1)MUSUL'UN DOĞUSU DEAŞ'TEN TEMİZLENİNCE EVE DÖNÜŞLER BAŞLADI
IRAK Ordusunun Peşmerge güçleri ile birlikte karadan gerçekleştirdiği ve Koalisyon güçlerinin de havadan destek verdiği Musul operasyonu kapsamında kentin doğusunun DEAŞ'ten temizlendiği belirtildi. Çatışmalar öncesi ve sırasında kenti terk eden Musullu'ların bir kısmı DEAŞ'ten kurtarılan mahallelerdeki evlerine dönmeye başladı.
Irak ordusunun çekilmesi ile 2014 yılından beri Musul'da kontrolü ele geçiren DEAŞ terör örgütünün Musul'dan çıkarılması için 3 ay önce başlatılan operasyon sürüyor. Amerikanın Sesi Radyosu'nda yer alan habere göre, karadan Irak ordusu ile Peşmerge güçleri, havadan ise koalisyon güçlerinin destek verdiği Musul operasyonunda kentin doğusu tamamen DEAŞ'ten temizlendi. Çok şiddetli çatışmaların yaşandığı ve DEAŞ'in bomba yüklü araçlarla daha çok saldırı gerçekleştirdiği operasyon ile kurtarılan bazı mahallelere dönüşler de başladı. Kentin El Zahre başta olmak üzere bir çok Mahallesinde kontrolün Irak ordusu tarafından sağlanması ile burada yaşayan ve operasyon öncesi ve sırasında kaçan Musal'luların evlerine geri döndüğü belirtildi.
KENTİN DOĞUSUNDA KONTROL SAĞLANDI
Irak ordusunda Terörle mücadele güçlerine komutanlık eden Korgeneral Talib Shaghati, kentin doğusunda kontrolü tamamen sağladıklarını, bunun da büyük bir zafer olduğunu belirterek, şimdi Musul'un batısını ele geçirmek için planların yapıldığını söyledi. DEAŞ'ın bombalı araçlarla direnişi nedeniyle kentin batısında binlerce sivilin evlerinde sıkışıp kaldığı belirtilirken, Musul'un batısının eski yerleşim birimi olması ve dar sokakların bulunması nedeniyle operasyonun seyrini daha zorlaştıracağı kaydedildi. Irak ordusunun Musul operasyonunu başlattığı Kasım ayında, Musul'da yaklaşık 1 milyon kişinin yaşadığı tahmin edilirken, Musul operasyonun başlaması nedeniyle Birleşmiş Milletlerin kayıtlarına göre son 3 ayda 148 bin kişi evlerini terk etti.
FOTOĞRLAR
Ferit ASLAN/DİYARBAKIR,
======================================================
2)İNEGÖL'DE FETÖ/PDY SORUŞTURMASINDA 3 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
BURSA'nın İnegöl ilçesinde FETÖ/PDY soruşturması kapsamında aralarında psikoılog, öğretmen ve AFAD çalışAnanın olduğu 3 kişi gözaltına alındI.İnegöl Cumhuriyet Savcılığı'nca devam eden FETÖ/PDY soruşturması kapsamında öğretmenlik yaparken ihraç edilen M.U., çalıştığı AFAD'dan çıkartılan R.B. ve İnegöl Adliyesi'nde Denetimli Serbestlik Müdürlüğü'nde Psikolog olarak çalışan S.G. gözaltına alındı. Psikolog S.G.'nin Bylock kullanıcısı olduğu ortaya çıktı.İnegöl'de sorgulamaları tamamlanan üç kişi bugün "Terör örgütü üyesi olmak" suçundan adliyeye çıkartıldı.
Görüntü bilgisi. Görüntüler, "1901inegolfetoö koduyla inegöl klasöründe
Görüntü dökümü
-------------------------
-Zanlıların adliyeye çıkartılması
-Detaylar
Yavuz YILMAZ/ İNEGÖL (Bursa),
=============================================================
3)SAVCI, 22 SANIK POLİSİN BERAATINI TALEP ETTİ
ANTALYA'da 5 yıl önce 3 polis memurunu şehit eden şizofreni hastası 32 yaşındaki Çağrı Danışman'ı yakaladıktan sonra işkence ederek öldürdükleri iddiasıyla tutuksuz yargılanan 22 polis hakkında cumhuriyet savcısı beraat talebinde bulundu.
