Başbakan Yıldırım, Tunceli'de 1938 yılında yaşananları, 'vahşet' olarak değerlendirdi (2)
YILDIRIM'IN KONVOYUNU DURDURDULAR
Başbakan Binali Yıldırım ve beraberindekileri hava alanında Batman Valisi Ahmet Deniz ve partililer karşıladı. Daha sonra otobüsle şehir merkezine gelirken yolda ellerinde Türk Bayrakları bulunan bir grup, Başbakan Yıldırım'a sevgi gösterisinde bulundu. Başbakan Yıldırım da otobüsü durdurarak, kalabalığa kısa bir süre seslendi. Bakan Yıldırım, burada yaptığı konuşmada, "Evet sevgili kardeşlerim, hazır mıyız? 16 Nisan'a hazır mıyız?" sorusuna buradaki grup, "Evet" diyerek karşılık verdi.
"BİZİ YAKAR BİZİM ATEŞ, O HALDE SÖNDÜRMEKTİR ÇARESİ"
Valilik binası önünde düzenlenen miting alanına gelen Başbakan Yıldırım, buradaki vatanadaşların sevgi gösterisiyle karşılandı. Burada kendisini bekleyen kalabalığa konuşan Başbakan Yıldırım, 2007 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı halk oylamasında Batmanlılar'ın yüzde 96 oranında "evet" dediğini hatırlatarak, "Batmanlılar sıkı durun, 2007 Cumhurbaşkanlığı halk oylamasında yüzde 96 ile evet dedi. Şimdi Batman hazır mı? 16 Nisan'da yeni bir rekor yazmaya hazırmısınız? Batman özgürlüğe, demokrasiye, hukukun üstünlüğüne evet demeye hazır mı? Demokrasiden korkanlara en güzel cevabı siz verdiniz. 15 Temmuz'un nöbetçisi, 16 Nisanın evetçicisiniz. Biz birlikte Türkiyeyiz. Kürt, Türk, Arap, Alevi, Süni değilmiyiz? Hep bir kardeş. Bizi yakar bizim ateş, o halde söndürmektir çaresi. Hepimiz bu ülkede ev sahibiyiz, her vatandaşımız başımızın tacıdır" dedi.
"ERE ERE HEZAR CAR ERE (EVET EVET BİN KEZ EVET)
Eski Türkiye'de, anadilin yasak olduğunu, anaların yavrularıyla konuşmasının yasak olduğunu, kitap ve harflerin yasak olduğunu hatırlatan Başbakan Yıldırım, Kürtçe olarak, "Ama şimdi ere, ere hezar car ere. (Evet bin kez evet)" demesi alanda bulunanlar arasında coşku yarattı.
Yasaklarla birlikte yol kontrolleri, boşaltılmış köylerin varlığından da bahseden Başbakan Yıldırım, "Eski Türkiyede yasaklar vardı. Ana dil yasaktı. Kürtçe yasaktı. Ama şimdi, ere ere hezar car ere (Evet, evet bin kez evet). Türküler, şarkılar yasaktı. Anaların kendi yavrularıyla konuşması yasaktı. Kitaplar yasaktı, harfler yasaktı. Yol kontrolleriyle, boşaltılmış köylerle ıssıszdı bu topraklar. Sokakta, okulda, devlet dairelerinde vatandaşa dayatılan anlamsız kurallar vardı. Üniversitelerde başörtüsü yasağı, fırsat eşitsizliği, yoksulluk, adaletsizlik, darbeler vardı. 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat darbeleri vardı. Millet iradesine operasyonlar yapıldı. Dersim'de, Maraş'ta, Sivas'ta, 17-25 Aralık'ta ülkenin birlik, beraberliğine operasyonlar gerçekleştirildi. 15 Temmuz'da FETÖ'cü hainler 250 can aldı. Türkiye bütün acıları yaşadı. Bu badirelerden geçen gençler, bu ana geldi. AK Parti bu olayların yaşanmaması adına 15 yıl önce milletle el ele, gençlerle el ele, gönül gönüle yola çıktı. Bu zulmün sona ermesi için mücadel ettik. 80 milyonun kardeşliğinin sağlamlaştırmak için mücadele ettik. İşte geçmiş Türkiye ile gelecek Türkiye arasındaki farkı düşünmenizi istiyorum kardeşlerim. Şiddet yoluyla milleti esir almayı düşünen insanların halini düşünün, yoksulluğu istismar eden terör örgütünü düşünün. Hayır cephesinde şer odakları gönül gönüle verenleri düşünün. Neyin peşindeler? sorgulamanızı istiyoruz. Bunlar Türkiyeyi eski günlere götürmek için çete kardeşliği yapıyorlar. 12 Eylül'de olduğu gibi bugün bir kez daha yan yana geldiler, kafa kafaya verdiler. Kurulan tezgahı Batman görür mü? Şer odaklarına sesleniyorum; halkın iradesine ipotek koyamazsınız, işte Batman burada, ay yılldızlı bayraklarla size en güzel cevabı veriyor. 16 Nisan'da millet evet mühürü vuracak. Çetelerle, terör örgütlerinde de yeni bir dönem başlayacak. Güçlü, demokratik bir Türkiye'nin kapıları sonuna kadar açılacak. Batman terörle, çetelerle, bölücülerle PKK'lılarla mücadelede yanımızda mı? Bu oyunu bozacakmıyız, bu tezgahı alt üst edecekmiyiz?" dedi.
