğünün tespit edildiği kaydedildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kullanılan telefonların 16, TBMM Başkanı Cemil Çiçek tarafından kullanılan telefonların 6, Başbakan Davutoğlu tarafından kullanılan telefonların 14, eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç tarafından kullanılan telefonun 10, diğer kullanıcıların da en az 4-5 kez ayrı ayrı dinlendikleri tespit edildi.
'KAYITLAR FETÖ ARŞİVİNE AKTARILDI, MONTAJLANDI'
İddianamede, yasadışı dinlemeyle elde edilen ses dosyalarının "Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ)/ Paralel Devlet Yapılanması Arşivi"ne aktarıldığına dikkat çekildi. Ses kayıtlarının "FETÖ'nün amaç ve çıkarları doğrultusunda montajlandığı" belirtilen iddianamede, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında 17-25 Aralık sürecinde gerçekleştirildiği iddia edilen konuşmanın ses kayıtlarının da farklı kaynaklardan elde edilen 5 değişik kısmın montajlanmasıyla oluşturulduğunun tespit edildiği kaydedildi. İddianamede, söz konusu konuşmanın "bütünlüğü sağlamak için hecelerden kelimeler türetilmek suretiyle oluşturulduğu, bu kadar profesyonel bir çalışmanın Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ailesine ait geniş bir konuşma havuzu kullanılarak yapılabileceği" belirtildi.
Habertürk
Son Dakika › Güncel › Erdoğan 16, Davutoğlu 14 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?