4 Ekim 2012 günü akşam saatlerinde Muratpaşa İlçesi Turgut Reis Caddesi'nde şüpheli bir kişinin dolaştığı ihbar edildi. İhbar üzerine olay yerine geçen motorize yunus ekibine şizofreni hastası Çağrı Danışman tarafından ateş açıldı. Polis memuru Mehmet Çolak şehit olurken, meslektaşı Fatih Dinç ise devrilen motosikletin altında kaldı. Şehit Mehmet Çolak'ın tabancasını da alarak otomobille kaçan Danışman, Cezaevi Kavşağı'nda barikat kuran polis memurları Abdullah Bülbül ve Mustafa Kılınç'ı da şehit etti. Fatih Mahallesi'nde vurularak yakalanan Danışman, ambulansla hastaneye götürülürken yolda yaşamını yitirdi. Çağrı Danışman'ın ailesi, oğullarının yakalandıktan sonra dövülerek, işkence edilerek öldürüldüğü iddiasıyla şikayetçi oldu. Şikayet üzerine operasyona katılan 22 polis hakkında 'kasten öldürme' ve 'kendini savunamayacak kişiye işkence yapma' suçlarından dava açıldı.
Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 8'inci duruşmasında cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Cumhuriyet savcısı, Çağrı Danışman'ın kasten öldürülmesi suçundan yargılanan Mustafa E., Mazhar Ziya N. ile Ömer Ş.'nin olayın bu aşamasında yer almadıkları anlaşıldığı için ayrı ayrı beraatlarını talep etti. Savcı, Çağrı Danışman'a yönelik işkence suçundan ise tüm sanıkların delil yetersizliğinden beraatını talep etti.
Sanık polis memurlarından Burhan D., Ali İ., İlhan Ç. ile Mustafa Ö.'nün ise 3 polis memurunu öldüren şizofreni hastası Çağrı Danışman ile silahlı çatışmaya girdiğinin anlaşıldığını kaydeden savcı, elinde iki silah bulunan Çağrı Danışman karşısında sanık polislerin meşru müdafa koşulları içinde hareket ettiğini söyledi. Savcı, bu gerekçeyle çatışmaya giren polis memurları hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesini istedi.
Çağrı Danışman'ın ailesinin avukatı Münip Ermiş ise mütalaaya katılmadığını bildirdi. Münip Ermiş, Çağrı Danışman yaralandıktan sonra çatışmaya girdiğine dair somut bir delil olmadığını ileri sürdü. Münip Ermiş, "Çağrı Danışman, üç polisin öldürülmesiyle öfkeyle infaz edilmiştir. Maktulün herhangi bir direnmesi, mukavemet göstermesi söz konusu değildir. Bu yüzden sanıkların kasten öldürme suçundan cezalandırılmasını talep ediyoruz" dedi. Sanık avukatları ise müvekkillerinin beraatını istedi. Duruşma, ertelendi.
Duruşma sonrası açıklama yapan avukat Münip Ermiş, savcının talebi doğrultusunda karar verilmesi halinde dosyayı temyize götüreceklerini söyledi. Avukat Ermiş, Çağrı Danışman'ın bir ağacın altında yaralı ele geçirildiğini belirterek, "Yaralı bir kişinin iki saat kadar çatışmaya devam etmesi mümkün değil" dedi.
