1)KAR ILGAR GEÇİDİNDE ULAŞIMI 1 SAAT AKSATTI
ARDAHAN ile Gürcistan'a açılan Türkgözü Sınır Kapısı arasında bulunan Ilgar Geçidinde kar yağışı ve meydana gelen buzlanma nedeniyle ulaşımda aksamalar yaşandı. Posof'tan Bursa'ya yolcu taşıyan otobüs, Ilgar'da kayarak karayolunu 1 saat trafiğe kapattı. Doğu Anadolu bölgesinde etkili olan kar yağışının ardından meydana gelen buzlanma, Posof ilçesi yakınlarında bulunan ve deniz seviyesinden 2550 metre yükseklikteki Ilgar Geçidinde ulaşımda aksamalara yol açtı. Posof'tan bugün sabah saatlerinde Bursa'ya gitmek için yola çıkan Özlem Ardahan'a ait otobüs, Ilgar Dağı Geçidinde yolun karlı ve kaygan olması nedeniyle kaydı. Otobüsün kayarak kara yolunu trafiğe kapatması üzerine her iki tarafta taşıt koyrukları oluştu. Yaklaşık 1 saat süren çaba sonucu, otobüs kurtarıldı ve kara yolu trafiğe açıldı.
Yolda kalan kamyon, otobüs ve TIR sürücüleri, yeterli tuzlama yapılmadığından yakındılar. Yolcular ise "Ilgar dağında ki karın temizlenmesi ve sürekli tuzlanması lazım. Bir de yazlık lastiklerle taşıtların yola çıkmasına izin verilmemeli" diye konuştular.
Görüntü Dökümü
---------------------
Şehir merkezindeki rampayı çıkamayan araçlar
Ilgar Dağında kayan otobüs ve zincir atmalar
Kamyon şoförünün konuşması
Otobüsün kendi imkanlarıyla çıkması
Yolcuların arkadan yürümeleri
Bekleyen araçlar
Otobüse zincir atmalar
Otobüs şoförünün konuşması
Detaylar
(Haber-Kamera: Alper TURGUT/ POSOF(Ardahan),
(2,41DK) (123 MB)
===================================================
2)ADİL ÖKSÜZ'LE AYNI ADI TAŞIYAN HEMŞEHRİSİ, SOYADINI DEĞİŞTİRMEK İÇİN BAŞVURDU
FETHULLAHÇI Terör Örgütü'nün (FETÖ) imamı Adil Öksüz'ün Kahramanmaraş'ın Andırın İlçesi'nde yaşayan kendisiyle aynı isim ve soyadını taşıyan hemşehrisi esnaf Adil Öksüz, soyadını değiştirmek için mahkemeye başvurdu. Mahkemeden soyadının Cantürk olarak değiştirilmesini talep eden Adil Öksüz, "Kısa sürede bu soy isminden kurtulup huzura kavuşmak istiyorum" dedi. Aslen Andırınlı olup, darbe girişiminin kara kutusu olduğu belirtilen ve başına da 4 milyon lira ödül konulan akademisyen Adil Öksüz ile aynı ad ve soyadı taşıyan Hacıveliuşağı Köyü'nde bakkal olan Adil Öksüz, 15 Temmuz'dan sonra zor günler yaşayamaya başladı. Aynı mahalle, aynı ilçe ve aynı isim nedeniyle sık sık FETÖ'nün imamı ile karıştırılan, hatta zaman zaman gözaltına alınıp gerçek ortaya çıkınca serbest bırakılan Adil Öksüz, çareyi soyadını değiştirmekte buldu.
"ÖKSÜZ SİLİNSİN, CANTÜRK OLSUN"
İlçe dışına çıkamamaktan yakınan Adil Öksüz, Andırın Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak soyadının değiştirilmesini istedi. Öksüz, mahkemeye verdiği dilekçede 'Öksüz' olan soyadının silinip yerine 'Cantürk' yazılmasını talep etti.
