Dha Yurt Bülteni-4 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-4

Dha Yurt Bülteni-4

1)ÇANAKKALE BOĞAZI'NDA FUEL OİL YÜKLÜ TANKERLER ÇARPIŞTIÇANAKKALE Boğazı'nın Marmara Denizi girişinde, Karabiga 2 numaralı demirleme mevkiinde bekleyen fuel oil yüklü iki tanker, bu sabah birbiriyle sürtünerek çarpıştı.

30.11.2016 10:29

1)ÇANAKKALE BOĞAZI'NDA FUEL OİL YÜKLÜ TANKERLER ÇARPIŞTI

ÇANAKKALE Boğazı'nın Marmara Denizi girişinde, Karabiga 2 numaralı demirleme mevkiinde bekleyen fuel oil yüklü iki tanker, bu sabah birbiriyle sürtünerek çarpıştı. Petrol tankerlerinin birbirlerine sürttüğü kaza, şans eseri ucuz atlatıldı. Rusya'nın Novorossiysk Limanı'ndan İtalya'nın Trieste Limanı'na gidecek olan 274 metre uzunluğunda ve 140 bin metrik ton fuel oil yüklü petrol tankeri olan Türk bayraklı 'Beşiktaş Bosphorus' ile Rusya'nın Kavkaz Limanı'ndan Malta Valletta Limanı'na gideceği öğrenilen 274 metre uzunluğunda ve 4 bin 700 metrik ton fuel oil yüklü Bahama bayraklı 'Chryssi' adlı fuel oil tankeri, Çanakkale Boğazı girişinde sürtünerek çarpıştı. Saat 06.43'te meydana gelen kaza, Çanakkale Boğazı'nın Marmara Denizi girişindeki Karabiga 2 numaralı demirleme mevkiinde meydana geldi. Bahama bayraklı 'Chryssi' adlı tankerin, Çanakkale Boğazı'na giriş yapmak üzere 22 Kasım'da bölgeye gelerek demir attığı, Türk bayraklı Beşiktaş Bosphorus adlı tankerin ise 24 Kasım'da aynı yere demirlediği öğrenildi.

MANEVRA YAPARKEN SÜRTTÜ

Yapılan planlama doğrultusunda Chryssi adlı tankerin bugün saat 11.00'de, Beşiktaş Bosphorus adlı tankerin ise yarın gidecekleri limana varmak için Çanakkale Boğazı'na giriş yapacaktı. Ancak, boğaz girişi yapmak üzere manevra yapan Chryssi adlı petrol tankerinin, demirli olan Türk bayraklı Beşiktaş Bosphorus adlı tankere iskele baş omuzundan sürttüğü öğrenildi. Kaza, Beşiktaş Bosphorus adlı tankerin kaptanı tarafından telsiz ile Çanakkale Boğazı Gemi Trafik Hizmetleri Merkezi Müdürlüğü'ne rapor edildi. Kaza sonrası bölgeye Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü'ne ait 'KEGM-2' Hızlı Tahlisiye Botu gönderildi. Kazada, can kaybı ve denize bir sızıntı olmadığı öğrenildi. aza sonrası tankerlerin boğaz girişleri iptal edildi. Olayın, nasıl meydana geldiği ise soruşturuluyor

Burak GEZEN/ ÇANAKKALE,

=======================================================

2)35 SANİYEDE KASA HIRSIZLIĞI

ADANA'da S.U.'nun sahibi olduğu künefe salonuna giren İbrahim Delibalta, 35 saniyede 2 bin 250 TL'yi çaldı. Merkez Çukurova İlçesi'nin Süleyman Demirel bulvarı üzerinde bulunan künefe salonu sahibi S.U., akşam saatlerinde kasada bulunan paranın 2 bin 250 lirasının eksik olduğunu fark etti. Kamera kayıtlarını inceleyen S.U., saat.16.00 ile 16.15 arasında işyerindeki çalışanların imalathane bölümünde olduklarını, boş kalan salona giren bir kişinin kasadaki parayı alıp gittiğini belirledi. Hırsızın yakalanması için polisten yardım isteyen S. U.'nun şikayeti üzerine kayıtları inceleyen polis, zanlının bir çok suçtan kaydu bulunan İbrahim Delibalta olduğunu tespit etti. Delibalta'nın künefe salonuna girip, etrafı kontrol ettikten sonra çekmeceden parayı alıp çıkması toplam 35 saniye sürdü. Polis ekipleri, olay sırasında sakalı bulunmasına rağmen, yakalandığında traşlı olan İbrahim Delibalta'yı yakaladı. özaltına alınan ve 3 ayrı hırsızlık suçundan daha arandığı belirlenen İbrahim Delibalta, ifadesinin ardından adliyeye sevk edildi. Suçunu itiraf eden Delibalta, çıkartıldığı mahkemece tutuklandı.

