Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Genel Sekreteri Tayfun Görgün ve beraberindeki 5 kişilik heyet, tutuklanan gazeteci Nedim Şener'in ailesini ziyaret etti. Aileyle yaklaşık yarım saat görüşen heyet ailesine, Nedim Şener'e verilmek üzere bir de mektup teslim etti. Şener'in Bakırköy'deki evinde ailesini ziyaret eden Görgün ve beraberindekiler çıkışta gazetecilere bir açıklama yaptı. Süreçten endişeli olduklarını belirten Görgün, 'Şener ve Şık soruşturdukları, araştırdıkları bir örgüte üye olmakla suçlanıyor. Avrupa ve dünyadan da bu konuyla ilgili tepkiler geliyor. Ailesi gayet dirençli bir durumda. Şener'in her zaman arkasında olacaklarını belirtiyorlar' şeklinde konuştu. Görgün aileye, Şener'e verilmek üzere bir mektup bıraktıklarını da belirtti.
Görgün ve beraberindeki heyet yarın DİSK, KESK, TMMOB ve TTB 'nin birlikte düzenleyeceği "Susmayacağız" etkinliğinin İstanbul, Ankara ve İzmir'de gerçekleştirileceğini belirtmesinin ardından Şener'in evinden ayrıldı.,
DİSK YÖNETİM KURULU İMZASI TAŞIYAN MEKTUPTA ŞU SATIRLARA YER VERİLDİ.
"Tutuklandığınızı duyduğumuzda Gabriel Garcia Marquez'in Nobel ödüllü 'Kırmızı Pazartesi' aklımıza geldi. Bu romanı bir kez daha hatırlattık birbirimize. Yol arkadaşımız ve komşumuz Hrant Dink vurulduktan sonra anlamıştık, meğer cinayeti herkes biliyormuş ama kimse duymak istemiyormuş.Tutuklanman en az Santiago cinayeti kadar planlı ve aleniydi. İşin doğrusu tutuklamana şaşırmadık. Bizi şaşırtan sana istinat edilen suçlar oldu. Çeteleri açığa çıkartmak isteyen bir gazeteci, deşifre etmeye çalıştığı çetelerden birinin üyesi olmakla suçlanıyor. İddialar şakaysa komik değil. Gerçek ise çok gülünç. Dün 16 Mart katliamının 33. yıl dönümünde bir kez daha kaybettiğimiz arkadaşlarımızı andık. Beyazıt Meydanı'nda yitirdiğimiz arkadaşlarımız için bestelenen bir şarkıda söylendiği gibi 'Çaldığın özgürlük ateşini, ülkemin koynunda büyütmek, lale bahçelerinden değil, barut yakan soluktan geçer, barut yakan avazdan geçer.' Türkiye'de gazetecilik tarihinin büyük bir bölümü o barut yakan avazdan geçer. Gazetecilik tarihinin önemli bir bölümü, zindanlarda, demir parmaklıklar ardında geçer.Çünkü gerçekleri yazmak bedel ödemeyi gerektirir. Ülkemizde hakkını arayan işçilerin de yolu sık sık cezaevlerinden geçer. Otağ-ı Hümayun, Selimiye, Metris, Diyarbakır, Mamak ve daha nice zindanlar DİSK'lileri misafir etmiştir.
Sevgili Nedim,
Ülkemiz MC Charty dönemini aratmayan bir cadı kazanı içinde demokrasiden ve özgürlüklerden yana olan herkes tehdit altında. Darbeciler için 'bizim çocuklar' demek; 'tanırım, iyi çocuktur' demek moda oldu. İşkencecilere, katillere, hırsızlara ve dolandırıcılara kefil olanlar çok. Biz onurlarıyla gazetecilik yapan, genç meslektaşlarına örnek olan, adalet arayışını ısrarla sürdüren senin gibi gazetecilerin yanındayız. Nedim Şener denince aklımıza yolsuzlukların üstüne giden, her bilgiyi kaynaklardan kontrol eden bir gazeteci geliyor. Sadece biz değil 'Özgür basın herkese lazım' diyenler seni ve meslektaşın Ahmet Şık'ı sahiplendi. Bugünlerde herkes sizden bahsediyor. Dileriz hakkınızda konuşulanlar teknik takibe takılır ve duruşmada dinleyebilirsiniz. Senin için 'Sana mı kaldı bir Ermeni'nin hakkını aramak? Diyenler de oldu. Ancak Nazım Hikmet şiirindeki gibi 'Sen Türk halkının alnına kara sürenleri affetmedin o yüzden seviyoruz seni'
Sevgili Nedim,
Yarın kulağın dışarıda olsun. Çünkü DİSK, KESK, TMMOB ve TTB'nin ortaklaşa düzenleyeceği 'Susmayacağız' etkinliği ile İstanbul, Ankara ve İzmir meydanlarında olacağız. Ülkemizi bir korku imparatorluğuna çevirmek isteyenlere emek ve demokrasi güçlerinin itirazını ileteceğiz. Bir an önce mahpusluğuna son verilip yeniden aramızda olman için mücadelenin sürdüğünü bilmeni isteriz. Yeni yazılarını ve yeni kitaplarını büyük bir sabırsızlıkla bekliyor, dostça kucaklıyoruz'
Son Dakika › Güncel › Disk'ten Nedim Şener'in Evine Ziyaret - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?