"ATAMIN SOYADINI DEĞİŞTİRMEK ZORUNDA KALDIM"
Başvurunun ardından konuşan Öksüz, aynı adı taşıdığı FETÖ imamı ile hiçbir akrabalık bağı bulunmadığını belirtterek, soyadını değiştirmeye mecbur kaldığını söyledi. Öksüz şöyle devam etti:
"Ben bu namussuz yüzünden çok mağdur oldum ve olmaya da devam ediyorum, benim çocuklarım bir memurluk sınavına gireceği zaman baba adından dolayı çok sıkıntı çekiyorlar. Ailemin tümü de bu yüzden mağdur oluyor. Yüz yılı aşkın taşıdığım atamın, dedemin soy ismimi değiştirmek zorunda kaldım, ilçe dışına çıkamaz oldum. "
"ÖDÜLÜ DUYANLAR BENİ ARIYOR"
FETÖ'cü Adil Öksüz'ün başına konulan 4 milyon liralık ödülün de kendisini zor durumda bıraktığını belirten Öksüz, şöyle devam etti:
"Bu ikramiyeyi duyan arkadaşlar beni arıyor, 'Biz seni ihbar edelim, sonuçta sen olmadığın anlaşılır ama belki bir amorti ya da teselli ikramiyesi alabiliriz' diyorlar. Şaka da olsa bu soy ismi taşımak artık bana çok büyük huzursuzluk veriyor. Kısa sürede bu soy isminden kurtulup huzura kavuşmak istiyorum. Bu alçak da bir an önce yakalanır da ülkemiz huzura kavuşur."
Görüntü Dökümü
-----------------------
Adil Öksüz ile röp.
Dilekçe
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: İskender ZENGİN-KAHRAMANMARAŞ-DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 358 MB
==========================================================
SORUŞTURMA BAŞKA BİR SKANDALI ORTAYA ÇIKARDI
3)HEMŞİRE KIYAFETİ GİYİP 4 AY HASTANEDE ÇALIŞTI
ÜLKESİNDEKİ iç savaşta yaralanan ve babası Ahmet İlevi tarafından getirildiği Adana Devlet Hastanesi'nde tedavi edilmeden gönderildiği öne sürülen Suriyeli 7 yaşındaki Emine El İlevi ile ilgili başlatılan soruşturma, bir skandalı ortaya çıkardı. Hastane bahçesinde küçük kızla ilgilenen hemşire kıyafetli 21 yaşındaki K.H.'nin sağlık personeli olmadığı ve 4 aydan beri hastanede dolaştığı anlaşıldı.
Suriye'nin Halep şehrinde yaşayan Ahmet El İlevi'nin eşi ve 2 çocuğu Esad güçlerinin bombardımanı sırasında öldü, kızı Emine El İlevi ise ağır yaralandı. Ahmet El İlevi, yaralı kızını tedavisi için Türkiye'ye getirdi. Hatay'da ilk müdahalesi yapılan Emine'yi daha sonra Adana'ya getirdi. İddiaya göre Adana Devlet Hastanesi yetkilileri, 'çocuk genel cerrahı' olmadığı gerekçesi ile Emine El İlevi'yi kabul etmedi. Saatlerce hastane bahçesinde yatan Emine El İlevi'ye, bir hemşire yardım etti. Ardından da kızını kucaklayan baba Ahmet El İlevi, 300 metre ilerideki Çukurova Dr. Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesi'ne götürdü. Küçük kızın yatışını yapan Çukurova Dr. Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesi tedavisine başladı. Kamu Hastaneleri Birliği de, hastayı kabul etmeyen Adana Devlet Hastanesi hakkında soruşturma başlattı.
4 AY ÇALIŞMIŞ
Olay ile ilgili soruşturmayı yürüten ekip, Emine El İlevi'ye müdahale eden o hemşireyi dinlemek istedi. Yapılan araştırmada, hemşire kıyafeti ile hastanede dolaşan K.H.'nin gerçekte hemşire olmadığı ortaya çıktı. K.H. polis tarafından 'ünvan dolandırıcılığından' gözaltına alındı. Karakolda ifadesi alınan K.H., "Çocukluğumdan beri hemşire olmak, insanlara yardım etmek istiyordum. Hemşire kıyafeti aldım, aileme de Devlet Hastanesi'nde iş bulduğumu söyledim. Her gün sabah hastaneye geliyor insanlara yardım ediyorum. 4 aydan beri bu şekilde çalıştım. Ama kimseden bir şey almadım" dedi.
AMELİYATHANEDE BİLE GÖREV YAPMIŞ
En küçük bir ihmalin bile insan hayatına mal olacağı ameliyathane ve yoğun bakım servislerinde bile görev yaptığı anlaşılan K.H., "Kimse bana kimliğimi sormadı. Nereden geldiğimi araştırmadıkları için de rahatlıkla istediğim yere girip çıkıyordum. Personel ile aramız çok iyiydi. Amacım kimseye zarar vermek değildi" diye konuştu. K.H. ifadesinin ardından serbest barıkıldı.