Görüntü Dökümü

--------------

(Güvenlik Kamerası)

Zanlının iş yerine girmesi

İş yerinde kasaya yönelmesi

Kasadan parayı alması

İş yerinden çıkması

-------------------

Zanlının Adli Tıp Birimi'ne getirilmesi

SÜRE: 01'30" BOYUT: 169 MB

Haber-Kamera: Fatih KARAÇALI ADANA,

======================================================

3)KOVANLARI YANAN ARICI YARDIM BEKLİYOR

ADANA'nın nın Karataş İlçesi'nde arıcılık yapan 45 yaşındaki Yemliha Arslan'IN, Akyatan'da çıkan yangında 70 arı kovanı arılarla birlikte yandı.Kapıkum Köyü'ndeki Akyatan kumul ağaçlandırma sahasında 26 Kasım Cumartesi günü henüz çıkış nedeni bilinmeyen yangın itfaiye ekiplerinin yoğun çabalarıyla kısa sürede söndürüldü. Yangında ağaç kenarındaki Yemliha Arslan'a ait 900 adet arı kovanından 70'i de alevlerin arasında küle döndü. 5 çocuk babası Yemliha Arslan, yaklaşık 13 bin lira zarara uğradığını belirterek, mağduriyetinin giderilmesini istedi.

'YARDIM BEKLİYORUM'

Piyasada sahte bal üretimi nedeniyle günden güne zarar etme sürecine girdiklerini anlatan Arslan, şunları söyledi: "Hava şartlarından dolayı üretimin azaldığı dönemde çıkan yangın nedeniyle kovanlarımız ve içerisindeki arılarımız telef oldu. Geriye kalan kovanlarımızdaki arılarımız da yangından etkinlendi. Mağduriyetimin giderilmesi için yetkililerden yardım bekliyorum."

Görüntü Dökümü

--------------

Arıcılık yapan Yemliha Arslan'ın konuşması

Yangından görüntüler

Yanan kovanlar

SÜRE: 02'43" BOYUT: 305 MB

Haber: Akif ÖZDEMİR -Kamera: Çağlar ÖZTÜRK ADANA,

======================================================

4)2 BİREYLİK KURT AİLESİ 5 YILDA 10'A YÜKSELDİ

BATI Toroslar'da bilinçsiz şekilde öldürülen kurtların popülasyonunun yeniden artırılması yönünde çoban ve avcı girişinin yasaklandığı Çam Kuyular ormanlık alanında 2011'de belirlenen 2 bireylik aile yok olmaktan kurtarıldı ve nüfusu yaklaşık 5 yılda 10 bireye yükseldi. Batı Akdeniz Ormancılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü'nden Dr. Halil İbrahim Yolcu başkanlığında, aralarında akademisyenlerin de olduğu 7 kişilik ekip tarafından 'Elmalı- Finike Ormanlarında Kurtların (Canis Lupus) Habitat Tercihi ve Üzerlerindeki Baskının Belirlenmesi' başlığıyla Batı Toroslar'daki kurt popülasyonu üzerine 2011 yılında çalışma başlatıldı. Elmalı Çam Kuyular Sedir Araştırma Ormanı ve Çığlıkara Tabiatı Koruma Alanı'nda yürütülen çalışmada, bölgede nesli tamamen tükenmekte olan kurt popülasyonu, 5 yıllık emek sonucu 10 bireye yükseldi.

TÜM TÜRKİYE'DE NESLİ TEHLİKE ALTINDA

Kurtların tüm Türkiye'de nesli tehlike altında olan bir tür olduğunu vurgulayan Dr. Halil İbrahim Yolcu, koruma altındaki kurtlar için Torosların batısında Elmalı bölgesinde 2011'den beri izleme çalışması yaptıklarını söyledi. Hayvanların gelişimini ve alan kullanımı izlediklerini belirten Dr. Yolcu, ne tip baskılar altında olduklarını da tespit etmeye çalıştıklarını söyledi. Kurt-insan çatışmasının ülkemizin birçok bölgesinde olduğu gibi Toroslar'da da yaşandığını kaydeden Dr. Yolcu, evcil hayvanlara saldırıda kurtların tek sorumlu olmadığını belirterek, "Yaban hayvanlarının daralan yaşam alanları ve bu alanlarda insanlarla daha fazla birarada yaşamaları bu sorunları artırdı" dedi.

