1)RİZE-ARTVİN HAVALİMANI DENİZ DOLGUSU İÇİN TAŞ OCAĞI AÇILMASINA TEPKİLER SÜRÜYOR
RİZE'nin Pazar İlçesi Yeşilköy Köyü'nde 88.5 milyon ton taş dolgu üzerine inşa edilecek olan Rize- Artvin Havalimanı'nda kullanılacak malzemenin alınması için açılacak taş ocaklarına yönelik tepkiler sürüyor. Pazar İlçe meydanında toplanan kalabalık taş ocakları için alınan, 'Acele Kamulaştırma' kararının geri çekilmesini istedi, horon ve türkülerle tepkilerini dile getirdi. Pazar ilçe meydanında bir araya gelen Subaşı, Sivrikale ve Hisarlı Köyü sakinleri, 'Ata ocağımız taş ocağı olmasın ' yazılı tişörtler giydi, 'Vadimizde taş ocakları istemiyoruz' yazılı pankart açtı. Havalimanına karşı olmadıklarını ancak köylerinde taş ocağı istemediklerini belirten yöre sakinleri, bölgede halen faaliyette olan taş ocaklarından alım yapılarak havalimanı dolgusunun yapılmasını istedi. Grup adına açıklama yapan İbrahim Karaca, köylerinin taş ocağı olmasını istemediklerini belirterek, 'Burada kimin hayatı çalınıyor, kimin köyü dolgu olarak kime veriliyor?' diye sordu. Müteahhidin kamu yararını değil kendi yararını düşündüğünü belirten Karaca şunları söyledi: "Müteahhit alacağını alır gider, size bir köy cesedi ve mezarlık sessizliği bırakır. Onun için en yakın yer en az maliyetli yerdir. En düşük maliyet ise en yüksek kar demektir. Kamuya zarar veren acele kamulaştırma kararından vazgeçilmelidir. Çünkü- kamu biziz ve bize kamu yararı diye yutturulan şey aslında kamu zararıdır. Yerleşik yaşam alanımız üzerinde pazarlık yapılamaz. Karnımızı doyurarak bize bir iyilik yapacaksınız ama bunu karaciğerimizden kestiğiniz parça ile yapacaksınız öyle mi? Bizimle bunun pazarlığını mı yapıyorsunuz? Zor kullanarak mı keseceksiniz ciğerimizi?"
Yaşam alanlarının taş ocağı ile cehenneme çevrileceğini söyleyen Karaca, "Köyümüzü mecburen bir daha dönmemek üzere terk edeceğiz. Buralarda yaşam koşulları ortadan kalkacak. Çocukluktan beri biriktirdiğimiz bu saklı cennete dair hikayeleri, torunlarımıza, köyümüz yerine bir apartman dairesinde anlatabileceğiz. Ruhumuzdaki gerilimin sebebi budur. Burada 120 dakikalık bir dizi film fantezisinden bahsetmiyoruz. Gereken taşı toprağı başka yerden veya kullanımı devam eden ocaklardan sağlayın, yaşam alanımıza dokunmayın." dedi, doğalarına, sularına ve topraklarına sahip çıkmayı sürdüreceklerini söyledi.
ÖDP GENEL BAŞKANI TAŞ: İNSANLARIN HAYATI BU KADAR UCUZ DEĞİL
Protestoya destek veren ÖDP Genel Başkanı Alper Taş da, kendi köyünü de kapsayan taş ocaklarına tepki gösterdi ve şunları söyledi: "Şirketin amacı sadece havaalanına taş vermek değil, aynı zamanda 10 yıllık bir yetki alarak bütün bölgeyi taşlandırmak. Vadiyi gören insanlar, 'yazıktır, günahtır' diyor. Suyumuz, bütün yaşam alanlarımız tehlike altında. Hiç kimseye sormadan ve yöre halkının onayını almadan yukarıdan dayatmalarla projeler geliştiriliyor. İnsanların yaşamlarını bitiren, öldüren, doğayı yıkan ve tahrip eden, çölleştiren bir yaklaşım anlayışı var. Buna itiraz ediyoruz. Biz burada yaşıyoruz. Bu taş ocaklarının yapılması 3 köyün bütünüyle yok olması demektir. İnsanların hayatı bu kadar ucuz değil. Acele kamulaştırma kararından vazgeçilmesini talep ediyoruz."
Protestoya katılan Karadenizli sanatçı Gökhan Birben de, "Bu yağan yağmur değil, bulutların göz yaşı' türküsünü seslendirdi. Tulum eşliğinde bir süre horon oynayan kalabalık, açıklamanın ardından dağıldı.
