1)BAŞBAKAN İZMİR' DE KADINLAR GÜNÜNÜ KUTLADI
BAŞBAKAN Binali Yıldırım, İzmir'de iş, sanat, medya ve siyaset dünyasından kadınlarla bir araya geldi. Urfa'da yapılan el işi oyaların hediye edildiği kadınların gününü kutlayan Başbakan Binali Yıldırım, "15 Temmuz gecesi meydanlara inenlerin yüzde 51'i kadındır. Kadın sadece evinde oturacak evin işini yapacak, sokakta ne işi var demiyor. Kadın, yeri geldiğinde demokrasisine, ülkesine, bayrağına sahip çıkıyor" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, iki günlük İzmir ziyaretinin ilk gününde kadınlarla bir araya geldi. İş, sanat, siyaset ile medya dünyasından kadınların davetli olduğu ve AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanlığı Dünya Kadınlar Günü Buluşması'na katılan Başbakan Binali Yıldırım'a, eşi Semiha Yıldırım, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam, AK Partili ilçe kadın belediye başkanları, milletvekilleri eşlik etti. Geceye ünlü sanatçı Petek Dinçöz, Pınar Aylin gibi isimlerde hazır bulundu. Başbakan Binali Yıldırım'a büyük ilgi gösteren kadınlar, fotoğraf çektirmek için büyük çaba gösterdi. Yıldırım'da kadınların fotoğraf taleplerini geri çevirmemeye çalıştı. Gecede kadınlara, Urfa'da yapılan el işi oyalar, hediye edildi.
"MEYDANA İNEN KADINLARIN YÜZDE 51'İ KADIN"
Etkinlikte kadınlara konuşan Başbakan Binali Yıldırım, kadınların özverisine vurgu yapıp "Cephede savaş olur kadınlarımız en önde. Bakın 15 Temmuz gecesi meydanlara inenlerin yüzde 51'i kadındır. Kadın sadece evinde oturacak evin işini yapacak, sokakta ne işi var demiyor. Yeri geldiğinde demokrasisine, ülkesine, bayrağına sahip çıkıyor. Evladını da en iyi şekilde yetiştiriyor. Dolayısıyla anneler, bacılar yerine göre anne, yerine göre evlat, yerine göre anneanne, yerine göre çocuk. Hepsi toplumun temel direği, iyi ki varsınız. Allah sizlerden razı olsunö dedi. Sık sık espri yapan Başbakan Binali Yıldırım kadınların her işi başarıyla yaptığını vurguladı. Başbakan Binali Yıldırım, "Bakan olabilirsiniz, başbakan olabilirsiniz ama size de bir bakan var, Başbakan var. O da burada gördüğünüz gibi" dedi.
KADINLARA 15 TEMMUZ ÖVGÜSÜ
15 Temmuz darbe girişiminde, Türkiye'nin yedi düvele kadını, genci, yaşlısıyla milli irade destanının nasıl yazılacağını gösterdiğini vurgulayan Başbakan Binali Yıldırım, "Onlar genç kuşakların bu ülkede bağımsız yaşamaları için ay yıldızlı bayrağın yere düşmemesi için kendilerini feda ettiler. Şerife Boz, hatırlayın bir kamyonun direksiyonuna geçmiş yanına başka bir kadın arkadaşını almış, darbecilere karşı koymak için yollara çıkmış. Bunlar hepimizin zihninde yer etmiş. Ayrıca 15 Temmuz Şehitler Köprüsünde tankların üstüne korkusuzca yürüyen kadınların mücadelesini hangi ifadeler tam olarak anlatabilir. O gece 11 kadın kahramanımızı şehit verdik. Milletimiz onları asla unutmayacak" dedi.
ŞEHİT EŞİNDEN BAŞBAKAN YILDIRIM'A HEDİYE
Başbakan Binali Yıldırım'a, İzmir'de iş, sanat, medya ve siyaset dünyasından kadınlarla bir araya geldiği gecenin sonunda, şehit eşi tarafından üzerinde 'Her şey vatan için' yazılı Türk Bayrağı desenli halı hediye edildi.
Görüntü Dökümü
------------------------------
Başbakan Binali Yıldırım'ın gelişinden görüntü
Genel ve detay görüntü
Haber: Taylan YILDIRIM - Kamera: Mücahit BEKTAŞ/ İZMİR,
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307259
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307260
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307261
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307262
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307267_
======================================
2)SELVİ KILIÇDAROĞLU'NDAN ROMAN HAVASI
İZMİR'de roman vatandaşların yoğun olarak oturduğu Tepecik semtinde, Türkiye'nin ilk kadın roman derneği olan Roman Kadınları Kalkındırma ve Güzelleştirme Derneği açıldı. Roman kadınlarla bir araya gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu, kadın müzisyenlerin çaldığı roman havasıyla oynadı, eğlence dolu dakikalar geçirdi.
Konak Belediyesi'nin kadın Başkanı Sema Pekdaş'ın desteğiyle, Roman vatandaşların yaşadığı Tepecik semtinde, Türkiye'nin ilk kadın roman derneği olan Roman Kadınları Kalkındırma ve Güzelleştirme Derneği açıldı. Dernek açılışında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, partinin kadın yöneticileri de hazır bulundu. Törenin açılış konuşmasını yapan Dernek Başkanı Aynur Hiçyorulmazlar, "Biz Romanlar bugüne kadar çok ezildik, çok dışlandık. Bizlerden neden bir öğretmen, bir avukat, bir hakim çıkmıyor. Gacolar yapıyor da neden romanlar yapmıyor. Bizler dışlanıyoruz neden, hep bu eğitimsizlikten. Bu projeye başlayıp lider roman kadınları olmaya karar verdik. Bu sayede, çocukların, gençlerin, kadınların, önünü açmaya karar verdik" dedi.
