Dha Yurt Bülteni-3 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-3

Dha Yurt Bülteni-3

Van'da yoğun kar yağışıVAN'da sabahın erken saatlerinde başlayan kar yağışı hayatı olumsuz yönde etkiledi.

24.12.2016 11:31

Van'da yoğun kar yağışı

VAN'da sabahın erken saatlerinde başlayan kar yağışı hayatı olumsuz yönde etkiledi. Kar kalınlığının yer yer 15 santimetreye ulaştığı Van'da trafikte aksamalar yaşandı.

Van'da kış kendini hissetirmeye devam ediyor. Şehir merkezinde 15 santimetreyi bulan kar, yüksek kesimlerde 30 santimetreyi aştı. Kar nedeniyle birçok mahallenin yolu da ulaşıma kapandı. Şehir içinde trafik güçlükle sağlanırken, kara hazırlıksız yakalanan bazı araçlar yollarda kaldı. Yetkililer, ulaşımın aksamaması için çalışmaların sürdürüldüğünü belirtirken, Meteoroloji yetkilileri ise kar yağışının süreceğini söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Van'daki yoğun kar yağışı

-Karda ilerleyen araçlar

-Kar temizleyen vatandaş

-Kent merkezi

-Kar temizleme çalışması yapan ekipler ve detaylar

Haber-Kamera: Orhan AŞAN/ VAN, -

==============================

Bitlis'te karda köylüleri elektriksiz bırakmamak için seferberlik

BİTLİS'te kar yağışının ardından oluşan elektrik arızalarını gidermeye çalışan Vangölü Elektrik Dağıtım A. Ş. (VEDAŞ) çalışanları, zorlu doğa koşulları, soğuk hava ve 1 metreyi aşan kara rağmen yıkılıp zarar gören direklerin yerine yenilerini dikip, kopan hatları onarıyorlar.

VEDAŞ ekipleri, geçtiğimiz hafta Bitlis ve çevresinde etkil olan ve kalınlığı 1 metreye ulaşan kar yağışı ve fırtına nedeniyle devrilip, zarar gören direkleri ve kopan enerji hatlarını onarmak için seferber oldu. Yaklaşık 300 köyün elektirik sorunun giderilmesi için ekipler ilk olarak Bitlis merkeze bağlı Ağaçdere köyüne gitti ve devrilip kırılan direklerin yerine yenilerinin bırakılması için büyük bir çaba gösterdi. 10 kişilik ekiple köy yoluna getirilen direkler, 150 metre yükseklikteki bölgeye sürüklenerek çıkarıldı. Karla kaplı bölgeye sürüklenerek zorluklarla çıkarılan 12 metre boyundaki direk, daha önceden kazılan çukura büyük zorluklarla dikildi ve ekipler daha sonra enerji nakil hatlarının çekilmesi için de saatlerce çalıştı.

Soğuğa, dona, tipi ve fırtınaya aldırış etmeden bir hafta içerisinde arızaları onaran ekipleri ziyaret eden VEDAŞ Bitlis İl Müdürü Tahsin Uzunselvi, arkadaşlarının zorlu doğa koşullarında, fedakarca bir çalışma yürüttüklerini söyledi. Uzunselvi, "Bitlis merkeze bağlı Ağaçdere köyünde iki enerji nakil hattındaki direğimiz devrildi. Elektrik arıza ekibimiz yoğun bir çalışma yürütüyür. Çalışma koşulları çok zor. Ancak ekiplerimiz büyük bir fedakarlık gösteriliyor."dedi.

Uzunselvi, 115 kişiden oluşan arıza ekiplerinin olduğunu, ancak bu sayının yeterli olmaması nedeniyle diğer servislerden de 60 kişilik bir takviye aldıklarını anlattı. Meydana gelen arazıların en kısa zamanda giderileceğini de belirten Uzunselvi, "Sadece iş makinalarıyla bu çalışmalar yürütülemiyor. Kırsalda çalıştığımız için insan gücü söz konusu. Bu yüzden fedakarca bir çalışma yapan arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Elimizde geldiğince çalışmalarımızı en kısa zamnda tamamlayacağız. Yaklaşık bir hafta önce, 300 köyümüz elektriksizdi. Ama yapılan çalışmalar sonucunda merkeze bağlı Döşkaya köyümüz kalıyor. Mutki'de 3 köyümüz var. Hizan'da da 3 köyümüz kaldı. Tabi bu köylerde hasar çok fazla. Ancak oralardaki arızaların giderilmesi için de çalışmalarımız aralıksız devam ediyor"dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Yeni dikicek direklerin köy yoluna getirilmesi

