Dündar ve Gül'ün "Gizli Bilgileri Açıklama" Davasında Karar

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :

Can Dündar'ın açıklaması

Erdem Gül'ün açıklaması

Dilek Dündar'ın açıklaması

Dündar ve Gül'ün "gizli bilgileri açıklama" davasında karar

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Dündar:

-"?İki suikast yaşadık. Birisi silahlıydı, diğeri yasaldı. İlk suikast sizlerin gözleri önünde oldu, ikinci suikast kapalı oturumda gerçekleşti. Bir haber yayınlama suçundan ben 5 yıl 10 ay, Erdem 5 yıl ceza aldık. Bu ceza sadece bizi sindirmeye, susturmaya yönelik değil, Türkiye basınını yazmaktan, konuşmaktan korkar hale getirmek için yapılmış bir suikastti"

Can Dündar'ın eşi Dilek Dündar:

"Korkmadım. Direkt buna mani olabilirim düşüncesiyle üzerine yürüdüm"

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, Ankara Temsilcisi Erdem Gül ile MİT'e ait yardım tırlarının durdurulması olayına ilişkin gizli kalması gereken bilgi ve fotoğraflara gazetede yer verdikleri gerekçesiyle yargılandıkları davada, "devletin gizli kalması gereken bilgilerini açıklama" suçundan 5 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin, "Bir haber yayınlama suçundan ben 5 yıl 10 ay, Erdem 5 yıl ceza aldık." dedi.

Mahkeme heyetinin kararını açıklamasının ardından adliye önünde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Dündar, iki suikast yaşadıklarını öne sürdü.

"Birisi silahlıydı, birisi yasaldı" diyen Dündar, "İlk suikast sizlerin gözleri önünde oldu, ikinci suikast kapalı oturumda gerçekleşti. Bir haber yayınlama suçundan ben 5 yıl 10 ay, Erdem 5 yıl ceza aldık. ?Bu ceza sadece bizi sindirmeye, susturmaya yönelik değil, aynı zamanda sizleri, hepimizi, Türkiye basınını yazmaktan, konuşmaktan korkar hale getirmek için yapılmış bir suikastti" şeklinde konuştu.

Can Dündar, Anayasa Mahkemesinin kendilerini tescil ettiğini, "evet, bu bir gazetecilik, ifade özgürlüğü kapsamında bir haberciliktir" dediğini savundu.

Kendilerinin baştan beri asıl eylemin suç olduğunu, bunu ifade etmenin suç olmayacağını söylediklerini dile getiren Dündar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu davanın savcısı gibi davrandığını, kendilerini hedef gösterdiğini ve bundan vazife çıkaran birilerinin silahla ateş etmesine yol açtığını iddia etti.

Saldırıda yaralanan NTV muhabiri Yağız Şenkal'a geçmiş olsun dileklerini ileten Dündar, "Açıkçası görüntülerden izlediğim kadarıyla hayatta olmamı biraz eşime borçluyum. Onun için hepinizin huzurunda ona teşekkür edeyim. Hep 'bir kurşun döktür' diyorlardı ama böyle döktürmeyi düşünmemiştik." dedi.

Erdem Gül de Dündar'a yönelik silahlı saldırıyı "çok alçakça" şeklinde niteleyerek, "Bizim bugün ceza aldığımız haberler, 'Türkiye böyle olmasın' diye yapılan haberlerdir. Eli kanlı bir katil Türkiye'nin önde gelen bir gazetesinin genel yayın yönetmenini öldürmeye teşebbüs ediyorsa, burası yaşanacak bir Türkiye değildir. Aldığımız ceza bizim için bir moral bozukluğu değil." ifadesini kullandı.

Cezanın gazeteciliğe verildiğini öne süren Gül, cezayı kabul etmediklerini dile getirdi.

"Korkmadım"

Can Dündar'ın eşi Dilek Dündar ise silahlı saldırıya ilişkin, "Silahı görünce direkt üstüne doğru yürüdüm ve herhalde ağzından tutup yere itmeye çalıştım. O sırada Çanakkale Milletvekilimiz de üzerine gitti. Elini biraz aşağıya indirmiştik, kurşunlar yere gitti ve NTV'den bir arkadaşımız yaralandı. Korkmadım. Direkt buna mani olabilirim düşüncesiyle üzerine yürüdüm." şeklinde konuştu.

Can Dündar, avukatıyla adliyede bulunan polis merkezine giderek, silahlı saldırıya ilişkin sikayette bulundu.