Hastanenin kamera kayıtlarını incelemeye alan görevliler, sahte hemşirenin görev yaptığını söylediği birimlerdeki personelin de ifadesini aldı. K.H.'nin hastanede çok rahat hareket ettiğini, bu yüzden de hiç şüphelenmediklerini söyleyen personelin, "Sürekli stajer gelip gidiyor. Biz o kadını da stajer hemşire sandık. Bu yüzden de kimliğini kontrol etmek aklımazı gelmedi" savunmasını yaptıkları kaydedildi.
Görüntü Dökümü
-------------------------
(ARŞİV)
Sahte hemşirenin hastane bahçesinde suriyeli Emine El İlevi'nin yanında görüntüsü
Sahte hemşirenin konuşması
Kucağında hasta kızını taşıyan Suriyeli baba ile birlikte farklı bir hastaneye yürümesi
Adana Devlet Hastanesi girişinden görüntü
Adana Devlet Hastanesi Acili önünden genel görüntü
SÜRE: 01'08" BOYUT: 128 MB
Haber-Kamera: Fatih KARAÇALI/ADANA,
===================================================
4)KAMERADAKİ MOTOSİKLET HIRSIZLIĞI ŞÜPHELİSİ YAKALANDI
ŞANLIURFA'da, hastane bahçesinde bulunan motosikleti çaldığı ileri sürülen hırsızlık şüphelisi 1 kişi polis tarafından yakalandı.Esentepe Mahallesinde bulunan Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi bahçesinde 63 ZU 640 plakalı motosikletin çalınmasıyla ilgili çalışma başlatan polis, Mobese kameraları tarafından görüntülenen şüphelinin Mehmet C. olduğunu tespit etti. Hırsızlık büro ekipleri Mehmet C.'yi evinde gözaltına aldı. Mehmet C.'nin çaldığı motosiklet ise ismi açıklanmayan sahibine teslim edildi.
Görüntü Dökümü
------------------------
Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi bahçesi
Hırsızlık şüphelisinin motosikleti çalması
Şüphelinin motosiklete binip uzaklaşması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: DHA-ŞANLIURFA-DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 6 MB
======================================================
5)KAYSERİ'DE ÇAKMAK GAZI KOKLAYAN 2 ÇOCUK PATLAMADA YARALANDI
KAYSERİ'de otomobilin içinde çakmak gazı kokladıkları belirlenen 2 çocuk, meydana gelen patlamada oluşan yanıklar nedeniyle yaralandı.
Olay, dün akşam saat 18.00 sıralarında merkez Melikgazi İlçesi Seyitgazi Mahallesi Hayber Sokak'ta meydana geldi. Park halindeki 38 AU 893 plakalı otomobilde 14 yaşındaki T.I. ile arkadaşı 16 yaşındaki S.K. iddiaya göre, çakmak gazı kokladı. Bir süre sonra, çocuklardan birinin çakmağı çakmasıyla birlikte, aracın içinde patlama meydana geldi. Sesi duyan çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine gelen 112 Acil sağlık ekipleri ve polisler yüzlerinden yanık oluşan iki yaralıyı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırdı. Patlamayla birlikte otomobilin camı kırılırken, polis ekipleri otomobil içerisinde ve çöp konteynerinin içinde çakmak ve çakmak dolum tüpleri buldu.
Öte yandan hastanede tedavileri tamamlanan T.I. ile S.K., bu sabah taburcu edildi.