Görüntü Dökümü
---------------
Cağrı Danışmanın babası Cemil Danışman ve avukat Nünip Ermiş'ten görüntü
Avukat Münip Ermiş'in açıklamaları
101 MB/// 03.10"
Haber- Kamera: Mustafa KOZAK/ANTALYA,
=======================================================
4)AHIRDA SIRA GECESİ
BURSA'da bine yakın küçükbaş hayvanı bulunan Şanlıurfalı restoran işletmecisi Ali Koçak ahırda bulunan hayvanların yanında sıra gecesi düzenledi. Şanlıurfa'dan getirttiği 12 kişilik çalgı ekibi ile ahırda sıra gecesi düzenleyen Koçak, "Avrupalılar sütünden ve etinden yararlanmak için hayvanlara Mozart'ın parçaları dinletiyor. Bende bunu Sıra gecesi ile yapıyorum" dedi.Merkez Nilüfer İlçesi'nde "Ciğergah" adı altında kebapçı dükkanı bulunan Ali Koçak, Akçalar Mahallesi'ndeki ahırında bine yakın küçükbaş hayvan besliyor. Doğduğu Şanlıurfa'dan düzenlenen sıra gecelerine katılan 12 kişilik ekibi Bursa'ya davet eden Ali Koçak, ahırda düzenlediği sıra gecesi ile ilginç bir eğlenceye imza attı. İşyerinde burada beslediği hayvanları keserek etlerini sattığını söyleyen Ali Koçak, "İşyerimde günde 60'a yakın küçükbaş hayvan kesiyorum. Bunların etlerini ve ciğerini işyerimde satıyorum. Yabancılar hayvanların sütünden ve etinden daha iyi yararlanmak için Mozart dinletiyor. Bende, Şanlıurfa'nın meşhur sıra gecesi ile hayvanları kesime hazırlıyorum. Bayağıda güzel oldu. Bundan sonrada bu tür etkinliğe devam edeceğim" dedi.
Bu arada Veteriner Hekim Cemal Kuruoğlu, müziğin hayvanlar etkisi üzerindeki etkisi dünyada kanıtlandığını vurgulayarak,, " Türkiye'de böyle bir şeye ilk kez tanık oluyorum. Burada yapılan uygulamada yöresel müzik eşliğinde hayvanlara katkı sağlanıyor. Dünya üzerinde hayvanlardan daha fazla yararlanılması için klasik müzik tercih ediliyor. Müzik kadar iklim ve bölge şartları da çok önemli. Bunlar göz önünde bulundurularak yöresel bir müzik eşliğinde bu hayvanlara böyle bir uygulama yapılması düşünülebilir. Veteriner hekim olarak iyi sonuç alınacağına inanıyorumö dedi.
Görüntü dökümü
------------------------
ahırda sıra gecesi görüntüsü
Detaylar
Eğlence
röpertajlar
İşyerinden görüntü
Faruk KAHRAMAN/BURSA,
=====================================================
5)AKIMA KAPILAN VİNÇ OPERATÖRÜ ÖLDÜ
ŞANLIURFA'da, inşaatta çalışma yapan 23 yaşındaki vinç operatörü Mehmet Badıllı, kaldıracın yüksek gerilim hattına çarpması sonucu ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.Olay, Yenice Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, inşaatta çalışan Mehmet Badıllı operatörlüğünü yaptığı vincin kaldıracını yüksek gerilim hattına çarptı. Akıma kapılan operatör Badıllı için inşaattaki diğer işçiler tarafından sağlık ekipleri çağırıldı. İhbar üzerine gelen sağlık ekipleri, ilk müdahalesini yaptığı Badıllı'yı hastaneye kaldırdı. Acil serviste tedavisine başlanan Badıllı, doktorların müdahalesine rağmen kurtarılamayarak öldü. Badıllı'nın cesedi otopsi için morga konulurken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
----------------------------------
Yerde yatan işçi
Sağlık ekiplerinin yaralı işçiye müdahale etmesi
Vatandaşların toplanması
Genel ve detay görüntüler
( Haber-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA-DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 27 MB
=====================================================
6)BABA YADİGARI EVİ KAMYONLA TAŞIDI
Sinop'un Erfelek İlçesi'nde Erdogan Kalyoncu, babasından kalan evi kamyonun üstüne yükleyerek taşıdı. Sinop'un Erfelek İlçesi'nde ev yüklü kamyonu görenler şaşkınlıklarını gizleyemedi. Erdoğan Kalyoncu, babasından kalan ahşap evi, kamyonun üstüne yükleyerek başka bir bölgeye taşıdı. Kalyoncu, "Evin bulunduğu mevcut arsaya bina yapılacağından bizde baba yadigarı evimizi yıkmak istemedik ve kamyona yükledik. Başka bir arsaya taşıdık. Baba yadigarı diye bu zahmete katlanıyorum. Bu evde gittikten sonra baba yadigarı kalmıyor ki" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
------------------
Evden detay
Kamyonla taşınması
Detaylar
(SÜRE : 3.12- BOYUT : 102 MB)
Haber : İbrahim ASLAN-SİNOP-DHA
========================================================
7)DOĞURDUĞU BEBEĞİ ÇÖP KOVASINA ATTI, 'PANİĞE KAPILMIŞTIM' DEDİ
ESKİŞEHİR'de ilişkiye girdiği erkek arkadaşından hamile kalan ve bunu ailesinden gizleyen 19 yaşındaki K.Ç., karın ağrısı şikayetiyle gittiği özel hastanenin tuvaletinde doğum yaptı. Dünyaya getirdiği erkek bebeği tuvaletteki çöp kovasına atan K.Ç., tutuksuz yargılandığı mahkemede verdiği ifadede, "Paniğe kapılmıştım" dedi.