"BURASI BENİM MEMLEKETİM"
Derneğin açılışında önemli desteğe sahip olan Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş da, "Burası benim memleketim, buranın yerlisiyim toprağıyım. Romanlar var, Roman kadınlar da var, Romanları görüyorduk ama Roman kadınları görmüyorduk şimdi sorunlarını çözmek için mücadeleye başlıyoruz. Birlikte geliyoruz. Avrupa'nın en fazla nüfusunun romana sahip ilçesiyiz. 112 mahallemiz var, 22 muhtarımız roman bir arada Konağı yönetiyoruz. Renklerini oluşturuyoruz. Sorunlarımızı birlikte çözüyoruz. Daha çok yolun başındayız. Hayırlı gelecek olacak, romanlarla birlikte kuracağız" dedi.
"KADINLARI YOK SAYAN DÜZENE 'HAYIR' DİYORUZ"
CHP Genel Başkanı Selin Sayek Böke ise "Türkiye'nin renkliliği hep birlikte yaşasın. Roman çocuğuyla Konağın başka sokağından doğan çocuk eşit haklara sahip olsun. 16 Nisan'da yapacağız. Bugün burada açılışını yapıyor olduğumuz bu dernek, derneğin hayat bulacağı Türkiye'ye nasıl siz emek emek inşa etsiyseniz. Bize düşen emek emek vekillerle komşularla tüm Türkiye'yi kucaklayıp bizi yok sayan düzene 'hayır' diyoruz. Kadını yok sayan düzene hayır diyoruz. Hayır demek için büyük fırsatımız var. Hep berabere aydınlık yarınlara bu sokakta başlayalım. Türkiye'nin güzel yarınlarını renklere ve kadınlara kuracak" dedi.
"ROMANLARLA OYNADI, GÖNLÜNCE EĞLENDİ"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu'da, İzmir'deki programlarında ilk kez romanlara seslendi. Romanlara uzak bir yerde büyümediğini söyleyen Selvi Kılıçdaroğlu, "Oturduğumuz mahallede Romalarda vardı. Neşeli hayatı severdi. Mahallede kavga çıksa bile 10 dakika sonra sarmaş dolaş olurlardı. Çocukken anlam veremiyordum. Ama sonradana ne kadar güzel bir his olduğunu öğrendik. Romanları saymadık, maalesef. İnşallah bundan sonra siyaseten de, kültürel olarak el ele yürek yüreğe daha bir güzel hale getireceğiz. Şu anda günümüzde referandum var. Sonuçta bizim için çok önemli. Bütün ülkeyi ilgilendiren bir şey inşallah hayır çıkar diyoruz. Referandumda hayır, böyle anayasaya hayır. Renkli seslere evet, renkli kıyafetlere evet diyoruzö dedi. Birlikte kesilen kurdeleden sonra aynı zamanda terzi olan dernek başkanının diktiği pullu, renkli ve taşlı kıyafetleri Selvi Kılıçdaroğlu yakından inceledi. Dernek açılışından sonra başlayan eğlencede de Selvi Kılıçdaroğlu, vatandaşların ısrarını kırmadı ama aralarında kadın müzisyenlerinde bulunduğu roman grubun çaldığı parçalarla oynadı. Gönlünce eğlendi.
Görüntü Dökümü
----------------------------
-Konuşmalardan görüntü.
-Selvi Kılıçdaroğlu'nun oynamasından görüntü.
-Partililerin görüntüsü.
-Romanların görüntüsü,.
Haber: Taylan YILDIRIM, kamera: Yasin TİNBEK/ İZMİR
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307219_
===================================================
3)KADINLAR GÜNÜ'NDE BOŞANDIĞI EŞİNİ POMPALI TÜFEKLE ÖLDÜRDÜ
ANTALYA'nın Manavgat İlçesi'nde 3 çocuk annesi 42 yaşındaki Aynur Özallı, şiddet uyguladığı ve bıçakladığı gerekçesiyle geçen yıl 8 Mart'ta boşandığı eşi tarafından bu akşam pompalı tüfekle vurularak öldürüldü.Oyay, akşam saatlerinde Manavgat'a bağlı Örnek Mahallesi'nde meydana geldi. İyşerinden çıkan Aynur Özallı, kızının oturduğu apartmana geldiğinde burada kendisini bekleyen ve geçen yıl 8 Mart'ta boşandığı eski eşi Cuma A. tarafından pompalı tüfekli saldırısına uğradı. Aynur Özallı, açılan ateş sonucu kanlar içerisinde yere yığılırken Cuma A.ise olay yerinden kaçarak uzaklaştı.Silah seslerini duyanların ihbarı izerine gelen sağlık ekipleri Aynur Özallı'nın yaşamını yitirdiğini belirledi. Çevrede inceleme yapan polis pompalı tüfekle çok sayıda fişek buldu. Aynur Özallı'nın cenazesi savcının incelemesi sonucu otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.Cinayet şüphelisi eski koca Cuma A. ise bir süre sonra polis merkezine giderek teslim oldu. İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen zanlının işlemlerinin sürdüğü belirtildi.Aynur Özallı'nın daha önce birçok kez şiddet gördüğü eski eşinin bıçaklı saldırısına da maruz kaldığı belirtilirken, çiftin geçen yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde boşandığı kaydedildi.