-Direklerin yol kenarına indirilmesi

-Ekiplerin dağa çıkacak direğe apararat ve halat bağlamaları

-Makara sistemi ile direğin çekilmesi

-Basın mensuplarının yardım etmesi

-Çalışmalardan detaylar

-Direğin yerine dikilmesi

-VEDAŞ çalışanının direk tepesine çıkarak hat çalışması yapması

-VEDAŞ Bitlis İl Müdürü Tahsin Uzun Selvi ile röportaj

-Detay görüntüler

Haber-Kamera : Özcan ÇİRİŞ/ BİTLİS;-

=========================================

İslahiye'de, kar temizliği

GAZİANTEP 'in İslahiye İlçesi'nde, etkili olan kar yağışının ardından, belediye ekipleri cadde ve sokaklarda temizleme çalışmalarına başladı.

İslahiye Belediyesi ekipleri, ilçe genelinde kar temizliğine başladı. Ulaşıma kapanan cadde, sokak ve parktaki yayaların geçiş güzergahlarında temizlik yapan ekipler, olası kazaların önüne geçiyor, aynı zamanda buzlanmaya karşı tuzlama çalışması yapıyor. İslahiye Belediye Başkanı Kemal Vural, belediye ekiplerinin 24 saat görev başında olduğunu belirterek, "Yoğun kar yağışının ardından ekiplerimiz ilçe merkezinde temizlik yaparken, iş makinelerimiz yüksek kesimlerde yolları kapanan mahallelerimizi ulaşıma açmaya çalışıyor. Yine yolların olası buzlanma ile kazalara sebep olmaması için de tuzlama çalışması yürütüyoruz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------------------

Belediye İşçilerinin kar temizliği

İş makinesiyle yürütülen çalışmalar

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Kadir ÇELİK-GAZİANTEP-DHA)

=============================================

10 gündür susuzluk çekiyorlar

AFYONKARAHİSAR'ın Sandıklı İlçesi'ne bağlı Menteş Köyü'nde yaklaşık 10 gündür su kesintisi yaşanıyor. 800 nüfuslu köyde oturanlar su ihtiyaçlarını köydeki tek kaynak olan ve bir köylünün bahçesinden çıkan suyla karşılamaya çalışıyor.

Sandıklı'ya bağlı 700 haneli Menteş Köyü'ne yaklaşık 10 gündür su verilemiyor. Yaklaşık 15 kilometre uzaklıktaki Akdağ'daki kaynaklardan temin edilen suyun bir bölümü DSİ'nin baraj çalışması nedeniyle kururken, diğer su kaynakları ise soğuktan donunca köye su gelmez oldu. Bölge halkı ise su ihtiyaçlarını köydeki tek su kaynağı olan 60 yaşındaki Kezban Çankaya'nın evinin bahçesindeki su kuyusundan ya da köye 2 kilometre uzaklıktaki Ekinova Köyü veya 4 kilometre uzaklıktaki Kızılören İlçesi'nden karşılamaya çalışıyor. Günlerdir su sıkıntısı çeken köylüler ise yetkililerden sorunun bir an önce çözülmesini istiyor.

SUYUNU KÖYÜN KULANIMINA AÇTI

Bahçesindeki suyu köyün kullanımına açan Kezban Çankaya, "Elektrikli motorla kuyudan çıkan suyumu köylüye su olmadığı için veriyorum. Para falan da istemiyorum" dedi.

'SU SORUNU HEP OLMUŞTUR'

Köy sakinlerinden 42 yaşındaki Döne Çetin, "Ben 17 sene önce evlendim, yukarı mahalleye gittim. O seneden beri yazın gurbetçiler geldiği için su olmaz. Kışın da 'don çekti' derler su olmaz. Köyümüzde su sorunu hep olmuştur. Bilmiyorum ama çok mağduruz" diye konuştu.