K.Ç., bir süre arkadaşlık yaptığı O.Ş.'den hamile kaldı. Kilolu olduğu için hamileliğini ailesinden gizleyen K.Ç., yaklaşık 3 ay önce, karın ağrısı şikayeti nedeniyle annesiyle birlikte Eskişehir'deki özel bir hastaneye gitti. K.Ç., hastanede doğum sancılarının artması üzerine tuvalete girerek, burada kendi başına erkek bebek dünyaya getirdi. K.Ç., bebeği tuvaletteki çöp kovasının içine attı.
Hastane görevlileri K.Ç.'yi tuvalette kanlar içerisinde ve yarı baygın halde yerde yatarken buldu. Görevliler, ağlama sesi üzerine çöp kutusundaki bebeği de görüp doktorları çağırdı. Bebek ve anne, hastanede tedaviye alındı. K.Ç. tedavisinin ardından taburcu edilirken, kontrollerinin ardından sağlık durumunun iyi olduğu belirlenen bebek de Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'ne bağlı 0-6 Yaş Grubu Çocuk Yuvası'na verildi.
Anne K.Ç. hakkında dünyaya getirdiği bebeğini çöp kutusuna atarak ölüme terk etmek suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle Eskişehir 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Davanın ilk duruşması dün yapıldı. Tutuksuz yargılanan K.Ç., hamile kaldığını ailesinden ve çevresinden gizlediğini, kilolu olması nedeniyle kimsenin kendisinden şüphelenmediği anlattı. Hamile kaldığı erkek arkadaşı O.Ş.'nin de bilmediğini söyleyen K.Ç. şöyle konuştu:
"O.Ş. ile bir süre duygusal arkadaşlığım oldu. Hamile kaldığımı sonradan öğrendim. Hiç kimse hamile olduğumu bilmiyordu. Annem ile birlikte karın ağrısı şikayeti nedeniyle özel bir hastaneye gittik. Yanından ayrılıp tuvalete girdim. Sancılarım artmıştı. İçeride doğum yaptım. Çok korkmuş ve paniğe kapılmıştım. Bebeği çöp kutusuna bıraktım. Daha sonra içeri gelenler beni yerde kanlar içinde bulmuş. Korkumdan ne yaptığımı bilmiyordum."
Duruşmada hastane görevlileri de tanık olarak dinlendi. Bir görevli, "Genç kız poliklinik bölümünde annesi ile muayene sırası bekliyordu. Tuvalete birkaç kez girip çıktı. En son girdiğinde uzun süre dışarı çıkmadığını annesi fark etmiş. Kızına seslendi. Daha sonra görevli bayan personel içeriye girdiğinde onu yerde kanlar içerisinde yatarken bulmuş. Üzeri kanlı olan genç kızı dışarıya çıkarttık. Düşük yaptı zannettik. İçerideki çöp kovasından ağlama sesini duyunca bebeği gördük. Doktor gelip bebeği yeni doğan servisine götürdü, anne de tedavi altına alındı" dedi.
Duruşma boyunca gözyaşı döken K.Ç., bebeğini öldürme kastının olmadığını söyledi. Mahkeme heyeti diğer tanıkların dinlenmesi için duruşmayı erteledi.
Eskişehir - Kemal ATLAN/DHA
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-4 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?