Dha Yurt Bülteni-9

Silopi'de polis panzeri eve çarptı; 2 çocuk öldü (2) -yeniden

ŞIRNAK'ın Silopi İlçesi'nde dün gece zırhlı polis panzerinin bir eve çarparak girmesi sonucu, yataklarında uyuyan kardeş 2 çocuğun ölümüne neden oldu. Olayla ilgili savcılık soruşturma başlattı.

Silopi Karşıyaka Mahallesi 715'inci sokakda dün saat 23.50'de meydana gelen olayda, zırhlı polis panzeri belirlenemeyen bir nedenle, Mesut Yıldırım'ın evine çarparak içeri girdi. Girdiği odanın karşı tarafına kadar giden polis panzeri, duvar ve kolonları yıkarken, içerde yatakta uyuyan 7 yaşındaki Muhammet ve 6 yaşındaki Furkan kardeşlerin ölümlerine neden oldu.

Olayın duyulmasının ardından kaza bölgesine çok sayıda çevik kuvvet polisi sevkedilerek, ezilme sonucu can veren 2 kardeşin cenazeleri Silopi Devlet Hastanesi Morgu'na kaldırıldı. Hastane morgunda yapılan otopsi ardından 2 kardeş, toprağa verilirken, baba Mesut Yıldırım Hz. Osman Camii'nde kurulan taziyede, başsağlığı dileklerini kabul etmeye başladı.

Kazaya neden olan polis panzerinin MHP İlçe Binası'nı korumakla görevli olduğu belirtildi. Cumhuriyet Sacılığı, 2 çocuğun ölümüne neden olan kaza ile ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü:

---------------------

Evin görüntüsü

Oda içinde yıkılan eşyalar

Yerde duran saat

Sokaktan ve evden görüntüler

Haber - Kamera: Mehmet Selim YALÇIN/SİLOPİ,(Şırnak), -

==================================================

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Özge'nin babasına telefon (2)

ÖZGE ADIMLARINI PROFESYONELCE ATACAK

Antalya'da babası Ali İhsan Yıldırım'ın 150 liraya yaptığı düzenekle protez bacağıyla hayatı adımlayan 3 yaşındaki minik Özge, artık Kepez Devlet Hastanesi'nde fizyoterapistler eşliğinde yürüyecek. DHA'nın gündeme taşıdığı bir bacağı protez olan zge Yıldırım'a Türkiye'nin dört bir tarafından destek gelmeye devam ediyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın telefonla aradığı baba Ali İhsan Yıldırım'a bir destek de Antalya Kamu Hastaneleri Birliği'ne bağlı Kepez Devlet Hastanesi'nden geldi.

Kepez Belediyesi'ne ait bir ambulansla hastaneye getirilen Özge, doktorlar ve fizyoterapistler eşliğinde adım atmaya başladı. Kepez Devlet Hastanesi Başhekimi Adil Gökmen, Özge'nin bundan sonraki fiziksel eğitim süreci ve proteze alışma sürecini kendilerinin yöneteceğini söyledi. Her gün Özge'yi hastaneye taşıyacaklarını dile getiren Gökmen, "Özge'nin önce 1 saat rehabilitasyonunu sağlayacağız. Ardından oturmasından kalkmasına, merdiven çıkmasından tuvalet alışkanlığında protezine kullanmasına kadar tüm eğitimlerini haftanın beş günü hastanemizde sağlayacağız. Özge böylece hayata daha sıkı tutunabilmesini sağlamak istiyoruz" dedi.

BURADAKİ MERDİVENLERDE TAKILMIYOR

Artık yüzünde gülümseme eksik olmayan baba Ali İhsan Yıldırım da burada daha güzel düzeneklerin olduğunu belirterek, "Burada merdiven düzeneği de var. Bizim merdivenlerde takılıyordu burada takılmıyor. Burada tecrübeli insanlar var, inşallah koştuğu günleri de göreceğiz" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------

Ali İhsan Yıldırım'ın protez takması

Özge'nin merdiven çıması

Özgenin bantta yürümes

Başhekim

Baba

Özge'den detay

Fizik tedavi servisiden çıkarken görüntüsü

Hastane dış plan

Haber: Hasan DEMİRBAŞ- Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA-

===============================================

Kızını taciz ettiğini öne sürdüğü minibüs şoförünü bıçakladı

Güvenlik kamerası görüntüleri

TEKİRDAĞ'ın Çorlu İlçesi'nde dün gece halk otobüsü şoförü Ferhan Y.'yı bıçakla yaralayan şüphelinin araca binen kadın yolcu Türkan A. olduğu tespit edildi. Gözaltına alınan Türkan A.'nın, 8 yaşındaki kızını taciz etmekle suçladığı Ferhan Y. ise iddiaların asılsız olduğunu belirterek, "Herkes bir iddiada bulunabilir benim bir suçum yokö dedi. Halk otobüsünde yaşanan bıçaklama ve tartışma anları ise aracın güvenlik kamerasınca saniye saniye görüntülendi.

