Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) ile Yargıçlar Sendikası, önümüzdeki Ekim'de yapılacak olan HSYK seçim çalışmalarına Doğubayazıt'ta basın toplantısı yaparak baişladı. Toplantıya YARSAV'ın HSYK seçimlerinde aday gösterdiği Ayşe Sarısupehlivan, Devrim Lale Şerefırmak, İbrahim Fikri Salman, Leyla Köksal, Levent Ünsal, Murat Aydın, Mustafa Balatacı, Mustafa Karadağ ve Nuh Hüseyin Köse katıldı. YARSAV Başkanı Murat Arslan, kazanmak için yola çıktıklarını ancak ilke ve değerlerinden taviz vermeyeceklerini belirtti. Başkan Arslan, değişik güç odaklarıyla iş birliği yapılarak bir ivme sağlanabileceğini, ancak yargıdaki tüzel kişiliğe sahip meslek örgütleri dışında kimseyi meşru muhatap olarak almadıklarını söyledi. Murat Arslan, "Ne olursa olsun seçimi kazanmak hedefine kilitlenmenin, taviz, yozlaşma ve teslimiyete kapı açacağının farkındayız. Biz onurumuzla ve ilkelerimizle kaybetmeyi, taviz vererek kazanmaya tercih ediyoruz. Sürecin başlarında hükümet kanadından aracılar vasıtasıyla seçimlere yönelik işbirliği talepleri oldu. Ancak biz bu konuda da ne cemaatin ne de Başbakanın kontrolünde olan bir yargıyı kabul etmediğimizi ve her iki tarafı da reddettiğimizi baştan söyledik" dedi. YARSAV Başkanı Arslan HSYK seçim sürecini bağımsız şekilde yürüteceklerini ve ilkeli olacaklarını belirterek süreci Yargıçlar Sendikası ile birlikte yürüttüklerini anlattı. Yargı bağımsızlığına ülkede en büyük tehdit kaynağının yürütme organı ve siyasal iktidar olduğunu iddia eden Arslan, bu durumda yargının ana tehdit unsuruyla seçimlere işbirliği içinde girmenin söz konusu olmayacağını vurguladı. Bazı meslektaşlarının hükümet projesi olan, platform adı altındaki oluşumun içerisinde yer aldığına dikkati çeken Arslan böyle bir projeye alet oldukları için arkadaşlarının ileride çok pişman olacaklarını belirtti. YARSAV Başkanı Arslan konuşmasına şöyle devam etti: \t"Diğer seçimlerde olduğu gibi HSYK seçim sürecinin de çok da adil, dürüst ve şeffaf olmayan yöntemlerle gerginliğe ve kutuplaştırmaya dayalı bir atmosferde gerçekleştirileceği yönünde izlenim edindim. 2010 seçim sürecinde hükümet 'Yargıdan dedeleri temizleyeceğiz' diyerek süreci yürütmüş ve kendilerine muhalif olan herkesi aynı potaya koyarak yaftalamıştı. Şimdi de aynı yöntemle 'Yargıdan çeteleri temizleyeceğiz' diyerek tüm muhalifleri cemaatçi olarak gösteriyorlar. ya da bunu diyemedikleri kesimler için de 'Cemaatle işbirliği yapıyor' diye yaygarayı koparıyorlar. Yani batı cephesinde değişen bir şey yok. Yine aynı taktikler, sadece düşman konsepti farklılaştı. Bir de şunu iyi görmek gerekir; Cemaat hükümet savaşının geldiği nokta itibarıyla karşımızda seçimi kaybettiklerinde her şeylerini kaybedecek bir kitle var. Bu korkuyla her türlü yalan ve iftiraya başvurabiliyorlar. Şu ana kadar, HSYK seçim çalışmalarını en doğru, dürüst ve şeffaf yürüten tek güç YARSAV ve Yargıçlar Sendikası bloğudur. Baştan itibaren tüm süreci kamuoyunun gözü önünde yürütüyoruz. Adayların belirlenmesi de katılımcı bir anlayışla ve gayet demokratik bir şekilde oldu. Bölgesel toplantılar yaptık, anket çalışmaları gerçekleştirdik. Öne çıkan isimler arasından uzun tartışmalar sonucunda her iki örgütün yönetim kurulları olarak destekleyeceğimiz adayları birlikte ortaya çıkardık. Yani şunu rahatlıkla ifade edebilirim. Tüm adaylarımız isimleriyle değil, savunulan ilke ve değerlere bağlılıklarıyla belirlenmiştir." Öte yandan YARSAV Başkanı Murat Arslan ve beraberindekiler, 2012 yılında alışveriş yaptığı sırada silahlı saldırıya uğrayarak hayatını kaybeden Cumhuriyet Savcısı Hakan Kılıç'ı şehit edildiği yere karanfil bırakarak andılar.
Son Dakika › Güncel › YARSAV Başkanı Arslan: Seçim İçin İşbirliği Talepleri Oldu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?