Görüntü Dökümü:
------------------------
-Patlamanın meydana geldiği Otomobilden görüntü
-Otomobil içerinde bulunan çakmaktan görüntü
-Polis otosundan ve hastaneden detay görüntü
Haber-Kamera: Gökhan KURT/KAYSERİ, DHA)
KASET BİLGİSİ: 1 DOSYA 1.00 DK 30 MB
==============================================
6)ÜRETTİĞİ ZİRAİ İLAÇLA MUZ ÜRETİCİLERİNE UMUT OLACAK
MERSİN'in Erdemli İlçesi'nde Ziraat Mühendisi Akif Özsu, dünyada muz üreticilerinin en büyük korkulu rüyası haline gelen ve tedavisinin mümkün olmadığı kök kanserine karşı ürettiği zirai ilaçta yüzde 100 başarı elde ettiğini açıkladı. 5 yıldır deneme aşamasında olan zirai ilacın hastalıkla olan mücadelede etkili olduğunu gören Özsu, ilacın ruhsat ve patentini almak için resmi girişimlerde bulundu. Yılda 270 bin ton muzun üretildiği Türkiye'de, muz üreticilerinin en büyük sorunu haline gelen kök kanserini tarihe karıştırmayı amaçlayan Özsu, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na ilacın muz köklerine ve kök kanseri hastalığına iyi geldiği, gerekli üretim ruhsatı ve patent çalışmalarına dair resmi başvurusunu Erdemli Tarım Gıda ve Hayvancılık İlçe Müdürü Mehmet Türker'e teslim etti. 5 yıl içerisinde laboratuvara 7 kez deneme numuneleri gönderen Özsu, Türkiye'de 180 bin ton ile muz üretiminin en çok olduğu olduğu Mersin'de 'muz kanserine' çare bulduğunu iddia etti.
KÖK KANSERİ TARİH OLACAK
İlçede muz üretilen seraları gezerek incelemelerde bulunan Özsu, patent işlemlerini yaptırdıktan sonra seri üretime geçmeyi düşündüklerini ifade ederek, "Toprağa, insana ve doğaya zarar vermeyen ilaçlardan oluşan karışımları Antalya'da bulunan tarım laboratuvarlarında teste tabi tuttuk ve sonunda gönderdiğim numunenin muzda kök kanseri hastalığına karşı büyük bir başarı elde ettik. Kök kanseri olan bahçelerde kullandığımızda 3 ay içerisinde hasta olan muz fidanları yeniden iyileşip, eski haline dönerek muz vermeye başladı. Bakanlık incelemesinin ardından üniversite araştırması da sonuçlanınca resmi üretim ruhsatını alacağım. Dünyada bütün muz üreticilerinin korkulu rüyası haline gelen kök kanseri artık bu ilaçla tarih olacak" dedi.
HASTALIK İYİLEŞTİ
6 dönüm serada muz üreticiliği yapan Mustafa Arı ise, geçen yıl muz serasında kök kanseri hastalığının ortaya çıktığını kaydederek, "Muz fidelerim bir anda kurumaya ve çürümeye başladı. Serayı bozmaya ve ortadan kaldırmayı düşünürken ziraat mühendisimiz Akif Özsu tarafından fidanlarımıza yeni yaptığı ilaçlardan kullandık. İlaçlar deneme ilacıydı ama çok başarılı oldu. İlaçları kullandıktan sonra bu hastalık 3 ay içerisinde yok oldu ve muz seram eski sağlığına kavuşarak yeniden meyve vermeye başladı" diye konuştu.
Erdemli Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Mehmet Türker ise aldıkları başvuruyu incelemeye aldıklarını olumlu bir sonuç çıkmasını umduklarını kaydetti.
Mehmet DOĞANER/ ERDEMLİ(Mersin), -
======================================================
7)SULAMA HAVUZUNDA CESEDİ BULUNDU
MANİSA'nın Soma İlçesi'nde yaşayan 23 yaşındaki Hakan Karaoğlan'ın, sulama kanalında cesedi bulundu. Vücudunda herhangi bir darp ve yara izine rastlanmayan Karaoğlan'ın cesedi, ölüm sebebinin belirlenebilmesi için otopsiye gönderildi.
İnönü Mahallesi Tütün Sokak'taki zeytinlik kenarında bulunan tarla yolu üzerinde, tenha bölgede dün (salı) akşam park halinde duran 45 YB 9318 plakalı motosikleti gören vatandaşlar, şüphelenerek polise bildirdi. İhbar üzerine çevreyi kontrole gelen polis, arazideki bir tarlada 2 metre derinliğindeki, içi suyla dolu sulama havuzunda Hakan Karaoğlan'ın cesedini buldu. İtfaiye ekiplerince havuzdan çıkartılan Karaoğlan'ın cesedi, olay yerinde yapılan incelemenin ardından otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Karaoğlan'ın vücudunda herhangi bir yara ve darp izine rastlanmadığı öğrenildi. Motosikleti ise incelenmek üzere Soma İlçe Emniyet Müdürlüğü otoparkına götürüldü. Polis, olayla ilgili soruşturmanın sürdüğünü bildirdi.