Görüntü Dökümü
------------------
-Toplananan kalabalık
-Basın açıklaması yapılması
-Türküler söylenmesi
-Horon oynanması
-Alper Taş'ın açıklaması
-Detaylar
Haber: Muhammet KAÇAR - Kamera: Selçuk BAŞAR RİZE-DHA
Süre: 8.30 dk. Boyuıt: 270 Mb.
========================================================
2)FETÖ'DEN İHRAÇ EDİLEN POLİSTEN 3 GÜNDÜR HABER ALINAMIYOR
KAHRAMANMARAŞ'ın Afşin İlçesi'nde, Fethullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) kapsamında Kanun Hükmünde Kararname ile ihraç edilen eski polis Durmuş Ali Çetin, 3 gün önce ayrıldığı eve bir daha dönmedi. Hayatından endişe eden yakınları, Çetin'in bulunması için yardım istedi.
İstanbul'da görev yaparken yaklaşık 7 ay önce FETÖ soruşturması nedeniyle açığa alınıp daha sonra da meslekten ihraç edilen 3 çocuk babası Durmuş Ali Çetin, iddiaya göre ilçeye bağlı Arıtaş Mahallesi'nde yaşadığı evden Çarşamba günü sabah saatlerinde ayrıldı ve bir daha dönmedi. Ailesi ve yakınları, tüm arama çabaları sonuçsuz kalınca polisten yardım istedi. Çetin'in Kahramanmaraş'ta yaşayan kız kardeşi Derya Çetin ile ablası Hayriye Koç da kardeşlerinin hayatından endişe ettiklerini söyledi. Ağabeyinin psikolojisinin iyi olmadığına ve bunalıma girdiğini belirten Derya Çetin, evden ayrılırken cep telefonunu yanına almadığı için ulaşamadıklarını anlatırken, şunları söyledi:
Biz müracaat edebileceğimiz her yere başvurduk ama sesimizi basın aracılığıyla duyurmak istedik kendisine. Çocukları eşi ve ailesi olarak bizler perişan durumdayız. Sokak sokak her yerde arıyoruz, aramadığımız yer kalmadı. Gören duyan olursa bize ve polise haber versin. Ağabey lütfen ara, bize ulaş. Kendisi polis memuruydu ve açığa alındıktan sonra ihraç edildi. İstanbul'da krediyle aldığı evin taksitlerini ödeyemeyince hem maddi hem de manevi yönden bunalıma girdi, psikolojisi iyi değil. Hayatından endişe ediyoruz, ona bir şey olmasını istemiyoruz."
Durmuş Ali Çetin'in ablası Hayriye Koç ise, kardeşine seslenerek eve dönmesini istedi.
Görüntü Dökümü
----------------------------------------
Derya Çetin'in kardeşinin fotoğrafını göstermesi
Derya Çetin'in konuşması
Hayriye Koç'un konuşması
Durmuş Ali Çetin'in fotoğrafı
Durmuş Ali Çetin'in ablası Hayriye Koç ile fotoğrafı
Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ-DHA)
===================================================
3)DALIŞ TURİZMİ İÇİN TANK BATIRILDI
ANTALYA'nın Kaş İlçesi'nde dalış turizminin geliştirilmesi amacıyla Türk Silahlı Kuvvetleri'nden (TSK) alınan 45 tonluk 1960 model tank, 5 metre derinliğe batırıldı. Tank, hava koşullarının uygun olması halinde Güvercin Adası Mevkii'ne taşınarak 20 metre derinliğe batırılacak.
Antalya Valisi Münir Karaloğlu'nun çabalarıyla Türkiye'nin önemli dalış noktalarından Kaş'ta yeni bir dalış noktası oluşturmak amacıyla tank batırıldı. Dalış turizmini geliştirmek hedefiyle batırılan tank, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden sağlandı. ABD yapımı 45 ton ağırlığında 1960 model tank Konya'dan Kaş'a getirildi. Görev süresi tamamlanan ve 4 personel taşıyabilen tankın üzerinde 105 milimetre top yer alıyor. Büyük bir vinçle eski Kaş Yat Limanı'nda indirilen tank, uzman dalgıçlar tarafından balonlarla su yüzeyine taşındı. 45 tonluk tank Kaş Limanı'nda 5 metre derinliğe batırıldı. Tank hava koşullarının uygun olması halinde Güvercin Adası Mevkii'ne taşınarak 20 metre derinliğe batırılacak.