'25 YILDIR BÖYLE ŞEY GÖRMEDİM'

Hayvancılıkla uğraşan 38 yaşındaki Mehmet Boztepe, "Hayvanlarımız susuz kaldı. Köyde tek su kaynağı olan kuyu suyundan ihtiyacımızı karşılamaya çalışıyoruz. 25 yıldır ben böyle bir şey görmedim" dedi.

'NE ANLAYAN VAR NE DİNLEYEN VAR'

45 yaşındaki Şükrü Daşdelen, "Belediyelik olduğumuz dönemde de şimdi ki muhtarlık dönemimizde de köyümüze su yetersiz geliyor. Çünkü bizim Allah tarafından yeryüzüne çıkan su kaynaklarımız var. O kaynaklar da köye yetersiz geliyor. Bunu belediyeyken de anlatmaya çalıştık, köyken de anlatmaya çalıştık. Ama bizi ne anlayan var ne de dinleyen var. Hayvanlarımızı sulamaya başka köylerden su getiriyoruz. Buna Allah razı olur mu?" diye konuştu.

'SU SORUNUMUZ HİÇ BİTMEMEKTEDİR'

Köy Muhtarı Ramazan Toprak da şöyle dedi: "Köyümüze su 15 kilometre uzaklıktan cazibeyle kendiliğinden yer yüzüne çıkarak gelmektedir. 2 yıldır baraj çalışması var. Bu nedenle bazı su kaynaklarımız iptal oldu. Bazıları da don dolayısıyla su çekti. Köyümüz 1 haftadan fazladır susuz. Yaz dönemlerinde gurbetçi vatandaşımızın köyümüze gelmesi nedeniyle nüfusu 5 bini bulmaktadır. Su sıkıntımız hiç bitmedi. Kuyu vurdurmak için DSİ'ye 3 ya da 4 kez dilekçe verdim ama hiçbir gelişme görmedim."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Kaynak suyundan köy halkı su doldururken,

Kahvehanede suyu akmayan musluk görüntüsü,

Kuyu suyundan su doldurup el arabası ile evine su götüren köylü,

Röp1: Köy Muhtarı Ramazan Toprak

Röp2: Şükrü Daşdelen

Röp3: Mehmet Boztepe röportaj,

Röp4: Döne Çetin

Röp5: Kezban Çankaya

Haber- Kamera. Ahmet DAĞLI/SANDIKLI(Afyonkarahisar),

=======================================

Siirt'te eski terminal binasının tavanı çöktü: 1 işçi mahsur kaldı

SİİRT'te Kurtalan yolu üzerinde bulunan eski terminal binasının yıkım çalışmaları sırasında bir işçi, çöken tavan altında kaldı. Yaklaşık bir saatten beri işçiyi arama, kurtarma çalışması devam ediyor.

Kurtalan yolu üzerinde bulunan eski terminal binasının yıkım çalışmaları sırasında bugün saat 10.15 sıralarınde henüz belirlenemeyen bir sebeple tek katlı yapının tavanı çöktü. İşçilerden Mehmet Şirin Altay, çöken tavanın altında kaldı. İş makineleri, belediye itfaiye ekiplerinin Altay'ı kurtarma çalışması devam ederken olay yerine AFAD ekipleri de geldi. Mehmet Şirin Altay'ın yerinin tespit edildiği, kendisiyle irtibat kurulduğu öğrenlirken, sağlık durumu ile ilgili herhangi bir bilgi edinilemedi.

112 Acil Sağlık ekipleri de olay yerinde bekletilirken, Siirt Belediye Başkan Yardımcısı Yener Tanık da olay yerine gelerek görevlilerden bilgi aldı. Bu arada arama çalışmalarının devam ettiği eski terminal binasına gelen Mehmet Şirin Altay'ın yakınları da sinir krizi geçirdi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Arama kurtarma çalışması

Yakınlarının bağrışmaları

Vatandaşların izlemeleri

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Turan KOYUNCU- Mehmet Yücel DURAK/SİİRT, -

=============================================

Yastık içerisine gizlediği 28 bin lirası yandı

ŞIRNAK merkeze bağlı Aslanbaşar Köyü'nde güvenlik koruculuğu yapan Kamil Fidan, ev yapmak için biriktirip yastık içerisine gizlediği 28 bin lira parası, evinde çıkan yangında eşyalarıyla birlikte yanarak kül oldu.