"ŞANS VERDİĞİNİZ HDP, KANDİLİN EMRİNE GİRDİ"
Batman'ın il olmasının ardından kaderine terkedildiğini kaydeden Başbakan Yıldırım, halkın oyunu alan Ankara'da hukuk terazisine taş koyduğunu anlatarak, "Değerli kardeşlerim, Batman'ın güzel insanları, geçmişte Batman'ı il yaptılar. Bir plaka verdiler, ondan sonra öylece bıraktılar. Neden? Çünkü onlar Ankara'da demokrasiyi gecikmtirme oyunları kurarken, Gercüş ve Hasankeyf'in geleceği onları çok da ilgilendirmedi. Onlar Ankara'da hukuk terazisine taş koyarken, Batman'daki vatandaşı hissetmediler. AK parti ise Batman'ı Türkiye'nin geleceğine hazırlamak için çalıştı. Batmanlılar'ın yüzünün gülmesi için çalıştı. Bizim siyasetimiz değerli kardeşlerimiz, bu terör örgütüne sizler 7 Haziranda HDP'yle bir şans verdiniz. Dediniz ki 'artık çözüm olsun, kardeşlik olsun.' Ama onlar bu şansı kullanamadılar, Kandil'in emrine girdiler. Çukurlar kazdılar, hendekler kazdılar. Gelceğimiz gençlerin geleceğini karartttılar. PKK terör örgütünün Kandil'in Batman gibi bir sorunu yok, bölge gibi, Kürtler gibi bir sorunu yok. Ancak Batmanmızın da, Diyarbakır'ın da, bölgede yaşayan Kürt kardeşlerimizin de PKK gibi bir sorunu var. Bu sorunu gündemden çıkarmaya hazır mı Batman? Bunları aramızdan defetmeye varmısınız? Kürtlüğünüzle iftihar edin, gurur duyun. Araplılığınızla gurur duyun. Ama bir şeyle daha gurur duyun, ayyıldızlı bayrağımızla Türkiye Cumhuriyeti ile devletimizle gurur duyun. Çünkü kaderimiz bir, tasamız biz, gelecğeğimiz birdir bizim. Bizim siyasetimizde çözümsüzlüğü dayatan, çukur siyaseti değil, biz eser siyaseti, hizmet siyaseti yapıyoruz" diye konuştu.
"AVRUPA, FETÖ, DAEŞ PKK İLE KOL KOLA GİRDİ"
FETÖ, DAEŞ ve PKK'nın Anayasa'dan korktuğu için kafa kafaya verdiğini, Avrupa'nın da bunlarla kol kola girdiğini belirten Başbakan Binali Yıldırım, 16 Nisan'da bu oyunu bozmak için herkesi "evet" demeye çağırarak, şöyle konuştu:
"Anayasadan korkanlar şimdi kol kola girdi. FETÖ, DAEŞ, PKK kafa kafaya verdiler. Avrupa da bunlarla kol kola girdi. Ne yaparsanız yapın, bu millet bu oyunu bozar. Batmanlı kardeşlerim, bu oyunu bozmaya hazırmısınız? 16 Nisanda eser siyasetine, hizmet siyasetine evet diyecekmiyiz? Ne diyor şair? Dev gibi eserler bırakmak için, karıncalar gibi çalışmak lazım. İşte karınca gibi çalışmaya hazırız. CHP'nin yaptığı gibi lafla ömür doldurmaya gelmedik. 15 yıldır durmak yok, yola devam diyoruz. Milliyeti Hareket Partili, Saadet Partili ve Büyük Birlik Partili kardeşlerim, Batmanlı kardeşlerim, AK Partili kardeşlerim, Batman sokaklarında mahzun dolaşan kardeşlerimin yüzü gülmeden, bize rahat yok. İşsiz genclerimizin yüzünü güldürmeden bize uyumak yok. Bizler bu sözleri ne kadar samami, ne kadar gönülden söylediğimize siz şahit olun. Çünkü ben Andolu toprağının çocuğuyum. Bu toprakların çilesiyle büyüdüm. Benden daha iyi kimse sizi anlayamaz. Biz milletin efendisi değil, hizmetkarı olduk. Bu anlayışla Batman'ı bağrımıza basıyoruz. Batman da, bu meydanda bizi bağrına basğıyor. Bursa, Diyarbakır, Yalova ve Muş gibi, Bingöl gibi bağrına basıyor. Bu muhabetin karşılıklı olduğunu bilgiyoruz. Bundan da bahtiyarlık duyuyoruz. Sizin güzel bir lafınız var; doğru duvar yıkılmaz. Çok doğru bir söz. İşte biz de doğru duvara yürümeye, yanlış yapmamaya çalışıyoruz .15 yıldır doğru durduğumuz için bize evet dediniz,destek verdiniz. Bundan sonra durmak yola devam diyoruz. Batman'ı aydınlık geleceğe yürüyerek değil, koşarak ulaştıralım. 