Kayapınar ve Yenişehir İlçe Belediye Başkanlıklarına, ilçelerin kaymakamları kayyum olarak atandı
Diyarbakır'da dün terör soruşturması kapsamında, Belediye başkanları tutuklanan Merkez Kayapınar ve Yenişehir İlçe Belediye Başkanlıklarına, ilçelerin kaymakamları kayyum olarak atandı.
Görüntü Dökümü
---------------------
-Kayapınar ve Yenişehir Belediye binası
Haber: DİYARBAKIR
==========================
Lice'nin 3 mahallesinde sokağa çıkma yasağı kaldırıldı
DİYARBAKIR'ın Lice İlçesi'nin 3 mahallesinde 6 Aralık'ta uygulanan sokağa çıkma yasağı bugün sabah saat 05.00'dan itibaren kaldırıldı.
Diyarbakır Valiliği'nce bugün yapılan yazılı açıklamada, 6 Aralık günü saat 14.00'dan itibaren ikinci bir duyuruya kadar, kırsal alandaki Şenlik, Birlik ve Akçapınar Mahallelerinde uygulanmaya başlanan sokağa çıkma yasağının bugün saat 05.00'dan itibaren kaldırıldığı belirtilerek, "Lice ilçesi mülki sınırlar içerisinde bulunan dağlık ve ormanlık alanda faaliyet yürüten, aralarında üst düzey örgüt yöneticilerin de bulunduğu değerlendirilen bölücü terör örgütü mensuplarını ve işbirlikçilerini etkisiz hale getirmek, bölgede bölücü terör örgütü mensupları tarafından kullanıldığı değerlendirilen sığınak, barınak, depo alanlarını ve uçaksavar mevziilerini tahrip etmek ve malzemeleri ele geçirmek, maksadıyla operasyon düzenlenmiştir. Operasyon icra edilen bölgelerde halkın can ve mal güvenliğini sağlamak maksadıyla, 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 11/C maddesi gereğince, sivil vatandaşların zarar görmemesi amacıyla 06 Aralık 2016 günü saat 14.00'dan itibaren duyurulan yasaklama kararı 08 Aralık 2016 günü saat 05.00'dan itibaren kaldırılmıştır. Vatandaşlarımıza kendilerinin can ve mal güvenliğinin sağlanması için uygulanan yasağa uydukları için teşekkür ederiz" denildi.
Haber: DİYARBAKIR, -
=======================================
Diyarbakır'da PKK'lı 1 terörist etkisiz hale getirildi
DİYARBAKIR merkez Bağlar İlçesi'nde PKK'lı bir terörist, çıkan çatışmada etkisiz hale getirildi.
Bağlar İlçesi Bağcılar Mahallesi Göletli Park civarında, sansasyonal eylem gerçekleştirmek amacıyla terör örgütünün dağ kadrosundan kente geldiği belirtilen PKK'lının görüldüğü ihbarı üzerine, olay yerine güvenlik güçleri sevk edildi. Terörist, güvenlik güçlerinin 'teslim ol' çağrısına ateşle karşılık verince çatışma çıktı. Çatışmada, PKK'lı terörist vurularak etkisiz hale getirildi.
Olay yerinde yapılan incelemede 1 tabanca ele geçirildi.
Haber: DİYARBAKIR, -
=======================================
Çorum'da kaza : 3 ölü
ÇORUM'un Alaca İlçesi'nde iki otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen kazada, 3 kişi yaşamını yitirdi.
Kaza, Alaca- Sungurlu karayolunun 9'uncu kilometresinde meydana geldi. Hüseyin Bakır yönetimindeki 19 LL 339 plakalı otomobil ile İhsan Ekinci yönetimindeki 06 FV 7544 plakalı otomobil, kafa kafaya çarpıştı. Kazada sürücüler İhsan Ekinci ile Hüseyin Bakır olay yerinde, Şevket Bakır ise kaldırıldığı Alaca Devlet Hastanesi'nde doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı.