Her seviyeden dalgıcın rahatlıkla ziyaret edebileceği tankın, Türkiye'nin önde gelen dalış destinasyonlarından biri olan Kaş'ın tanıtımına önemli katkı sağlaması hedefleniyor. Su altında yapay bir resif oluşturacak tankın bir benzeri, yıllar önce kendisi de 'balıkadam' olan Kral II. Abdullah tarafından Ürdün Akabe Körfezi'nde batırılmıştı.
'KAŞ-KEKOVA ÖNEMLİ BİR MİRAS'
Konuyla ilgili açıklama yapan Vali Münir Karaloğlu, tank projesinin turizmi 4 mevsime yayma çalışmalarının önemli bir halkası olduğunu söyledi. Vali Karaloğlu, "650 kilometrelik sahili bulunan Antalya'da karadaki güzelliklerin yanı sıra denizin altında da birçok güzellik var. Bu tarz etkinliklerle Antalya'da sualtı ile ilgili farkındalık sağlamak, denizin altındaki güzelliklere dikkati çekmek istiyoruz" dedi.
"SIRA DIŞI BİR PROJE"
Projenin operasyon ve su altı görüntüleme çalışmalarını yürüten Su Altı Görüntüleme Yönetmeni Tahsin Ceylan da söz konusu projeyi sıra dışı olarak nitelendirdi. Yıllar önce ziyaret ettiği Ürdün'de Kral II. Abdullah tarafından batırılan tanka daldığını ve görüntülediğini ifade eden Tahsin Ceylan, "Bugüne kadar uçak, gemi gibi çok sayıda yapay resif projesi gördük. Ancak, tank tüm bunların dışında çok sıra dışı bir proje oldu. Bölge sadece ülkemiz için değil yabancı dalgıçlar için de önemli bir cazibe merkezi haline geliyor" diye konuştu.
DENİZ TİCARET ODASI DESTEKLEDİ
Tankın batırılmasına destek sağlayan Antalya Deniz Ticaret Odası Başkanı İnanç Kendiroğlu ise bölgede dalış turizmine ilginin artırılması için her türlü projeye destek vermeye devam edeceklerini ifade etti. Antalya Deniz Ticaret Odası geçen yıl da Side'de Türkiye'nin ilk su altı müzesini dalış turizminin hizmetine açmıştı.
Görüntü Dökümü
-------------------
Tanktan görüntü
Suya indirilmesi
Tankın su altında görüntüsü
Dalgıçlardan görüntü
Görüntü Dökümü
-------------------------------(dün geçilen görüntü)
Tankın suya indirilmesi
Limandan görüntü
Vali Mümir Karaloğlu'nun dalış yapması
Detay
Haber: Ahmet ACAR- Kamera: Antalya-DHA)
========================================================
4)ANTALYA'DA ÖLEN MADENCİNİN EŞİ: EMEKLİLİĞİNE 2 AY KALDIĞINI BİLSEYDİM GÖNDERMEZDİM
ZONGULDAK'ta oturan Nurten Korkmaz, Antalya'nın Kemer İlçesi'nde özel firmaya ait kömür ocağında metan gazı sızıntısı sonucu ölen eşi 39 yaşındaki Levent Korkmaz'ın 2 ay sonra emekli olacağını bilmediğini söyleyerek, "Bana emekliliğine 1 yıl kaldığını söyledi. Meğer bize sürpriz yapacakmış. Ben bilseydim eşimi göndermezdim" dedi.
Geçen 16 Mayıs'ta ilçeye bağlı Ovacık Mahallesi'nde 2015 yılından bu yana işletilen kömür ocağında meydana gelen metan gazı sızıntısında yaşamını yitiren 2 madenciden Levent Korkmaz'ın eşi aynı yaştaki Nurten Korkmaz, Kilimli İlçesi Çatalağzı Beldesi Cumayanı Mahallesi'ndeki evinde taziyeleri kabul ediyor. Çocukları 3 yaşındaki Çehre, 7 yaşındaki Sude ve 10 yaşındaki Uğur ile birlikte eşinin acısını yaşayan Nurten Korkmaz, eşinin kaçak ocaklarda da çalıştığını belirterek şöyle dedi:
"Çünkü evimiz kira ve çocuklarımız var. Küçük çocuğumun kalbinde sorun var. Sürekli Ankara'ya gidip gelmemiz gerekiyordu. Sonra bir özel ocağa daha girdi. Orada da parasını alamadı. Onu da mahkemeye verdik. Patronu eve gönderdiği kağıtta mal varlığı olmadığını, parayı ödeyemeyeceğini söyledi. Sonra tekrar kaçak ocaklara döndü eşim. 2 ay önce mecbur kaldı Antalya'ya gitti. Bana, '1 yıl daha çalışacağım. Emekli olacağım ve daha da ocağa girmeyeceğim.' dedi. Ben onu 1 yılı var diye gönderdim. Ramazan Bayramı'nda gelecekti kızımın doğum günü vardı 30 Haziran'da. Hem onun doğum gününü kutlayacaktık. Meğerse o zaman emekliliği doluyormuş. Bize sürpriz yapacakmış. Bir daha gitmeyecekmiş. Ben bilseydim eşimi göndermezdim."
Levent Korkmaz'ın ağabeyi Bülent Korkmaz da kardeşinin ailesine sürpriz yapmak istediğini ama acı haberle yıkıldıklarını söyleyerek, "Çok acı yaşattı bize. Böyle bir şey beklemiyorduk. Her ikisine de Allah'tan rahmet eylesin. Ben gitmemesi için çok uğraştım. Belediyenin temizlik işine veya başka bir yere işe sokmaya çalışıyordum. Bir şekilde iş bulacağım diyordum. O illa gitmek istiyordu. Kafasına koymuştu. Çok 'gitme' dedik ama dinletemedik. Şimdi çocukları için elimizden geleni yapacağız. Çocuğunun tedavisi var. Onu takip edeceğiz. Kalbinde delik var. Kardeşimin hakkını da sonuna kadar arayacağım" dedi
Görüntü Dökümü:
............................
-Aileden detaylar
-Nurten Korkmaz ile çocukları
-Nurten Korkmaz ile röp.
-Bülent Korkmaz ile röp.
-Balkona asılı Türk bayrağı
Süre: (6.05) Boyut: (194 MB)
Haber-Kamera: Gürkay GÜNDOĞAN/KİLİMLİ(Zonguldak),
======================================================
5)İLBER ORTAYLI'DAN ROMANLARIN SADELEŞTİRİLMESİNE ELEŞTİRİ
KOCAELİ Kitap Fuarı'nda düzenlenen söyleyişi de konuşan tarihçi Prof.Dr. İlber Ortaylı, bazı romanların yayınevlerince sadeleştirilmesini eleştirerek, "Bazı yayınevleri bunu yapıyorsa çok kusura bakmayın milletin ahmaklığından istifade edip para kazanıyorsunuz. Siz ahmaksınız, sizin aklınız ermez kardeşim bakın ne güzel sadeleştirdim diyor. Sadeleştirdiği metnin o adamla alakası yok. Çok büyük saygısızlık, işin tadını kaçırıyorsun" dedi.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin düzenlediği Kocaeli Kitap Fuarı'nda İlber Ortaylı, "Türklerin Altın Çağı" konulu söyleyişi de konuştu. Fuardaki salon söyleyişi başlamadan doldu. Sandalyeler yetersiz kalınca gençler yere oturdu. Bazı yayın evlerinin romanları sadeleştirdiğini söyleyen İlber Ortaylı, "Okumak için uzman olmak lazım. Biraz uğraşacaksın. Okudukça gelişiyor. Hiçbir şey okumadan olmaz. Roman okuyacaksın anlayacaksın. Oturuyorlar ayıp bir şey, Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın romanları sadeleştirilmez. Bazı yayınevleri bunu yapıyorsa çok kusura bakmayın milletin ahmaklığından istifade edip para kazanıyorsunuz. Siz ahmaksınız sizin aklınız ermez kardeşim bakın ne güzel sadeleştirdim diyor. Sadeleştirdiği metnin o adamla alakası yok. Çok büyük saygısızlık, işin tadını kaçırıyorsun. Bizim yüzyılın dönemecindeki yazarlarımız Reşat Nuri bey olsun, Hüseyin Rahmi Gürpınar olsun o dillerinin çeşnisi ile müzikalitesi ile tatları vardır, onları anlamak zor bir şey değildir. Ben ortaokuldayken birkaç kelimeyi sorarak anlıyordum. O zamanlar öyle bir metin yoktu, öyle bir moda yoktu sadeleştirme gibi. Türkiye çok büyük bir eski metin katliamı içindedir" diye konuştu.
İlber Ortaylı dil konusunda da problemler olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Tabi ki dil meselelerimizde çok büyük problemler vardır. Dilcilerimiz dil bilmezler. Normal olarak bir filozofun birkaç dil bilmesi gerekir. Bir deha meselesi değildir. Bir aptalda öğrenebilir ortalama bir adamda. Oturup da her lehçeye lisan demek hiçbir şekilde akıllıca bir iş değildir. 'Efendim orada bazı farklar vardır' derler. Fark dediğimiz şimdi iş yapmaya Özbekistan'a gidiyorsunuz o sıradan pazarlamacı bile oranın dilini öğreniyor. Ama konuşamıyor çünkü lehçe konuşulamaz. Ben Kastamonu'ya gitsem ama Kastomonulular gibi konuştuğumu iddia ederim ama iki dakikada anlarlar benim bu işle dalga geçtiğimi. Onu öğrenmem mümkün değil. Çünkü o lehçedir, şivedir öğrenilmez. Buna lisan demek için bilgisiz olmak lazım"
Konuşması sırasında yan salonda yazar Emre Gül'e kitaplarını imzalatmak isteyen gençlerin çıkardığı gürültü nedeniyle İlber Ortaylı, "Bu çocuklara pop konseri vereceksiniz. Belediye bu çocuklara pop konseri versin. Yazarlar gününde de böyle gürültü olmaz" diyerek eleştiride bulundu.
Görüntü Dökümü
-----------------------
-İlber Ortaylı'nın gelişi
-Konuşması
-Yan salondan gelen gençlerin gürültüsü
(Haber: Ergün AYAZ-Kamera: Orhan UZUN-İZMİT(Kocaeli),
================================================
6)300 KİŞİLİK İŞ İÇİN 3 BİN 237 KİŞİ SINAVA GİRDİ
KAHRAMANMARAŞ'ta, Afşin- Elbistan Linyitleri (AEL) İşletme Müdürlüğü'nde daimi işçi olarak çalıştırılacak 300 kişilik kontenjan için 3 bin 237 kişi başvurdu. Adaylar, Elektrik Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ) Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen sınavda ter döktü.
Elektrik Üretim Anonim Şirketi, Afşin- Elbistan Linyitleri İşletme Müdürlüğü'nde istihdam edilecek 189 makine tamir bakım teknisyeni, 40 iş makinesi operatörü, 24 elektrik teknisyeni, 16 şoför, 11 metal teknolojisi teknisyeni, 10 beden işçisi, 6 elektronik teknisyeni, 3 motorlu araçlar teknisyeni ve 1 teknik ressam olmak üzere toplam 300 kişilik işçi alımı için İŞKUR aracılığıyla başvuru aldı. AEL'de 3 bin 237 kişi iş için başvuruda bulununca sabah saatlerinde kent merkezindeki 6 okulda sınav düzenlendi. Soruları Yıldırım Beyazıt Üniversitesi tarafından hazırlanan sınava girmek için okula gelen adaylar, kapıda polis tarafından üst aramasından geçirildikten sonra içeri alındı. Toplamda 60 sorunun sorulduğu sınavda adaylara 90 dakika süre tanınırken, yanlışın doğruyu götürmeyeceği belirtildi. İş alınacak ve yazılı sınavda başarılı olan adayların yine Kahramanmaraş'ta sözlü sınava tabi tutulacağı bildirildi.
Görüntü Dökümü
-------------------------------------
Okul önünde bekleyen adaylar
Adayların okula gelişi
Polisin üst araması
Adayların okula girmeleri
Sınavdan detaylar
( Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ-DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 92 MB
=====================================================
7)KARGOLARI TESLİM EDECEK AKILLI CİHAZ TANITILDI
TÜRK mühendis ve üreticileri işbirliğiyle üretilen, kargoları teslim edecek akıllı cihaz 'PTT Kargomat 7/24'ün tanıtımı, Gaziantep'te PTT Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kenan Bozgeyik tarafından tanıtıldı.
Türk mühendisleri tarafından üretilen ve gelen kargoların teslimini sağlayacak 'PTT Kargomat 7/24' cihazının tanıtımı özel bir otelde gerçekleştirildi. PTT Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kenan Bozgeyik tarafından tanıtılan cihaz ile vatandaşların kargolarına istedikleri saatte ulaşmaları sağlanacak. Kargomatın ilk olarak Ankara'da kullanılacağını ve deneme aşamalarının ay sonunda başlayacağını belirten Kenan Bozgeyik, şunları söyledi:
"Ankara'da yaygınlaştırıp, vatandaşlarımızdan gelecek dönüşleri alıp, varsa eksiklikleri kontrol ettikten sonra bütün ülkeye yayacağız. Yazılımlarda kendi kontrolümüzde olduğu için vatandaşlarımız son derece emniyetli ve uygun şartlarda hizmeti satın alacaklar. Vatandaşların, herhangi bir yerden kendilerine gelen kargoyu teslim edilecek en yakın PTT Kargomat beyan edilecek. Bu beyanla birlikte vatandaşımıza bir SMS göndereceğiz. SMS ile göndermiş olduğumuz barkotu, paket teslimatı bölümüne okutarak, gerekli şifreyi girmiş olacak ve kargonun geldiği kutu açılacak. Paketi vatandaş alacak ve teslim aldığına dair bilgi anında merkeze bildirilecek. 'PTT Kargomat'ları tercih eden vatandaşlarımız, kargo ücreti dışında ekstra herhangi bir ücret ödemeyecek."
