AĞRI BELEDİYE BAŞKANI DBP'Lİ SIRRI SAKIK GÖREVDEN ALINDI (EK)
1)SAKIK: AĞRI'YI TÜRKİYE'NİN EN HUZURLU KENTİ YAPTIK
İçişleri Bakanlığı tarafından görevinden alınan eski Belediye Başkanı Sırrı Sakık, sosyal medya hesabından veda mesajı yayınlandı. Ağrı'yı Türkiye'nin en huzurlu kenti yaptıklarını savunan Sakık, Twitter hesabından yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Kamuoyuna: Üç yıldır yürütmüş olduğum Ağrı Belediye Başkanlığı görevinden bugün itibariyle alındım. Halkımızın bize bu sorumluluğu verdiği günden bu güne arkadaşlarımla birlikte hayata geçirdiğimiz her proje ve her hizmetle, Ağrı'yı Türkiye'nin en huzurlu kenti yaptık. Alnımız açık, vicdanımız rahat. 2 Mart 1994'te yani tam 23 yıl önce parlamentodan alınıp demokratik siyasetin dışına itilmiştik ve bugün tarih tüm günahlarıyla tekerrür etti. Fakat, bedeli ne olursa olsun, bu topraklarda bir gün barışı muhakkak inşa edeceğiz. Ağrı'da bu süre zarfında birlikte çalıştığım tüm belediye emekçilerine, tüm arkadaşlarıma çok teşekker ediyorum. Hoşçakalın."
AĞRI/DHA
======================================================
Kadın dalgıç fenalaşınca, başkan denize atlayıp kurtardı (EK)
2)BAŞKAN HAYATIMI KURTARDI
Şenay Ertorun denizde yaşadığı şokla paniklediğini belirterek, "Sabah ekip arkadaşlarımızla etkinliğin olduğu yere gittik. Suya girdiğimde yaşadığım şokla panikledim, suyun soğukluğuyla heyecanlandım. Suyun üstüne çıkma gereği duydum. BC'mi fazla şişiremediğimden dolayı yukarı çıkarken de bir panik yaşadım ve su yutmaya başladım. Belediye başkanımızın beni atlayıp kurtardığını gördüm. Kendisine çok teşekkür ederim. Hayatımı kurtardı" dedi.
Şenay Ertorun sosyal medyadaki olaya canlandırma katmak istediğini belirttiği paylaşımıyla ilgili olarak ise, "Sosyal medyadaki paylaşımları da heyecandan ve panikten dolayı yaptım. Yanlış anlaşılmalara mahal verdiği için gerçekten çok özür dilerim. Bir canlandırma demek istemedim. O heyecan ve o panikle ne dediğimi bilmiyorum ve gerçekten o insanların o halini düşündüm. 1958 yılındaki gibi o soğuklukla yaşadıkları o anı bir anda kendim yaşadım ve panikledim, baygınlık yaşamışım, hiçbir şey hatırlamıyorum. O insanların soğuk suda can çekişleri aklıma geldi. Çok üzüldüm ve çok kötü bir durum" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
---------------------------
Şenay Ertorun ile röp.