Merkeze bağlı Aslanbaşar Köyü'nde güvenlik korucusu Kamil Fidan'ın evinde dün sabah saatlerinde çıkan yangında evin içinde bulunan eşyaların tümü kullanılamaz hale geldi. 3 yıl önce babasının evinden ayrılıp Siirt'e yerleşen ve geçen sene güvenlik korucusu olduktan sonra Aslanbaşar Köyü'ne geri gelen Kamil Fidan, kiralık ev bulamadığı için 2 eşi ve 6 çocuğuyla birlikte babasının evindeki bir odaya yerleşti. Ev yaptırmak için biriktirdiği 28 bin lirasını da bir yastığın içine koydu. Ancak dün sabah kendisi görevdeyken evinde çıkan yangında, tüm ev eşyasıyla birlikte yastığa gizlediği 28 bin lirası da yandı.

Ev yapmak için uzun zamandan beridir biriktirdiği 28 bin lira parasının da yastık içinde yandığını belirten Kamil Fidan, hayırsever vatandaşlar ve devletten yardım istediğini belirterek, "İki eşim ve 6 ocuğum var. Siirt'ten taşındım evimi buraya getirdim. Babamın bir odasında yaşıyordum. Evimin bütün malzemesi bu odanın içinde yandı. Benim mal varlığım, neyim varsa hepsi bu odadaydı. Benim 28 milyar param da yastık altındaydı. O da yandı. Devletimizden bir yardım istiyorum. Bana bir destek çıkarsa, yardım ederse çok memnun olurum. Destek istiyorum. Ben bu kış ortasında hangi tarafa gideceğimi bilmiyorum. Gidecek bir yerimiz de yok. Ben eşlerim ve çocuklarım, babam ve kardeşlerimle birlikte 15 kişi bu evin içinde yaşıyoruz" dedi.

Akciğer hastası olan ve Kamil Fidan'ın ikinci eşi olan Hamdiye Fidan, "3 çocuğumla içerde oturuyorduk. Sabaha saat 8 civarıydı. Çocuklarım kahvaltının üzerindeydi. Duman çıkmaya başladı. Sobaya baktım, bacaya baktım duman çıkmıyordu. Dama çıkayım, belki ordan tıkanmıştır dedim. Gittim baktım bir şey yoktu. Aşağı indim içerisi daha fazla dumanla dolmuştu. Dumanın nerden geldiğini bilmiyordum. Bir daha dama çıktım merdivene daha varmadan bağırdılar, 'kızın yandı' dediler. Geldiğim zaman çocuklarım alevlerin içerisindeydi. 3 çocuğum alevin içindeydi. Çocuklarımı alevlerin içinden çıkardım artık hiçbir şeyin farkında değildim. Yani alevin nasıl çıktığını, her tarafa baktım, nasıl çıktığını anlamış değilim. Bir insanın içi yandığı zaman hiçbir şeyi fark edemiyor. Gözüme hiçbir şey gelmedi, sadece çocuklarımı çıkardım. O yüzden bu kışın ortasında, bu karın ortasında herkesten bir yardım istiyorum, bir destek istiyorum. Bu kış, bu kadar çocukla ortada kaldık. Mağdur olduk. Hiçbir şeyim kalmadı, o yüzden herkesten yardım istiyorum" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Yanan ev ve eşyaların görüntüsü

-Kamil ve Hamdiye Fidan'ın konuşması

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Sekvan KÜDEN/ŞIRNAK, -

================================================

Şırnak Valisi'nden askeri birliğe ziyaret

ŞIRNAK Valisi Ali İhsan Su, ildeki komutanlar ve emniyet yetkilileri ile birlikte 6'ıncı Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı'na bağlı 1'inci Motorlu Piyade Tabur Komutanlığı'nı ziyaret etti.

Şırnak Valisi Ali İhsan Su, Şırnak 6'ıncı Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı'na bağlı Seslice Komutan Yardımcılığı 1'inci Motorlu Piyade Tabur komutanlığında askeri birlikleri ziyaret etti. Vali Su'ya ziyaretinde 23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanı Tümgeneral Aydoğan Aydın ve İl Emniyet Müdürü Ömer Uslusoy eşlik etti. Askerlerle sohbet edip sorunlarını dinleyen Vali Su, askerlere görevlerinde başarı diledi.

