Diyarbakır anneleri, dağa kaçırılan çocukları için HDP İl Başkanlığı binası önündeki evlat nöbetini kararlılıkla sürdürüyor.
Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin, 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 591. gününde devam ediyor.
Eylemde yer alan Hatice Ay, 6 yıl önce 16 yaşındayken dağa kaçırılan oğlu Muhammed için evlat nöbetine katıldığını söyledi.
Oğlunun hasta olduğunu, sürekli gözetim altında tutulması gerektiğini kaydeden Ay, 6 yıldır çocuğundan haber alamadığını bildirdi.
Ay, "Oğlumu HDP'den istiyorum. Onu almadan buradan gitmeyeceğim. Kararlıyım. Muhammed oğlum, eve dön. Sen küçüksün, hastasın. 6 yıldır seni merak ediyoruz. Oğlum gel adalete teslim ol. Seni kandırıyorlar." diye konuştu.
Hakkari'nin Çukurca ilçesinden 8 yıl önce 15 yaşında dağa kaçırılan kızı Kadriye için gelen Nazmi Türan da 591 gündür eylemlerini kararlılıkla devam ettirdiklerini belirtti.
Türan, "Kızımdan hiç haber alamadım. Sonuna kadar buradayız, kararlıyız. Çoğu aile evladına kavuştu, biz de müjde bekliyoruz. Devletimiz güçlüdür. Kızım sesimi duyuyorsan gel, devlete teslim ol." ifadelerini kullandı.
Aileler, Fransa'da kendilerinden bahseden uzmanla görüştü
Bu arada, aileler, Fransa'da katıldığı televizyon programında kendilerinden bahseden uluslararası ilişkiler uzmanı Öznur Küçüker Sirene ile görüntülü görüştü.
Sirene, görüşmede, kendisinin de bir anne olduğunu, evlat mücadelesi veren ailelerin acısını paylaştığını söyledi.
Diyarbakır annelerinin feryadını dünyaya aktarmak zorunda olduklarını kaydeden Sirene, "Yurt dışındaki ülkeler maalesef PKK terör örgütüne destek veriyor. Hem bir anne hem de vatanını milletini düşünen Türk vatandaşı olarak acınızı tüm dünyaya aktarmaya devam edeceğim. Allah acılarınızı bir an önce dindirsin ve evlatlarınızı size kavuştursun." dedi.
Anneler de Sirene'ye teşekkür etti.
Son Dakika › Güncel › Diyarbakır anneleri evlatlarını istiyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?