Manisa'da 69 asker, gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye kaldırıldı (2)
MANİSA'da General Seyfettin Çalbatur Kışlası 1'inci Piyade Er Eğitim Tugay Komutanlığı'nda akşam yemeğinin ardından rahatsızlanan askerlerden 69'u hastaneye kaldırıldı. Gıda zehirlenmesi şüphesiyle serum tedavisi uygulanan askerlerin sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi.
General Seyfettin Çalbatur Kışlası 1'inci Piyade Er Eğitim Tugay Komutanlığı'nda bazı askerler, bugün akşam yemeğinin ardından rahatsızlandı. Bulantı ve kusma şikayeti görülen 85 asker, revire başvurdu. Durumları iyi olan 26 askere ise revirde müdahale edildi. 69 asker ise birliğe sevk edilen ambulanslarla Manisa Merkezefeni ve Manisa Devlet Hastanelerine sevk edildi. Serum tedavisi uygulanan askerlerin, sağlık durumunun iyi olduğu, 24 saat müşahede altında tutulacağı belirtildi.
SU VE YEMEKLER İNCELENECEK
Manisa Halk Sağlığı İl Müdürlüğü'nün kışlaya gönderdiği 5 kişilik ekibin su numuneleri aldığı öğrenilirken, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) bağlı Gıda Kontrol Müfreze Komutanlığı'ndan görevlendirilen ekibin de, askerlerin son 3 günde yediği yemeklerin numunelerinin alarak İzmir'deki laboratuvar da inceleyeceği belirtildi.
VALİ GÜVENÇER: 24 SAAT MÜŞAHADE ALTINDA TUTULACAKLAR
Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Tugay Komutanı Albay Şefik Güvenç, Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Ayhan Korkmaz ve AK Parti İl Başkanı Berk Mersinli ile Manisa Devlet Hastanesi'nde tedaviye alınan askerleri ziyaret etti, sağlık durumları hakkında yetkililerden bilgi aldı.
Hastane önünde açıklama yapan Vali Güvençer, "Sadece bir bölüğümüze ait toplam 85 Mehmetçiğimiz kusma şikayeti ve mide bulantısı ile tugay revirimize müracaat etti. Daha önce yaşadığımız acı tecrübe çocuklarımızın durumu ciddiyetle değerlendirildi. 69'u Manisa Devlet Hastanesi ve Merkez Efendi Devlet Hastanesi'ne sevk edildiler. Çocuklarımızın ağır bir durumu olmamakla birlikte sağlık birimlerimiz ve hastanelerimiz bu 69 çocuğumuzu ilk müşahedenin hemen sonrasında 24 saat müşahede altına tutmak amaçlı servislere yatışı sağlandı. Çocuklarımız 24 saat müşahede altında tutulacaklar" dedi.
Vali Güvençer, askerlerin rahatsızlanma nedeninin araştırıldığını söyledi.
CHP MİLLETVEKİLİ NURLU: SABOTAJ İHTİMALİ ARAŞTIRILSIN
Olayla ilgili yazılı açıklama yapan CHP Manisa Milletvekili Mazlum Nurlu da, askerlerin neden zehirlendiklerinin bir an önce kamuoyuna açıklanmasını istedi. Sabotaj ihtimalini gündeme getiren Nurlu, "Çünkü artık bu olay sıradan bir zehirlenme vakası değildir. Manisa'nın en büyük birliklerinde askerler sık sık zehirleniyorsa ve hiçbir tedbir alınmıyorsa ortada çok ciddi bir sorun vardır. Sabotaj ihtimali de artık değerlendirilmeli ve askerlerin neden zehirlendikleri kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Manisa'da kışlalara yemek ve gıda temin eden tüm şirketlerle sözleşmeler feshedilmeli ve sorumlular mutlaka cezalandırılmalıdır. 20 gün içerisinde kışlalarda yaşanan zehirlenme vakaları, Manisa'da binlerce askerin içinde bulunduğu tehlikeli durumu gözler önüne sermektedir. Eğer zehirlenme vakalarının üzeri yine örtülmeye çalışılırsa, asker zehirlenmelerinin devam edeceğinden endişeliyiz" dedi.