DOĞAN YAVRULAR 4 YILDIR YAŞAMADI

Çam Kuyular Sedir Araştırma Ormanı'nda 2011'de iki birey tespit edildiğini anlatan Dr. Yolcu, dünyaya gelen 3 yavrunun aynı yıl 10'uncu ay gibi kaybolduğunu, ölmüş veya öldürülmüş olabileceğini kaydetti. Sonra bu konunun üstüne daha fazla eğildiklerini belirten Dr. Yolcu, "2012'den beri o 2 bireyi izliyoruz. 2011, 2012, 2013 ve 2014'te doğan yavrular yaşamadı. 2015'te 3 bireyi yaşattılar ve 2016'ya 5 birey olarak girdiler. Bu sene dişi kurt 5 yavru daha yaptı. Şu an 10 bireylik iyi bir aile ama bu Türkiye'nin her yerinde böyle değil" dedi.

ÇIĞLIKARA'DA 12 BİREYLİK AİLE YOK OLDU

Çığlıkara bölgesinde ise 2014'de 12 bireylik bir aile varken 2015'te 4 bireyin görüntülenebildiğini belirten Dr. Halil İbrahimYolcu, "Birkaç kez de 1 birey görüntülendi. Çığlıkara'da yakalama çalışması da yapılmadığından son durum bilinmiyor. Bizim sahamız avcı ve çobanın girmesinin mümkün olmadığı, tamamen korunan bir alan. Bu sayede hayvanlar neslini devam ettirme şansı buldu. Ama bu tüm Türkiye'de böyle değil" diye konuştu.

YETERLİ BESİN VARSA SÜRÜLERE SALDIRMIYOR

Alanda diğer yırtıcılardan vaşak da bulunduğunu kaydeden Dr. Yolcu, "Ortamda yeterli besin varsa kurtlar sürülere saldırmıyor. Çığlıkara ve Çam Kuyular korunan alanlar ve yeter ölçüde besin kaynağı var. Bu anlamda bölgede hayvancılık yapan çobanlarla konuştuğumuzda ciddi bir kurt zararı bildirilmedi. Hayvanlar, domuz ve son yıllarda hızla artan yılkı atlarıyla beslendikleri için insan ve sürülere pek yanaşmıyor" dedi.

ÇOBANLARA KÖPEK UYARISI

Burada sürülerin korunmasının da önemli olduğuna dikkat çeken Dr. Yolcu, bölgedeki çobanların da uyarıldığını dile getirdi. Çobanların yeter sayıda ve kaliteli köpekleri olursa kurt zararının minimuma ineceğini belirten Dr. Yolcu, "Kurt yaban hayatında olduğu kadar bitkisel ve hayvansal üretimde de dolaylı faydaları olan bir hayvan. Bölgede özellikle domuzlar üzerinde popülasyonun aşırı artması nedeniyle çok açık bitkisel üretim yapan insanlar domuzdan ciddi sıkıntı çekiyor. Domuz ve yılkılar için popülasyonları dengede tutacak büyük yırtıcılar olması lazım. Bu bölgede piramidin tepesinde de kurt var. ve biz kurtların neslini tükettiğimiz zaman doğal dengeyi de ciddi sıkıntıya sokmuş olacağız. Bu anlamda kurtlar önemli hayvanlar" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

---------------------

Kurtlardan detay

Orman Bölge Müdürlüğü dış plan

Röp1: Dr. Halil İbrahim Yolcu

Haber: Mehmet ÇINAR- Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

========================================================

5)YAŞI 11, KİLOSU 14

ANTALYA'da Ahıska Türkü 11 yaşındaki Cihangir Aslan, kas erimesi nedeniyle 14 kiloya kadar düştü. Konuşamayan Cihangir'in yüzünde gülümsemeyse eksik olmuyor. Kırgızistan'da yaşarken kas erimesi teşhisi konulan Cihangir Aslan'ın ailesi, diğer iki çocuğu Nergis ve Alican ile birlikte Bursa'ya geldi. Burada birçok hastaneyi gezen aile, Ankara ve Isparta'da da çocuklarına deva aradı. Anne 30 yaşındaki Zülfiye Aslan, 8 kiloya kadar düşen oğlunun sağlığına kavuşması için Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne başvurdu. Uzun süre burada tedavi olan Cihangir Aslan'ın nefes almakta zorluk çekmesi üzerine soluk borusunda delik açıldı. Doktorlar, bu hastalığın tedavisinin henüz mümkün olmadığını belirterek Cihangir Aslan'ı taburcu etti.