Görüntü Dökümü
---------------------------
Kargomat
Kargomat'ın tanıtılması
Kargomat'taki paketin çıkartılması
Kenan Bozgeyik'in konuşması
Genel ve detay görüntüler
( Haber: Metin Faruk TAMER-Kamera: Ahmet ÖZER-GAZİANTEP-DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 296 MB
=============================================
8)İKİ BİSİKLETLİNİN ÇARPIŞMASI GÜVENLİK KAMERASINDA
DÜZCE'de, iki bisikletin kavşakta çarpıştığı kaza güvenlik kamerasına yansıdı.
Kaza, sabah saatlerinde Camikebir Mahallesi'nde Şen Sokak ile 657'nci Sokak arasındaki kavşakta meydana geldi. Kadın sürücü ve erkek sürücünün kullandığı bisikletler, kavşağın kesiştiği noktada kafa kafaya çarpıştı. İki sürücü de kazadan yara almadan kurtuldu. Kaza anı yol kenarındaki iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı.
Görüntü dökümü
------------------------------
-İki bisikletin çarpışması
Süre: 50 sn.
Haber: Tezcan SOLMAZ/DÜZCE,
===============================================
9)ANKARA'DAKİ 'ŞANLIURFA TANITIM GÜNLERİ'NE YOĞUN İLGİ
ANKARA'da düzenlenen 'Şanlıurfa Tanıtım Günleri' etkinliklerine vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Türküler eşliğinde yoğrulan çiğköfteden tadan Ankaralılar, Şanlıurfa'nın kültürünün yaşamanın mutluluğunu yaşadı.
Ankara Atatürk Kültür Merkezi'nde 3 gün düzenlenen 'Şanlıurfa Tanıtım Günleri' etkinliklerine yüzlerce yerli ve yabancı turist ziyaret etti. Valilik, 13 belediye ve kamu kuruluşlarının stantlarının açıldığı etkinlikte gezen Ankaralılar, kentin mutfağını, yöresel ürünlerini sergilendiği stantlarda oldukça yoğunluk oluşturdu. Halk oyunları gösteri ile sıra gecesi ekiplerinin seslendirdiği türküler eşliğinde Eyyübiye Belediyesi'nce yoğrulan çiğköfteleri vatandaşlar alabilmek için birbirleriyle yarıştı. Etkinliklere; Şanlıurfa Valisi Güngör Azim Tuna, Ak Parti milletvekilleri Mehmet Ali Cevheri, Kasım Gülpınar, Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Ekinci, Haliliye Belediye Başkanı Fevzi Demirkol, Siverek Belediye Başkanı Resul Yılmaz, etkinlik süresince stantlarda kentin kültürü merak eden Ankaralılara sık sık bilgi verdi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------------------
Stantları gezen vatandaşlar
Halk oyunları gösterisi
Çiğköfte izin yoğunluk oluşturanlar
Sıra gecesi ekiplerinin türkü okuması
Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 154 MB
=================================================
10)TKDK'DAN MARDİN'E 3 YILDA 158 MİLYON LİRALIK YATIRIMA 68.2 MİLYON LİRALIK HİBE
TARIM ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Mardin İl Koordinatörlüğü, Mardin'de son 3 yıl içerisinde 15'i kadın, 88'i erkek olmak üzere toplam 163 girişimci ile sözleşme imzalayarak, gerçekleşen 158 milyon liralık bu projelere 68.2 milyon lira hibe desteği verdi.
Mardin'de özel bir otelde düzenlenen bir panelde, Avrupa Birliği tarafından aday ve potansiyel aday ülkelere destek olmak amacıyla oluşturulan, katılım öncesi yardım aracının kırsal kalkınma bileşeni olan IPARD II programı 1'inci başvuru dönemi itibariyle sözleşme imzalamaya hak kazananlara detaylı bilgi verdil. Panele, TKDK Mardin İl Koordinatörü Erdal Çelik, kurum personeli, sözleşme imzalamaya hak kazanan başvuru sahipleri ve onların danışman firma temsilcileri katıldı.