Görüntü Dökümü
---------------
-Fotoğraflar
-Olay yerinden görüntüler
-Detaylar
Mithat ABAKAN/MANAVGAT (Antalya), -
=============================================================
Kadınlar Günü'ne gidenlerin otobüsü devrildi: 7 ölü, 39 yaralı (ek)
4)ÖLMEDEN ÖNCE, 'SEN ÖLÜNCE KİM AĞLAR' KİTABINI OKUYORDU
Bursa'nın İnegöl İlçesi yakınlarında dün sabah meydana gelen kazada, Ankara'daki Kadın İşçileri 22. Büyük Kurultayı'na katılmak üzere Ankara'ya giden kadın işçilerden 7'si öldü, 39'u da yaralandı. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesi meydana gelen bu kaza Bursa'yı yasa boğdu.
Can pazarının yaşandığı kaza yerinde, yaşamını yitiren işçilerden Güleydan Sezer'in cesedinin yanında kapağı açık halde duran kitaba kimse dokunamadı. Kitabın adı da görenlerin dikkatini çekti. Robin Sharma'nın 'Sen ölünce kim ağlar' adlı kitabından satırlar okurken kazada can veren Güleydan Sezer'in cansız bedeni morga götürülürken, kitabı kaza yerinde kaldı.
'ARKADANIZDA BIRAKACAĞINIZ İMZA NE OLACAK'
Robin Sharma'nın 2006 yılında yayınladığı ve ikinci baskısı yeni yapılan kitabı, 'kişisel gelişim' kategorisinde yer alıyor. Sunumunda ise Sharma kitabın içeriğini şu cümlelerle anlatılıyor:
"Gençlik yıllarımda, babam bana asla unutmayacağım bir şey söylemişti; 'Oğlum, doğduğunda bütün dünya sevinirken sen ağlıyordun. Öyle bir yaşam sür ki öldüğünde sen sevinirken bütün dünya ağlasın.' Hayatın anlamını unuttuğumuz bir çağda yaşıyoruz. Bir insanı kolaylıkla Ay'a gönderebiliyoruz, ancak karşı dairemize yeni taşınan komşumuzu ziyaret etmekte güçlük çekiyoruz. George Bernard Shaw'a ölüm döşeğinde, 'Hayatınızı yeni baştan yaşama fırsatınız olsaydı, ne yapardınız'7 diye sorulmuş. Shaw biraz düşünmüş ve sonra derin bir iç çekişle, 'Olabileceğim, ama asla olmadığım kişi olmak isterdim' demiş. Aynı şeyin sizin başınıza da gelmemesi için bu kitabı yazdım. O halde siz bu kitaba başlarken, size soruyorum; Siz öldüğünüzde ardınızdan kim ağlayacak? Bu gezegenden gitme ayrıcalığına ulaştığınız zaman kaç yaşamı etkileyeceksiniz? Sizi takip eden nesiller üzerinde nasıl bir etki bırakacaksınız?
Son nefesinizi vermeden önce arkanızda bırakacağınız imza ne olacak?"
Görüntü Dökümü
------------------------------
-Olay yeri görüntüsü
-Kitaptan görüntüler
Haber-Kamera: İNEGÖL/BURSA,
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307232
==============================
5)DİYARBAKIR VALİLİĞİ: LİCE VE GENÇ'TE TOPLAM 10 PKK'LI ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ
Diyarbakır Valiliği'nden dün akşam saatlerinde yapılan açıklamada, 3 gün önce Diyarbakır'ın Lice ilçesi kırsalında başlatılan operasyon kapsamında şu ana kadar Lice'de 4, Bingöl'ün Genç ilçesi kırsalında ise 6 terörist olmak üzere toplam 10 PKK'lının etkisiz hale getirildiği belirtildi. Yapılan detaylı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Bayrak-41 operasyonu kapsamında; 06 Mart 2017 günü saat 17.00 ile 07 Mart 2017 günü saat 19.00 itibariyle; aralarında yeşil kategori listesinde aranan Erhan Siser (K) Edip Yetüt'ün de bulunduğu 10 terörist silah ve teçhizatlarıyla birlikte etkisiz hale getirilmiştir. Söz konusu operasyonlarda, 2 adet M-16 Piyade Tüfeği, 6 adet Kaleşnikov Piyade Tüfeği, 1 adet Dragunov Keskin Nişancı Tüfeği, 1 PKMS (Bixi) Makineli Tüfek, 2 adet M-16 Piyade Tüfeği Şarjörü, 21 adet Kaleşnikov Piyade Tüfeği Şarjörü, 120 adet Kaleşnikov Piyade Tüfeği Fişeği, 7 adet el bombası, 1 adet Glock marka tabanca, 1 adet Yaesu el telsizi ve çok sayıda örgütsel doküman ele geçirilmiştir."
Diyarbakır Valiliği açıklamasında, Narko-terörizmle mücadele kapsamında ise 872 kilo toz, 514 kilo kubar esrar olmak üzere toplam bin 386 kilo uyuşturucu maddenin ele geçirildiği belirtildi. Açıklamada ayrıca, iş makinası ile kazıldığı belirlenen bir sığınaktan bol miktarda yaşam malzemesi de ele geçirildiği belirtildi.
Haber: DİYARBAKIR,
========================================
6)JANDARMA ÖZEL HAREKAT TİMLERİNİN -15 DERECEDE OPERASYONU
ERZİNCAN'ın Kemah İlçesi kırsalında Jandarma Özel Harekat (JÖH) timleri, hava sıcaklığının sıfırın altında 15 derece olduğu bölgede terör operasyonu düzenledi. Kar kalınlığının yer yer 1 metreyi bulduğu bölgedeki operasyonlarda teröristler tarafından geçmişte kullanılan mağara ve sığınaklar kullanılmaz hale getirildi.
Erzincan'ın Kemah İlçesi kırsal kesiminde Şehit Jandarma Binbaşı Yılmaz Tankül adına 3-5 Mart tarihleri arasında PKK/KCK'ya yönelik operasyon düzenlendi. Tunceli ve Erzincan illeri arasında yükselen Munzur (Mercan) Dağlarının Meyvanlı Vadisi bölgesinde gerçekleşen operasyonda, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı'na bağlı Özel Harekat timleri görev aldı. Deniz seviyesinden 3 bin metre yükseklikte ve eksi 15 dereceye kadar düşen soğuk havada JÖH'ler arama- tarama faaliyeti gerçekleştirdi. PKK/KCK terör örgütü mensuplarınca geçmiş yıllarda kullanılan mağara, sığınak ve barınaklar bulunarak kullanılamaz hale getirildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Helikopterin gelişi
-Askerlerin inişleri ve dağda yürüyüşleri
-Helikopterin içinden dağların görüntüsü
Haber-Kamera: ERZİNCAN, -
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307249
==================================
7)OTOMOBİL, POLİS ARACINA ÇARPTI: 3 YARALI
ADANA'da kavşakta otomobilin çarptığı polis aracındaki 1'i kadın, 3 polis yaralandı.
Kaza, gece yarısı sıralarında merkez Seyhan İlçesi Çınarlı Mahallesi Ziyapaşa ile Cumhuriyet caddelerinin kesiştiği kavşakta meydana geldi. Cabbar Kıymaz yönetimindeki 01 DK 219 plakalı otomobil, kavşakta polis aracına yandan çarptı. Kazada, biri kadın, 3 polis yaralandı. Araçtaki polislerin anonsu üzerine olay yerine çok sayıda polis, ambulans ve itfaiye ekibi sevk edildi. Kadın polis, olay yerine gelen meslektaşlarının yardımıyla araçtan çıkarıldı.
Kadın polis, ambulans ile Çukurova Dr. Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesi'ne, diğer iki polis ise Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'ne kaldırıldı. Tedaviye alınan polislerin sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi.
Otomobil sürücüsü Kıymaz ise ifadesi alınmak için polis merkezine götürüldü.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Kaza yerinden görüntü
Polislerin sağlık ekibiyle birlikte aracın içindeki kadın polisi çıkarmaya çalışması
Yaralı kadın polisin araç çıkartılıp sedyeye konulması
Kadın polisin sedye ile ambulansa taşınması
İtfaiye ekibinin kaza yerine gelişi
Kazaya karışan araçlardan görüntü
Bir trafik polisinin kaza yerindeki vatandaşları uzaklaştırması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Gökhan KESKİNCİ/ADANA,
08.03.2017 - Haber Kodu : 170308005_
================================
8)BIÇAKLA İNTİHARA KALKIŞAN ŞİZOFRENİ HASTASINA GAZLI MÜDAHALE
KAYSERİ'de annesiyle birlikte oturduğu evde bıçakla intihara kalkışan şizofreni hastası 56 yaşındaki Mehmet Maraşlı uzun süre ikna edilemeyince, polisin gazlı müdahalesiyle etkisiz hale getirildi.
Olay, merkez Kocasinan ilçesi Hoca Ahmet Yesevi Mahallesi 42'nci sokaktaki 2 katlı evin girişinde meydana geldi. Almanya'da 20 yıl çalışan ve 10 yıl önce eşinden ayrılan Mehmet maraşlı, memleketine dönerek annesi 78 yaşındaki Asiye Maraşlı'nın yanına yerleşti. Şizofreni hastası olduğu belirtilen maraşlı, bugün bıçakla kendine zarar vermeye başladı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, kendisini odaya kilitleyen, eşyaları kıran Mehmet Maraşlı'ya müdahale edemeyince durumu polise bildirdi. Maraşlı, eve gelen polislere de direnince bu kez psikolog geldi ve kendisini ikna etmeye çalıştı. Uzun süren çabalara rağmen ikna olmayan Maraşlı'ya polisler, kilitli kapıyı kırıp gazla müdahale etti. Gazdan etkilenen Maraşlı'nın elindeki bıçağı alan polisler, kelepçeleyerek dışarıya çıkardı. Maraşlı, daha sonra ambulansla Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı.
Görüntü Dökümü
------------------------
-İntihar girişiminde bulunan Mehmet Maraşlı'nın evinden görüntü
-Mehmet Maraşlı'nın annesinden görüntü
-Polisin ve pisikoloğun eve girişinden görüntü
-Polisin müdahalesi sonucu rahıtsızlanan Mehmet Maraşlı'ya polisin yardım çabalarından görüntü
-Maraşlı'nın polisler tarafından ambulansa getirilişi
-Detaylar
Haber-Kamera: Zafer BARIŞ/KAYSERİ,
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307218_
=================================================
9)LİSELİ ASLI'IN ÖLDÜĞÜ YOLDA KEŞİF YAPILDI
MUĞLA'nın Bodrum ilçesinde, lise öğrencisi 14 yaşındaki Aslı Değirmen'e bir otomobilin çarparak ölümen neden olduğu Turgutreis- Bodrum Karayolu'nda keşif yapıldı. Kazanın meydana geldiği yerde tutuklu otomobil sürücüsü Emrah Yeşilkanat ve görgü tanığı Ömer Turan ile Değirmen'in babası Mehmet Değirmen dinlendi. Baba Değirmen, sanık Yeşilkanat'ın gösterdiği kaza yeri ile beyan ettiği kaza saatinin gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Bodrum Ayşe Gülsevim Ali Rüştü Kaynak Lisesi 9'uncu sınıf öğrencisi Aslı Değirmen, geçen 5 Aralık'ta, okula gitmek üzere İslamhaneleri Mahallesi'ndeki evlerinden çıktı. Servis minibüsünü beklemek için Turgutreis- Bodrum Karayolu'nun 13'üncü kilometresinde, yolun karşısına geçmeye çalışan Değirmen'e bir otomobil çarptı. Çarpmanın şiddetiyle fırlayarak başını kaldırımın kenarına çarpan Değirmen, ağır yaralandı. Hastaneye kaldırılan Değirmen, doktorların müdahalelerine rağmen yaşamını yitirdi. Tepkilerden korktuğu için aracı olay yerinde bırakıp ayrılan ve Bodrum İlçe Jandarma Komutanlığı'na giderek teslim olan otomobil sürücüsü peyzaj mimarı 34 yaşındaki Emrah Yeşilkanat tutuklandı. Yeşilkanat hakkında, Bodrum 3'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'taksirle ölüme neden olma' suçundan 6 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Davanın ilk duruşması geçen 28 Şubat'ta yapıldı. Mahkeme, kaza yerinde keşif yapılmasına karar verdi.
kinci duruşması 30 Mart'ta görülecek dava öncesinde bugün kazanın meydana geldiği yerde keşif yapıldı. Sanık Yeşilkanat'ın Bodrum Cezaevi'nden getirildiği keşifte, avukatı Zeki Çakıroğlu, kazada yaşamını yitiren Aslı Değirmen'in babası Mehmet Değirmen, avukatı İzzet Barış Duruş ve kazanın tanığı Ömer Turan ile Değirmen'in yakınları hazır bulundu. Bilirkişi heyeti tarafından, kaza sonrasında trafik ışıklarının yerleştirildiği Turgutreis-Bodrum Karayolu'nun Cumhuriyet Bulvarı'nda tespitler yapıldı.
Olay anını anlatan tutuklu sanık Emrah Yeşilkanat, "Olay günü sabah 07.15 sıralarında olay mahalline geldiğimde hava halen aydınlanmamıştı. Turgutreis'ten Bodrum yönüne sol şeritte ilerlerken, refüjden aniden yola inen yayayı son anda fark ettim. Yolun biraz daha soluna doğru direksiyonu kırmama rağmen kurtaramayıp, çarptım. Ardından, durup gereken müdahaleyi yaptım. Daha önceki beyanlarım aynen geçerlidir. Bilirkişi raporunu sunduktan sonra beyanda bulunmak istiyorum" dedi. Hakim, keşif sırasında sanık Emrah Yeşilkanat'a olay günü nerede çarptığını, nerede durduğunu göstermesini istedi. Yeşilkanat olay anını anlatırken, gösterdiği yerlerde, bilirkişi tarafından fotoğraflar çekilerek, ölçümler yapıldı.
SANIĞIN GÖSTERDİĞİ KAZA YERİNE İTİRAZ
Yeşilkanat'ın ardından hakim, baba Mehmet Değirmen'e söz verdi. Baba Değirmen, şikayetinin devam ettiğini belirterek, "Sanığın beyanları ve göstermiş olduğu noktaları kabul etmiyorum. Kızımın çarpma noktası, düştüğü yer, kan izlerinden zaten belliydi. Ayrıca çarpma noktası da bizim öğrendiğimize göre daha geride bulunmaktaydı. Ayrıca sanığın belirttiği gibi kazanın meydana geldiği saat 07.15 de değil. Servis alış saati olan 07.40'tan birkaç dakika önce, yani 07.35-07.40 arasında geçiş yaptığı sırada meydana gelmiştir. Sanık yalan söylemektedir. Çarpma noktası da gösterdiği yer kesinlikle değildir" dedi.
TANIK MAHKEMEDEKİ İFADESİNİ DEĞİŞTİRDİ
Ardından olay günü işe gitmek için yol kenarında araç bekleyen tanık Ömer Turan'dan kazayı anlatması istendi. Turan, 28 Şubat'ta görülen ilk celsede kaza anını anlatırken Değirmen'in refüjden karşıya geçtiğini söylerken bu defa Turgutreis-Bodrum Karayolu'nun İslamhaneleri'ne dönüş için ayrılan bölümden karşıya geçmeye çalıştığını söyledi. Turan, "Mahkemedeki ilk ifademde refüj olarak belirtirken, İslamhaneleri'ne dönüş için ayrılan bölümü kastetmiştim. Saat 07.30 ile 07.40 arası olduğunu düşünüyorum. Hava tam olarak aydınlanmamış ise de çok da karanlık değildi. Yoldaki insanlar ve araçlar seçiliyordu. Ancak yol üzerinde bulunan aydınlatma lambaları ise olaydan biraz önce sönmüştü" dedi. Turan daha sonra hakimin sorması üzerine kaza yerini ve çarpma noktasını gösterdi.
Sanık Yeşilkanat ise, tanık Turan'ın ifadelerini kabul etmediğini söyledi.
Sanık Yeşilkanat'ın Avukatı Zeki Çakıroğlu da tanık Turan'ın göstermiş olduğu çarpma noktasıda hem soruşturma hem de yargılama esnasındaki beyanlarıyla çeliştiğini söyledi. Avukat Çakıroğlu, "Önceki beyanlarında açıkça refüjden bahsetmektedir. Şimdi ise refüjün bittiği alanı yol geçiş noktası olarak göstermektedir. Bu beyanlarının dikkate alınmamasını isteriz. Ayrıca yine tanığın beyanları hem trafik kaza tespit tutanağını tutan hem de olay yeri inceleme tutanağını düzenleyen kolluk görevlilerinin tespiti ile uyuşmamaktadır" dedi.