OĞLUNU YALNIZ BIRAKAMIYOR

Zülfiye Aslan, Antalya'da bir arkadaşının evinde Cihangir ile yaşam mücadelesi veriyor. Arkadaşının yemek ihtiyacını da karşıladığını belirten Zülfiye Aslan, oğlunun nefesini sürekli kontrol etmesi gerektiğini belirterek, 5 dakika yanından ayrılamadığını, bundan dolayı çalışmasının mümkün olmadığını aktardı. Soluk borusu açılmadan önce oğlunu dışarıya çıkararak gezdirdiğini ifade eden Aslan, "Oğlum artık makineye bağlı kaldı, yataktan çıkamıyor. Benim de hayatım ona bağlı. Çalışamıyorum, komşular yardımcı oluyor. Oğlumu mama ile besliyorum" dedi. Bursa'da oturan baba Adem Aslan'ın diğer iki çocuğuna iyi baktığını belirten Zülfiye Aslan, "Çocuğum makineye bağlı kalmasın ben her şeye razıyım" dedi.

CİHANGİR'İN YÜZÜNDE GÜLÜMSEME EKSİK OLMUYOR

Oğlunun hastalığına rağmen gülmeye devam ettiğini vurgulayan Aslan, şöyle devam etti: "Oğluma 'Yaşamak istiyor musun' diye soruyorum, eliyle 'evet' diyor. Bu çocuğa bakamayacağımı söylüyorlar. Ben kimseye veremem yavrumu, anne yüreği kimseye vermez. Çalışamam ben artık çünkü 5 dakikada bir kontrol etmem gerekiyor. Bizi hastaneden taburcu ettiler ama benim gideceğim yer yok. Devlet yetkilileri gelip çocuğu bakım evine alabileceklerini söyledi. Ben kabul edemem. Burada yaşayan arkadaşım bana bir oda verdi. Allah ondan razı olsun Cihangir'in masrafı çok fazla, oğlumla bir başımıza kaldık bu dünyada."

Zülfiye Aslan, Bursa'daki çocuklarını da çok özlediğini belirterek, "Diğer çocuklarımla görüştüğümüzde onlar da beni özlediklerini söylüyor. Onlara Cihangir için dua etmelerini söylüyorum. Geri gelmemi çok istiyorlar" dedi.

HASTANEDEKİ ODA ARKADAŞINDAN DESTEK

Makineye bağlı yaşayan Cihangir Aslan için elektriklerin kesilmemesi hayati önem taşıyor. Elektriklerin kesilmesinden korkan Zülfiye Aslan'a, hastanede tanıştığı Enver Küçük yardımcı oldu. Enver Küçük'ün oğlu 15 yaşındaki Furkan da aynı hastalık nedeniyle yatakta yaşam mücadelesi veriyor. TOKİ'nin 1+1 evlerinde oturan ve oğlu için büyük mücadele veren Enver Küçük, bir yandan da Cihangir'in masrafları için çaba gösteriyor. Küçük, çalıştığı hastaneden ödünç aldığı jeneratörü Zülfiye Aslan'a teslim ederken, Cihangir'in bazı ihtiyaçlarını da karşılamak için çaba gösteriyor.

Görüntü Dökümü

----------------------------

Anne Zülfiye Aslan'dan detay

Cihangir Aslan detay

Röp1: Zülfiye Aslan

354 MB/// 07.51"

Haber: Hasan DEMİRBAŞ- Kamera: Emrah GÜL/ANTALYA,

======================================================

6)POYRAZ BEBEK ADINA İŞYERİ

ANTALYA'da 3 günlükken yakalandığı 'Mavi Işık Hastalığı' olarak bilinen 'Crigler-Najjar' hastalığına karşı mücadelesini babası Servet Ergün'den alınan karaciğer parçasının nakledilmesi ile kazanan Poyraz Bebek, babasının açtığı yeni iş yerinin maskotu oldu.

Hastalıkla mücadele ettikleri dönemde çıkan gazete haberlerini iş yerinin duvarında oluşturduğu haber köşesinde sergileyen Servet Ergün, "Bu köşe oğlumun ve bizim hayata karşı duruşumuzun köşesi. Oğlumun tedai sürecinde yaşadıklarımızı bize özetleyen haberlerle dolu" dedi.