GEÇEN AY 2 ZEHİRLENME VAKASI DAHA YAŞANMIŞTI
Manisa'da 23 Mayıs tarihinde Manisa 1'inci Piyade Eğitim Tugay Komutanlığı Albay Arif Seyhun Kışlası'nda 1049 asker gıda zehirlenmesi nedeniyle hastaneye kaldırılmış, er Hüsnü Özel yaşamını yitirmişti. Bu olaydan 4 gün sonra, 27 Mayıs tarihinde bu kez, Kırkağaç 6'ncı Jandarma Komando Er Eğitim Alayı'nda zehirlenme vakası yaşanmış, 70 asker hastaneye kaldırılmıştı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------
-Hastaneden görüntüler
-Röportajlar
-Genel ve detaylar
Haber-Kamera: Nermin UÇTU- Ersan ERDOĞAN- İlker KILIÇARSLAN/MANİSA,
======================================
Sivas'ta kazara ateş alan silah 3 polisi yaraladı
SİVAS'ta görev hazırlığı yaparken bir polis memurunun silahının kaza sonucu ateş almasıyla 3 özel hareket polisi yaralandı.
Olay saat 23.15 sıralarında Özel Harekat Şube Müdürlüğü bahçesinde meydana geldi. Göreve gitmek üzere hazırlık yapan polislerden birinin silahının ateş alması sonucu özel harekat polislerinden Furkan K., Osman A. ve Okan K. yaralandı. Polis arkadaşlarının ihbarı üzerine olay yerine sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralı polislerden Osman A. ve Okan K. Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi'ne, Furkan K. ise Numune Hastanesi'ne kaldırıldı. 3 özel harekat polisinin kasık, bacak ve kollarından yaralandığı öğrenildi. Yaralı polislerin hayati tehlikelerinin bulunmadığı belirtildi. Olay sonrası yaralı polislerin arkadaşları hastanelere geldi.
"ÇOK ŞÜKÜR HAYATİ TEHLİKELERİ YOK"
Olayın ardından Sivas Valisi Davut Gül, Cumhuriyet Başsavcısı Murat İrcal, İl Emniyet Müdürü Turan Aksoy, Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız, Tıp Fakültesi Hastanesi'ne gelerek doktorlardan yaralı polisler hakkında bilgi aldı. Yaralı polisleri ziyaretinin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Sivas Valisi Davut Gül, "23.15 sularında özel harekat polislerimizin olduğu bölgede göreve giderken bir polis memurumuzun silahı ateş alıyor ve 3 polisimiz yaralanıyor. 2 polis memurumuz çok hafif herhangi birşey yok. Çok şükür 3'ününde şuan itibariyle bir hayati tehlikesi yok. 2'si CÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nde 1 taneside Numune Hastanesi'nde tedavi görüyor. Doktorlarımız ilgileniyor. Kendilerini gördük herhangi bir sıkıntıları yok. İnşallah kısa süre içinde de taburcu olacaklar." dedi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Hastaneden görüntüler
-Vali ve beraberindekilerin ziyareti
-Vali Gül'ün açıklaması
-Detaylar
Haber-Kamera: Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS,
=====================================
Davutoğlu: Bürokraside liyakat esas alındığı sürece devlet ayakta durur
ESKİ Başbakan ve Ak Parti Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu, bürokraside liyakatın esas alınması gerektiğini belirterek, "Bir bürokratın nerede doğduğu, hangi aileden geldiği, hangi topluluğa ait olduğu, hangi vakıf, hangi dernek mensubu olduğu değil, sadece ve sadece ehliyeti ve liyakatı konuşulduğu sürece devlet ayakta durur. O benim yakınım, bu benim akrabam, şu benim ilerde işime yarar diye bürokrasiyi başka kriterlerde inşa ederseniz, devlet ayakta kalamaz" diye konuştu.
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, bazı sivil toplum kuruluşları tarafından bir düğün salonunda düzelenlenen '12'nci Geleneksel Konyalılar İftar Buluşması'na katıldı. Dünyadaki siyasi ve ekonomik gelişmelere değinen Davutoğlu, şunları söyledi:
"Uluslararası sistem, büyük bir kriz içinde. Bir tarafta daha 6 ay önce görev başı yapmasına rağmen önümüzdeki dönemde yaşadığı soruşturmalarla nereye gideceği, ne olocağı belli olmayan bir Amerikan sistemi ve Amerikan Başkanı. Amerikan sisteminin nereye gideceğiyle ilgili tartışmalar. Diğer taraftan 3-4 ay önce seçim yapmasına rağmen hükümeti kuramamış Hollanda ve yeni seçim yapmasına rağmen istikrara kovuşamamış İngiltere. Nereyi gideceği belli olmayan Avrupa Birliği. Öte yandan biriken gücüne rağmen hala uluslararası sistem içindeki barış gücü rolünü oynayamayan Asyalı güçler. Dünya sisteminde ekonomik, mali, siyasi olarak büyük bir krizin bütün görüntülerin yansıması. Son olarak Katar krizinde ortaya çıktığı gibi her an birbiriyle çatışmaya hazır gibi görünen Sünni-Şii ayrımından sonra Katar'da, körfezde yaşanan ayrışmalarla daha da atomize edilmiş bir İslam dünyası. Bunun merkezinde bir sene önce hain bir çetenin teşebbüsüyle suikasta maruz bırakılmak istenen bu aziz ülke. İç içe geçmiş bir krizler halkası içindeyiz. Aynen Haçlılardan sonra Moğolların saldırdığı Anadolu coğrafyası gibi."