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi'ne ait 59 ZC 475 plakalı halk otobüsü şoförü Ferhan Y.'nin kullandığı araç, yolcuları almak için dün gece Kumyol Caddesi üzerindeki durağa yanaştı. Burada araca binen Türkan A., otobüs hareket edeceği sırada çantasından çıkardığı bıçakla Ferhan Y.'yi bıçakladı. Daha sonra ikili arasında çıkan tartışmada genç kadın, 'Öldüreceğim seni, sen benim kızımı nasıl taciz edersin?' diye bağırırken, şoför Ferhan Y. ise 'Ne tacizi sen manyak mısın?' diye karşılık verdi. Elinden bıçağı alınan Türkan A. ve Ferhan Y., diğer yolcuların araya girmesiyle araçtan indirildi. Olay yerine gelen polis ekiplerince Türkan A. gözaltına alınarak polis merkezine götürüldü.

"KIZIMI TACİZ ETTİö

Genç kadın polis merkezinde, Ferhan Y.nin 8 yaşındaki kızını taciz ettiği için bıçakladığını söyledi. Gece yarısı alınan ifadesinin ardından Türkan A., serbest bırakıldı. Hafif yaralanan Ferhan Y. ise tedavisinin ardından bugün polis merkezine gelerek ifade verdi. Cumhuriyet Polis Merkezi'nde ifadesi alınan Ferhan Y., gazetecilere taciz iddialarının asılsız olduğunu söyledi. Halk otobüsünde kameralar olduğunu ve her şeyin oradan görülebileceğini kaydeden Ferhan Y., Türkan A.'yı daha önceden tanıdığını ve çantasından kart çıkaracağını zannederken bıçakla saldırdığını belirterek, "Herkes bir iddiada bulunabilir benim bir suçum yok ki. Kamera kayıtları var araçta, 7/24 izleniyor zaten. Evet eskiden tanıdığım bir bayandı, bunda kötü bir şey yok. Araçlarda kameralar her şeyi izliyor. Benim suçum varsa şuanda dışarıya çıkartmazlar zaten. Ben çantadan kart çıkartıyor zannettim. Muhatap olmuyorum kimseyle zaten. Onun için bekledim. O sırada biranda saplayınca bende bıçağı aldım elinden o kadar. İddialar asılsızdır buda ortaya çıkar zatenö şeklinde konuştu.

GÜVENLİK KAMERASINA YANSIDI

Dün gece yaşanan bıçaklı saldırı ve tartışma anları, halk otobüsünün güvenlik kameralarınca kaydedildi. Görüntülerde durakta otobüse binen Türkan A., çantasından çıkardığı bıçakla Ferhan Y.'ye saldırdığı ve daha sonra aralarında tartışma çıktığı görüldü. Polisin olayla ilgili soruşturması sürüyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Polis merkezi tabelası

-Ferhan Y. ile Röp.

-Güvenlik kamerası görüntüsü

-Genel görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet YİRUN/ÇORLU(Tekirdağ),-

========================================

Ağbaba: Türkiye katliamlar ülkesi olmuştur

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, AK Parti hükümetlerinin Suriye politikalarını eleştirirken, "Maalesef Türkiye, AK Parti'nin izlemiş olduğu politikalar sonucunda tam bir katliamlar ülkesi olmuştur, bir Ortadoğu ülkesi olmuştur" dedi.

Suruç İlçesi'nde 33 kişinin yaşamını yitirdiği canlı bomba saldırısıyla ilgili ilk duruşmayı izlemek üzere milletvekilleri Mahmut Tanal, Şenal Sarıhan ve Ali Şeker ile birlikte Şanlıurfa'ya gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba, partisinin İl Başkanlığı'nı ziyaret etti. CHP İl Başkanı Aziz Aydınlık tarafından karşılanan Ağbaba ve beraberindeki milletvekilleri, partililerle bir araya geldi.