Görüntü Dökümü
----------------------
Olay yerinden görüntü
Havuz içinde bulunan Hakan Karaoğlan'ın cansız bedeninden görüntü
Polis, sağlık ve itfaiye ekiplerinden görüntü
Yol kenarında bulunan motosikletten görüntü
Çevre emniyeti için olay yeri şeridi çeken polis ekiplerinden görüntü
Cenaze nakil aracından görüntü
Genel ve Detay görüntü
(Haber- Kamera: Serkan ÖZDEMİR/ SOMA (Manisa),
==========================================
8)SABAH NAMAZINA GELEN ÇOCUKLARA AÇIK BÜFE KAHVALTI
MERSİN'in Erdemli İlçesi'nde, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Camiler Haftası için hazırladığı 'Cami Genç Buluşması' projesi kapsamında İlçe Müftülüğü'nce sabah namazını kılan gençlere ve cemaate açık büfe kahvaltı ikram edildi.
Ulu Cami'de düzenlenen kahvaltı ikramı öncesi konuşan İlçe Müftüsü Mahmut Sami Türkmenoğlu, camilerin hayatın merkezinde yer alabilmesi için camilerde etkinlikler gerçekleştirdiklerini ifade ederek, "Bu projelerden biri de cami genç buluşması. Bugünde gençlerimize cami çıkışında iş adamlarımızın sponsorluğunda kahvaltı ikramında bulunuyoruz. Amacımız, gençlerimiz kendilerini camiyle, namazla tanımlasınlar, camiyle bir olsunlar diye bu sene böyle bir faaliyetin içerisindeyiz. Her hafta bir mahallemizin camisine giderek, gençlerle buluşacağız" dedi.
Konuşmanın ardından gençler ve cami cemaati açık büfe kahvaltı yaptı.
Görüntü Dökümü
----------------------
-Cami çıkışı gençler açık büfeden kahvaltı alırken
-Gençler kahvaltı yaparken
-İlçe Müftüsü Mahmut Sami Türkmenoğlu ile röportaj
-Genel görüntü
Haber -Kamera: Mehmet DOĞANER/ ERDEMLİ, (MERSİN),
BOYUT: 79 MB SÜRE: 02.23 dakika
===============================================
9)LÜKS OTOMOBİLLERİ ÇALIP, SAHTE PLAKALARLA SATTILAR
ÇALDIKLARI lüks otomobillere sahte belgeler düzenleyip, yabancı plaka takarak satan şebekenin peşine düşen Adana polisi, Beşiktaş'ın Türk asıllı Avusturyalı milli futbolcusu Veli Kavlak'ın bir süre önce çalınan aracını buldu.
Adana Emniyet Müdürlüğü'nün Asayiş Şubesi'ne bağlı Oto Hırsızlık Bürosu ekipleri, İstanbul'dan çalınan lüks otomobillere Belçika, Almanya, Gürcistan ve Romanya plakası takıp, sahte evraklarla satıldığını belirledi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü ile bağlantı kuran Adana polisi, Beşiktaşlı Veli Kavlak'ın da otomobilinin çalındığını öğrendi. Kavlak'ın evinin önünde duran 34 PC 0371 plakalı otomobilinin arkasındaki küçük camı kıran hırsızların, üriteci firmanın torpido gözündeki özel bölmeye yerleştirdiği yedek anahtarı kullanarak çaldığı ortaya çıktı. Kavlak'ın otomobilini de liderliğini N.K.'nin yaptığı şebekenin çaldığını tespit eden polis, aracın peşine düştü. Ekipler yaptıkları çalışmalarda Veli Kavlak'ın otomobiline B 398 BRN sahte plakasını takan hırsızların Adana'da oturan V.A.'ya satığını belirledi. V.A. ekipler tarafından gözaltına alındı, otomobile de el kondu. Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorgusunda otomobili N.K.'den 250 bin liraya satın aldığını söyleyen V.A., "Ben plakanın sahte olduğunu, aracın çalıntısının bulunduğunu bilmiyordum. Ben de mağdur edildim" diye ifade verdi.
V.A. serbest bırakılırken, aynı yöntemle İstanbul'dan çalınıp Adana'da satılan 2 otomobile daha el kondu. Otomobiller sahiplerine teslim edilirken, polis hırsızlık şebekesi lideri N.K. ve çetenin diğer elemanlarını yakalamak için çalışmasını sürdürüyor.