Sürücelerin cenazeleri, olay yerinde yapılan incelemenin ardından aynı hastanenin morguna kondu.
Kaza nedeniyle yaklaşık bir saat trafiğe kapanan karayolu, araçların çekici yardımıyla kaldırılmasının ardından yeniden ulaşıma açıldı.
Görüntü Dökümü
--------------------
-Fotoğraf
Haber: Yusuf ÇINAR/ÇORUM, -
========================================
Kamyonun altında kalan üniversiteli kız öldü
BURDUR'da yolun karşısına geçmeye çalışırken belediyeye ait asfalt kamyonunun çarptığı üniversite öğrencisi 19 yaşındaki Medine Gizem Çakal, yaşamını yitirdi.
Kaza, saat 16.00 sıralarında Burdur kent merkezi Özgür Mahallesi Merkez Halk Pazarı Caddesi'nde meydana geldi. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü birinci sınıf öğrencisi Medine Gizem Çakal, caddeden yolun karşısına geçmeye çalıştığı sırada Ramazan A.'nın kullandığı 15 NT 301 plakalı Burdur Belediyesi'ne ait asfalt kamyonunun altında kaldı. Kamyon üzerinden geçen kız, ağır yaralanırken, yanındaki arkadaşı olayın etkisiyle şoka girdi.
Kamyon sürücüsü çevredekilerin bağrışmaları sonucu aracı durdururken, olay yerine gelen sağlık ekipleri Medine Gizem Çakal'ı ambulansla Burdur Devlet Hastanesi'ne götürdü. Burada yapılan müdahaleye rağmen Çakal, yaşamını yitirdi. Acı haberi alıp hastaneye gelen arkadaşları gözyaşlarına boğuldu. MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz da hastaneye gelerek Hastane Yöneticisi Dr. Ferunda Demir'den bilgi aldı. Korkmaz, "Çok büyük bir acı yaşıyoruz. Allah rahmet eylesin. Yakınlarına başsağlığı diliyorum" dedi.
Olay yerinin yakınında işyeri bulunan Hasan Koca adlı bir görgü tanığı, "Kız kaldırımdan yürüyordu, muhtemelen takıldı düştü. Belediyenin arabası fark etmedi bile. Bütün tekerleri vücudunu ezip devam etti. Millet bağırınca durdu" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------
Kazaya karşıan araç,
Olay yerinde inceleme yapan polis ekipleri,
hastane önünde arkadaşları
Haber- Kamera: Mesut MADAN/BURDUR,
=============================================
Kayan otomobil evin duvarını yıktı
SAMSUN'un Havza İlçesi'nde buzlanma nedeniyle kayganlaşan yolda duramayan otomobil, yol kenarındaki evin duvarına çarptı. Evin oturma odasının duvarında iki metrelik delik oluştu.
Kaza Havza İlçesi'nde dün gece saat 23.30 sıralarında meydana geldi. İddiaya göre Medrese Mahallesi Aslanağzı Sokak'taki yokuştan Vezirköprü Caddesi'ne inmekte olan Ercan Gökmen idaresindeki 55 HV 902 plakalı otomobil, yolun buzlanma nedeniyle kayganlaşması sonucu birden kaymaya başladı. Kontrolden çıkan otomobil yol kenarındaki Ümit (65) ve Nimet Sungurtekin'in (62) ikamet ettiği evin oturma odasının duvarına çarptı. Bu sırada çiftin bulunduğu odanın duvarında yaklaşık 2 metrelik delik oluştu. Sungurtekin çiftinin komşuları olay yerine gelerek kaza nedeniyle şok olan çifte yardım etti. Yıkılan duvarın tuğla parçaları temizlenmeye çalışıldı. Çift ise komşularının yardımıyla geceyi evin bir başka odasında geçirdi. Olayla ilgili polis tarafıından soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü:
---------------------
-Kaza yerinden detay
Otomobilden detay
Evden detay
Komşuların yardımı
Detaylar
Haber-Kamera : Abdurrahman ALTUN/HAVZA(Samsun), -
====================================
Mengen'de eğitime kar engeli
BOLU'nun Mengen İlçesi'nde etkili olan kar yağışı nedeniyle eğitime bir gün ara verildi.
Bolu ve ilçelerinde devam eden kar yağışı hayatı olumsuz etkiledi. Kar yağışı nedeniyle Mengen İlçesi'nde eğitime bir gün ara verildi. Bolu Valisi Aydın Baruş, yaptığı yazılı açıklamada kar yağışı nedeniyle Mengen İlçesi'nde eğitime bir gün ara verilmesi kararı alındığını belirtti.
Haber: BOLU, -
================================
Artvin'de okullar 1 gün tatil edildi
Artvin'de dün gece başlayan yoğun kar yağışı nedeniyle il merkezi ve ilçelerde eğitime 1 gün ara verildi.
Artvin Valiliği'nden yapılan yazılı açıklamada, kar ve buzlanma nedeniyle Artvin merkez, Borçka ve Murgul ilçelerindeki tüm okullarda eğitim-öğretime bir gün süreyle ara verildiği belirtildi. Açıklamada, il merkezi ile Borçka ve Murgul ilçelerinde kamu kurumlarında görev yapan engelli ve hamile personelinde 1 gün süre ile idari izinli sayılacağı kaydedildi
Haber: Adem GÜNGÖR/ ARTVİN
========================================
Bedensel engelli milli yüzücünün hemzemin geçit çilesi
MANİSA'da, doğuştan bedensel engelli milli yüzücü 22 yaşındaki Sefa Yurtkölesi, santral memuru olarak çalıştığı işyerine giderken kullandığı güzergah üzerindeki Manisa Tren Garı ile Manisa Devlet Hastanesi arasındaki hemzemin geçitten, akülü tekerlekli sandalye ile geçmekte güçlük yaşadığını belirterek, yetkililerden bir an önce bu sıkıntıya bir çözüm bulmalarını istedi.
Manisa'da yaşayan ve tar sendromu hastalığı sebebiyle doğuştan elleri ve ayakları tam gelişmemiş olan milli yüzücü Sefa Yurtkölesi, bundan üç yıl önce beden eğitimi öğretmeni aracılığı ile 2013 yılında yüzme sporuna başladı. Hırsı, azmi ve çalışkanlığı ile dikkat çeken Sefa Yurtkölesi, kısa zamanda 50 metre serbest, sırt, kelebek ile 200 metre karışık kategorilerinde katıldığı 11 Türkiye şampiyonasının 9'unda birinci, 2'sinde ise ikinci oldu. Başarıları ile dikkat çeken Yurtkölesi, 2014 yılında ise kıtalararası yüzme şampiyonasında Türkiye'yi temsil etti ve derece yaparak, bronz madalya kazandı.
Şampiyona vefa örneği gösteren Manisa Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü, milli yüzücüyü istihdam ederek, kurumda iş verdi. Son bir yıldır Manisa Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü bünyesinde santral memuru görevini yürüten Yurtkölesi, her gün işe gidip gelirken kullandığı Manisa Tren Garı ile Manisa Devlet Hastanesi arasındaki yol güzergahında bulunan hemzemin geçitten tekerlekli sandalyesiyle geçmekte sıkıntı yaşadığını belirtip, bu konuda bir çözüm üretilmesini istedi. Hemzemin geçitte, tekerlekli sandalyenin rayların arasına takıldığını ve bazı araç sahiplerinin buradan geçerken kendisine dikkat etmemesi nedeniyle zaman zaman tehlikeler atlattığını belirten Yurtkölesi, başına bir şey gelmesinden endişe ettiğini söyledi. Yurtkölesi, sadece kendisinin değil bisikletliler ile bebek arabasıyla geçmeye çalışanların da hemzemin geçitte zor anlar yaşadığına dikkati çekti.
Özellikle sabah trafiğin yoğun olduğu saatlerde buradan geçmenin kendisi için adeta bir işkenceye dönüştüğünü vurgulayan Yurtkölesi, hemzemin geçitte bir an evvel yetkililerin gerekli düzenlemelerin yapılaması gerektiğini kaydetti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Enfgelli milli yüzücü Sefa Yurtkölesi'nin akülü tekerlekli sandalyesi ile işe gidip-gelirken görüntüsü
-Yurtkölesi'nin santral görevlisi olarak çalıştığı işyerinde görüntüsü
-Yurtkölesi'nin akülü tekerlekli sandalyesi ile hemzemin geçit üzerinden geçerken zorlanmasından görüntü
-Sefa Yurtkölesi ile röp.
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Ersan ERDOĞAN/ MANİSA,
==================================
Kısa filmle öğretmenleri Doğu'ya çağırdılar
Muş merkez Eko İnşaat İlkokulu'nda görev yapan öğretmenler öğrencileri ile birlikte, batıda görev yapan öğretmenlere kısa metrajlı filmle doğuya gelme çağrısında bulundu.
Eko İnşaat İlkokulu'nda görev yapan öğretmenler ve okul müdürü öğrencileri ile birlikte kısa metrajlı bir film çekdi. Tümü batı illerinden Muş'a atanan öğretmenler yeni atanacak olan öğretmenleri Doğu Anadolu Bölgesi'ne çağırdı. Çektikleri kısa metrajlı filmde öğretmenlerin ön yargılı olmadan doğuya gelmeleri için çağrıda bulunuldu. 2 yıldan beri Muş'ta görev yaptığını anımsatan Denizlili, Ahmet Osman Çaka, "Buradaki öğrencilerin eğitime ihtiyacı var. Huzur içinde burada görev yapıyoruz. Diğer illerden hiçbir farkı yok" diye konuştu.
Muşlu olan Okul Müdürü Zahir Elma ise öğretmenlerin çektikleri filmden çok etkilendiğini söyledi. Elma, "Batı illerinden gelen öğretmenlerimizin, meslektaşlarına canlı örnek oldular" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Öğretmenlerin sınıfta kısa film çekimleri
-Öğrencilerin mesaj çağrıları
-Okul Müdürü Öğretmenler öğrenciler ile röportaj
-Okuldan detaylar
Haber-Kamera: Eser AYDIN/ MUŞ,
=============================================
Teknolojiye direnen kasetçi
DENİZLİ'de 31 yıldır kaset satarak teknolojiye meydan okuyan 58 yaşındaki Erdoğan Uytaş, kentte bu işi yapan tek kişi olduğunu ve ölünceye kadar devam edeceğini söyledi.
İstiklal Caddesi'nde kendine ait olan 17 metrekarelik işyerinde 1985 yılından beri kaset satarak geçimini sağlayan Erdoğan Uytaş gelişen ve değişen teknolojiye pes etmedi. Küçük yaşlarda gittiği Almanya'da bir süre işçi olarak çalıştıktan sonra kesin dönüş yapan Uytaş, Türkiye'de dönemin popüler işlerinden olan kasetçilik işine başladı. Çok sevdiği işin teknolojiye yenik düştüğünü anlatan Uytaş, satışlar düşse de ömrünün sonuna kadar kaset satmaya devam edeceğini söyledi. Erdoğan Uytaş, 31 yıl içerisinde 100 binin üzerinde kaset doldurduğunu, kendisiyle birlikte bu işi yapanların teker teker dükkanlarını kapattığını belirterek, "Denizli'de bu işi yapan bir tek ben kaldım. Kaset ve CD satmak dışında başka bir şey yapmıyorum. Her ne kadar teknoloji ilerlese de kazancım yeterli, ama o 1990'lı 2000'li yıllardaki işler artık mümkün değil. Kaset piyasaya çıkmıyor, CD üretimi de oldukça azaldı" dedi.
Eskiden en çok gençlere hitap ettiğini, ancak şimdilerde orta yaş ve üstüne hizmet verdiğini dile getiren Uytaş, "Eskiden asker anonsları, gençlerin aşk şarkılarının anonsları yapılırdı. 2000'den sonra 45 yaş ve üzeri müşteriler daha çok geliyor. Şimdiki gençler cep telefonu ve internet sayesinde müziklerini dinledikleri için onlarla pek haşır neşir olamıyoruz. 1975'ten bu yana ünlü olan veya olmayan sanatçılara ait elimde 5 binin üzerinde kaset mevcut. 40 bin şarkıdan oluşan müzik arşivim var. Kasetçilik 1990'lı yıllardan yaklaşık 2005'e kadar altın çağını yaşadı. O zamanlar günlük 40'a yakın kaset satışı yapıyordum. Ama şimdi günlük 3-4 kaset satabiliyorum" diye konuştu.
İşyerini açtığından bu zamana kadar en çok İbrahim Tatlıses'in Mavi Mavi ve Gülüm Benim kasetlerini sattığını, ancak genel olarak en çok Ferdi Tayfur kasetleri sattığını söyleyen Uytaş, "Orhan Gencebay ve Sezen Aksu başta olmak üzere Emel Sayın, Hakkı Bulut, Emrah, popçulardan Tarkan ve Yonca Evcimik, en çok kasetlerini sattığım sanatçılar. Şu anda hala Ferdi Tayfur'un kasetlerini yok satıyorum. Ferdi Tayfur ve Orhan Gencebay hala talep edilenlerden" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Erdoğan Uytaş'dan görüntü,
-Müzik dinlerken görüntü,
-Kasetlerden görüntü,
-Erdoğan Uytaş ile röp.
Haber - Kamera: Deniz TOKAT/ DENİZLİ,
======================================
Tarihi hamamda Manisa bezi dokuyorlar
MANİSA'da yaşayan 12 kadın, tarihi Hüsrevağa Hamamı'nı atölyeye çevirerek eskiden halkın geçim kaynağı olan Manisa bezini dokumaya başladı. Ürettikleri ürünlerle satış yapıp para kazanan kadınlar 500 yıllık tarihi yeniden canlandırdı.
Manisa'daki Sakarya Mahallesi'nde 1500'lü yıllarda yaptırılan tarihi Hüsrevağa Hamamı, Manisa Büyükşehir Belediyesi'nin desteği ile Manisa bezlerinin dokunduğu atölyeye çevrildi. Tarihi yapısı korunarak dokuma tezgahlarının yerleştirildiği hamamda, daha önce hiç çalışmamış 12 kadın, meslek sahibi olma fırsatı yakaladı. Eğitmen Fatma Özkahraman, 7 yıldır Manisa bezi dokuma eğitimi verdiklerini belirtip, yaklaşık 500 kadının bu bezi dokumayı öğrendiğini söyledi. Tarihi hamamda Manisa bezinin kadınların ellerinde yeniden hayat bulduğunu anlatan Özkahraman, 600 yıllık geçmişe sahip bu bezin 100 yıl öncesine kadar kentin geçim kaynağı olduğunu dile getirdi. Özkahraman, "Şehrin nüfusunun 5 bin olduğu zamanlarda her evde 2 tane Manisa bezi dokuma tezgahı vardı. Birçok insan geçimini Manisa bezi dokuyarak sağlıyordu. Evlerden dokuma tezgahlarının sesleri yükseliyordu. Ancak tarımın gelişmesi ve sanayileşmeyle Manisa bezi unutuldu" dedi. Bezin ipliğini Buldan'dan getirdiklerini ve hamamda tezgahlarda dokuduklarını söyleyen Özkahraman, yapılan ürünlerin sağlık açısından da tercih edildiğini ifade etti. Özkahraman, "Manisa Büyükşehir Belediyesi'nin kurslarında en son 20 kadın eğitim aldı. Toplamda ise 500 kadına eğitim verdik. 12 ev kadını meslek sahibi olmak için burada çalışıyor. Gece gündüz kıyafetleri, ev dekorasyonuna yönelik eşyalar gibi çok geniş yelpazede çalışıyoruz. Pazar oluşturulması, ürettiklerimizin satılması için şirketleşme sağlanacak. Ürünlerimiz çok beğeniliyor. Amerika'dan gelen misafirler hayran kaldılar. Bizden satın almak istediler. Kadınlar burada fabrikada gibi çalışıyor" diye konuştu.
HEM TERAPİ HEM DE MESLEK SAHİBİ OLDULAR
12 kadın geçmişte şifa merkezi olarak da kullanılan tarihi hamamın kendilerini terapi ettiğini anlattı. Hamamda yaşadıkları sıkıntıları unuttuklarını dile getiren kadınlar, üretmenin de tadına vardı. 58 yaşındaki Ayşe Öker, 1 yıl önce Manisa bezi dokumayı öğrendiğini belirterek "Artık gönüllü geliyoruz, buradan ayrılamıyoruz. Kendimi burada mutlu hissediyorum. Daha önce hiç çalışmamıştım" dedi. 65 yaşındaki Necla Gökoğlu da 4 yıldır Manisa bezi dokuduğunu söyleyerek "Peştamal dokuyorum. Daha önce hiç çalışmamıştım. Çok güzel, çok zevkli. Sabah 09.00'dan akşam 05.00'e kadar çalışıyoruz. Bu işi yaparak evimin gelirine de katkı sağladım" diye konuştu. 49 yaşındaki Hacer Sert de, 7 aylık kursun sonunda dokuma yapmayı öğrendiğini ve çok zevk aldığını anlattı. Sert, "Burada tarihi yaşadık. Tarihi binada tarihi bez dokumak çok güzel bir şey. Para da kazandık. Benim 2 kızım üniversite okuyor. Onlara katkı sağladım. Manisa bezinden gecelik, hacı kıyafeti, bindallı, gelinlik, masa örtüsü, şal gibi birçok şey yapıyoruz. Hem tarihi yaşattık, hem tarihi yaşadık. Ben dokumanın bu kadar güzel bir şey olduğunu bilmiyordum" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Tarihi hamamın içinden görüntüler,
-Kadınlar dokuma yaparken görüntü,
-Kadınların konuşmaları,
Kurs Hocası Fatma Özkahraman'ın konuşması,
-Tarihi hamamın dışından detay görüntü,
-Kadınların ürettiği ürünlerden görüntü.
Haber - Kamear: Nermin UÇTU/MANİSA,
=========================================
Ünlü müzik grupları Edirne'nin bateri zillerini kullanıyor
EDİRNE'nin Uzunköprü İlçesi'nde Mustafa Er, atölyesinde bronz, bakır ve kalaydan ürettiği el yapımı bateri zillerini başta Amerika olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç ediyor. Dünyanın ünlü müzik gruplarının ürettiği zilleri kullandığını belirten Er, "Dünyada bir çok gruba özel ürettiğimiz el yapımı zil veriyoruz. Dünyaca ünlü bateristler bizim zillerimizi kullanıyor. Çok ünlü davulcular buraya geliyor ve kendine has ziller istiyorlar, biz onlara da özel sipariş üzerine zil yapıyoruz" dedi.
Edirne'nin Uzunköprü İlçesi'nde Mustafa Er, zil üretim atölyesinde 12 çalışanıyla birlikte el emeği harcayarak bakır, bronz ve kalay karışımında ürettiği bateri zillerini ABD ve Avrupa ülkelerine ihraç ederek, ülke ekonomisine katkı sağlıyor. İstanbul'da bir Ermeni asıllı ustasından öğrendiği mesleği, 14 yıl önce Uzunköprü'de kendi atölyesini kurarak sürdüren Mustafa Er, ihraç ettiği zillerin Amerika ve Avrupa ülkelerinde ünlü müzik gruplarının kullandığını söyledi. Er, "Dünyada bir çok gruba özel ürettiğimiz el yapımı zil veriyoruz. Dünyaca ünlü bateristler bizim zillerimizi kullanıyor. İşlerimiz iyi, dünyanın neredeyse her yerinden bize sipariş geliyor. Çok ünlü davulcular buraya geliyor ve kendine has ziller istiyorlar, biz onlara da özel sipariş üzerine zil yapıyoruz. Toplam 12 kişiyiz aslında bakarsan biz küçük işletmeyiz. Ama tercih edilmemizin sebebi de budur. Fabrikasyon değil, burada tamamen el emeği işçilik vardır. Bir tane müzisyen bizden zil aldığında dünyada eşi benzeri olmayan bir zil aldığını biliyor. Bu yüzden bizi tercih ediyorlar. Bu zillerin Avrupa üretimi pres baskı olduğundan biri neyse bini de o diye biliriz. Bizde böyle bir şey yok" dedi.
"PARMAK İZİ GİBİ, HİÇ BİRİ BİR BİRİNE BENZEMEZ"
Atölyesinde ürettiği zillerin parmak izi gibi hiç birinin bir birine benzemediğini anlatan Er, "Burada ürettiğimiz ziller hiç biri bir başkasına benzemez. Bu el yapımı ziller aynı insanın parmak izi gibidir aslında. Nasıl insanın parmak izi bir birine benzemiyorsa, bu zillerinde bir birilerine benzerliği söz konusu değildir ve en büyük özelliği de budur. Biz burada başta Amerika olmak üzere bütün dünyaya zil ihraç ediyoruz. Ülke olarak saymam gerekirse, Amerika, Fransa, Almanya, Hollanda, Norveç, İsveç, İsviçre, Avustralya, ve İngiltere gibi bir sürü ülke. Yani kısacası tüm dünya ülkelerine burada el yapımı zillerimizi gönderiyoruz" dedi.
BRONZ, BAKIR VE KALAYIN SIRRI
Mustafa Er, bronz, bakır ve kalayın karışımından imal edilen zillerin formülünü sır olduğunu belirterek, "Bizim burada üretimimiz alışımı söylemiyoruz, bu bizim için bir sırdır. Alışımı sadece biz biliriz. Bu bir sırdır. Zaten biz dünyada el emeği ile Türk usulü zil yapan 8-9 firmayız. Bundan başka el emeği üretim yok. Dökümün alışımındaki formül bir sırdır. Bundan dolayı çok fazla bir gelişmemektedir. Bu sırrı biz saklıyoruz, bizden sonrada bu sırrı ustalarımız saklayacaktır. Aslında babadan oğula giden bir meslek gibi düşüne biliriz" diye konuştu.
Kızgın ocaklarda bronz, bakır ve kalaydan eritilip notaların işlendiği el yapımı zillerin en büyük özelliği çekiç izlerinin üst üste gelmemesi. Günlük sadece 25-30 tane arasında üretilen el emeği zillerin tanesi 25 dolardan başlayıp 250 dolara kadar satılıyor.
Görüntü Dökümü:
İşyerine malzeme gelişi
Zillerin çekiç darbesiyle dövülmesi
Zillerin dövülmesi genel detay
Ziller torna makinesine bağlanması
Tono makinası genel detay
İşçiler genel detay
Zillerin test edilmesi
Zillerin paketlenmesi
Mustafa Er ile röp.
Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,
==============================================
Muhabbet kuşu 'Başkan Recep Tayyip Erdoğan' diyor
MUĞLA'nın Marmaris İlçesi'nde, Zühtü Yıldırım'ın 2.5 yıl önce 45 günlükken alıp eğittiği 'Bulut' isimli muhabbet kuşu, yaklaşık 100 kelimeyi söylemeyi öğrendi. En son 'Bismillah, Başkan Recep Tayyip Erdoğan' demeyi öğrenen muhabbet kuşu, evde yaşayanların isimlerini ve birden beşe kadar sayıları söyleyebiliyor.
Armutalan Mahallesi Camiavlu Mevkisi'nde yaşayan emekli işçi Zühtü Yıldırım, beslediği kuşunun kaçması üzerine 2.5 yıl önce yeni bir muhabbet kuşu aldı. Yıldırım, turizmci oğlu Yasin Yıldırım ile 45 günlük olan turkuaz, beyaz ve sarı tüylü muhabbet kuşuna 'Bulut' adını verdi. Yıldırım, ailenin bir ferdi gibi özenle beslediği, evin içinde sürekli özgürce dolaşan ve aile fertlerini, haber programlarındaki konuşmaları dikkatlice izleyen kuşun, iki gün sonra bazı kelimeleri söylediği fark edildi. Baba ve oğul, kuşlarının kelime söylediğini duyunca eğitmeye başladı. Bir yıl boyunca sabah ve akşam çeşitli kelimeler defalarca söylenmeye başlandı. Ayrıca oturma odasında bulunan kafesine belirli saatlerde konulan yem ile suyu içmek için gitmesi öğretildi.
Aile olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a olan hayranlık ve sevgilerini kuşlarına da yansıttıklarını belirten Yasin Yıldırım, "Akşam haber programlarını izlerken Cumhurbaşkanımız çıktığında sesini açtığımızda kuşumuz pür dikkat kesiliyordu. 'Bismillah Başkan Recep Tayyip Erdoğan' cümlesini kuşumuza söylemeye başladık. Kısa bir süre içinde önce, 'Bismillah' sonra 'Bismillah Başkan Recep Tayyip Erdoğan' diye konuşmaya başladı. Kuşumuz 100'e yakın kelimeyi söylüyor. Ayrıca 1'den 5' kadar sayıyor. Kelimeleri net söylüyor. Kendi aramızda konuştuğumuz şeyleri dinliyor, birkaç gün tekrar ediyor. Evin her yerini dolaşır. Kafesi var ama yemek saatlerini öğrendiği için sadece o anlarda gidiyor, ihtiyacını karşılayıp tekrar bizimle oynuyor" dedi.
Bulut'un evlerinin neşe kaynağı olduğunu vurgulayan Baba Zühtü Yıldırım, "45 günlükken aldım. Ne söylersek kısa sürede öğreniyor. Bize çok alıştı. Memleketim Bayburt'a aracımla giderken yanımda götürüroyurum. Yolculuğa çok meraklı. Evimizin bir ferdi gibi oldu. Bulut en çok 'Bismillah Başkan Recep Tayyip Erdoğan' diyor. Cumhurbaşkanımızın Marmaris'e geldiğinde evimize misafir olmasını ve çayımızı içmesini canı gönülden istiyorum" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Muhabbet kuşunun haberde geçen cümleleri söylemesi
-Muhabbet kuşunun Yasin Yıldırım'ın elinde ve omzunda görüntüsü
-Muhabbet kuşunun mutfakta jelatin kaplı haplarla oynaması
-Zühtü Yıldırım ile elinde muhabbet kuşu ile röp.
-Yasin Yıldırım ile omzunda muhabbet kuşu ile röp.
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Ali GÜNDOĞAN/ MARMARİS (Muğla),
============================================
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-2 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?