Burada açıklama yapan Veli Ağbaba, AK Parti hükümetlerinin Suriye politikalarını eleştirdi. Türkiye'nin yanlış politikalar nedeniyle katliamlar ülkesine döndüğünü savunan Ağbaba, şunları söyledi:

"7 Haziran seçimlerinde 400 vekil üzerine kurulu, 400 vekilin faturası olarak karşımıza çıktı bu Suruç olayı. Suruç'ta gencecik bedenler Suriye politikaları sonucunda beslenen ve büyüyen insanlar tarafından katledildi. Suruç aslında bir sonuçtu. Suruç AK Parti'nin yanlış Suriye politikalarının sonucudur. Maalesef Türkiye, AK Parti'nin izlemiş olduğu politikalar sonucunda tam bir katliamlar ülkesi olmuştur. Türkiye artık izlenen politikalar sonucunda maalesef bir Ortadoğu ülkesi olmuştur. Ortadoğu ülkesi demek, mezhep savaşlarının olduğu, kan ve gözyaşının döküldüğü ülke demektir. Artık Ankara, İstanbul, Şanlıurfa ve Gaziantep, maalesef Afganistan'ın Kabil'inden, Irak'ın Bağdat'ından farklı bir kent konumunda değildir."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------------

CHP il binası

Toplantıya katılan milletvekilleri

Veli Ağbaba'nın konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ömer PINAR-ŞANLIURFA-DHA)

=============================================

Suriyeli engelli kardeşlerin dramı

HATAY'ın Reyhanlı İlçesi'nde yaşayan Suriyeli Al Kanatri ailesinin 4 ferdi küçük yaşlarda geçirdikleri hastalık nedeniyle yürümekte zorluk çekiyor ve ellerini kullanamıyor.

İç savaşın devam ettiği Suriye'nin İdlib kentinden kaçarak geldikleri Türkiye'de yaşamlarına devam eden Al Kanatri ailesinin biri kız 4 çocuğu el ayaklarını kullanamadıkları gibi ancak başkalarının yardımı ile hareket edebiliyor. Ailenin en büyük çocuğu 24 yaşındaki Lokman Al Kanatri, kendisinin ve kardeşlerinin doğumdan 1,5 yıl sonra el ve ayaklarının eğrildiğini söyledi. Küçük yaşlarda fizik tedavi uygulanmasına rağmen normale dönemediklerini anlatan Al Kanatri, "Annem ve babam akraba değil, ancak biz dördümüzde de aynı hastalık var. Ellerimiz ve ayaklarımız normal insanlar gibi değil. Günlük yaşantımızda zorluk çekiyoruz. Yürüyemiyoruz, ellerimizi kullanamıyoruz. Dizlerimizin üzerinde ya da başkalarının desteği ile hareket edebiliyoruz" dedi.

Reyhanlı'da oturdukları evde yaşam mücadelesi veren Al Kanatri ailesinin diğer ferdi 22 yaşındaki Burhan, ise hayırseverlerin verdiği akülü sandalyeyi 4 kardeş kullandıklarını belirterek, "Bazen gezmeye veya bir alış verişe çıkmak zorunda kaldığımız da oluyor. Hayırseverler tarafından verilen bir akülü sandalyemiz var. Bunu ablamız Rabia ve 10 yaşındaki kardeşim Mehmet Diyap ile dördümüz ortaklaşa kullanıyoruz. Savaş nedeniyle Türkiye'ye geldik. Bize bakan yaşlı bir annemiz var, o da belinden hasta. Küçük yaşlarda fizik tedavisi yapılmış. Hayırseverlerin bizlere yardım eli uzatmasını istiyoruz. Halen başkalarının verdiği yardımlarla yaşantımızı sürdürüyoruz."

