KURSU dikiş nakış öğrenim yerinden çok terapi yapılan bir ortama benzeten Şengül, "Kursumuza yıllarca katılanlar var. Dikiş nakış öğrenmenin yanında konuşur, birbirimize destek sunarız. İlk başlayanlar, yapılması kolay, kısaltma yapar. Sonra bluz, etek, elbise, abiye kıyafetlere geçebiliyorlar. Kursumuzda kendilerine manto yapanlar bile var. Ürünlerimizi yıl sonu hazırladığımız defilede sunarız. Defilelerimizin büyük beğenisi bütün yorgunluğumuz alır, bizi çok memnun ediyor. Bunu bir meslek eğitimi olarak da algılamak lazım. Kurslarımızı bitirenler arasında dikişi yeni meslek edinenler de var. Kendi işini kendileri yaparak ev ekonomisine katkı sunanlar da var" dedi.
GENÇLERİ BEKLİYORUZ
Kurslara daha çok genç beklediğini ifade eden Güler Şengül, "Onların elleri alışsın, el becerileri kazansın istiyorum. Günümüzde gençler her şeyi hazır alıyor. Oysa gençlerin el becerisi olması da çok önemli" diye konuştu
Frankfurt Türk Kültür Merkezi'nde kursa katılan Fatma Gülbasan, Nergiz Durusu, Hamide Delibaşı, Elif Akay, Nurşen Arslan, Sevil Narmanlı, Nursel Dietz, Rukiye Ünal, Tülay Yılmaz, Songül Bekar ve Melisa Bekar, boş zamanlarını değerlendirdiklerini ve el becerisi kazandıklarını söyledi.
Öğretmen Zehra Güler Şengül, Frankfurt Türk Kültür Merkezi'nde onlarca öğrenci yetiştirdi. Şengül'ün öğrencileri bir yılda hazırladıklarını defile ile tanıtıyor.
Son Dakika › Güncel › Dikiş-nakış Değil Bu Bir Terapi Terapi! - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?