Panelin açılış konuşmasını yapan İl Koordinatörü Erdal Çelik, kurumla ilgili bilgiler verdi ve yapılan çalışmaları anlattı. Mardin İl Koordinatörlüğü olarak, 2012 yılında kuruluşlarını gerçekleştirdiklerini, 2013 yılında ise AB'den yetki devri alarak 9'uncu çağrı döneminden itibaren proje başvurusu almaya başladıklarını aktaran Çelik, 2016 yılında sona eren IPARD I programı hakkında detaylı bilgiler verdi. Çelik, IPARD I programı kapsamında, toplam yatırım tutarı 158 milyon lira olan 163 adet projeyle sözleşme imzaladıklarını ve bu projelere toplamda 68 milyon lira hibe ödemesi gerçekleştirdiklerini anlattarak, "İlimizde, çiftçimizin makine-ekipman parkının modernizasyonuna ve genişlemesine katkıda bulunduk. Bu destekler sayesinde Mardin'de tamamı Avrupa Birliği standartlarında olmak üzere 29 adet süt üreten, 6 adet kırmızı et üreten tarımsal işletmenin kurulmasına hibe destekleri ile katkı sağlanmıştır. Ayrıca süt üretim çiftliklerinin yaşadığı pazar sıkıntısını ortadan kaldırarak ilimizdeki süt hayvancılığı sektörünün gelişimine katkı sağlayacak olan, AB standartlarında gıda güvenliği, hijyen ve çevre koşullarına sahip Mardin'de ilk ve tek olma özelliğini taşıyan 1 adet Süt İşleme Tesisi, IPARD fonları ile ilimize kazandırılmıştır. Bununla birlikte bölgemizdeki besi hayvancılığının gelişimine büyük katkı sağlayacak, tüketeceği enerjiyi güneş enerjisi santrali ile karşılayacak olan ilimizdeki AB standartlarında ilk ve tek olma özelliğine sahip kesimhane ve soğuk hava deposu, IPARD fonları ile ilimize kazandırıldı. Kırsaldan kente göçü önlemek, istihdam ve iş olanaklarını artırmak için yapılan çalışmalar kapsamında; 89 adet çiftlik faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi (arıcılık, süs bitkisi ve tıbbi-aromatik bitki yetiştiriciliği), 28 adet yerel gıda ürünleri ve el sanatları (mısır kurutma ve depolama tesisleri, bakliyat işleme ve paketleme, tahin üretimi, ahşap işleme, iğne oyası atölyesi) ile 9 adet kırsal turizm (otel, aquapark açık yüzme havuzu, halı saha vb.) yatırımlarına hibe desteği verildi. İlimizde, çiftçimizin makine-ekipman parkının modernizasyonuna ve genişlemesine katkıda bulunduk. Bu kapsamda 75'i traktör olmak üzere, 47.766 adet yeni makine-ekipman alımına destek verdik. Ayrıca gençlere ve kadınlara uyguladığımız pozitif ayrımcılıkla ilimizde yapılan toplam 163 IPARD yatırımının 88'i erkek ve 15'i kadın girişimci tarafından hayat bulmuştur. Verdiğimiz desteklerle toplam 910 kişiye istihdam sağlandı" dedi.
Çelik, IPARD-II programının ilk çağrısında Mardin'den yatırım tutarı 11.8 milyon lira ödenmesi planlanan hibe tutarının yaklaşık 7 milyon lirası olan 8 projenin sözleşme imzalamaya hak kazandığını ifade etti. Bu 8 projenin 2'sinin arıcılık, 1'inin kırsal turizm, 4'ünün de hayvancılık ve 1'inin de makine parkı alanında olduğunu kaydeden Çelik, "Zorlu bir sürecin ardından bu aşamaya geldiğiniz için sizleri tebrik ediyorum. Belki bu süreçte maddi ve manevi kayıplarınız oldu farkındayız fakat artık sona gelindi. Taslak sözleşmeler dağıtılacak ve en kısa zamanda da asıl sözleşmeler imzalanarak resmi süreç başlamış olacak. Ayrıca, IPARD II için ülkemiz ve Avrupa Birliği arasında imzalanan finansman Anlaşması yürürlüğe girmiş olup akreditasyon süreci tamamlanmıştır. Bu kapsamda 2'inci çağrı ilanına en kısa sürede çıkılacağının müjdesini de vermek isterim" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
---------------------
Programdan görüntü
TKDK İl Koordinatörünün açıklaması,
Hayata geçen projelerden görüntüler
Genel ve detay görüntüler
Haber Kamera: Nezir GÜNEŞ/MARDİN, -
=======================================================
11)YERLİ VE YABANCI PASTACILAR SAMSUN'DA YARIŞTI
SAMSUN'da 'Master Of Cake Samsun Pasta Yarışması' başladı. Yurt içi ve dışından 300'e yakın yarışmacının katıldığı organizasyonda Türkiye Cumhuriyeti Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan pastaları dikkat çekti. Yarışma sonuçları yarın açıklanacak.