Görüntü Dökümü
------------------------
Lüks araçlardan genel ve detay görüntüler
SÜRE: 41" BOYUT: 78 MB
Haber: Fatih KARAÇALI-Kamera: ADANA,
================================================
10)BEYAZ ÖNCÜ KELEBEĞİ İLK KEZ SİİRT'TE GÖRÜNTÜLENDİ
TÜRKİYE'de uçtuğu bilinen ancak bugüne kadar görüntülenemeyen Beyaz Öncü kelebeği ilk kez Siirt'te Taksicilik yapan ve aynı zamanda doğa fotoğrafları çeken Nihat Kaymaz tarafından görüntülendi. Kaymaz'ın 2 ay önce Siirt Botan Vadisinde görüntülediği Beyaz Öncü kelebeğini DHA kamerası da 2 gün önce yine aynı bölgede görüntülemeyi başardı. Bitlis Eren Üniversitesi Öğretim Görevlisi Oktay Subaşı, literatürde "Belenois Aurota" olarak bilinen Beyaz Öncü kelebek türünün Türkiye'de uçtuğunun bilindiği ancak, bugüne kadar hiç görüntülenemediğini söyledi.
İLK KEZ TAKSİ ŞOFÖRÜ GÖRÜNTÜLEDİ
Siirt'te yaklaşık 20 yıldır ticari taksi şoförlüğü yapan evli ve 4 çocuk babası 47 yaşındaki Nihat Kaymaz, bu yılın Eylül ayı içerisinde piknik için gittiği Botan Vadisi'nde çektiği kelebek fotoğrafıyla Türkiye'de bir ilki başardı. Siirt bölgesinde 70'e yakın kelebek türünün yaşandığını belirten Kaymaz,"Ben de Siirt bölgesindeki kelebek türlerinin fotoğraflarını çekiyorum. Kelebek fotoğraflarını çekmek için yaklaşık 10 bin liralık fotoğraf makinesi ve özel lensler aldım. Eylül ayı içerisinde piknik için gittiğim Botan Vadisi'nde ilk kez gördüğüm kelebeklerin fotoğraflarını tesadüfen çektim. Bu fotoğrafları yaban hayat fotoğraflarını yayınlayan bir sitede paylaştım. Daha sonra büyük bir ilgi gördü bu fotoğraflar. Gerek telefonla, gerekse e-mail ile bir çok insan bana ulaştı. Yurdun dört bir tarafından akademisyenler beni arayarak bu kelebek türünün fotoğraflarını çekmek istedi. Ancak, sonradan öğrendiğim kadarıyla Beyaz Öncü kelebeğini Türkiye'de ilk kez görüntüleyen ben olmuşum" dedi.
BEYAZ ÖNCÜ KELEBEĞİ DHA KAMERASINDA
Türkiye'de uçtuğu bilinen ancak bugüne kadar sadece 2 ay önce Siirt'li taksici ve doğa fotoğrafçısı Nihat Kaymaz tarafından fotoğrafları çekilen Beyaz Öncü kelebeği DHA kamerası 2 gün önce aynı bölgede görüntüledi. Bitlis Eren Üniversitesi Öğretim Görevlisi Oktay Subaşı, literatürde "Belenois Aurota" olarak bilinen Beyaz Öncü kelebek türünün Türkiye'de uçtuğu bilindiği ancak bugüne kadar hiç görüntülenemediğini söyledi. Beyaz Öncü kelebeğinin Türkiye'de şimdiye kadar sadece Diyarbakır'da uçtuğunun kayıtlara girdiğini belirten Subaşı, bu kelebeğin son olarak, gözlemciler tarafından Hatay'da görüldüğünü anlattı. Bazı kelebek türlerinin sonbaharda kuzeye doğu göç hareketi sergilediklerini ifade eden Subaşı, şunları söyledi: "Bu kelebeği görüntülemek için ben de diğer öğretim üyesi meslektaşlarım ile birlikte Siirt'te geldik ve görüntüledik. Ancak, bu ilk kez fotoğraflayan Nihat Kaymaz'dır. Bu kelebekler ömrü değişiyor bazen 3 ay bazen 1 ay yaşabiliyorlar ve daha çok sıcak yerleri tercih ediyorlar yaptığımız araştırmada ise, Beyaz Öncü kelebekleri şuan göç etmeye hazırlanıyor. Beyaz Öncü kelebeği fotoğraflarının yayınlaması, çok sayıda kelebek gözlemcisinin Siirt'i ziyaret etmesine yol açacaktır. Siirt'te görülen Beyaz Öncü kelebeğinin beslendiği bitkiler arasında Kapari bitkisinin olması, bu bitkinin kelebeğin uçtuğu alanlarda bolca bulunması, kelebeğin Siirt'te görülme nedenlerinden biri olabilir. Siirt'teki farklı alanlarda daha sonra yapılan saha gözlemlerinden önceki gözlem kayıtlarında tek birey olarak görülmesinin aksine çok fazla sayıda bulunması ve yaklaşık bir ay boyunca gözlemlenmesi, kelebek hakkında önceki bilgilerin yeniden değerlendirilmesine yol açacaktır. Yine Siirt'te Beyaz Öncü kelebeği için yaptığımız gözlemlerde Siirt ve civarında yukarıda belirtilen diğer göçmen kelebek türlerinden Mezopotamya Kolotisi ve Sultan kelebeğine de bir çok alanda rastlamış olmamız, Siirt'in göçmen kelebeklerin flora ve faunasına ve uygun iklim koşullarına sahip olduğunu göstermektedir."