Görüntü Dökümü

---------------------------

Aile fertleri toplu halde otururken

Ellerinin yakın plan görüntüsü

Çorabı çıkartılan gencin ayaklarından görüntü

Kardeşlerin yan yana görüntüleri

Lokman'ın konuşması

Çocuk dizlerinin üzerinde hareket ederken

Diğerleri dizlerinin üzerinde yürümeye çalışırken

Dizlerin yakın plan görüntüsü

Annesi ayakkabı giydirirken

Kapıdan çıkarken

Duvara ve pencere demirine tutunarak yürürken

Birinin yardımı ile merdivenden inerken

Akülü tekerlekli sandalyeye binerken

Burhan'ın konuşması

Haber-Kamera: Ferhat DERVİŞOĞLU/REYHANLI(Hatay),

===========================================

Yedi tokat yüzünden, tekel bayini öldürüp, 3 kişiyi yaralamış

KONYA'da silahlı saldırıda tekel bayi Abdullah Güner'in öldürülmesi, yanındaki 3 kişinin yaralanmasıyla ilgili olarak olayın zanlısı Fatih Toprakçı ile 5 şüpheli, polis tarafından yakalandı. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Fatih Toprakçı ifadesinde, saat 22.00'den sonra satış yasağına rağmen bayinin kendisine başka marka bira vermesine tepki gösterince tekme tokat dövüldüğünü, 100 lirasının da geri verilmediği için silahlı saldırı düzenlediğini, ancak pişman olduğunu söyledi.

Olay, geçen 29 Mayıs Cumartesi günü saat 23.30 sıralarında merkez Meram İlçesi Büyük Aymanas Mahallesi Karagöl Sokak'taki tekel bayiinde meydana geldi. Abdullah Güner (28), işlettiği tekel bayisinde kayınpederi Naim Çalışkan (55), kardeşleri Mustafa Güner (30), Ali Murat Güner (41) ve Ali Murat Güner'in oğlu Zekai Güner (19) ile birlikte oturduğu sırada saat 22.30 sıralarında Fatih Toprakçı (32) geldi.

Toprakçı, saat 22.00'den sonra satış yasağına rağmen 100 lira verip iki bira istedi. İddiaya göre Güner, Toprakçı'nın istediği marka birayı değil de, başka bir marka bira verdi. Bunun üzerine Toprakçı, tepki gösterdi.

"BU SAAT BİRA BULUYORSUN DA, MARKASINI MI BEĞENMİYORSUN"

İddiaya göre Güner de, "Bu saatte bira buluyorsun da, markasını mı beğenmiyorsun" deyip Toprakçı'ya tokat attı. Güner'in yanında bulunan kardeşleri de Toprakçı'ya tekmeyle saldırıp, dışarı çıkarttı.

TEKEL BAYİNE SİLAHLI SALDIRI

Buna sinirlenen Toprakçı, otomobiliyle evine gidip av tüfeğini aldı, ardından da arkadaşları Salim M. (25), Ömer B. (20) ve Bayram D.'yi (25) yanına alıp tekel bayiine geldi. Bu sırada Toprakçı'nın eşi, kardeşi Gökhan Ş.'ye (25) telefon açıp, durumu anlattı. Gökhan Ş. de yanına tabancaya alıp, arkadaşı Mehmet A. (26) ile birlikte eniştesi Fatih Toprakçı'nın baskın yapacağı tekel bayiine geldi.

Araçtan inen Fatih Toprakçı, av tüfeğiyle rastgele ateş açarak işyerinin içine girip, ateş etmeye devam etti. Açılan ateş sonucu Abdullah Güner, kardeşleri Ali Murat Güner, Mustafa Güner ve yeğeni Zekai Güner, vücutlarına isabet eden saçmalar sonucu yaralandı. Abdullah Güner'in kayınpederi Naim Çalışkan da, saldırıdan kendini korumak için kaçmak isterken düşüp bacağını yaraladı.

Saldırı sırasında Fatip Toprakçı'nın kayınbiraderi Gökhan Ş. de tekel bayiine gelip, iddiaya göre işyeri önünde tabancayla havaya ateş açtı. İki saldırgan daha sonra geldikleri otomobillere binip kaçtı. Olay yerine çok sayıda polis ve ambulans sevk edildi. Göğsünden yaralanan Abdullah Güner, yapılan tüm müdahaleye rağmen olay yerinde yaşamını yitirdi. Diğer 4 yaralı da ambulanslarla kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı. Yaralılardan Ali Murat ve oğlu Zekai Güner'in hayati tehlikesinin devam ettiği belirtildi.

Uğradığı silahlı saldırıda ölen ölen Abdullah Güner'in, 6 ay önce evlendiği ve baba olmaya hazırlandığı öğrenildi.