Samsun'da Butik Pastacı Zümra Uludoğan ve Empati Organizasyon tarafından ortaklaşa düzenlenen 'Master Of Cake Samsun Pasta Yarışması' başladı. Yurt içi ve dışından 500 pastacının şeker hamurundan yaptıkları yaklaşık 300 pasta tanıtılacak. Yarışmacıların yaptığı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan pastaları dikkat çekti. Pastacılar doğa, insan, hayvan, dans eden çift ve birbirinden farklı pastalar yaparak yarışmada dereceye girmek için mücadele edecek. Yarışmanın Genel Koordinatörü Zümra Uludoğan Master Of Cake Samsun Pasta Yarışması'nın 2'ncisinin düzenlendiğini belirterek, şöyle dedi:
"Türkiye'nin en büyük pasta yarışmalarından biri Samsun'da gerçekleşiyor. İki gün sürecek festivalde Türkiye'nin 4 bir köşesinden ve yurt dışından pastacılarımız bir araya geldi. Şeker hamurundan hazırlanmış birbirinden ilginç modellemeler yarışacak. Yaklaşık 300 pasta yarışmaya katıldı. Festivale 500 pastacı katıldı."
Empati Organizasyon sahibi Savaş Gömeç ise pastacılık yarışmasını Samsun'a kazandırmanın mutluluğunu yaşadıklarını belirterek, "Türkiye'nin en büyük pasta yarışması, 19 Mayıs 1919 gibi Türkiye için çok önemli bir tarihin kutlandığı haftaya denk gelmesi bizim için ayrıca mutluluk" diye konuştu.
Yarışmaya İstanbul'dan ekibiyle birlikte katılan ve şeker hamurundan yaptığı kadın pastalarıyla dikkatleri üzerine çeken Bayram Pak ise, "Bu pastalar şeker hamurundan yaklaşık 2 gün içinde bitti. Biz dünyada olmayan yenilebilir kumaş yaptık ve pastalarımızda da kullandık" şeklinde konuştu.
Şeker hamurundan yapılan ilginç pastalar sergi alanındaki yerini aldıktan sonra Türkiye Aşçılar Federasyonu'ndan ülkenin en iyi aşçılarının, pasta ustalarının, en iyi şeker sanatçılarının yer aldığı jüri tarafından yarın değerlendirilerek dereceye girenler açıklanacak.
Görüntü Dökümü :
--------------------------
Pastalardan detay
Organizasyondan detay
Savaş Gömeç ile röportaj
Zümra Uludoğan ile röportaj
(SÜRE : 5.34 - BOYUT : 177.5 MB)
Haber-Kamera : Hakan ÇELİKBAŞ/SAMSUN, -
=============================================
12)GAZİANTEP'TE 'ASANSÖR STANDARDI' SEMİNERİ
GAZİANTEP'te makine mühendisleri ile ve asansör firması sahiplerine yönelik 'Asansör Standardı' konulu seminer verildi.
Makine Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi'nde düzenlenen 'TS EN 81-20/50 Asansör Standardı' adlı seminerine; Asansör Yönetmeliği Başdenetçisi Fehmi Pireci, makine mühendisleri ve asansör firması sahipleri katıldı. Asansörlerin standart hale getirilmesi için çalışmaların yapıldığı anlatılan seminere konuşmacı olarak katılan Fehmi Pireci, katılımcılara 'TS EN 81-20/50 Asansör Standardı' hakkında bilgiler verdi. Seminere katılanların sorularını da yanıtlayan Pireci, asansörlerin standartlarının anlaşılmadığını ve standartların hepsinin bilinmediğini kaydetti.
Görüntü Dökümü
----------------------------
Seminere katılanlar
Fehmi Pireci'nin konuşması
Genel ve detay görüntüler
Haber: Metin Faruk TAMER-Kamera: Ahmet ÖZER-GAZİANTEP-DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 141 MB
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-9 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?