İncelemelerin ve ifadelerin ardından keşif tamamlandı. Bilirkişi raporunun hazırlanması için duruşma gününe kadar süre verildi. Başka bir suçtan cezaevinde tutuklu bulunan diğer bir görgü tanığı Mehmet Korkmaz'ın da müzekkere yazılarak duruşmaya getirilmesi de kararlaştırıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Kazada ölen Aslı Değirmen'in fotoğrafı
-Keşiften görüntü
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Nilüfer DEMİR/ BODRUM (Muğla),
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307250
==============================================
10)İZMİR'İN AMAZONLARI
İZMİR Büyükşehir Belediyesi'nin toplumsal hizmet birimlerinin en zorluları olan itfaiye, toplu ulaşım ve zabıta kadrolarında kadın çalışanların etkinliği dikkat çekiyor. Kimi cesaretle alevlerin içine dalıyor, kimi 120 tonluk trene hükmederek her gün binlerce kişiyi taşıyor.
İTFAİYENİN CESUR KADINLARI
Büyükşehir Belediyesi'nin kadın itfaiyecileri, ateşe yürüyen cesur kadınlar olarak dikkat çekiyor. Ateşler arasından geçip 30 metrelik itfaiye merdivenine tırmanan, 50 kilo ağırlığa karşılık gelen ve beş bar basınçla su sıkan yangın hortumlarını rahatlıkla kullanabilen kadınlar, İzmirlilerin can güvenliğini sağlıyor. Her gün yeni ve tehlikeli bir macera onları beklese de, göreve başlamadan önce makyajlarını yapmayı ihmal etmiyorlar. Onlar da tıpkı erkek meslektaşları gibi zorlu komando eğitiminden geçiyorlar. İşte alev savaşçısı güçlü İzmir kadınının başaramayacağı hiçbir şey olmadığının canlı kanıtları ve onların ağzından gösteren kadın erlerden bazılarının hikayeleri.
OĞLUNUN KAHRAMANI
Devrim Özdemir (İtfaiyeci): "8 yıldır itfaiyedeyim. Ailem yapabileceğime inanıyordu ama çevremde 'kadından itfaiyeci olur mu' diye yadırganıyordu. Yangına gittiğimizde özel kıyafetlerimizden kadın veya erkek olduğumuz anlaşılmadığından bizi çoğu zaman erkek sanıyorlardı. Ancak kaskı çıkardığımızda herkes şaşırıyordu ve bizim o yangını söndürebildiğimize inanamıyorlardı. Bir oğlum var ve onun kahramanıyım. Okulundaki herkesin anne babası öğretmen doktor vs. ancak Aşil'e annesinin mesleğini sorduklarında 'itfaiyeci' diyor ve bütün çocuklar şaşırıyor. Veli toplantısına gittiğimde de herkes beni merak edip, bana sorular soruyor."
AİLE BOYU İTFAİYECİLER
Pelin Parlak: "4.5 yıldır bu görevi sürdürüyorum. 'Bu işin altından nasıl kalkacaksın, erkek işi o, yapamazsın' dediler ama kadının her yerde olması gerektiğini her işi yapabileceğini göstermiş oldum. Kadınlar her alanda olmalı. Babam benim kahramanımdı, ben de ileride çocuklarımın kahramanı olacağım. Babam itfaiyeci, çocukluğumdan beri ona özeniyorum. Dokuz Eylül Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü'nü bitirmeme rağmen baba mesleğini seçtim. 3 yıldır mesleğimi severek yapıyorum. Eşim de itfaiyeci, birbirimize destek oluyoruz. Olimpiyat takımında komando eğitimine benzer bir eğitimden geçiyoruz. Yüzlerce derece sıcaklığa girip insanları kurtarmak bizim mesleğin tüm zorluklarını unutturuyor. Eskiden yüksekten korkardım ama şimdi 30 metrelik itfaiye merdivenine çıkıp tazyikli su ile yangına müdahale e diyorum."
RAYLARIN BECERİKLİ SULTANLARI
Her gün 650 bin yolcu taşıyan ve İzmir'in 130 kilometrelik hafif raylı sistem araçlarında sürücü olarak görev yapan 11 kadın ise yolcusuz 120 ton ağırlığındaki metroyu dikkatli kullanımlarıyla, düzenli sürüşleriyle, gülen yüzleriyle kent ulaşımına renk katıyor. Sabahın erken saatlerinde mesaiye başlayan kadın vatmanlar, işe başlamadan önce mutlaka makyajlarını yapıyor. Girdikleri sürücü kabininden ise gün boyunca sadece mola saatlerinde çıkabiliyor. Tramvay kullanmanın zor yanlarının olduğunu ve çok fazla dikkat gerektirdiğini belirten kadınlar, İzmir'in demir yollarına hükmediyor.
"KADINLARIN HER İŞİ YAPABİLECEĞİNİ GÖSTERDİM"
Merve Çetin (Metro sürücüsü): "Altı ay hem teorik hem pratik gece ve gündüz eğitiminden geçtik. Çevremiz ve ailemiz şaşırdı önce şaşırdı ama şimdi hepsi metro sürücülüğü hakkında bilgi sahibi, herkeste farkındalık oluştu. Bu mesleği seçme sebebim çok merak uyandıran bir iş olmasıydı ve kadınların da bu işi yapabileceğini göstermekti. Mesleğin zorluğu, disiplin ve yüksek dikkat. O nedenle uyku düzenimize özen gösteriyoruz Yolcu yoğunluğunun fazla olduğu saatlerde işletimi sorunsuz sürdürmek konusunda daha titiz davranıyoruz. İzmir, metro aracı sürücü koltuğunda kadın görmeye alışkın, işletimin başladığı 2000 yılından bu yana her zaman belirli sayıda kadın sürücü olmuş. Erkek, kadın çocuk, tüm yolcular bize sempati ile yaklaşıyor. Çocuklar el sallıyor. Vardiya sistemi ile çalıştığımız iç in kendimize, evimize zaman ayırma konusunda daha avantajlıyız. Emek verilen her işin kendine göre bir yorucu tarafı var elbette, ama severek yapılan her iş güzel, ben de severek yapıyorum. Kabine girdiğim an her şeyi dışarıda bırakarak sağlıyorum. En keyifli yanı ise her gün farklı yüzler görüyoruz."
"İZMİR KADINININ YÜKSEK GÜVENİNİ RAYLARA TAŞIDIK"
Gülşah Yurttaş (Metro sürücüsü): "Uzun zamandan beri varız ve sayılarımız da giderek artıyor. Bu, bana göre İzmir kadınının özgüven yüksekliğinin bir sonucu. İzmir, çok modern bir kent. Her şeyden önce burada insanlar çok kibar… Bu nedenle sorun yaşamadan işimizi yapıyoruz. Zaten kadın olarak herkese tavsiye edebileceğim bir meslek. İşimizin tek zor tarafı günün hep farklı saatlerini yaşamak. En güzel yanı ise sürekli yeni yüzlerle karşılaşmak."
"MAKYAJIMI YAPMADAN ASLA YOLA ÇIKMAM"
Ayşe Tuna (Metro sürücüsü): "İki yıldır İzmir Metro'dayım. Günde 120-170 kilometre arası yol yapıyoruz. Kadınların fazla tercih etmediği bir meslek olması açısından büyük ilgi uyandırıyor. Her işin zorlukları olduğu gibi metro sürücülüğünün de var. Ama unutmamak lazım ben bir kadınım ve asla makyajımı yapmadan yola çıkmam. İzmir halkı, özellikle kadınları çok destekliyor ve bu da bize güç veriyor. İşe ilk başladığımızda oldukça şaşıranlar olmuştu ancak şimdi herkes alıştı. Yolcular bize el sallıyor, tebessüm ediyorlar."
ZABITANIN GÜÇLÜ KADINLARI
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde görev yapan çok sayıdaki kadın zabıta da, erkek meslektaşlarından geride kalmadan görevlerini layıkıyla yerine getiriyor. Sahada kimi zaman seyyar satıcılarla, kimi zaman dilencilerle karşı karşıya geliyor, sıklıkla da tehlikeler yaşayabiliyorlar. Ama iyi bir eğitim ve biraz da kadın duyarlılığı sayesinde zorlukların üstesinden gelmeyi başarıyorlar.
Ebru Evin (Zabıta Memuru): "10 yıldır zabıta teşkilatında görev yapıyorum. Trafik, çevre gibi farklı birimlerde çalıştım. Toplumda genel olarak kadınlara karşı bir önyargı var. Biz sahada çalışıyor. Kadın olarak duruşumuzla, ciddi, tavizsiz çalışmamızla kendimizi kabul etti., Öfke kontrolü, stres yönetimi gibi dersler aldık. Kadın veya erkek olmanız fark etmez, her şeyin başı işinizi sevmek."
Gülçin Aydın (Zabıta Memuru): "9 yıldır bu mesleği yapıyoruz. Erkeğe has bir işi olarak bilinir ama aslında özel değil. İlk başlarda şaşkın bakışlara maruz kaldık. Ama sonra alanda karşılaştığımız seyyar satıcı ve dilenciler bizi ciddiye almayı öğrendiler."
DOĞAL YAŞAM'IN ANNELERİ
İzmir Büyükşehir Belediyesi Doğal Yaşam Parkı da İzmirli kadınların ön plana çıktığı bir başka alan. Binlerce vahşi hayvanın bakımı, hastalıklarının tedavisini, günlük kontrolleri başta veteriner hekimler olmak üzere çok sayıda kadın personelin omuzlarında. Onlar birçok insanın korkudan yanına bile yaklaşamayacağı yırtıcı hayvanlara birer anne şefkatiyle yaklaşıyor.
"HAYVANLAR BİZİM ÇOCUKLARIMIZ"
Duygu Aldemir (Veteriner hekim): "10 yıldır Doğal Yaşam Parkı'nda çalışıyorum. Buradaki hayvanlar bizim çocuklarımız. Ailemizin en büyük çocukları ise fillerimiz. Ben burada fillerin ayak bakımından tutun da tüm özel işlerine kadar ilgileniyorum. Bizim için çok önemliler, evimizden ziyade aklımız hep onlarda kalıyor. Hastalandıklarında 24 saatimizi onların yanında geçiriyoruz. Özveriyle çalışıyoruz. 6 tonluk bir file bakma konusunda bayan erkek ayrımı diye bir ayrım yok. Bizler de kadınlar olarak bu işin altından çok güzel kalkıyoruz."
"ONLARIN BANA İHTİYACI VAR"
Eylem Arslan (Veteriner hekim): "15 yıldır görev yapıyorum. Şanslıyım çünkü etrafım bu güzellik ve canlarla dolu. Benim çocuklarım gibi onlar. 15 yıldır hep onların beslenmesini düşünüyorum. Sabah geldiğimde ilk işim onların diyetlerini hazırlamak oluyor. Yaşlı, hasta ve bebek hayvanlarımızı ayrı ayrı değerlendirip belirli diyetler hazırlıyoruz. Kendi çocuğum da belki bir öğlen vaktimi kaçırabilirim ama Doğal Yaşam Parkı'ndaki çocuklarımda bunu yapamam onların yalnızca bana ihtiyacı var. Çünkü onların dilleri benim. Bir kadın olarak böyle bir görevde olduğum için kendimi şanslı hissediyorum".
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------------
-Kadın itfaiyecilerden görüntü
-Yangın söndürme çalışmaları
-Hayvanat Bahçesi'ndeki kadın çalışanlardan ve buradaki çalışmalarından görüntü ve röp
Kadın zabıta görevlilerinden görüntü ve röp
Haber - Kamera: İZMİR,
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307240
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307241
============================================================
11)660 KİŞİYLE GERÇEĞİ ARATMAYAN KURTARMA TATBİKATI
ZONGULDAK'ın Ereğli İlçesi'nde, 660 kişinin katılımıyla gerçeği aratmayan arama kurtarma tatbikatı gerçekleştirildi.
İlçeye bağlı Kandilli Beldesi'nde bulunan Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Armutçuk Müessese Müdürlüğü'nde yapılan tatbikata, TTK Armutçuk Tahlisiye Ekibi, AFAD, UMKE, Ereğli Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü, Ereğli İtfaiyecileri Doğa Sporları Arama ve Kurtarma Derneği, Madenciler Derneği, Mahalle Afet Gönüllüleri Vakfı, Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları, İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri ile 660 kişi katıldı.
Tatbikat nedeniyle oluşturulan kriz masasında Ereğli Kaymakamı Nazım Madenoğlu, Karadeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Deniz Kıdemli Albay Aykut Manioğlu, Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal ve Kandilli Belediye Başkanı Mustafa Aydın görev aldı.
Senaryo gereği; maden işçilerinin 7 gün süresince yaptıkları temsili maden ocağında sızan gazdan işçiler etkilendi. İşçiler, kurtarma ekipleri tarafından ocaktan çıkarıldı. Ardından deprem sonrası maden ocağında meydana gelen göçükte mahsur kalan işçiler ile kurum lojmanının yıkılması sonucu hafriyat altında kalan vatandaşlar kurtarıldı. Bir aracın üzerine düşen moloz parçaları nedeniyle araç içerisinde sıkışan iki kişi ise çıkarılarak sağlık ekiplerine teslim edildi. Ağır hasar alan ve yangın çıkan İşletme Müdürlüğünde görevli personel sedye, ip ve atlama minderleri ile tahliye edilirken, yangın itfaiye ekipleri tarafından söndürüldü. Görüntü ve sesle bulma cihazlarının da kullandığı tatbikatta AFAD'a ait 'Afet' isimli köpek de molozların altında kalan bir kişinin yerini tespit ederek kurtarılmasını sağladı. Gerçeğini aratmayan tatbikat ilgiyle izlendi.
Ereğli Belediyesi İtfaiye Müdürü Muhammet Ali Ateş, tatbikatta 500'ü maden işçisi 660 kişinin görev yaptığını belirterek, "Buradaki hedefimiz şuydu; çevre illerimiz Bolu, Düzce, Bartın, Zonguldak'ın Alaplı, Gökçebey ve Devrek birinci derece deprem bölgesidir. Bizler ikinci derece deprem bölgesinde bu ekipleri bir araya toplayarak neler yapabileceğimizi gösterdikö dedi. Tatbikat, plaket töreniyle sona erdi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------------
-Gaz sızıntısı olan maden ocağından çıkan işçiler
-Gazdan etkilenen işçilerin yere yığılması
-Jandarma ekiplerinin gelmesi
-UMKE ekiplerinin yaralılara müdahalesi
-Yaralıların acı içerisinde bağırarak yardım istemesi
-Yangın nedeniyle mahsur kaldığı binadan atlayan vatandaşlar
-Binada mahsur kalan yaralının sedyeye alınarak iplerle yere indirilmesi
-Yaralıya müdahale edilmesi
-Yaralı madencilerin ambulansa taşınması
-Ekiplerin kriz masasına bilgi vermesi
-Araç içerisinde sıkışan yaralıların kurtarılması
-Hasar gören binanın enkazındaki vatandaşın kurtarılması
-Vatandaşların cep telefonları ile tatbikatı görüntülemesi
-Ambulansların yaralıları alması
-Arama kurtarma köpeği Afet'in enkaz altında kalan yaralıyı bulması
-Bina içerisinde buluna bir kişinin AFAD ekipleri tarafından bulunup kurtarılması
-AFAD ekiplerinin hassas ses alma cihazlarını kullanarak enkaz altında kalan yaralıya ulaşması
-Yanan lojmana itfaiye ekiplerinin müdahalesi
-TTK Tahlisiye ekiplerinin hazırlıkları
-Göçük altın kalan işçinin çıkarılması çalışmaları
-Göçükten çıkarılan işçinin maden ocağından dışarı alınması
-Maden işçisine sağlık ekiplerinin müdahalesi
-Tatbikatın sona ermesi ve vatandaşların alkışlaması
-Muhammet Ali Ateş'in konuşması
Haber-Kamera: Sinan KABATEPE/EREĞLİ(Zonguldak),
07.03.2017 - Haber Kodu : 170307242
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni - 1 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?