Gaziantep Üniversitesi ve Hasan Kalyoncu Üniversitesi'nin ortaklaşa düzenlediği İş Güvenliğinde Güncel Gelişmeler Paneli'nde konuşan Emekli İş Baş Müfettişi Mehmet Recep Yazgan, Türkiye'de her yıl iş kazalarından ortalama bin 500 kişinin yaşamını yitirdiğini belirterek, "İş kazaları görünmeden değil, bağıra bağıra geliyor" dedi.
Mühendislik Fakültesi'ndeki toplantının açılış konuşmasını yapan Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun, Dünya'da, gelinen noktada gelişmişliğin yalnız ekonomik göstergelerin yukarı taşınması olarak algılanmadığını belirtirken, "Çünkü baktığınız zaman birçok ülkede kişi başına milli gelir, son derece yukarıda olmasına rağmen, bu ülkeler gelişmiş ülke kategorisinde değerlendirilmemektedir. Öyleyse, sosyal gelişmişlik ve hayata dair diğer ögelerde de ülkeyi yukarı taşımayı taşımanız gerekiyor. İş sağlığı, iş güvenliği gibi konular bu kategoride değerlendirilebilir. İş güvenliğine her ne kadar istihdam ve işsizlik oranları rakamlarıyla bakmak alışkanlık olsa da, gelinen noktada bunun içeriğinin düzenlenmiş, olması gerekiyor. Çünkü iş güvenliği, iş sağlığı çok önemli şeyler. İş sağlığı ve güvenliği sadece iş âleminin değil, tüm kesimlerin üzerine eğilmeleri gereken bir süreç. Bu konuda herkesin bilgi sahibi olması da kaçınılmaz" dedi.
Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz ise, üniversite olarak bir insani görev bilerek bu tür etkinliklere katıldıklarını vurguladığı açılış konuşmasında, "Hasan Kalyoncu Üniversitesi olarak iş sağlığı ve iş güvenliği konusunda bir yüksek lisans programı açmayı planlıyoruz. Gaziantep Üniversitesi de bu konuda zaten etkin. İnşallah iki üniversitenin işbirliğiyle İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği konusunda önemli etkinliklere imza atacağız" dedi.
TÜRKİYE'DE CİDDİ ÇALIŞMALAR YAPILIYOR AMA
Oturum başkanlığı yapan moderatör ve Gaziantep Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Lider Bal, GAÜN olarak iş sağlığı güvenliği konusunda akademik anlamda çalışmaların devam ettiğini belirtti. Sosyal Bilimler Enstitüsü bünyesinde işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda bir lisans programı açtıklarını da dile getiren Bal, "Türkiye'de de işçi sağlığı ve güvenliği konusunda ciddi çalışmalar var. Son 10 yılda başta AB ile uyum çalışmaları doğrultusundaki çalışmalar olmak üzere çeşitli nedenlerle bu anlamdaki duyarlılık giderek artmakta, yasal düzenlemeler yapılmaktadır. Ama bu konudaki çalışmaların hızlı ve artırılarak yapılmaya devam etmesi gerekiyor "diye konuştu.
ÖNLENEMEZ DEĞİL, ÖNLENEBİLİR KAZALAR
Emekli İş Başmüfettişi ve İş Güvenliği Eğitimcisi, Adli Yargı İş Sağlığı Bilirkişisi Mehmet Recep Yazgan, iş sağlığı güvenliği noktasındaki en önemli eksiğin bilinç eksikliği olduğunu ifade ederek başladığı 'İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve Yasal Mevzuata Göre İş Sağlığı ve İş Güvenliği ilkeleri ve İşveren Yükümlülükleri' konulu sunumunda, iş sağlığı ve güvenliğine uyulmamasının ölüm ve sakat kalma gibi sosyal sonuçlarının yanı sıra, büyük ekonomik kayıplara da yol açtığını dile getirdi. İş kazalarının irdelendiğinde bu kazaların yüzde 98'inin önlenebilir kazalar olduğunu kaydeden Yazgan, "Yüzde 2'si belki tüm tedbirler alınmasına karşın önlenemeyecek kazalar. Ama iş kazaları bu kadar tedbirsizlik söz konusuysa beklenebilir. Bu kadar sorumsuzlukla meydana gelen iş kazalarını maalesef kaza kavramı içine oturtmak zordur. Türkiye'de yaklaşık yılda bin 500 civarında ölümlü iş kazası meydana geliyor. Yüzde 98'i diyor ama yüzde 99'u diyebilirsiniz bunların hepsi önlenebilir kazalar" dedi.
KAZALAR GÖRÜNMEDEN DEĞİL, BAĞIRA BAĞIRA GELİYOR
Son SGK rakamlarıyla bu sayının 750'yle düştüğünün ama bu rakamın tartışıldığını kaydeden Mehmet Recep Yazgan, konuşmasının devamında şöyle dedi: "Ama bin 500 kişinin, bin kişinin basit tedbirsizliklerle, hem de hayatını kaybetmiş olması, gerçekten toplum olarak, yüzümüzü kızartacak bir olay. Gelişmiş ülkülerde bu çok sınırlı ve kontrol altına alınmış. Ortada vahim bir sonuç var. Bunda, müdahil tarafların ilgisi vardır, eksikliği var. Devlet yasal düzenlemeleri yapmak zorunda. İşveren yasal mevzuat çerçevesinde işyerinde belli şeyleri uygulamak zorunda, kısmen uygulanıyor ama eksiklikler var. Sendikalar, eğitim anlamında, üyelerini bilgilendirme anlamında ciddi çalışmalar yapmak zorunda. Üniversitelerin bu işe çok iyi noktada müdahil olması, bilimsel sertifikasyonu sağlaması gerekiyor. Meslek odaları, sosyal kuruluşlar bu işin diğer saç ayakları. İş kazası ve meslek hastalıkları bizim anladığımız manada beklenmeyen bir olayla ortaya çıkmıyor aslında. Eğer takip edebilsek, duyabilsek bağıra bağıra geliyor. Çok sayıda ramak kala dediğimiz herhangi bir maddi kaybın olmadığı küçük olaylar, basit yaralama olayları, en sonunda birikerek haber vererek vahim sonuca ölüm, bekli vardiyelerde toplu ölümlerin haberlerin kayıt altına alınması ve tedbir alınması yasal bir zorunluluğu gerektiriyor. "
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNDEN HERKES SORUMLU
İş Sağlığı ve Meslek Hastalıkları konusundaki sunumunda, işyeri hekimlerinin işçileri muayene eden, rapor, ilaç yazan kişiler olarak algılandığını belirten İşyeri Hekimi ve İş Güvenliği Uzman Eğiticisi Dr. Nazım Ağaoğlu ise, hekimlerin çalıştıkları kurumlarda işçilerin mesleki hastalıklar, iş kazaları ve diğer olumsuz şartlardan korunup önlen alınması konusunda işvereni yazılı olarak uyarma gibi sorumluluğu bulunduğunu vurguladı. Ağaoğlu, bir işyerinde toplum meslek hastalıklarının ortaya çıkmasının orada bir sıkıntı olduğunun göstergesi olduğunu da sözlerine ekledi. GAÜN Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Özgür Başğiyit de, işçilerin iş güvenliği kapsamında, gerekli çalışma şartlarının sağlanmaması halinde çalışmayı reddetme dâhil birçok hakkı bulunduğunu belirtti. Başyiğit, Türkiye'de işçilerin işsiz kalma endişesiyle genellikle haklarını yeterince kullanamadığını vurguladı.
GAÜN Teknik Bilimler Bilimler Meslek Yüksek Okulu Müdürü Öğretim Görevlisi Seyfettin Bozbaş, eğitimin risk ağlısıyla olan ilgisini anlatırken, iş kazalarının önlenebilmesinde en önemli faktörün gerek işveren, gerek işçinin ciddi bir eğitimden geçirilmesi olduğunu vurguladı. Endüstri Mühendisi ve İş Güvenliği Uzmanı Yaşar Ede de, üniversitelerin iş sağlığı ve iş güvenliği kültürünün yaygınlaştırılmasında ve eğitimdeki sertifikasyonun sağlanmasında önemli bir misyon üstlenmesi gerektiğini n altını çizdi. GAÜN Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun, Mühendislik Fakültesi'nde düzenlenen İş Güvenliğinde Güncel Gelişmeler Paneli'nin konuşmacılarına günün anısına sedef kakma birer sandık hediye etti.
Son Dakika › Güncel › Emekli İş Baş Müfettişi Yazgan: İş Kazaları Bağıra Bağıra Geliyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?