KOCAELİ/DHA
==============================================
3)EĞİTİM-SEN: AÇIĞA ALINAN REKTÖR'ÜN İŞLEMLERİ GERİ ÇEKİLSİN
EĞİTİM-SEN, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun'un hakkındaki soruşturmanın selamati açısından YÖK tarafından açığa alınması ve yerine vekaleten Prof. Dr. Beril Dedeoğlu'nun atanmasının kendilerine göre Ege Üniversitesi'ne "İkinci kez kayyum atanması" anlamına geldiğini açıkladı. Sözkonusu soruşturmanın bir kaç aya varan geçmişi olması gerektiğine dikkat çeken Eğitim-Sen, bu süre zarfında öğrencilere verilen cezalar, öğretim üyeleri hakkındaki ihraçlar dahil tüm işlemlerin geri çekilmesini istedi. Ege Üniveristesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun'un açığa alınmasıyla ilgili Eğitim-Sen 3 No'lu Şube Yönetim Kurulu Üyesi olan 9 Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Ahmet Arı, Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden KHK ile ihraç edilen Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Lülüfer Körükmez, 6 yarı dönem okuldan uzaklaştırma cezası alan Emine Akbaba ve ihraç edilen öğretim üyelerinin avukatı Arif Ali Cangı katıldı. Basın açıklamasını okuyan Ahmet Arı, Hoşcoşkun'un açığa alınması ve yerine vekaleten Dedeoğlu'nun atanmasını Ege Üniversitesi'ne "İkinci kez kayyum atanması" olarak değerlendirdiklerini söyledi. Hoşcoşkun'un 12 Temmuz 2016'da rektörlük seçimlerinde dördüncü olmasına karşın Rektör atandığını, rektör yardımcılığı, daire başkanlıkları gibi üst yönetim kademelerine üniversite dışından atamalar gerçekleştirdiğine dikkat çekti. Rektörün Ege Üniversitesi'nde baskı ortamını sürdürdüğünü belirten Arı, şöyle konuştu:
"Barışı savunan akademisyenlerin üniversiteden atılmasına önayak oldu. Öğrencileri hukuksuz soruşturmalar açtı. Toplamda 50'dan fazla öğrenciye 3 yıla varan uzaklaştırma cezaları verdirdi. Bu eğitim hakkının öğrencinin elinden alınmasıdır. Şimdi demokratik yollarla gelmemiş olan bir Rektörü Ege Üniversitesi'nin gerçek sahiplerinin, emekçilerin ve öğrencilerin ne kadar sahipleneceğini göreceğiz. Emekçilerin sesine kulaklarını tıkayan, öğrencilerini duymayan, görmeyen, sendika olarak randevu taleplerimizi yanıtsız bırakan Rektör'ün bizim gözümüzde meşruluğu yoktur"dedi.
Hoşcoşkun hakkında ne zaman ve hangi konularda soruşturma başlatıldığının ilgili makamlarca derhal kamuoyu ile paylaşılması gerektiğini belirten Arı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Açığa alma ile sonuçlanan bir soruşturmanın birkaç aya varan bir geçmişi olmalıdır. Bu süre zarfında üniversite bileşenlerinin hak kayıpları ile sonuçlanan tüm idari işlemler ve tasarruflar da ivedilikle geri çekilmeli ve soruşturma konusu yapılmalıdır. Ege Üniversitesi Rektörü Hoşcoşkun'un açığa alınması bir kez daha KHK ile yapılan ihraçlardaki hukuksuzluğu gündeme getirmiştir. Tıpkı, Hoşcoşkun'un göreve geldiğinden beri imza attığı öğrenci soruşturmalarına verilen cezalar, dışarıdan yapılan atamalarda olduğu gibi. İhraç edilen arkadaşlarımız derhal geri alınmalıdır. Emekçilere ve öğrencilere açılan soruşturmalar derhal kapatılmalı, verilen cezalar geri alınmalıdır."
Arı, Eğitim-Sen olarak rektör açığa alındığı için hızla rektör seçimlerinin yapılmasını, mevcut rektör yardımcılarının da kadrolarının bulunduğu üniversitelere geri gönderilmesini istediklerini söyledi. Avukat Cangı, ihraç edilen öğretim üyelerinin hukuk mücadelesinin sürdüğünü gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuracaklarını söyledi. Öğrenci Emine Akbaba, demokratik tepkileri nedeniyle kendilerine okuldan uzaklaştırma cezaları verildiğini belirtti. İhraç edilen öğretim üyesi Körükmez de Rektör Hoşcoşkun dönemindeki tüm kararların gözden geçirilmesi gerektiğini dile getirdi.
Görüntü Dökümü
------------------------
Eğitim-Sen 3 No'lu Şube Yönetim Kurulu Üyesi olan 9 Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Ahmet Arı,
Emine Akbaba'nın açıklaması
Avukatı Arif Ali Cangı'nın açıklaması
Haber: Utku BOLULU Kamera: Mücahit BEKTAŞ
=========================================================
4)GAZİANTEP İSTİHDAM SEFERBERLİĞİNDE İLK 5'TE YER ALMALI
GAZİANTEP Ticaret Odası Başkanı Beyhan Hıdıroğlu, milli istihdam seferberliği kapsamında Gaziantep'in istihdam seferberliğinde ilk 5'te yer alması gerektiğini söyledi.
Gaziantep Ticaret Odası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı üzerine başlatılan milli istihdam seferberliği "İstihdam Teşvikleri" bilgilendirme toplantısının 2'incisini düzenledi. Ticaret Odası'nda yapılan toplantıya Beyhan Hıdıroğlu, Kosgeb İl Müdürü Sadık Gözek, İşkur İl Müdürü Siraç Ekin ve işadamları katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Beyhan Hıdıroğlu Gaziantep'in İstihdam seferberliğinde önder olma, öncü olma ve ilk 5'te yer alma potansiyeline sahip olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanımızın çağrısı ile başlayan milli istihdam seferberliğine iş dünyası olarak var gücümüz ile desteklediğimizi belirtmek isterim. Gaziantep Ticaret Odası olarak da 17 bin üyemizi bu çağrıya davet ediyoruz. Bu seferberliği başarıyla sonuca ulaştırabileceğimiz konusunda da tüm üyelerimize sonsuz güven duyduğumuzu belirtmek istiyorum. Gaziantep'in istihdam seferberliğinde ilk 5'te yer almanın yakışacağını düşünüyorum. Gaziantep'in bu seferberlikte önder olmaya, öncü olmaya, ilk 5'te yer almaya potansiyelinin olduğunu biliyorum. İşverene çok ciddi teşvikler sunuluyor. Kamu ve özel sektörün iş birliği ile işsizliğin azaltılması, iç ticaretin canlandırılması hedeflenmektedir. Asıl önemli olan istihdamı kalıcı olarak sağlamak ve işsizliği azaltıp, kayıt dışılığı yok etmek gerekir. Bir elemanı 1 yıllığına işe alıp istihdamı azalttık diyemeyiz. Bu nedenle vasıfsız iş gücümüzü eğitip, meslek edindirip, iş gücü piyasasına kazandırıp kalıcı şekilde istihdam etmeliyiz. Bu konuda İşKur ve Kosgeb iş verenlere destek vermelidir. Oda olarak üyelerimize İş-Kur işlemleri konusunda yardımcı olabilmek için İşkur kayıt odası oluşturduk, bu sayende iş arayanla işçi arayan arasında bağlantı kurulmasına sağlıyoruz."
Görüntü Dökümü
----------------------------
Toplantıya katılanlar
Beyhan Hıdıroğlu'nun konuşması
Sadık Gözek'in sunumu
Siraç Ekin'in sunumu
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Ahmet SOYDOĞAN-GAZİANTEP-DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 264 MB
=====================================================
5)BERGAMA DEMOKRASİ İÇİN GÜÇBİRLİĞİ TOPLANDI
İZMİR'in Bergama ilçesinde çeşitli partilerde görev almış kişilerin katılımıyla kurulan Türkiye'nin ilk 'hayır' platformu Bergama Demokrasi İçin Güçbirliği, ilk toplantısını yaptı. Bergama Demokrasi İçin Güçbirliği'nin ilk toplantısına eski İzmir Milletvekili ve eski Sağlık Bakanı Rıfat Serdaroğlu, CHP'li Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç ve Bergama Demokrasi İçin Güçbirliği'nin yürütme kurulu üyeleri katıldı. Basın açıklamasını okuyan Bergama Demokrasi İçin Güçbirliği sözcüsü Nuri Çiftçi, partiler üstü bir çalışma yaptıklarını söyleyerek demokrasi, cumhuriyet ve ülkenin bölünmez bütünlüğüne sahip çıkmak isteyen herkesin kendilerine katılabileceğini dile getirdi.
Eski Bakan Rıfat Serdaroğlu, ülkeyi 15 yıldır tek bir kişinin tek başına yönettiğini öne sürerek "Erdoğan'ın istemediği tek bir kişi AKP'den milletvekili olmaz, hepsini o seçer tek tek. Bakanları o belirler. Bakanlıklar da birer de müşaviri vardır. Bakanlıklardaki 10 milyon liranın üzerindeki ihaleleri Bakan yapamaz. O müşavir gider, konuşur, talimat alır, kime verilecekse ona verir. Şimdi Erdoğan 15 yılın sonunda tam yetkiyle başkan olmak istiyor. 15 yıldır ne istedi de yapamadı? Şimdi millet evet derse ve Başkan olursa neyi yapacak? Erdoğan mevcut sistemde ne yapamaz? Ülkeyi eyaletlere bölemez. Bu sistemi getirmesinin sebebi bundandır. Bugün hayır cephesini terör örgütleriyle beraber göstermeye çalışıyorlar. Ancak kendisi Öcalan ile çok iyi anlaşıyor. Barzani'nin Türkiye'ye gelişi ve Kürdistan bayrağının çekilmesini lütfen hatırlayın. PKK yakında 'Evet' kampanyasına katılacaktır onlarla beraber. AKP bir siyasi parti değil sadece projedir. Bu projeyi Amerika Dış İşleri Bakanı Condoleezza Rice gayet açık izah etti. '22 ülkenin sınırlarını değiştireceğiz' dedi. Irak'ın eski sınırları var mı? Suriye'nin eski sınırları var mı? Mısır ne hale geldi? Libya'da bugün aşiretler birbirini boğazlıyor. Sıra Türkiye'de" dedi.
"TÜRKİYE İSLAM DEVLETİNE DÖNÜŞTÜRÜLECEK"
Türkiye'nin bir İslam devletine dönüştürülerek federal bir yapıya büründürüleceğini iddia eden Serdaroğlu, "Önce 'yerel yönetimlere özerklik veriyoruz' diyecekler. Barzani yönetimindeki Kuzey Irak'ta olduğu gibi. Ondan sonra adım adım İslam devletini kuracaklar. Bir gecede veya bir cuma günü, Cuma Namazı'ndan sonra çok sayıda silahlı insan ortaya dökülür. Bu ülkede demokrasiyi bir daha gelmemek üzere bitirirler. Ben Erdoğan'ı Humeyni Devrimi'nden sonra Türkiye'de görevlendirilen, Humeyni'nin Ajanı Mehdi ile olan Akıncılar denen gençlerle birlikte çalıştığı zamandan bilirim. Hedef İslam devleti. AKP bir siyasi parti değil. Bunlar demokratta değil. Niye değiller? Bunların inanışına göre biat kültürüne çalışman lazım. Şartsız itaat. Malın mülkün her şeyin ona ait" diye konuştu.
"KUTUPLAŞTIRILDIK"
Referandumda 'evet' oyu kullanacaklar ile 'hayır' oyu kullanacaklar arasında sosyal medyada bir ayrışma yaşandığını savunan CHP'li Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç ise "Maalesef biz uzun bir süreden beri inanılmaz bir şekilde kutuplaştırıldık. Şu andaki iktidar insanları kutuplaştırarak, kendi mutlak iktidarını sürdürmeye çalışıyor. Bu çok tehlikeli bir şey. Toplum o kadar çok bölünmeye başladı ki, sadece bu bölünmüşlük bile bu referandumun yapılmaması için başlı başına bir gerekçe. Bir memlekette anayasa değişikliği, içeriği ne olursa olsun, yüzde elliyle, elli beş ile kabul edilebilir mi? Bu ne demek? Toplumun bir yarısının diğer yarısına karşı olması demek. Bu çok tehlikeli bir şey. Bir Cumhurbaşkanı yüzde ellinin Cumhurbaşkanı olup da, yüzde ellinin karşısında düşman figür olarak yer alamaz. Ülke bu noktaya geldi. Şu andaki iktidarın yaratmak istediği manzara budur" dedi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
-Eski Sağlık Bakanı Rıfat Serdaroğlu'nun konuşması
-Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç'in konuşması
-Salondan görüntü.
Haber - Kamera: Oben ULU/ BERGAMA (İzmir),
==============================================
6)UEPSAŞ KASASINDAN HIRSIZLIĞA İKİ GÖZALTI
ÇANAKKALE'de, Limak Holding bünyesinde faaliyet gösteren, Uludağ Elektrik Perakende Satış A.Ş.'nin (UEPSAŞ) kasasından 40 bin lira para çaldıkları ileri sürülen iki kişi yakalandı.
Çanakkale'de geçen 16 Şubat'ta, Limak Holding bünyesinde faaliyet gösteren, Uludağ Elektrik Perakende Satış A.Ş'nin kasasından 40 bin TL çalındı. Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekipleri, hırsızlık olayının ardından işyeri ile çevresindeki güvenlik kamerası kayıtlarını ve MOBESE görüntülerini inceledi. Güvenlik kamerası kayıtlarından hırsızlığı M.Y.Y. ve M.C.B.'nin yaptığı tespit edildi. Dün (salı) polis M.Y.Y.'yi Çanakkale'de, suç ortağı M.C.B.'yi ise İstanbul'da yakalayıp, gözaltına aldı. M.C.B. Çanakkale'ye getirildi. İl Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin arodından iki şüpheli adliyeye sevk edildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Adliyeye sevk edilen şüphelilerin görüntüsü
-Genel ve detay görüntüler
( Haber-Kamera: Mustafa SUİÇMEZ/ ÇANAKKALE,
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-11 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?