TAHİR TURAN EROĞLU - SEYİT AHMET EKSİK - Adıyaman'dan ekmek parası kazanma uğruna Sivas'a gelerek günlük 30 lira yevmiyeyle patates tarlalarında çalışan mevsimlik işçiler, derme-çatma çadırlarda yaşamını sürdürüyor.
Adıyaman'ın Kahta ilçesinden Sivas'a gelen yaklaşık 550 mevsimlik işçi, merkeze bağlı Yanalak köyü ve civarındaki yerleşim birimlerinin arazisindeki patates tarlalarında çalışıyor.
Kızılırmak kıyısında kurdukları derme-çatma çadırlarda aileleriyle zor koşullarda yaşayan işçiler, günün ilk ışıklarıyla yola koyularak patates tarlalarında işbaşı yapıyor. Traktör römorklarında ve minibüslerin üstünde tehlikeye aldırış etmeden tarlalara yolculuk yapan işçiler, günlük 30 lira yevmiye kazanabilmek için gün boyu ter döküyor.
Aralarında lise ve üniversite öğrencilerinin de bulunduğu işçiler, şehir yaşamından ve teknolojiden uzak şekilde yaşam mücadelesi veriyor. Öğle molasında ve akşam tarladan dönüşte çadırda dinlenen işçilerin tek eğlencesi ise pilli küçük radyolar. Radyoda müzik dinleyen işçiler, odun ateşinde demlenen çayı yudumlayarak günün yorgunluğunu bir nebze olsun atmaya çalışıyor.
Erkeklerle gün boyu tarlalarda çalışan kadınlar, çocuklarının bakımının yanı sıra aile fertlerinin yemek ve çamaşır gibi ihtiyaçlarını da gidermek için gayret sarf ediyor. Mevsimlik işçiler, patates hasadının ardından başka yörelere giderek çalışmayı planlıyor.
İşçilerden Şevket Dağ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, önce Malatya'da kayısı, ardından Giresun'da fındık topladıklarını belirterek, daha sonra Sivas'a patates toplamaya geldiklerini söyledi.
Memleketlerinde iş olmadığı için başka şehirlerde çalışmak zorunda kaldıklarını dile getiren Dağ, "Çadırlarda kalıyoruz. Bir kişi, günde 1,5 tondan aşağı patates toplamıyor. 1,5 ton patates, bir yevmiye sayılıyor. Şu anda mevcut sayımız 550 kişi. Burada 200 kişi var, başka bir yerde de 350 kişi var" dedi.
Adıyaman'ın Kozağaç köyünden gelen Emin Polat ise 15 nüfusa baktığını belirterek, "Adıyaman'ın toprağı buradan üstün ancak su yok. Su olsa kendi toprağımızı ekip biçeceğiz" diye konuştu.
"Köyümüzde bir gelirimiz olsaydı buralara asla gelmezdik"
İşçilerden Kıymet Çapar da 3 ay önce evlendiğini, maddi durumları yetersiz olduğu için eşiyle Sivas'a geldiklerini ifade ederek, şunları söyledi:
"Burada bir ay çalışacağız. Çadırları görüyorsunuz. Hiçbir imkan olmadığı için bunlara katlanıyoruz. Buradaki işin bitmesinin ardından portakal toplamaya gideceğiz. Orada da bir aya yakın çalışacağız. Evimizde 2 ay bile kalamıyoruz. Köyümüzde de hiçbir şey olmadığı için fındık, kayısı, patates, portakal toplamaya gidiyoruz. Köyümüzde hiçbir şey olmadığı için gurbette çalışmaya mecburuz. Köyümüzde bir gelirimiz olsaydı buralara asla gelmezdik. Bizler çadırları temizliyor, akşama kadar çamaşır ve bulaşıkla uğraşıyoruz. Bunun dışında tarlada da çalışıyoruz."
Nazım Fırat adlı işçi ise "Bizim köyde buğdaydan başka bir şey yok. Buğdayın kazancı da gübre ve mazot parasını ancak çıkartıyor. Mecburen gurbete çıkıyoruz. Kayısı, fındık ve patates hasadına çıkıyoruz. Patates hasadı bittikten sonra Mersin'e portakal toplamaya gidiyoruz. Biz, yılın 1-2 ayı evde kalıyoruz" dedi.
Okul harçlığını patates tarlasında çıkarıyor
Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Özel Güvenlik ve Koruma Bölümünün yanı sıra Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Sosyoloji Bölümünde de eğitim gören Osman Dağ (21) da ailesiyle tarlalarda çalışarak okul harçlığını çıkarttığını belirterek, "Biraz yorucu ama çalışmadan da olmuyor. Sabah soğukta kalkmak zor oluyor, öğlen çok sıcak oluyor. Çalışırken bel ve bacak ağrısı oluyor. O şartlar altında çalışıyoruz" diye konuştu. - Sivas
Son Dakika › Güncel › Ekmek Parası Uğruna Geçen 'Göçebe Hayatlar' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?