Görüntü Dökümü

---------------------

Haber-Kamera: ŞIRNAK, -

=================================================

Balık merakı canından etti (2) (Yeniden)

ANTALYA'da şişme botla balık avlamak için denize açılan 32 yaşındaki Süleyman Şimşek, botun su alması nedeniyle kıyıya ulaşamayınca boğuldu.

Konyaaltı sahili açıklarındaki olay, saat 05.00 sıralarında meydana geldi. Kaleiçi Yat Limanı'nda çalışan Süleyman Şimşek, sabaha karşı şişme botla denize açıldı. Kıyıdan açıkta oltayla balık avlayan Şimşek'in bindiği bot, belirlenemeyen nedenle delinerek su almaya başladı. Botun su aldığını fark eden Şimşek, kıyıya doğru kürek çekmeye başladı. Dubalara kadar gelmeyi başaran Süleyman Şimşek, daha fazla ilerleyemedi.

Bir süre sonra Kaleiçi Yat Limanı'nda balık tutmak için denize açılan Mesut Akar, botun üzerinde hareketsiz yatan Şimşek'i fark etti. Yardıma giden Akar, kendi botuna aldığı Süleyman Şimşek için 112 Acil Çağrı Merkezi'nden yardım istedi. Olay yerine gelen deniz polisi, Akar ve Şimşek'i delinen botla birlikte kıyıya çıkardı. Hazır bekleyen sağlık ekipleri, Şimşek'in yaşamını yitirdiğini belirledi. Süleyman Şimşek'in cenazesi, incelemenin ardından otopsi yapılmak üzere morga gönderildi.

Süleyman Şimşek'in de yat limanında çalıştığını belirten Mesut Akar, "Balık avlamak için denize açıldığımda fark ettim. Botu patlamış, üzerine kapaklanmış halde buldum. Çıkardığımda her yerinden su geliyordu. Kendisini tanıyorum zaten. Çok üzüldüm" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------

Delinen bottan detay

Oltadan detay

Polis ekiplerinin botu incelemesi

Ambulans ve ambulans çevresindeki polislerden detay

Süleyman Şimşek'i denizde fark eden Mesut Akar röp.

Genel detaylar

Süleyman Şimşek opak fotoğrafları "2 adet'

Haber-Kamera: Alparslan ÇINAR/ANTALYA,

=====================================================

Profesörden cep telefonu uyarısı: Konuşmayın, mesajlaşın

MEDSTAR Antalya Hastanesi Nükleer Tıp Bölümü'nden Prof. Dr. Akın Yıldız, tüm dünyada cep telefonlarının aşırı kullanımı sonucu ortaya çıkan radyasyonun beyin tümörlerinde artışa neden olduğunu belirterek, "Konuşmayın, mesajlaşın" uyarısında bulundu. Prof. Dr. Yıldız, wi-fi'ler nedeniyle her an her yerde elektro manyetik radyasyona maruz kalındığına dikkati çekti.

Prof. Dr. Akın Yıldız, günümüzdeki birçok hastalığın görüntüleme yöntemi yapıldıktan sonra tanı konulduğunu belirterek, doğru tedavi için görüntülemenin çok önemli olduğunu aktardı. MR, tomografi, röntgen, PET/CT gibi görüntüleme yöntemlerinin doğru biçimde doğru zamanda ve doğru kişiye kullanıldığında son derece etkin biçimde tedaviyi yönlendirdiğini kaydeden Prof. Dr. Yıldız, görüntüleme yöntemlerinin hastanın vücuduna aldığı radyasyon açısından değerlendirildiğinde ultrasonografinin radyasyon yaymayan bir yöntem olduğunu söyledi. Prof. Dr. Yıldız, "Ultrasongrafi, ses dalgalarıyla, yani elektromanyetik spektrum olan bir dalga ama iyonizasyon yapmayan, hastaya zararının olmadığını kabul ettiğimiz bir yöntem" dedi. Bir diğer zararsız yöntemin Manyetik Rezonans (MR) görüntüleme olduğunu aktaran Prof. Dr. Yıldız şunları kaydetti: "MR yönteminde de radyasyon olmadığını biliyoruz. Vücutta bir ısınmaya yol açıyor ama bugün için veriler MR'ın da vücuda belirgin bir zarar vermediği yolunda. Sintigrafi, tomografi ve PET/CT gibi yöntemlerde radyasyon var. Anjiyografi ve PET/CT'de daha fazla radyasyon olabilir. Radyasyona maruz kalma birimi olarak kullanılan bir ölçüm birimi var. Milisievert adı verilen. Verilen dozlar yapılacak tetkike göre oldukça değişken olabilmektedir."

BÜYÜK ŞEHİRLERDE BİSİKLETLE EVE GİTMEK DAHA RİSKLİ

Prof. Dr. Yıldız, görüntüleme yöntemlerinin neden olduğu radyasyon riskini 'yaşam riski' olarak değerlendirmek gerektiğini belirterek, şunları söyledi: "Tomografi çekmeyi, gündelik yaşamınızdaki risklerden biri gibi düşünmek lazım. Yaşamımızda çok riskler var. Örneğin kalabalık bir şehirde bisikletle dolaşmak, uçakla çok sık seyahat etmek de bir risktir ki en güvenli yolculuk uçak olmasına karşın. Örneğin uçakta kozmik ışına daha fazla maruz kalıyorsunuz. 5 transatlantik uçuşta bir akciğer filmi çekilmiş gibi dozlara ulaşabiliyorsunuz. Bunların hepsini birer yaşam riski olarak düşünmek lazım. Şunu da unutmamak lazım, radyasyon gerçekten zararlıdır. Doğru yerde doğru biçimde doğru hastaya doğru zamanda uygulanmalıdır. Uygun dozlar seçilmeli ve minimum dozlar özellikle kullanılmalıdır. Örneğin hamilelere gerekmedikçe bu tür tetkikler yapılmamalıdır. Hamile ve çocuklara mümkün olduğunca radyasyonun olmadığı görüntüleme yöntemleri uygulanmalıdır. Böyle bir temel prensip üzerinde yürümelidir."

CEP TELEFONLARI GERİ PLANDA KALDI

Cep telefonlarının yaydığı radyasyonla ilgili konunun son yıllarda geri planda kaldığını belirten Prof. Dr. Akın Yıldız, "İlk başlarda büyük korku vardı. Baz istasyonu, cep telefonu çok gündemdeydi ama biraz geride kaldı son yıllarda. Aslında bu çok önemli bir konu, çünkü telefon kullanımı çok yaygın" dedi. Gelişmiş ülkelerde kişi başı telefon sayısının 1.8 olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: "Düşünün bir kişinin 2 telefonu var. Gelişmiş ülkelerde sayısal veriler daha güvenilir olduğu için söylüyorum, evlerdeki wi-fi oranı yüzde 60'ları geçmiş. Her yerde wi-fi var. Her yerde elektromanyetik radyasyona maruz kalınıyor bir şekilde. Eskiden televizyonda radyasyon var deniliyordu ama artık onun çok ötesinde, her an her yerde gözle göremediğimiz, bizim ürettiğimiz enerji dalgalarına maruz kalıyoruz."

BEYİN TÜMÖRLERİNDE ARTIŞA NEDEN OLDUĞU BİLİMSEL OLARAK KANITLANDI

2016 yılında wi-fi ve cep telefonlarıyla ilgili yayımlanan ve kongrelerde sunulan çalışmalar olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Yıldız, aşırı cep telefonu kullanımının beyin tümörü görülme oranını artırdığının artık bilimsel olarak ortaya konduğunu söyledi. Prof. Dr. Yıldız, yapılan çalışmalarla iyi huylu ve kötü huylu tümörlerde 2.4 oranında artıştan söz edildiğini söyledi.