Ergün ailesinin yaşadığı Ermenek Mahallesi'nde oğlunun adını verdiği Poyraz Tavukçuluk'ta tavuk ve tavuk ürünleri satarak para kazanmaya çalışan baba Servet Ergün, şimdi iki yaşında olan oğlu Poyraz'ın tedavisinde emeği geçen herkese teşekkür etti.

Oğlunun tedavi sürecinde kullandığı mavi ışık küvezini Konya'da yaşayan bir aileye gönderdiğini söyleyen Ergün, "Çok şükür oğlum artık yaşıtları gibi oyun oynayabiliyor. İnsanları organ bağışına davet ediyorum. Poyraz için 55 kişi karaciğerini vermek için başvurmuştu. Benim karaciğerim oğluma hayat verdi. Nakil öncesi oğlumun sağlığına kavuştuğu zaman kullandığımız mavi ışık küvezini ihtiyaç sahibine vereceğime kendi kendime söz vermiştim. İhtiyaç sahibi bir aileye ulaştırmak mutluluk verdi" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

----------------------------

Poyraz bebek ve babasının birlikte görüntüsü

Baba oğul iş yerinde görüntü

İş yerinin duvarına asılan haberlerin görüntüsü

RÖP: Servet Ergün

Poyraz bebek resimleri gösterirken ve öperken

Baba oğlunun birlikte görüntüsü

159/// 5.9

HABER: İbrahim LALELİ-KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA-DHA)

====================================================

7)DEDEKTİF MUHTAR, HIRSIZI MAZOT İZİNDEN BULDU

ANTALYA'da 200 litre mazot, 30 yıllık 50 şişe şarabın yanı sıra çok sayıda eşyası çalınan muhtar 59 yaşındaki Tahsin Mutlucan, hırsızın izini mazot izinden buldu.

Olay, Kepez ilçesi Ahatlı Mahallesi 3147 Sokak üzerinde saat 21.00 sıralarında meydana geldi. İkamet ettiği evini apartman yapılması için müteahhite veren Ahatlı Mahallesi Muhtarı Tahsin Mutlucan, eşyalarının bir kısmını boşalttı. Evin bir odasında; mutfak tüpü, tamir aletleri, otomobil malzemeleri, ilk yardım çantaları, spor aletleri, inşaat malzemeleri, soba ile 200 litre mazot ve 30 yıllık 50 şişe şarap saklayan muhtar, akşam saatlerinde muhtarlık binasından ayrılıp eve geldiğinde, kapının açık olduğunu fark etti.

500 METRE İZ TAKİP ETTİ

Malzemelerin yerinde olmadığını gören Muhtar Mutlucan, yerdeki mazot izlerini fark etti. Hırsızlık zanlıları malzemeleri çalarken kendileriyle birlikte götürdükleri 200 litrelik mazot bidonundan biri delikti ve yol boyunca arkalarında iz bırakmıştı. İzi adım adım takip eden Muhtar Mutlucan yaklaşık 500 metre giderek bir sokak arasında tek katlı içerisinde de 9 Suriyeli'nin yaşadığı eve geldi. Bahçede kendisine ait birkaç eşyayı tespit eden ancak çalınan önemli malzemelerinin yerinde olmadığını gören Muhtar Mutlucan durumu polis bildirdi.

Olay yerine gelen polis ekipleri inceleme başlatıp evde yaşayan Suriyeli'lerin ifadesine başvururken Muhtar Mutlucan'ın iz takibi karşısında ise şaşkınlarını gizleyemedi.

İlk defa böyle bir olay başına geldiğini belirten Muhtar Mutlucan ise, "Mazot bidonu delinmiş olmalı burada izler gördüm. İzi takip ettim ve Suriyeli'lerin kapısına kadar gittim. 200 litre mazot vardı, 45-50 adet en az 30 yıllık şaraplarım vardı. Mutfak tüpleri ve inşaat malzemeleri vardı" dedi.

Olayın aydınlatılmasında büyük rol oynayan Muhtar Mutlucan iz takibi için komşuları, "Bizim muhtar dedektif oldu" yorumunda bulundu.

Görüntü Dökümü

----------------------------

-Muhtar Tahsin Mutlucan'ın olayı polislere anlatması

-Suriyelilerin kaldığı evden detay

-Mazot izinden detay

-Polis ekiplerinden detay

-Muhtar Mutlucan röportaj

-Muhtarın evinin içinden detay

-Muhtarın malzemelerin yerini anlatması detay

112 MB//// 3,32 DK

Haber - Kamera: Alparslan ÇINAR/ANTALYA,

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni-4 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement