1)BAKAN SOYLU'DAN UYUŞTURUCU MESAJI: ACIMAYACAKSINIZ
TRABZON'da düzenlenen 134'üncü dönem Kaçakçılık, İstihbarat Koordinasyon Kurulu Toplantısı sonrasında konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Terör neyse bizim için uyuşturucu da odur. İlgililere açıkça söylüyorum; terörle mücadelede hangi mantığı ortaya koyuyorsan, uyuşturucu satıcısını gördüğünüz anda acımayacaksınız. Ne dediğimi anlıyorsunuz. Acımayacaksınız"dedi.
Öğle saatlerinde özel uçakla Trabzon'a gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu havaalanında Trabzon Valisi Yücel Yavuz, Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, İl Emniyet Müdürü Ahmet Hakan Arıkan, Garnizon Komutanı Kurmay Albay Okçin Akşit ve partililer karşıladı.
CENAZEYE KATILDI, HENTBOL MUSABAKASINI BASLATTI
Bakan Süleyman Soylu, Trabzon Lisesi ile özdeşleşen ve dün hayatını kaybeden Edebiyat öğretmeni 97 yaşındaki Sebahat Ülker'in cenaze törenine katıldı. İskenderpaşa Camisi'nde düzenlenen cenaze törenine katılan Soylu, ardından ailesine taziyelerde bulundu.
SOYLU, HENTBOL MÜSABAKASININ AÇILIŞINI YAPTI
Cenaze töreni sonrasında 19 Mayıs Spor Salonu'na giden Bakan Soylu, 15 Temmuz Şehitleri anısına Trabzon Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü ve Samsun Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü tarafından organize edilen, Veteranlar Hentbol müsabakasının açılış törenine katıldı. Sporcuları tebrik ederek şehit ailelerine çiçek takdim eden Bakan Soylu, daha sonra hentbol topuyla kaleye 7 metre atışı yaparak müsabakanın açılışını gerçekleştirdi.
KAÇAKÇILIK İSTİHBARAT KURULU TOPLANTISI'NA KATILDI
Daha sonra Ramada Otel'e giden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Trabzon, Artvin, Bayburt, Giresun, Gümüşhane, Ordu ve Rize illerinin katılımıyla düzenlenen 134'üncü dönem Kaçakçılık, İstihbarat Koordinasyon Kurulu Toplantısı'na katıldı. İlk bölümü basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantı sonrasında değerlendirmelerde bulunan Bakan Süleyman Soylu, uyuşturucuyla mücadele konusunda önemli gelişmeler yaşandığını ve terörle olduğu gibi bu konuda da mücadelenin süreceğini vurguladı.
"BİYO KAÇAKÇILIK DENİLEN ŞEYLE MAALESEF HEP BİRLİKTE YENİ TANIŞTIKö
Ülkeye yasadışı yollardan şeker girdiğini ve bu yönde mücadele verdiklerini belirten Bakan Soylu, " 21'inci yüzyılın teknoloji seviyesi, medeniyet seviyesi bizlere yeni fırsatlar ve yeni imkanlar ama aynı ölçüde de yeni tehditler sunmaktadır. Suçu önlemek adına yeni cihazlar, yeni yöntemler, yeni teknikler sunan 21'inci yüzyıl modernizmi, aynı zamanda yeni suç türleri, yeni suç aletleri, mücadele edeceğimiz yeni suç sahalarını da bizlere sunmaktadır. Korsanlık yıllardır dünya üzerinde olan bir suçtur. Ama siber korsanlık veya bilgisayar korsanlığı bize modern dünyanın armağanıdır. İçki, sigara kaçakçılığını belki uzun zamandır biliyorduk. Ama, biyokaçakçılık denilen şeyle maalesef hep birlikte yeni tanıştık. Şeker önceleri bu ülkede güzel güzel tükettiğimiz bir üründü. Ama şimdi yasa dışı yollardan ülkemize giren şekerlerle ilgili çalışmalar, takipler, operasyonlar yapmak durumundayız. Suçluları yakalamak için kullandığımız teknolojiler, bilgi kaynakları, elimizdeki küçük bir alet vasıtasıyla artık ceplerimize girdiö dedi.
"KURT VE KUZU AYNI KAYNAKTAN SU İÇİYOR"
Suçlunun bir adım önünde olmaları gerektiğinin altını çizen Bakan Soylu şunları söyledi:
"Eskiden teröristlerin kamplarda eğitimini aldıkları birçok konu bugün maalesef internet dediğimiz mecrada eğitim videolarıyla paylaşılıyor. Yani kurt ve kuzu aynı kaynaktan su içiyor. Dolayısıyla 2 seçeneğimiz var. Elbette ki bu meseledeki kaynakları, suç işleme kaynaklarının tüketilmesine yönelik adımımızı hep beraber ortaya koyacağız. Fakat biz devletiz. Vatandaşımız bizden hizmet beklemektedir. Çocuklarımızı, nesillerimizi her türlü kötülükten korumakla mükellefiz. Dolayısıyla kuzu gibi beklem lüksümüz yok. Suçlunun bir adım ilerisinde olmak, devletimizin bütün gücünü kullanmak ve bu ülkeyi 4 tarafından sarmış şer odaklarına göz açtırmamak bizlerin tek seçeneğidir.ö
"DEVLETİMİZİN VERGİ KAYBI YILLIK 4 BUÇUK MİLYARö
PKK terör örgütünün en önemli finans kaynaklarından birinin uyuşturucu olduğunu ifade eden Bakan Soylu konuşmasını şöyle sürdürdü:
" Rakamın yıllık 1,5 milyar dolar olduğu tahmin edilmektedir. Türkiye üzerinden geçtiği tahmin edilen uyuşturucunun piyasa değeri yılda yaklaşık 40 milyar Türk lirasıdır. Güvenlik birimlerimizin ele geçirdiği uyuşturucunun piyasa değeri ise 4,5 - 5 milyar Türk lirası civarındadır. Türkiye'de toplam sigara tüketiminin yaklaşık yüzde 15'i kaçak sigaradan oluşmaktadır. ve burada devletimizin vergi kaybı yıllık 4 buçuk milyar lira düzeyindedir.
"SURİYE VE IRAK SINIRINDA DEVLET OTORİTESİ NOKTASINDA CİDDİ SIKINTILAR VARö
Türkiye'nin kaçakçılıkla mücadelede iş yükünün ağır olduğuna işaret eden Bakan Soylu, "Coğrafya olarak doğu diyerek tabir ettiğimiz dünyanın batıya açılan kapısı konumundayız. 3 tarafımız denizlerle çevrili. Buralardan giriş ve çıkışları kontrol etmek durumundayız. Suriye ve Irak sınırımızda devlet otoritesi noktasında ciddi sıkıntılar var. Askeri operasyonlar cereyan ediyor, terör tehlikesi hala sürüyor. Bunun getirdiği büyük bir göç dalgasının hem hedef, hem de geçiş ülkesi konumundayız. Sınırlarımızın doğusunda ve güneyinde fakirlik ve savaş, batısında ise zenginlik ve refah dünyası var. Doğudan batıya doğru bir göç akışı söz konusu. Bu akışın içinde uyuşturucu, insan, tarihi eser, kaçakçılık konusuna girebilecek ne varsa, altını çizmek gerekir ki hepsi var. Yani kaçakçılık için bütün bileşenler söz konusu. Bütün bu şartlara rağmen ülkemiz kaçakçılığın her türüyle başarılı şekilde mücadele etmektedirö dedi.
"TÜRKİYE'Yİ UYUŞTURUCU AÇISINDAN BİR GEÇİŞ ÜLKESİ OLARAK NİTELENDİRDİLERö
2014 yılında küresel düzeyde yakalanan eroinin yüzde 16'sının Türkiye tarafından ele geçirildiğini hatırlatan Bakan Soylu açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Ülkemizin uyuşturucu ile mücadelede gösterdiği başarılı çalışmalar uluslararası rapor ve bültenlere yansımıştır. Birleşmiş Milletler 2016 dünya uyuşturucu raporuna göre, 2014 yılında küresel düzeyde yakalanan eroinin yüzde 16'sı Türkiye tarafından ele geçirilmiştir. 2016 Avrupa uyuşturucu raporun göre, Avrupa geneline 2014 yılında yakalanan 6.1 milyon Ekstazi tabletin 3.6 milyonu Türkiye tarafından yakalanmıştır. Avrupa ve batı ile bizim, özellikle uyuşturucuya bakış açısı arasında ciddi bir farkımız var. Onlar bunu bir suç meselesi olarak görmüyor. Neredeyse yaşam biçimlerinin bir noktasına iliştirmişler. En kabası olarak söylüyorum, bunu bir sağlık meselesi olarak görüyorlar. 10 yıllardır Türkiye'yi uyuşturucu açısından bir geçiş ülkesi olarak nitelendirdiler. Daha doğrusu Batı bu konuda bizi hep aldatmaya çalıştı. Onların yaptıklarının kat ve kat fazlasını doğu ve batı arasındaki bu transferde yakalayan ve bu konunun ciddi şekilde üzerine giden güvenlik güçlerimizle önemli başarılar elde eden bir ülke konumundayız. Ama ya sentetik uyuşturucular konusunda batı ne yapıyor? Maalesef hiçbir şey yapmıyor.ö
UYUŞTURUCU SATICISINI GÖRDÜĞÜNÜZ ANDA ACIMAYACAKSINIZ
Bonzai denilen bir bela ile karşı karşıya olduklarını kaydeden Bakan Soylu, "Bonzai doğudan gelmiyor. Sentetik uyuşturucular batıdan geliyor. Peki ne tedbir alıyorlar? Hiçbir tedbir almıyorlar. Bizim sırtımızı sıvazlıyorlar, 'Siz eroni, esrarı, uyuşturucuyu iyi yakalıyorsunuz' diyorlar. Batının bu yaklaşımını ve çifte standardını şiddetle reddediyoruz. Terör neyse bizim için uyuşturucu da odur. İlgililere açıkça söylüyorum; terörle mücadelede hangi mantığı ortaya koyuyorsan, uyuşturucu satıcısını gördüğünüz anda acımayacaksınız. Ne dediğimi anlıyorsunuz. Acımayacaksınız. Çocuklarımıza okulların etrafında uyuşturucu satmaya çalışanları gördüğünüz anda ona insan muamelesi yapmayacaksınız. Bu kadar basit ve net. Bunu tüketeceğiz bu ülkedeö şeklinde konuştu.
"EŞ ZAMANLI BİR OPERASYONU YÜRÜTMEKLE MÜKELLEFİZö
Uyuşturucuyla ilgili eş zamanlı operasyon ve organizasyon yürütülmesi gerektiğini savunan Bakan Soylu, "Bu konuda herkesin, ailelerin, annelerin, babaların talepleri ve feryatları var. Devlet dediği kuruma emanet ediyor. Biz sırtımızı dönemeyiz. Dağa götürülen çocuk teröristlerden ne kadar endişe, ızdırap duyuyorsak, çocuklarımıza bir takım torbalar içinde uyuşturucu satmaya çalışan kim varsa acımayacaksınız. Teröriste hangi muameleyi yapıyorsan onlara da aynı muameleyi yapacaksınız. Biz nesillerimizi korumak zorundayız. Bu konuda, özellikle kaçakçılık ve organize şebekeleriyle ciddi bir mücadeleyi ortaya koyacağız. Uyuşturucudan en çok istifade eden unsur PKK terör örgütüdür. Yani eş zamanlı bir operasyonu ve organizasyonu yürütmekle mükellefizö dedi.
UYUŞTURUCU YAKALAMA RAKAMLARINDA ARTIŞ
Uyuşturucu yakalanmalarında artış yaşadıklarını dile getiren Bakan Soylu şöyle devam etti:
"2016 yılında bizim özellikle eroin açısından yakalama miktarımız yüzde 33 artmıştır. Esrarı yakalama açısından da yüzde 253'lük bir artış söz konusudur. Bu bizim için yeterli değildir. Bir taraftan sınırlarımızı duvarlarla kapatıyoruz, bir taraftan elektronik tüm tedbirleri almaya çalışıyoruz. Kokainin kilogram işi ele geçirilmesinde 2016'da yüzde 146'lık artış yakaladık. Bunu 2017'de çok daha iyi bir noktaya getireceğiz. Bonzaideki yakalamalarda ise 382 kg'a kadar gelmişiz. Bu hem ucuz, hem de rahat ulaşılabilir bir uyuşturucu. Bizin en önemli mücadele alanlarımızdan biri de Bonzaidir.ö
"UYUŞTURUCU İLE MÜCADELE KANUN TASLAĞINI BİR NOKTAYA KADAR GETİRDİKö
Uyuşturucu ile mücadele kanun taslağının hazırlandığını dile getiren Bakan Soylu, "Bir de açık dert var. Açık kıyılmış tütün. Bu da başımıza dert olarak çıkmaktadır. Yapmamız gereken onların bulunduğu her alana set çekmektir. Uyuşturucu ile mücadele konusunda devletimizin kararlılığı, ciddi mücadele ile devam etmektedir. Uyuşturucu ile mücadelede muhakkak ki kanuna ve hukukun temel ilkelerine ihtiyaç var. Şimdi Adalet Bakanlığı ile birlikte uyuşturucu ile mücadele kanun taslağını bir noktaya kadar getirdik. Şubat ayı içinde konunun tüm tarafları, tüm bakanlıklar, tüm kurum ve kuruluşlar bir kampa girecek ve orada yeni bir adım atılacak. Uyuşturucu ile mücadele kanun taslağı hükümetimize sunulmak üzere hazır hale getirilmeye çalışılacaktırö diyerek konuşmasını noktaladı.
Görüntü Dökümü
--------------------
Bakan Soylu'nun havaalanında gelişi
Cenaze töreni
Hentbol açılış
Toplantıdaki konuşma
Detaylar
HABER KAMERA: FATİH TURAN-TRABZON/DHA
==================================================
2)DÜĞÜN MAGANDASI 3 ÇOCUK ANNESİNİ CANINDAN ETTİ
ŞANLIURFA'nın Suruç İlçesi'nde evli 3 çocuk annesi 22 yaşındaki Dilek Yiğit, sokakta düzenlenen kına gecesi eğlencesinde, kim tarafından ateşlendiği bilinmeyen tabancadan çıkan kurşunun başına isabet etmesi sonucu öldü.
Olay dün gece ilçeye bağlı Cive Mahallesi'nde meydana geldi. Adları öğrenilemeyen çiftin sokakta yapılan kına gecesi eğlencesi sırasında, kim tarafından ateşlendiği bilinmeyen tabancadan çıkan kurşun Dilek Yiğit'in başına isabet etti. Kanlar içerisinde yere yığılan genç kadın, yakınları tarafından otomobille Suruç Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Evli 3 çocuk annesi Dilek Yiğit, acil serviste yapılan müdahaleye rağmen yaşamını yitirdi.
Genç kadının cesedi, otopsi için Şanlıurfa Adli Tıp Kurumu morgunda yapılan otopsinin ardından toprağa verilmek üzere yakınlarına teslim edildi. Olayla ilgili inceleme yapan jandarma, kadının ölümüne neden olan tabancayı ateşleyen kişinin kimliğinin belirlenerek yakalanması için çalışma başlattı.
Görüntü Dökümü
------------------------------------
Adli Tıp Kurumu
Adli tıp kurumu önünde bekleyenler
Cenaze aracı
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA-DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 99 MB
==========================================
3)MERAL AKŞENER'İN AĞABEY ACISI
MHP eski Milletvekili Meral Akşener'in ağabeyi Nihat Gürer önceki gün yaşamını yitirdi. Meral Akşener ağabeyinin tabutu başında dualar okurken, başını tabuta koyarken büyük üzüntü yaşadı. MHP eski Milletvekili Meral Akşener'in daha önce Kocaeli Ticaret Odası Başkanlığı ve MHP İl Başkanlığı yapan ağabeyi 69 yaşındaki Nihat Gürer önceki gün kanser tedavisi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Nihat Gürer'in cenazesi İstanbul'da bulunan özel bir hastaneden alınarak memleketi İzmit'e getirildi. İkindi namazına müteakip İzmit Fevziye Cami'nde kılınan cenaze namazına Sinan Oğan, Koray Aydın, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan, CHP Kocaeli Milletvekilleri Fatma Kaplan Hürriyet ve Haydar Akar, Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz, MHP eski Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, CHP Kocaeli İl Başkanı Cengiz Sarıbay, MHP Kocaeli İl Başkanı Aydın Ünlü, Gürer'in ailesi ve yakınları ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Meral Akşener cenaze öncesi caminin önünde bulunan bir restoranda taziyeleri kabul etti. Akşener gelmeden önce taziyelerin kabul edileceği restoranda polisler tarafından önlem amaçlı arama yapıldı. Fevziye Camii'nin etrafında da güvenlik önlemleri alındı. Meral Akşener'e taziyelerini iletmek isteyenler restoranın önünde toplandı. Meral Akşener daha sonra caminin bahçesine geçerek burada da taziyeleri kabul ederken, izdiham yaşandı. Meral Akşener ağabeyinin tabutu başında dua okurken, başını tabutun üzerine koyarken büyük üzüntü yaşadı.
Nihat Gürer'in tabutunu Sinan Oğan, Lütfü Türkkan ve yakınları omuzlayarak cenaze aracına taşıdı. Nihat Gürer'in cenazesi Gündoğdu Aile Kabristanlığı'nda toprağa verildi.
Görüntü Dökümü
----------------------
-Meral Akşener'den görüntü
Cenaze namazından görüntü
HABER: Çağla DAŞCI-KAMERA: Faruk KIYAK-İZMİT(Kocaeli), -
====================================================
4)İKİ GENÇ YAZLIK EVDE ÖLÜ BULUNDU
TEKİRDAĞ'ın Marmara Ereğlisi İlçesi'nde yazlıklarında sabahlayan 19 yaşındaki Tolunay Ergül ile arkadaşı 22 yaşındaki Ecenur Sülfe ölü olarak bulundu.
Olay, İlçeye bağlı Sultanköy Mahallesi'nde meydana geldi. Tolunay Ergül ile arkadaşı Ecenur Sülfe dün gece Sultanköy'deki yazlıklarına geldi. Geceyi burada geçiren iki arkadaş sabah kendilerine ulaşamayan arkadaşlarının jandarma ekiplerine bildirmesi sonucu eve giren görevliler tarafından ölü olarak bulundu.
Cumhuriyet Savcısının yaptığı incelemenin ardından ikilinin cesedi Marmara Ereğlisi Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Haberi alan gençlerin aileleri ise olay yerine gelerek gözyaşı döktü. Soruşturma sürüyor.
Mehmet YİRUN- Özan TAŞOYAR/ MARMARA EREĞLİSİ(Tekirdağ),-
======================================================
5)LİKYA YOLU'NDA KAYBOLAN 2 ÜNİVERSİTELİ KURTARILDI
ANTALYA'nın Kemer İlçesi'nde yürüyüşe çıktıkları Likya Yolu'nda kaybolan 2 üniversiteli, 1 gün sonra AKUT ekibi tarafından bulundu.
İstanbul'dan Kemer'e gelerek cuma günü saat 18.00 sıralarında Likya Yolu'nda yürüyüşe çıkan üniversite öğrencisi ikisi de 22 yaşındaki Metin Küçük ve Ufuk Haman, havanın kararmasıyla yönlerini kaybetti. Geceyi, kurdukları çadırda geçiren üniversiteliler, dün yolu bulabilmek için yürüyüşe devam etti. Yolu bulamayacaklarını anlayan ve suları azalan Küçük ve Haman, dün akşam saatlerinde Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Antalya Ekip Lideri Yılmaz Sevgül'e cep telefonuyla ulaşarak yardım istedi. GPRS bilgisini yolladıkları Sevgül'ün yönlendirmesiyle patikaya çıkan öğrenciler, burada kurtarma ekiplerini beklemeye başladı.
KISA SÜREDE BULUNDU
Yılmaz Sevgül, Göynük Mahallesi'nden bölgeyi iyi bilen 2 kişiyle birlikte bugün kayıp öğrencileri bulabilmek için yola çıktı. Kısa süre sonra bölgeye ulaşan Sevgül ve ekibi, Metin Küçük ve Ufuk Haman'ı Göynük Kanyonu'na getirdi. Burada Kemer İlçe Jandarma Komutanlığı Merkez Karakolu ekiplerince karşılanan öğrencilere sağlık durumları ve hastaneye gitmek isteyip istemedikleri soruldu. İyi olduklarını belirtmeleri üzerine Küçük ve Haman, ilçe merkezine bırakıldı.
'İNİYORDUK SÜREKLİ'
Yaşadıklarını anlatan Ufuk Haman, "İlk gün zaten akşam saatlerinde gelmiştik. Hava kararmadan önce çok fazla saatimiz yoktu. Çok zorlamadan hava kararmak üzereyken, saat 18.00 civarı kamp kurma kararı aldık. Kamp kurduk ertesi sabah devam ettik. Sürekli işaretleri takip ediyorduk. Bir yanlışlık olduğunu düşündük. Çünkü bir yamaçtan aşağı doğru iniyorduk sürekli. İnerken bayağı zorlandık ve indiğimiz saatler ertesi gün akşam saatlerine denk geliyordu. Geri çıkamayacaktık. Bu sefer orada geceyi geçirme kararı aldık" dedi.
'YILMAZ BEY İLE HABERLEŞTİK'
Kaybolduklarını anladıktan sonra Yılmaz Sevgül ile irtibata geçtiklerini ve bilgi aldıklarını kaydeden Haman, "Daha fazla devam etmek istemedik çünkü ne olacağı belli değil. Yanımızda yiyecekle bir süre idare edebilirdik ama suyumuz çok azdı. Su sorunumuzu fark ettikten sonra aradık Yılmaz beyi, bize bilgiler verdi. Daha sonra ertesi sabah indiğimiz yokuşu tekrar çıktık ve Yılmaz bey ile tekrar haberleştik. Daha sonra ortak bir noktada buluştuk. Bizi aldılar" diye konuştu.
HER ŞEY KAYIT ALTINA ALINMALI
AKUT Ekip Lideri Yılmaz Sevgül de Likya Yolu'ndaki giriş çıkışların kayıt altına alınması gerektiğine işaret etti. Bu yolda yürüyecek kişilerin yanındaki malzemelere kadar her şeyinin kayıt edilmesi, tecrübesinin ve yürüyüş seviyesinin sorulması gerektiğine dikkati çeken Sevgül, "Durduramazsınız kimseyi ama uyarmanız lazım, 'bakın bu patika, bu yürüyüş yolu sizin seviyenizi aşıyor ve girmeyin' diye söylenmesi lazım. Tecrübe düzeyleri iyi ise yürümeliler" dedi.
YANLARINDA GPRS VARDI
Küçük ve Haman'ın bölgeye tedbirli geldiğini ancak pek çok kişinin bu şekilde gelmediğini vurgulayan Sevgül, şöyle dedi:
"Mesela GPRS'leri var. GPRS koordinatlarını bana verdikleri anda ben dün harita üzerinden tam nokta olarak yerlerini tespit ettim ve bir anda her şey çözüldü. Çünkü girdikleri patikayı anlamak da zor. Buradan ayrılan 3 patika var ve hepsi de değişik bölgelere gidiyor. Daha önce kaybolan gençlerde, örneğin biz burada aradık ama Hisarçandır'da çıktılar. Çünkü GPRS koordinatı vermedikleri için bu duruma düştü. Bu arkadaşlarımızın yanında GPRS olduğu için koordinatlarını verdiler ve tam nokta yerlerini bulduk. Ulaştık ve kısa sürede işi çözdük."
Görüntü Dökümü
----------------------
AKUT aracının kanyon girişine gelmesi
Öğrencilerle jandarma
Öğrencilerin açıklamaları
Yılmaz Şengül'ün açıklaması
114 MB/// 03.34
(HABER- KAMERA: Levent YENİGÜN/KEMER (Antalya),
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-10 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?