16 Nisan'da sandık sizin, irade sizin, karar sizin. Modern bir Batman, gelişmiş bir Türkiye için, daha ileri demokrasi, daha büyük demokrasi, hukuk devleti, kalkınma ve huzur için, birlik ve beraberlik, kardeşlik için, son söz sizin, son karar da sizin, bu ülke, bu bayrak hepimizin. Sen Batmansın büyük düşün. istikrar sürsün Batman büyüsün. İstikrar sürsün Türkiye büyüsün. 16 Nisan'da Batman'da evet mühürü basıyor muyuz? Mührü basarak Batman'da sandıkları patlatıyormuyuz? Tek bayrak, tek millet, tek vatan, tek devlet, kararımız evet.2
KÜRTÇE BAŞLADI, KÜRTÇE BİTİRDİ
Başbakan Binali Yıldırım, konuşmasının sonunda da Kürtçe başladığı, Türkçe devam ettirdiği konuşmasını yine Kürtçe, "Kararımız ere ere ere (Evet, evet evet). Ser sera ser çava (Başım üstüne, gözüm üstüne" diyerek tamamladı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------------
-Konvoydan görüntü
-Başbakan Yıldırım, kendisini yolda karşılayan gruba seslenmesi
-Mitinge katılanlar
-Başbakan Yıldırım'ın konuşması (Canlı yayın)
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Arif ARSLAN-Ahmet ÜN-Reşat YİĞİZ/BATMAN,
=============================================
Bakan Eroğlu, " Aydın'ı, doğa turizminin merkezi yapacağız"
AYDIN'da çeşitli ziyaretlerde bulunup, açılışlara katılan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, ildeki doğal alanları turizme açacaklarını belirtip, "Burada tabiat turizmini canlandıralım, zengin turistleri buraya çekelim' diye bir düşüncemiz var. Master planı hazırlandı. Aydın'ı, doğa turizminin merkezi yapacağız. Zengin turistlerin gelip, her turistin en az 10 bin dolar bırakacağı bir projemiz var" dedi.
Bakan Eroğlu, Aydın'da ilk olarak Devlet Su İşleri (DSI) 21. Şube Müdürlüğü'nde kahvaltıda muhtarlarla bir araya geldi. Buradaki toplantının ardından Aydın Valiliğini ziyaret eden Bakan Eroğlu'nu AK Parti Aydın milletvekilleri Mehmet Erdem, Mustafa Savaş ve Abdurrahman Öz ile Aydın Valisi Ömer Faruk Koçak ve daire amirleri karşıladı. Karşılama esnasında bir kız çocuğunun kendisine çiçek vermesi üzerine Bakan Eroğlu, "Sen çok güzel bir kızsın. Bu çiçeği ben de sana vereyim annene götür, benden de selam söyle" diyerek geri verdi. Bakan Eroğlu'na Vali Koçak da yörede yetişen incir ve kestanelerden hediye etti.
"AYDIN'A YATIRIM YAĞACAK"
Bakan Eroğlu, Valilikte Aydın'a yapılan ve yapılacak olan projeleri açıkladı. Aydın'a geçen yıl sonuna kadar kendi bakanlığı döneminde 4 milyar 625 milyon lira yatırım yapıldığını belirten Bakan Eroğlu, yatırımların yeni yapılacak projelerle birlikte 5 milyar lira bulacağını söyledi. Ege Gelişim Projesi (EGEGEP) ile 2019 yılı sonuna kadar Aydın'a çok sayıda yatırım yapılacağını ifade eden Bakan Eroğlu, "Bu GAP gibi büyük bir proje. Bu proje ile Aydın'da 9 büyük içme suyu projesi, 30 baraj ve gölet, 47 sulama tesisi, 105 dere ıslahı, 7 hayvan içme suyu göleti, 185 bin 774 dekar alanda ağaçlandırma, 20 bin dekar alanda erozyon kontrolü, 500 dekar alanda dere ıslahı, 403 bin 927 dekar alanda rehabilitasyon yapacağız. 11 tane mesire yeri, 7 tane bal ormanı kuracağız. Ayrıca 105 mahalleye gelir getirici fidan dikeceğiz. Gelirlerini 49 yıl vatandaşa ait olmak üzere dağıtacağız" dedi.
"TABİAT TURİZMİ MERKEZİ HALİNE GETİRECEĞİZ"
Aydın'daki doğal alanları turizme açacaklarını ifade eden Bakan Eroğlu, şunları söyledi:
"Burada tabiat turizmini canlandıralım, zengin turistleri buraya çekelim diye bir düşüncemiz var. Master planı hazırlandı. Aydın'ı, doğa turizminin merkezi yapacağız. Zengin turistlerin gelip, her turistin en az 10 bin dolar bırakacağı bir projemiz var. Sadece ziraatte ve sanayide değil aynı zamanda tabiat turizminde de muazzam bir potansiyeli harekete geçiriyoruz. Tabiat parklarını, milli parkları, doğal alanları turizme açalım diyoruz."
"TERÖRLE BİZİ YALNIZ BIRAKTILAR"
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, terör konusuna da değinip, "İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen silahlı saldırıyı kınıyoruz. Terörün iyisi kötüsü olmaz. Batı bizi terörle mücadele yalnız bıraktı. Terör bizde olunca iyi, başka yerde olunca kötü diyorlardı. Terörist gelir batıyı da vurur. Terörle mücadelede bütün dünyanın Türkiye'yi desteklemesi lazım, yanında olması lazım. Biz diyoruz ki PKK, DEAŞ ve PYD terör örgütüdür. Bunların birbirinden farkı yoktur, gelir sizi de vurur. FETÖ de en alçak terör örgütüdür. Bakmayın şimdi sizin gözünüze hoş gelebilir. Ama gün gelir sizi de vurur. Daha önce Fransa'da, Almanya'da, Belçika'da da oldu. Batı, bizi terörle mücadele yalnız bıraktı. Dünyaya davetimiz şudur; terörle birlikte mücadele edelim" dedi.
KOÇARLI VE ÇİNE'DE TÖRENE KATILDI
Bakan Eroğlu, daha sonra sırasıyla Koçarlı ve Çine ilçelerine de geçip, toplu açılış törenlerine katıldı. Koçarlı'da üç sulama göleti, Çine de ise bir sulama kanalı ile üç sulama göletinin açılışlarını yapan Bakan Eroğlu, "Aydın'a her gelişimde heybem dolu geliyorum. Aydın'a en çok gelen bakanlardan biriyim" dedi.
FİDAN DİKTİ, KURA ÇEKTİ
Bakan Eroğlu Çine'de vatandaşlara 450 adet fıstık çamı fidanı dağıtımı için yapılan kura çekimine de katıldı. Kura çekiminden sonra Bakan Eroğlu vatandaşlara fıstık çamlarının sertifikalarını ve fidanlarını dağıttı. Çine Fatma Öz Anaokulu'ndaki fidan dikme törenine de katılan Eroğlu burada öğrencilerle şakalaştı. Fidan dikimi törenine katılan CHP'li Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ile bir süre sohbet eden Bakan Eroğlu, sonra ilçeden ayrılarak Nazilli'ye hareket etti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Bakan Veysel Eroğlu'nun Valilik ziyaretinden görüntü
-Bakan Eroğlu'nun Koçarlı ve Çine'de toplu açılış törenmlerine katılması
-Bakan Eroğlu'nun Çine'de anaokulu öğrencilerişyle fidan dikmesi
-Bakan Eroğlu'nu fidan dağıtımı için kura çekimi yapması
-Genele ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Burhan CEYHAN/ AYDIN,
============================================
Kılıçdaroğlu: Evet oyu kullanmanın vebali ağır (2)
'HUZUR İÇİNDE YAŞAMAK İSTİYORUZ'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Afyonkarahisar'da öğle yemeğini merkeze bağlı Susuz beldesindeki köy odasında köylülerle birlikte yedi. Yaprak sarma ve köy yemeklerinin ikram edildiği Kılıçdaroğlu, daha sonra beldede vatandaşlarla sohbet etti. 'Hayır' yazılı otobüsle 'hayır' şarkısı seslendirilerek şehir turu yapan Kılıçdaroğlu, Ticaret Borsası'na ait tesislerin önünde toplanan vatandaşlara seslendi.
Toplantı salonda yapılacakken, salon almadığı için dışarıda yapıldığını kaydeden Kılıçdaroğlu, "16 Nisan'da sandığa gideceğiz. Bana bir görev düşüyor, doğruları anlatmak. Size de bu görev düşüyor. Ayrışma, bölünme zamanı değil, birlik olma zamanı. Al bayrağın altında birlik olacağız. Huzur içinde yaşamak istiyoruz, kavgadan bıktık. Bizi bölmek, ayırmak istiyorlar, buna izin vermeyeceğiz. Milli irade 550 milletvekilini seçip meclise gönderdi, niye yetkiyi verelim bir kişi feshetsin. İzin verecek miyiz" dedi.
16 NİSAN'DA HERKESE GÖREV DÜŞÜYOR
16 Nisan'da herkese görev düştüğünü dile getiren Kılıçdaroğlu, "Bu ülkenin ülkücülerine, milliyetçilerine, sosyal demokratlarına, Atatürkçülerine herkese ister güney, ister kuzeyde, ister batıda ister doğuda yaşasın, bütün vatandaşlara görev düşüyor. Sandığa gideceğiz demokrasiden, insan haklarından, bayrağımızdan, vatanımızdan, birlikteliğimizden yana birlikte hayır oyunu onurumuzla kullanacağız" diye konuştu.
BÖYLE BALLI BİR İŞİ GARİBANIN ÇOCUĞUNA VERMEZLER
Kalabalığa "aranızda anneler var. 18 yaşında çocuğunuz, torununuz varsa referandum sonrası milletvekili olacak. Olmayacak mı? Niye olmayacak" diye seslenen Kılıçdaroğlu, "Diyorlar ki '18 yaşındaki genci milletvekili yapacağız. Ömür boyu askerlikten muaf olacak. İki yıl milletvekilliği yaptıktan sonra milletvekilli emekli aylığını almaya pak kazanacak', bunu söylüyorlar, niye sevinmiyorsunuz? Böyle ballı bir işi garibanın çocuğuna vermezler. Kime verirler, Ankara'daki beylerin çocuklarına. Sizin çocuklarınız nereye gidecek El Bab'a, eksi 35 derecede PKK ile mücadeleye gidecek. Onların çocukları 18 yaşında milletvekili, ömü rboyu askerlikten muaf. Buna evet diyecek misiniz? İnsanda biraz vicdan olur. Böyle bir olayı milletin önüne getiriyorlar ve oy istiyorlar" dedi.
'HAYIR OYU KULLANMANIN ONURUNU YAŞAYACAĞIZ'
'16 Nisan'da evet deyin, söz veriyoruz 16 Nisan'dan sonra bütün Suriyelilere vatandaşlık vereceğiz' denildiğini de söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu, "Kabul edecek misiniz? Benim evladım, benim çocuğum El Bab'a gidecek, Suriye için savaşacak, Suriye'nin beyleri Ankara'da, İstanbul'da, Afyon'da keyif çatacak. Vatandaşlık verilmesini istiyor musunuz? O zaman hep beraber gideceğiz sandığa, hep beraber oyumuzu kullanacağız. Hayır oyu kullanmanın onurunu yaşayacağız" diye konuştu.
MUHTARA TEHDİT İDDİASI
Kemal Kılıçdaroğlu'nun Afyonkarahisar Ticaret Borsası toplantı salonunda öğleden önce STK temsilcileri ve muhtarlarla yaptığı toplantıya katılan Türkiye Muhtarlar Derneği Afyonkarahisar Şube Başkanı Süleyman Akagündüz'ün Ak Parti İl Başkanı tarafından tehdit edildiği öne sürüldü. CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, şöyle konuştu:
"Süleyman bey bugün genel başkanımızın toplantısına katıldı dernek başkanı olarak. Kendisi toplantıda muhtarlar olarak demokrasinin direği oldukları ve her türlü toplantıya katıldıklarını ifade etti. Toplantıdan sonra kendisini Afyonkarahisar AKP İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven aramış, 'Ne işin vardı o toplantıda? Biz demokrasiyi CHP'den mi öğreneceğiz' gibi birtakım hoş olmayan laflar söylemiş. Tabi biz burada bu sıkıntıyı hep yaşıyoruz. AKP bu konuda inanılmaz baskı ve korku ortamı yaratıyor. Biz isterdik ki AKP il başkanı da gelseydi dinleseydi."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------------
RÖP: CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal
HABER: Mehmet ÇINAR- Sait KARADUMAN- KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,
============================================
CHP'li Erol: Tunceli'de Barajlar durdurulsun diye Başbakanı karşıladım
CUMHURİYET Halk Partisi (CHP) Tunceli milletvekili Gürsel Erol, bugün kentte referandum mitingi yapan Başbakan Binali Yıldırım'ı karşılaması ile ilgili yaptığı açıklamada, "Tunceli'de, Munzur vadisinde yapılmak istenen barajların iptal edilmesi ve Tunceli'nin bir hoşgörü kenti olduğunu kamuoyuna duyurmak istedim. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşerek bilgi verdiğini ve Genel başkanın 'olur'unu aldıktan sonra böyle bir adım attım"dedi.
Tunceli'ye referandum mitingi için gelen Başbakan Binali Yıldırım'ı karşılayan CHP Tunceli Milletvekili Gürsel Erol, Başbakan Yıldırım'ın kentten ayrılmasından sonra karşılama ile ilgili CHP il başkanlığında basın toplantısı düzenledi. CHP'li Erol, Başbakanı karşılama gerekçesini açıklarken, Tunceli'de Munzur vadisinde yapılmak istenen barajların iptal edilmesi ve Tunceli'nin bir hoşgörü kenti olduğunu kamuoyuna duyurmak karşılamaya gittiğini söyledi. Başbakanı karşılamak ve görüşmek için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşerek bilgi verdiğini ve 'olur'unu aldığını da söyleyen CHP'li Gürsel Erol şöyle konuştu:
"Sayın Genel başkanıma danıştım, genel başkanımız katılmamızın doğru olacağını söyledi ve katılmamız konusunda bize destek verdiğini söyledi. Bende bunun üzerine il başkanımızı aradım ve hem il başkanımız hem ilçe belediye başkanlarımız ile il genel meclisi üyelerimiz ile birlikte sayın Başbakanımızı Valilik binası girişinde karşıladık ve daha sonra Valilik bakamında verilen brifinge de ben bizzat katıldım Valilikte başbakana verilen brifingde Tunceliler için kutsal sayılan Munzur vadisinde yapılmak istenen barajların iptal edilmesi için Başbakandan özel ricada bulundum. Munzur vadisi, Munzur baba Tunceliler için kutsal bir mekandır, buralarda bir çok kutsal yer ve ziyaret var, buralara baraj ve HES yapılmasını istemiyiz. Valilikteki birfingte söz aldım ve Munzur baba yani Munzur vadisinde Baraj ve HES yapılmaması konusundaki ricada bulundum bu konudaki kaygılarımızı sayın Başbakan'a anlattım. Munzur vadisi içinde Alevilerce kutsal sayılan birçok ziyaret yerlerinin olduğunu, kurban kesip adak adadığımız yerlerin olduğunu aktardım. Bütün Alevi halkının ve Tuncelilerin bu bölgeye HES yada baraj yapılmasına karşı olduğunu ve bu kutsal mekanların barajlarla boğulmasını yok edilmesinin engellenmesi için HES ve Baraj projelerinin iptal edilmesini talep ettim. Sayın Başbakan beni dinledikten sonra toplantıya katılan eski Enerji Bakanı Taner Yıldız'ı bu konuda görevlendirdi ve Munzur vadisinde yapılması planlanan HES ve Barajlarla ilgili detaylı bir çalışma yapmasını istedi ve Taner Yıldız'ın da daha sonra uygun bir zamanda Tunceli'ye gelerek bu konu üzerinde çalışma yapmasını ve kendisine de bu konuda bir dosya hazırlanarak verilmesini istedi."
CHP'li Gürsel Erol, toplantıda ayrıca Tunceli'de KHK'lar ile görevlerinden atılan devlet memurlarının görevlerine iade edilmesi konusunda da Başbakan'dan talepte bulunduğunu da belirterek "Tunceli'de büyük bir mağduriyetin yaşandığını söyledim. Bilgi kirliliği ve yanlış bilgilerle bir çok kişinin mağdur edildiğini, hukuken bu insanların mağduriyetlerinin giderilmesini talep ettim. Sayın Başbakan bu talebimden sonra bu konuyla ilgili Tunceli'de bir komisyonun kurulacağını, kendisinin de bizzat ilgileneceğini, kurulacak komisyonun vereceği kararlardan sonra yargı yolunun da açılabileceğini söyledi"dedi.
Tunceli'nin hoşgörü, Cumhuriyet, özgürlük ve inanç merkezi olduğunu da söyleyen CHP Tunceli Milletvekili Gürsel Erol, "Biz bu değerlere sahip çıkarak bugün ilimize gelen bir misafiri karşıladık. Tabi ki siyaseten sayın başbakan ile ayrı yerlerdeyiz, ayrı düşüncelerdeyiz ama ilimize gelen başbakanı biz nezaketen karşıladık. Tuncelili ve Tunceli insanı hep hoşgörülüdür, burada Tunceli farklılığını ortaya koyduk"diye konuştu.
Başbakan Binali Yıldırım'ın mitingteki konuşmasında CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu soyadrını değiştermesi üzerinden eliştirmesini ise CHP'li Erol, "Genel Başkanımızın ilinde sayın Başbakanın böyle bir değerlendirme, böyle bir eleştiri yapması çok hoş değil. Yani siyaseten yapılan konuşmalar ve eleştirilerdir ama, doğru bulmuyoruz. Bizim farklılığımız var sayın Başbakanı karşılayarak farklılığımızı ortaya koyduk. Siyaseten nezaket olmalı, hoşgörü olmalı, karşılıklı anlayış olmalı. Bu durum normaldir, insanlar zaman zaman soyadlarını değiştirebilir, bunu eleştirmek yanlıştır. Kaldı ki, sayın Genel başkanımız soyadını kendisi değiştirmemiştir. Çok eskilerde Genel başkanımızın babası böyle bir gereksinim duymuş ve mahkeme kararıyla soyadlarını Kılıçdaroğlu olarak değiştirmişler."dedi.
Görüntü Dökümü:
---------------------
-CHP'li Gürsel Erol'un toplantısından detaylar
-CHP'li Erol'un konuşması
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Ferit DEMİR/TUNCELİ,-
============================================
Hudut Alay Komutanlığı yakınında çıkan yangın korkuttu
Iğdır'ın Pirsultan Abdal Mahallesinde bulunan 5'inci Hudut Alay Komutanlığı yakınlarında bir bahçede çıkan yangında bir LPG'li otomobilin patlaması korkuttu.
Şehitler Caddesi üzerindeki Sigortacılık yapan S.G.'ye ait bahçede bahar temizliği yapıldıktan sonra toplanan kuru otlar yakıldı. Bugün saat 16.30'da yakılan otlar, kısa sürede çevreye yayıldı. Kontrolden çıkan yangında bahçede bulunan 4 hurda otomobile de sıçradı.Otomobillerden birinde bulunan LPG'nin patlaması ise çevrede korku ve paniğe neden oldu. Yangın ve patlamanın 5'inci Hudut Alay Komutanlığına 100 metre kadar yakında olması, polisi alarma geçirdi. Bir taraftan yangının Alay'a sıçraması ve söndürme çalışmaları sürererken polis çevrede etkin önlem aldı. İtfaiye ekiplerinin olağanüstü çabasıyla yangın önce kontrol altına alındı, daha sonra söndürüldü. Polis olayla ilgili olarak soruşturma başlattı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ.
--------------------------------
Yanan araçlar
Etrafa saçılan otomobil parçaları
Olay yerinde inceleme yapan polis
Trafiğe kapatılan yoldan görüntü.
HABER- KAMERA: Suat DENİZ/ IĞDIR,
===================================================
İstanbul'da gasptan aranan şüpheli Edirne'de yakalandı
İSTANBUL Karagümrük semtinde silahlı gasp ve yağma suçlamasıyla hakkında yakalama kararı bulunan Osman D., Edirne'de ailesinin yaşadığı evine polisin düzenlediği operasyonla yakalandı.
Edirne Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, İstanbul'da bir taksiciyi silahlı gasp eden ve yağma suçlamasıyla hakkında yakalama kararı bulunan Osman D.'nin Edirne olduğunu belirledi. Özel harekat polislerinin de katılımıyla ailesinin oturduğu eve sabah saatlerinde düzenlenen operasyonda Osman D., evde uyurken gözaltına aldı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan Osman D., geniş güvenlik önlemleri altında Edirne adliyesine sevk edildi. Osman D., çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Polis Kamerası
-Zanılının evine baskın yapılması, gözaltına alınması)
-Zanlı adliyeye gelişi
-Gazetecilere, "iyi çekin birdaha bulamazsın" demesi
-Genel detay
Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,
=======================================================
Belek'i özel güvenlik koruyacak
ANTALYA'nın Serik İlçesi'ne bağlı Belek turizm merkezinin silahlı özel güvenlik görevlileri tarafından korunmasını kapsayan protokol imzalandı.
Serik'e bağlı Belek turizm merkezinde faaliyet gösteren Belek Turizm Yatırımcıları Birliği (BETUYAB) ile Antalya Valiliği arasında özel güvenlik protokolu imzalandı. Carya Golf Clup'teki imza törenine Vali Münir Karaloğlu, Kaymakam Haluk Şimşek, İl Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, Serik Belediye Başkanı Ramazan Çalık, BETUYAB Başkanı Fikret Öztürk, kamu kurumlarının temsilcileri ve BETUYAB yönetim kurulu üyeleri katıldı.
BETUYAB Başkanı Fikret Öztürk, Türkiye'nin turist sayısı bakımından dünyada 6'ncı sırada ancak gelir açısından 12'nci sırada yer aldığını vurguladı. Türkiye'ye gelen turistlerin ekonomik geliri daha dar olan kesim olduğunu kaydeden Öztürk, "Dünya seyahatine giden turistlere bakacak olursak yüzde 51 civarında Avrupa'dan, yüzde 23'ü Rusya'dan, yüzde 16 civarında da Amerika'dan. 2014 yılında turizmde 36-37 milyar ciro yapmışken, 2016 yılında yaklaşık olarak 17 milyar. Bunun bence tek nedeni var, bu da terör olayları, ülkemizde maalesef geçen sene, ondan önceki sene terörün fazla olması. Biz bu görüşten yola çıkarak sayın valimizin başkanlığında BETUYAB olarak bu işi üstlendik. Bugün yapılan bu işlerin son noktası olan imza töreninde hep birlikteyiz. Bu bence Türkiye'de bir ilktir. Çok yere örnek olacaktır" dedi.
48 SİLAHLI GÜVENLİK GÖREVLİSİ
Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, "Belek turizm merkezi 16 bin dönümlük bir bölgeyi kapsamaktadır. Bu protokol 1 Nisan'dan itibaren geçerli olacak. Mevcut otellerimizde bulunan güvenlik eksiklikleri bu süre içerisinde tamamlanmış olacak. Bu protokol ile toplam 48 adet silahlı güvenlik görevlisi BETUYAB bünyesinde görev yapacak. Bu kapsamda 3 kara, 2 deniz aracıyla güvenlik hizmeti verirken, MOBESE ve benzeri alanların dışında kalan kontrolsüz alanlarda kullanılmak üzere 2 mobil tam donanımlı güvenlik aracı ile sahilde radar ve erken uyarı sistemleriyle faaliyetini yürütecek" diye konuştu.
Vali Münir Karaloğlu da şöyle dedi:
"Seyahat edecek insanlara daha güvenli bir ortam sunmak, onlara geldiği ortamdan daha güvenli olduğu noktasında da ikna etmek zorundayız. O yüzden bu protokola ihtiyaç duyduk. Antalya sadece Türkiye'de değil dünyada en önemli turizm markalarından bir tanesidir. Bir marka şehirdir. 47 beş yıldızlı otel veya tatil köyü, 15 golf sahası, 10 golf kulübü, 50 futbol sahası, 200'den fazla tenis kortu ve 204 uluslararası standartta kongre merkezi olabilecek nitelikte yapının olduğu bir bölgeden bahsediyoruz. Bu bölgede daha önceden yaptığımız gibi parçadan bütüne doğru gidebilirdik. Yani her otel kendi güvenliğini sağlardı. Bölgenin güvenliği de sağlanabilirdi. Bu yeterli mi, olmadığını gördük. Çünkü parçadan bütüne gittiğimizde boşluk alanlarımız oluşuyor. İşte herkes kendi otelinin önündeki sahilini koruma altına alıyor ama sahili bir bütün olarak korumadığınızda otelin kendi sahilini koruması da bir işe yaramıyor. Otelin çevresini korudunuz ama bölgeyi korumadığınızda yine istediğiniz sonucu ve neticeyi alamama durumunuz var. Biz parçadan bütüne değil bütünden parçaya gitmek istedik. 16 bin dönümlük Belek turizm bölgesinin bütününü özel güvenlik alanı ilan ederek bölgenin tamamında içerisinde saydığımız tüm tesislerle beraber bir özel güvenlik anlayışı ile burada yola devam edeceğiz."
Yapılanın önleyici kolluk uygulaması olduğuna işaret eden Vali Karaloğlu, "Dışardan kötü niyetli insanlara mesaj vermek durumundayız. İlk defa 15 kilometrelik sahil bandında sahili ve plajları korumuş olacağız. Belek'in marka değerini çok yukarıya çekecek bir iş yapıyoruz. Belek turizm bölgesindeki güvenlik algımızı çok yukarıya çekmiş olacağız. Bu da bölgenin turizm marka değerini yukarıya çekecektir" dedi.
Konuşmaların ardından Vali Münir Karaloğlu, Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya ve BETUYAB Başkanı Fikret Öztürk protokola imza attı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------
Konuşmalardan
Protokol imza töreni
HABER- KAMERA: Namık Kemal KILINÇ/SERİK,
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni - 14 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?