POLİS, ZANLIYI YAKALAMAK İÇİN 12 BİN ARACI TEK TEK İNCELEDİ

Olayın ardından Konya Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, özel bir ekip kurup saldırganların yakalanması için çalışma başlattı. Polis, saldırganların eşkal ve kaçtıkları araç hakkında bilgi almak için yaralıların ifadesine başvurdu. Yaralıların her biri de farklı eşkaller ve farklı araç modeli, rengi vermesi üzerine polis, yaralıların ifadesi doğrultusunda çalışmasını sürdürdü.

4 farklı marka ve model ile 3 farklı renkteki kentte bulunan yaklaşık 12 bin aracı tek tek inceledi. Verilen model ve renkteki bir araçlardan birinin mobese kayıtlarında merkez Karatay İlçesi Tatlıcak Mahallesi'ne sürekli gelip gittiğini belirledi. Saldırganın bu mahallede uyuşturucu satın alabileceği üzerinde yoğunlaşan polis, araç ruhsatının kayıtlı olduğun kadınla görüştü. Araç sahibi ise otomobili eşinin kullandığını söyledi.

Eşi Fatih Toprakçı'nın fotoğrafı saldırıya uğrayan yaralılara teşhis edildi. Ardından gidebileceği adreslere tek tek baskın yapıldı. Yapılan baskın sonucu Fatih Toprakçı, kayınbiraderi Gökhan Ş. ve arkadaşları Salim M., Ömer B., Bayram D. ve Mehmet A., iki farklı adresteki saklandıkları dağ evinde yakalandı.

YEDİĞİ TOKAT YÜZÜNDEN DEHŞET SAÇTI

Gözaltına alınan şüphelilerden Fatih Toprakçı, suçunu itiraf etti. Toprakçı'nın ilk ifadesinde, "Ben gün boyu alkol alıp, uyuşturucu hap içtim. Gece saat 22.30'da da bira almak için tekel bayiine gittim. Çünkü daha öncede o tekel bayiden satış yasağından sonrada içki almıştım. 100 lira verip, iki bira istedim. Onlarda bana başka marka bira verdi. Ben de tepki gösterdim. Bunun üzerine işyeri sahibi "Bu saatte bira buluyorsun, markasını mı beğenmiyorsun" diyerek tokat attı. Ardından yanındakiler tekmeyle saldırdı. Ben de yediğim tokada sinirlenip, evden tüfek alıp arkadaşlarımla tekel bayiine gittim. Araçtan tek başına inip rastgele ateş açtım. Pişmanım" dediği öğrenildi. Yapılan sorgulamanın ardından adliyeye sevk edilen 6 şüpheliden Fatih Toprakçı, tutuklandı, diğer 5 şüphelide tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Görüntü Dökümü

---------------------

Şüphelilerin Asayış Şube müdürlüğünden çıkartılıp minibüse bindirilmesi

Asayiş şübe müdürlüğü binası ve şüphelinin aracından detay

Olay günü yaralılardan ve olay yerinden detay

Haber- Kamera: İsmail AKKAYA KONYA

==========================================

Yeni geliştirilen yangın söndürme sistemi test edildi

BOLU Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü'nde, suyun ıslaklık yapısını artırarak yangının daha kısa sürede söndürülmesini sağlayan '3 fonksiyonlu su aktivatörü' adlı sistemin testi yapıldı.

Yüksek kimya teknojileri üretimi yapan yerli bir firma, özellikle ahşap bina ve orman yangınlarında kullanılması için uzun süren Ar-Ge çalışmaları sonunda sistem geliştirdi. Türk Standartları Enstitüsü (TSE) onaylı '3 fonksiyonlu su aktivatörü', Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü bahçesinde test edildi. Ateşe verilen lastik, saman ve ahşap malzemeler, geliştirilen toz şeklindeki ürün ile ıslaklık yapısı artırılan suyun sıkılmasıyla kısa sürede söndürülürken, yanan yerlerin de hemen soğuduğu görüldü. Sistem, itfaiyecilerden tam not aldı.

Şirketin Ar-Ge sorumlusu Muhammet Gencer, yeni ürünü orman ve itfaiye teşkilatı için geliştirdiklerini belirterek şöyle konuştu:

"Normal su yüksek sıcaklıktan dolayı özellikle orman yangınlarında buharlaşıyor. Bu ürün suyun ıslaklık yapısını artırıyor. Islaklık yapısını artırmak demek milim noktaya düşen suyun verdiği efekt neyse bu su aktivatörünü suyun içerisine koyduğumuz zaman 16 kat gibi işlev görüyor. Bu haliyle de yangının söndürülmesini, ilerlemesini ve ahşaptan dumanlar çıkarken elle tutulabilecek derecede soğumasını sağlıyor. Şu an 70 litre suyla lastikleri, samanları ve ahşap malzemeyi söndürdük. Bir orman yangını var, 5 tonluk 10 tane arazözle gittiniz. 50 ton su harcıyorsunuz. Arazözün içerisine bu ürünü koyduğunuz zaman 10 tonla aynı işi bitirmeniz mümkün."

Sistemin Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü bünyesine dahil edilmesi için görüşmeler yapılacağı belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------------------

-Yanan malzemelerden görüntü

- Alev alev yanan malzemeleri yeni ürünle söndürme

-İtfaiyecilerin söndürülen malzemeyi elleriyle sıcaklığına bakmaları

-Muhammet Gencer ile röp

Dosya adı: blyangınsondurme

HABER-KAMERA: Mutlu YUCA/BOLU

================================================

Suruç saldırısıyla ilgili duruşma öncesi yoğun önlem

ŞANLIURFA'nın Suruç İlçesi'nde geçen yıl 33 kişinin yaşamını yitirdiği DEAŞ'lı canlı bombanın intihar saldırısıyla ilgili 1'i tutuklu, 2'si firari sanığın yargılanmasının öğleden sonra başlayacağı Hilvan İlçesi'ndeki duruşma nedeniyle, yoğun güvenlik önlemleri alındı.

20 Temmuz 2015'te Türkiye'nin çeşitli illerinden Suruç'a gelerek, ilçeye komşu olan Suriye'de, terör örgütü PKK'nın bu ülkedeki kolu PYD denetimindeki Kobani kentinin, yeniden inşası için oyun alanları ve çocuklara oyuncak götüren Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyelerinin bulunduğu grup, Amara Kültür Merkezi'nde basın açıklaması yaptığı sırada, canlı bomba Şeyh Abdurrahman Alagöz üzerindeki patlayıcıyı infilak ettirdi. Canlı bomba saldırısında 33 kişi öldü, çok sayıda kişi yaralandı.

Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan ve 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede tutuklu Yakup Şahin ile Suriye'de bulunduğu belirtilen Deniz Büyükçelebi ve İlhami Bali hakkında 104'er kez müebbet hapis cezası isteniyor.

Sanıkların yargılanmasına bugün öğleden sonra Hilvan İlçesi'nde bulunan Şanlıurfa Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nün bulunduğu alanda yer alan 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlanacak. Şanlıurfa'daki salon kapasitesinin yetersizliği Hilvan'a alınan duruşma nedeniyle jandarma ve polis tarafından yoğun güvenlik önlemleri alındı. TOMA ve zırhlı araçlarla güvenlik önlemi alınan kampüsteki duruşma öğleden sonra başlayacak.

CHP VE HDP HEYETİ DE İZLİYOR

Saldırıda ölenlerin yakınları, saldırıda yaralananlar, CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP milletvekilleri Mahmut Tanal, Ali Şeker ve Şenal Sarıhan, HDP milletvekilleri Dilek Öcalan, İbrahim Ayhan ve Mahmut Toğrul, Tanıklar İnisiyatifi ile çok sayıda insan hakları gözlemcisi de duruşmayı izlemek üzere Hilvan'a geldi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------------

Duruşmanın yapılacağı kampüs

Duruşmayı izlemeye gelenler

Jandarma ve polisin güvenlik önlemi alması

CHP'li heyetin gelmesi

Genel ve detay görüntüler

Haber: Ali LEYLAK-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA-DHA)

=======================================

FETÖ'den ihraç edilen 11 öğretmen adliyede

UŞAK'ta, FETÖ/PDY'nin mahrem yapısına yönelik olarak 6 gün önce düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 11 öğretmen adliyeye sevk edildi.

Uşak Cumhuriyet Başsavcılığı'nca FETÖ/PDY'ye yönelik sürdürülen soruşturma kapsamında, daha önce kanun hükmünde kararnameyle görevinden ihraç edilen 11 öğretmen, Uşak İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri tarafından geçen 29 Mart'ta gözaltına alındı. FETÖ/PDY'nin mahrem yapısına yönelik olarak gözaltına alınan ve emniyetteki işlemleri tamamlanan 11 kişi, bugün adliyeye sevk edildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Şüphelilerin polis midibüsü ile hastaneye getirilişi

Şüphelilerden görüntü

Haber-Kamera: Yavuz KUŞDEMİR/ UŞAK,

======================================

Asgari ücret ile çalışan işci bulduğu bin 800 lirayı polise teslim etti

BURSA'nın İnegöl ilçesinde, bir alışveriş merkezinde bin 800 lira bulan Okan Çelebi (26), parayı sahibinin bulunması için polise verdi. Çelebi, bulduğu paranın kendilerine ait olduğunu söyleyen iki kişinin belirttiği rakamlarla bulduğu para uyuşmadığı için vermediğini kaydetti.

İnegöl'de bir fabrikada işçi olarak çalışan Okan Çelebi, dün gezmek için gittiği alışveriş merkezindeki banka şubesi önünde bin 800 lira buldu. Çelebi, paranın sahibini ararken yanına gelen iki kişi, parayı kendilerinin düşürdüğünü söyledi. Bu kişilerin bildirdikleri miktar, bulunan para ile aynı olmayınca Okan Çelebi, polis merkezine gitti. Bulduğu parayı polise teslim eden Çelebi, bir fabrikada asgari ücret ile çalıştığını belirterek,"Üç ay önce ben de 800 lira kaybettim. Bulamadım. Bayağı sıkıntı yaşadım ve kredi çekmek zorunda kaldım. Parayı bulunca benim çektiğim parasal sorunlar aklıma geldi. Başkasının yaşamaması için önce sahibini aradım. Yanıma gelen iki kişiye güvenmedim. Parayı polise teslim ettim. Umarım bulurlar" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Paraların polise teslim edilmesi

Polis karakolu ve emniyet ekipleri görüntü

Parayı bulan genç röportaj

Haber-Kamera: Yavuz YILMAZ/ İNEGÖL (Bursa), -

================================================

İşitme engelli gençler golf milli takımı için hazırlanıyor

SAMSUN'da yaşları 16 ile 19 arasında olan işitme engelli 27 genç, 18- 31 Temmuz tarihleri arasında düzenlenecek 2017 İşitme Engelliler Olimpiyat (Deaflympics) Oyunları'nda golf dalında milli forma giymek için hazırlanıyor.

Samsun'da bu yıl 18- 31 Temmuz tarihleri arasında düzenlenecek 2017 İşitme Engelliler Olimpiyat (Deaflympics) Oyunları'na golf dalında milli forma giymek isteyen yaşları 16 ile 19 arasında olan işitme engelli 27 genç, Samsun Büyükşehir Golf Kulübü'nde çalışmalarına ara vermeden devam ediyor. Golf Milli Takımı Baş Antrenörü Hamza Sayın ve yardımcı antrenör Osman Nallı tarafından verilen derslerde öğrenciler birbirleriyle kıyasıya mücadele ederek milli formayı giymek için çaba harcıyor.

Öğrencilerin ilk defa golf sporuyla tanıştığını ve ellerinden geleni yaptığını belirten Golf Milli Takımı Baş Antrenörü Hamza Sayın şunları söyledi:

"Samsun Golf Kulübü antrenmanını yapıyorlar. 16-19 yaş arasında İşitme Engelli Golf Milli Takımı'nın aday kadrosundalar. Bu antrenmanlara 3 ay önce başladık. Amacımız olimpiyatlara bu arkadaşlarımızı hazırlamak. İlk başta tereddüt ettiler. Çünkü bu spor bilindik bir spor değil. Ülkemizde çok az kişinin bildiği bir spor dalı. Branş olarak da işitme engellilerde ilk defa yer alıyor. Bu antrenmanlar hem Samsun'da hem de Antalya bölgesinde sürdürülüyor. Şuan elimizde 27 kişilik bir kadro var. Aralarından 8- 12 Mayıs tarihlerinde seçmeler olacak ve 27 gencimizden 20'sini milli takıma girecek."

Görüntü dökümü

--------------

-Sahadan detaylar

-Gençlerin golf oynamaları

-Golf Milli Takımı Baş Antrenörü Hamza Sayın'ın öğrencilere ders vermesi

-Golf Milli Takımı Baş Antrenörü Hamza Sayın'ın açıklamaları

(Süre: 03.04) - (Boyut: 98.04 MB)

Haber-Kamera: Hakan AKGÜN/SAMSUN,