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Beyaz Öncü'nün bulunması
-Bulunan Kelebeğin fotoğraflanması
-Kelebeği ilk kez çeken Nihat Kaymaz'ın konuşması
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: SİİRT, -
======================================================
11)İHH VE KUVEYT YARDIM DERNEĞİNDEN SURİYE'YE KIŞLIK YARDIM
İNSAN Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı, Kuveyt Yardım Kuruluşu Beyt Zeka işbirliği ile 2 milyon 180 bin TL bütçeli proje kapsamında, 40 TIR'dan oluşan kışlık yardım konvoyundan ilki olan 16 TIR Hatay'ın Reyhanlı İlçesi Cilvegözü Sınır Kapısı'ndan Suriye'ye gönderildi.İHH'nın Hatay'ın Reyhanlı İlçesi'nde bulunan Suriye Çalışmaları Lojistik Merkezi'nde düzenlenen törende konuşan İHH Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Kutluay, Suriye'deki savaşın 6 yıldır devam ettiğini belirterek, iç savaş nedeniyle 600 bin üzerinde kişinin yaşamını yitirdiğini, milyona yakın insanın da yaralandığını ve 10 milyona yakın insanında mülteci hayatı yaşamak durumunda kaldığını söyledi. Kutluay, "Suriye'de işlenecek tüm suçlar işlendi. Kullanılabilecek bütün yasak silahlar kullanıldı, siviller, kadın ve çocuklar katledildi. İnsanlar en temel ihtiyaç maddelerini dahi bulamaz hale geldi, bir millet kan gölüne çevrildiö dedi.Kuveyt Beyt Zeka Kurumu ile birlikte Suriye'nin Halep kırsalı, Lazkiye ve İdlib kentlerinde halka dağıtılmak üzere 40 TIR'dan oluşan kışlık yardım malzemeleri arasında 12 bin 100 gıda paketi, bin battaniye, 770 paket kışlık erkek, kadın ve çocuk giyimi, 4 bin 400 adet sünger, 11 bin metrekare mat, 850 soba, 4 bin yağmurluk ve 95 bin TL maliyetli bir adet yoğun bakım ünitesi bulunduğunu söyleyen Kutluay şöyle dedi;
"Beyt Zeka kurumu ile merkezi İstanbul'da olan ortez protez merkezi kurduklarını ve Suriye'de yaralanan, uzuvlarını kaybedenlerin alınan ölçülerine göre protez yapılara Suriye'ye gönderilecektir.
Bu arada Beyt Zeka Kurumu yöneticisi Abudrrahman El Türkit ise konuşmasında Suriye halkına yardım göndermeye devam edeceklerini belirterek Suriyelileri asla yalnız bırakmayacaklarını söyledi.
Görüntü Dökümü
-------------------------
İHH Suriye'ye yardım TIR'larının görüntüsü
İHH ve Kuveyt yardım afişi
TIR'lardan görüntü
Giden eşyalardan görüntüler
Törene katılanlar
İHH Genel Başkan Yardımcısı konuşması
Kuveyt dernek yöneticisi konuşması
İlgililerin toplu halde görüntüsü
Gönderilen eşyalar incelenirken
BOYUT: 102 MB SÜRE: 03'12"
Haber-Kamera: Ferhat DERVİŞOĞLU/REYHANLI(Hatay),
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-4 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?