Bürokrasi'de hangi vakıf ve derneğe mensup olan kişi değil, liyakatin esas alınması gerektiğini belirten Davutoğlu, "Bizim bu yozlaşma, bu sapma, bu ihanet örneklerini göz önünde bulundurarak sahip olduğumuz güç ne olursa olsun, ister ilmi, ister ticari ve ekonomik güç, isterse siyasi güç, önce o gücü nefsimizde terbiye edecez, sonra o gücü ahlak temelinde zırhla kuşatacaz. Sonra da millete bir merhamet olarak sunacaz. Hiçbir adaletsizliğe, hiçbir yanlışa, hiçbir kayırmaya kapılmadan, bürokraside ehliyeti liyakati esas alacaz. Bir bürokratın nerede doğduğu, hangi aileden geldiği, hangi topluluğa ait olduğu, hangi vakıf, hangi dernek mensubu olduğu değil, sadece ve sadece ehliyeti ve liyakatı konuşulduğu sürece devlet ayakta durur. O benim yakınım, bu benim akrabam, şu benim ilerde işime yarar diye bürokrasiyi başka kriterlerde inşa ederseniz, devlet ayakta kalamaz" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------------
Davutoğlu'ndan detay
Salondan detay
Davutoğlu'nun konuşması
Haber- Kamera: Tolga YANIK/KONYA,
===================================
Başbakan yardımcısı ile iftara katıldı
BAŞBAKAN Yardımcısı Veysi Kaynak ile Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Türkiye Diyanet Vakfı Kahramanmaraş Şubesi'nin 'iyilik sofrası' iftarına katıldı. Kahramanmaraş Valisi Vahdetin Özkan, İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Timuçin Alper, Emniyet Müdürü Doğan İnci, il ve ilçe müftüleri, sivil toplum örgütü temsilcileri, iş adamları ile din görevlilerinin de yer aldığı iftar programı, Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Ezan okunup davetlilerin oruçlarını açmasının ardından programın açılış konuşmasını İl Müftüsü Celal Sürgeç yaptı. Daha sonra konuşan Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, Fırat Kalkanı Harekatı ile DEAŞ teröründen temizlenen bölgedeki 86 caminin Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad tarafından tahrip edildiğini ve o camilerin Diyanet İşleri Başkanlığı ile Türkiye Diyanet Vakfı tarafından onarılarak Ramazan'a yetiştirdiğini söyledi.
"REİSİMİZ, 'DURUN, SİZ KARDEŞSİNİZ' DEDİ'
Diyanet İşleri Başkanlığı ile daha birçok hayırlı hizmetler yapacaklarını belirten Kaynak, şunları söyledi:
"Şu anda en hayırlı hizmetlerinden biri İslam dünyasında yeni bir şekilde sokulan nifak tohumlarının sonlanması olacaktır. Bir gazetede manşet olarak görmüştüm Katar'daki abluka dolayısıyla, ambargo dolayısıyla, birinin onlara 'Durun, siz kardeşsiniz' demesi gerekiyor. İşte onlara 'Durun, siz kardeşsiniz' diyen bizim liderimiz, reisimiz, Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dır. ve onlara 'Durun, siz kardeşsiniz' diyen İslam Alimler Birliği Başkanı Karadavi hazretleridir ve İslam dünyasından onun yanında olan tek bir alim de yine bizim Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Mehmet Görmez hocamızdır. Kendisine bu sebeple şükranlarımızı sunuyorum. ve bu iyilik sofralarının bütün dünyaya aynı zamanda rahmet ve bereket getirmesini, İslam dünyasına huzur getirmesini, insanlığa barış getirmesini temenni ediyorum."
GÖRMEZ: ŞİMDİ RESİM ÇOK NET GÖRÜNÜYOR
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ise, gerek Türkiye'de, gerekse yurt dışında yürüttükleri faaliyetleri anlattı. Bütün İslam dünyasının tarumar durumda olduğunu ve hepsinin umudunu Türkiye'ye bağladığını belirten Görmez, şunları söyledi:
"Ne büyük acılar yaşanıyor, ne büyük acılar yaşadık. Bunlar yetmiyormuş gibi, bir kendi ülkemizde 15 Temmuz'da yaşadığımız o fecaat. Kendi elimizle, kendi içimizden. Düşünebiliyor musunuz yani 40 senelik geçmişi dikkate alarak, bugünden bakarak değerlendirme yaptığımızda şunu görüyoruz. 3 tane büyük değişim oluyor dünyada, bir, Sovyetler Birliği yıkılıyor, Yugoslavya yıkılıyor. Buralarda yüz binlerce denilebilecek Müslüman topluluklar ortaya çıkacak. Bu Müslüman toplulukların ortaya çıkaracağı o İslami kimliği küresel dünya nasıl yönetecek? İkincisi Afrika'da resmi sömürgeler sona eriyor, üçüncüsü de Avrupa'da göçmenler Avrupa vatandaşı oluyor. Bu 3 büyük gelişme kürsel dünyayı ilgilendiriyordu. Nasıl önlediler, bizim içimizden Türkiye'nin ismini kullanarak, Türkiye'nin içinden o malum yapıyı oralara taşıyarak bunu önlemeye çalıştılar. Şimdi resim bundan 5 sene önce çok net görünmüyordu, 2 sene önce bile bu resmi göremiyorduk. Ama şimdi resim çok net olarak görünüyor."
'DİYANET, FETÖ'YÜ ÇOK ÖNCEDEN GÖRMELİYDİ'
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile ilgili olarak herkes gibi kendinin de özeleştiri yaptığını kaydeden Görmez, şöyle devam etti:
" Kazakistan'ın hikmetli bir diyanet işleri başkanı vardı. 2011 yılında beni ziyaretinde söylediği, geldi bana dedi ki, bugün herkesin FETÖ dediği bu yapının hassaten 'Siz bundan emin misiniz, Türkiye bunlardan emin mi?' dedi. 'Neden soruyorsunuz, ne oluyor?' dedim, 'Çünkü biz ürünlerini görmeye başladık' dedi. 'Ben bütün torunlarımı bunların okullarına verdim, bütün bakanların, zenginlerin çocukları bu okullarda. Bu çocukları ben şimdi tanımaya başladım ve irkildim' dedi. 'Baktım bu çocukların hiçbirisinde aile bağı yok. Anne, baba, hala, teyze yok. Yapıya mensubiyet, aileye mensubiyetin çok önüne geçmiş. İkincisi, hiçbirisinde Kazakistan'ın geleceğini düşünmek diye bir dert yok, yani vatan derdi yok, bu da beni endişelendiriyor. Üçüncüsü, en tehlikelisi de İslam ümmetine mensubiyet duygusu yok. Bunlar birer dünya vatandaşı yetiştirmişler' dedi. Bundan epey bir müddet sonra Burkina Faso'dan bir zat geldi aynı şekilde bunları ifade etti. Biz bunları yaşadık ve ben ilk günden itibaren hep özeleştiri yaparak, herkes yapıyor, biz de diyanet olarak sürekli bunu ifade ettim. Yani bütün bunları diyanet camiası, ilahiyat camiası çok çok çok öncelerden görmeliydi. Hep beraber dunların üzerinde durabilmeliydi. Fakat nifak, öyle teşhisi kolay konulabilecek bir hastalık değildir."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------------------------
Kaynak ve Görmez sohbet ederken
Masadan detay
Müftü Celal Sürgeç'in dua etmesi
Kaynak'ın konuşması
Görmez'in konuşması
Haber-Kamera: Ömer KOÇ/KAHRAMANMARAŞ,
==========================================
Otomobilin çarptığı baba ile kızı yaralandı
ŞANLIURFA'da yolun karşısına geçmeye çalışırken otomobilin çarptığı 48 yaşındaki Mehmet Ali Kaya ile kızı 19 yaşındaki Ayşenur Kaya yaralandı.
Kaza, gece saatlerinde Uçaksavar kavşağında meydana geldi. İbrahim Halil Şener yönetimindeki 63 PL 406 plakalı otomobil, yolun karşısına geçmeye çalışan Mehmet Ali Kaya ile kızı Ayşenur Kaya'ya çarptı. Kazada, baba ile kızı yaralandı.
Yaralılar, olay yerine sevk edilen ambulansla Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi götürüldü. Acil serviste tedaviye alınan yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------------------
Kaza yerinde toplanan kalabalık
Sağlık görevlileri yaralılara müdahalede bulunması
Ambulansa konulan yaralılar
Genel ve detay görüntüler
Haber- Kamera: Ömer ŞULUL/ŞANLIURFA,
========================================
5 yaşındaki Mehmet'i arama çalışmalarına son verildi (2)
KAYIP MEHMET OLAYINDA ŞAŞIRTAN GERÇEK
İzmir Dikili'de emekli komiser Tarkan Tekeoğlu'nun, geçen pazar günü cipte uyurken bıraktığını iddia ettiği oğlu Mehmet'i arama çalışmalarını sürdüren jandarma, şaşkınlık yaratan gerçeği ortaya çıkardı.
Tarkan Tekeoğlu'nun jandarmaya kayıp oğlu olarak verdiği fotoğrafın şu anda 17 yaşında olan oğlu Batuhan Serkan Tekeoğlu'nun küçüklük fotoğrafı olduğu tespit edildi. Polisin eşi ve kayınvalidesinin de ifadesine başvuran jandarma, ailenin tek çocukları bulunduğu gerçeğini de teyit etti. Geçmişe dönük hastane ve nüfus kayıtlarına yönelik incelemede de, kayıp Mehmet'in kaydı bulunamadı. Emekli komiser Tarkan Tekeoğlu'nun Nüfus Müdürlüğü'ne çocuğunun doğduğuna dair belge göstermek yerine, sözlü ifadesiyle nüfus kaydı yaptırdığı saptandı.
Bu gelişme üzerine Tarkan Tekeoğlu aranmaya başlandı. Tarkan Tekeoğlu'nun yeniden ifadesine başvurulacağı açıklandı.
Haber: DİKİLİ/İZMİR,
================================
Tunceli'de terör operasyonuna 2 tutuklama
TUNCELİ'nin Hozat ve Ovacık ilçelerinde terör örgütleri PKK, MLKP ve TKP/ML-TİKKO'ya yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 6 kişiden 2'si tutuklandı.
Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, geçen 14 Haziran günü, terör örgütleri PKK, MLKP ve TKP/ML-TİKKO'nun Hozat ve Ovacık ilçeleri yapılanmalarına yönelik operasyon düzenledi. Operasyonda 6 kişi gözaltına alındı.
Şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Şüphelilerden biri savcılıkça serbest bırakıldı. Mahkemeye çıkarılan şüphelilerden 2'si 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan tutuklanırken, 3 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest kaldı.
Haber: TUNCELİ
=============================
Ahırda telle kendini astı
KARAMAN'ın Ermenek İlçesi'nde 65 yaşındaki Durmuş Semerci, ahırda kendisini telle asarak yaşamına son verdi.
Olay, ilçeye bağlı Yukarıçağlar Köyü'nde meydana geldi. Cuma namazı için evden çıkıp, bir daha da kendisinden haber alınamayan evli ve 4 çocuk babası Durmuş Semerci'nin yakınları, köyde arama çalışması başlattı. Bir yakını, Semerci'yi ahırda kendisini telle asmış olarak buldu.
Semerci'yi aşağı indiren yakınları, jandarme ve sağlık ekiplerine haber verdi. Sağlık ekiplerinin yaptığı kontrollerde Semerci'nin öldüğü tespit edildi.
Durmuş Semerci'nin cesedi, olay yeri incelemesinin ardından otopsi yapılmak üzere morga kaldırıldı.
Haber: İlhami ETCİ/KARAMAN,
==============================
İzmir'de, cezaevinde gıda zehirlenmesi şüphesi
İZMİR'in Bergama İlçesi'ndeki cezaevinde, akşam yemeğinin ardından rahatsızlanan 17 mahkum, gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye kaldırıldı.
Bergama M Tipi Kapalı Cezaevi'nde çeşitli suçlardan ceza alan 17 mahkum, akşam yemeğinin ardından rahatsızlandı. Mide bulantısı ve kusma şikayetleri görülen mahkumlar, Dr. Faruk İlker Bergama Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı.
Haber: İZMİR,
===========================
Konya'da kahvehane ve derneklere kumar baskını
KONYA'da polis ekiplerince 6 kahvehane ve 5 derneğe, kumar operasyonu düzenlendi.
Konya İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, merkez İlçelerde bulunan 6 kahvehane ve 5 derneğe, 35 ekip ve 72 personelin katılımıyla kumar ve tombala operasyonu düzenledi. Eş zamanlı baskınlarda 219 kişinin GBT sorgusu yapıldı. Çeşitli suçlardan aranan 4 kişi gözaltına alındı. İşyerlerinde arama yapan polis, bir ruhstsız tabanca ele geçirdi. Ayrıca ruhsatsız 4 işyerine de para cezası uygulandı.
Haber: Tolga YANIK/KONYA,
============================
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni - 22 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?