ÇOCUKLARDA CEP TELEFONUNA DİKKAT

Özellikle çocuklarda cep telefonu kullanımına vurgu yapan Prof. Dr. Akın Yıldız, "Çocuklarda kafatası kalınlığı ve geçirgenliği büyüklere göre daha fazla. Bu konuda çok dikkatli olunmalı" dedi. Yatak odasında cep telefonlarının şarj edilmemesi, evdeki wi-fi'nin uyurken kapatılması gerektiğini aktaran Prof.Dr. Yıldız, "Yatak odasında elektromanyetik sinyallerin mümkün olduğunca alınmaması gerekiyor. Uyurken cep telefonunun kapatılması uygun olur. Gereksiz radyasyona mümkün olduğunca maruz kalmayalım. Uzak tutalım kendimizden" diye konuştu.

GEREKMEDİKÇE KULLANMAYIN, KONUŞMAYIN MESAJ ATIN

Cep telefonlarının kulaklıkla kullanılmasının doğru olduğunu belirten Prof. Dr. Yıldız, gerekmedikçe kullanılmamasını önererek, "Örneğin yazı biçiminde iletişim mümkünse onu yapmak lazım. Eğer konuşmamız gerekmiyorsa mesaj göndermek lazım. Yazılı mesaj göndermekle daha az elektromanyetik radyasyona maruz kalınır. Cep telefonu sohbet değil, iletişim aracı olmalı. Şu anda belki bunun sonuçlarını görmüyoruz ama 5-10 sene sonra sinir tümörlerinin daha fazla karşımıza çıkacağı ifade ediliyor. Bu riskin yüksek olduğu söyleniyor" dedi.

Prof. Dr. Akın Yıldız, bilim dünyasında yapılan çalışmalarla cep telefonlarının yaydığı radyasyonun başta kanser olmak üzere dikkat eksikliği, migren, parkinson, uyku bozukluğu ve kalpte ritim bozukluğuna yol açabileceği yönünde kuşkular olduğunu da kaydetti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------

Röp: Prof. Dr. Akın Yıldız,

Detay

Haber: Selma KUNAR- Kamera: Süleyman EKİN/ANTALYA,

===============================================

Türkiye'nin en büyük müzesi tamamlanıyor

ADANA'da 68 bin 400 metrekare hizmet alanıyla Türkiye'nin en büyük kompleksi olan Yeni Arkeoloji Müzesi tamamlanma aşamasına geldi.

Adana'da 1907 yılında kurulan ancak son dönemde atıl durumdaki 'Milli Mensucat Fabrikası'nın yerine inşa edilen müze kompleksi içinde, Arkeoloji Müzesi, Kent Müzesi, Tarım Müzesi, Sanayi Müzesi, Etnografya Müzesi, Çocuk Müzesi ve Mozaik Müzesi bulunacak. Ayrıca kompleksin içinde kafeterya, fuaye, satış birimleri, sinevizyon alanı ve açık alanı olacak. Türkiye'deki en modern ve geniş müzesi olacak olan komplekste sergileme alanı 36 bin 790 metrekareyi bulacak.

KENTİN GEÇMİŞİ AYDINLANACAK

Yeni Arkeoloji Müzesi'nde eserlerin teşhiri modern teknoloji kullanılarak yapılacak. Komplekste eserler, ziyaretçilerin geçmişi günümüzde yaşayabileceği şekilde sergilenecek. Tarım Müzesi'nde Adana'nın tarımsal süreci, Sanayi Müzesi'nde ise yine Türkiye'nin ilk sanayi yatırımları sergilenecek. Kent Müzesi'nde, kentin geçmişi aydınlatılacak, Etnografya Müzesi'nde de kentin kültürel birikimi gözler önüne serilecek. Çocuk Müzesi'nde de geçmişten günümüze oyuncaklar sergilenecek.

BAKANDAN YAKIN İLGİ

Avrupa Birliği Bakanı Milletvekili Ömer Çelik'in Kültür ve Turizm Bakanlığı yaptığı dönemdeki girişimleriyle çalışmaları başlatılan müzenin, gelecek yıl Mayıs ayında açılması planlanıyor. Kentteki diğer müzelerin yeni müzeye taşınma çalışmaları sürerken, Bakan Ömer Çelik'in, "Yaşayan, yaşatan ve öğreten bir müzecilik anlayışıyla yapılıyor" dedi.

Görüntü Dökümü

--------------

Müzenin dış görüntüleri

Haber-Kamera: Yusuf BAŞTUĞ/ADANA,

====================================================

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni-3 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement