Dha İstanbul Bülteni - 4

REİNA KATLİAMINA BENZER EYLEM HAZIRLIĞINDAKİ ŞÜPHELİ YAKALANDI

Haber: Ümit TÜRK/ İstanbul DHA

Reina katliamı soruşturması kapsamında tutuklanan şüpheli Celil Çelik'in Reina katliamını gerçekleştiren Abdulkadir Masharipov gibi benzer bir eylemi gerçekleştirme hazırlığında olduğu ortaya çıktı. İstanbul Kağıthane'de kaldığı evde yakalanan Çelik'in beraberindeki 4 kişinin ise kaçtığı belirlendi.

Reina katliamına ilişkin hazırlanan iddianamede tutuklu bir şüphelinin Reina benzeri bir katliam hazırlığında olduğu ortaya çıktı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede İstanbul doğumlu olduğu belirtilen 54 yaşındaki tutuklu şüpheli Celil Çelik hakkında çarpıcı bir detay ortaya çıktı.

BENZER POTANSİYELİ BULUNAN DEAŞ MENSUBU

Çelik için, "DEAŞ silahlı terör örgütü bünyesinde Ebu Muhammed El Horasani kod ismini kullanan şüpheli Abdulkadir Masharipov ile birlikte aktif faaliyet yürüten ve benzer eylem potansiyeli bulunan DEAŞ terör örgütü mensubudur" denildi.

BASKIN SIRASINDA 4 KİŞİ ARKA PENCEREDEN KAÇTI

İddianamede Çelik'in, soruşturmanın şüphelilerinden İlkhom Dzhuraev'in yer göstermesi sonucu Kağıthane Şirintepe'deki evde 22 Şubat tarihinde yapılan baskınla gözaltına alındığı, ancak evde bulunan 4 kişinin baskın sırasında evin arka penceresinden atlayarak kaçtıkları kaydedildi.

REİNA KATLİAMINDA KULLANILAN SİLAHIN BENZERİ 2 KALAŞNİKOF BULUNDU

Evde yapılan aramada, Masharipov'un Reina katliamında kullandığı uzun namlulu silahın benzeri olan 2 adet AK47 marka kalaşnikof tüfek ile bu silaha ait 500 adet 7.62 mm çapında mermi ele geçirildiği belirtildi. Ayrıca kamera tespit cihazı ve GSP tespit cihazı ile birlikte çok sayıda dijital malzemeye de el konulduğu kaydedildi.

"REİNA TARZI PLANLANAN BİR EYLEM ÖNCESİNDE YAKALANDI"

İddianamede şüpheli için şu tespit yapıldı; "DEAŞ terör örgütünün hücrelere ayrılmış yapısı nedeniyle, planlanan muhtemel eylem öncesinde, eylemci ile eylemde kullanılacak silah ve mühimmatların eylemden kısa bir süre önce bir araya getirildiği tespit edilmiştir. Bu nedenle şüphelilerin Reina eylemi tarzı gerçekleştirilmesi planlanan bir eylem öncesinde yakalandıkları anlaşılmaktadır."

İddianamede Celil Çelik için, "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "Silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan da 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

Görüntü Dökümü:

----------------------

-IŞİD operasyonundan görüntüler(ARŞİV)

==========================

BAŞBAKAN YILDIRIM İLK MİLLİ HELİKOPTER ATAK'IN PİLOT KOLTUĞUNDA

Başbakan Yıldırım ilk taarruz helikopterinin kokpitine bindi.

Başbakan Binali Yıldırım, yerli İHA'lar hakkında Özdemir Bayraktar ve Selçuk Bayraktar'dan bilgi aldı.

Haber: Özgür ALTUNCU/ Kamera: İdris TİFTİKÇİ - İstanbul

Başbakan Binali Yıldırım, 13. IDEF Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı'nın açılışını gerçekleştirdi.

Milli Savunma Bakanı Fikri Işık ile fuarı gezen Başbakan Yıldırım, ilk kez görücüye çıkan milli taarruz helikopteri Atak'ın kokpitine bindi. Yıldırım, gece görüşü olan ve bakılan yöne doğru silahı yönlendiren ASELSAN üretimi özel kaskı da taktı.

SELÇUK BAYRAKTAR'DAN BİLGİ ALDI

Başbakan Binali Yıldırım, Baykar Makine Teknik standına da uğrayıp yerli üretim insansız hava araçlarına inceledi. Yıldırım, Özdemir Bayraktar ve Selçuk Bayraktar'dan bilgi aldı.

MİLLİ FÜZELER GÖRÜCÜYE ÇIKTI

Başbakan Yıldırım yine bu yıl ilk görücüye çıkan Gökdoğan ve Bozdoğan adlı milli hava füzelerinin temsili açılışını da yaptı. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Savunma Sanaiyi Araştırma ve Geliştirme Enstitüsünün (SAGE) geliştirdiği Türkiye'nin ilk milli hava füzeleri, Gökdoğan ve Bozdoğan da böylelikle görücüye çıkmış oldu.

KARA KUVVETLERİ KOMUTANI DA EŞLİK ETTİ

Başbakan Binali Yıldırım'a fuar ziyaretinde Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile birlikte Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak eşlik etti.

Görüntü Dökümü:

------------

Başbakanın Atak helikopterine binmesi

Başbakan ve beraberindekilerin stantları gezmesi

Füzelerin açılışını gerçekleştirmeleri

Özdemir ve Selçuk Bayraktar'la sohbetleri

Genel ve detay görüntüler

============================

MUSTAFA ARMAĞAN'A İÜ'DE PROTESTO

Söyleşiye hazırlanırken protesto edildi, etkinlik iptal oldu.

İstanbul DHA

Bir televizyon programında Atatürk'e hakaret eden Mustafa Armağan, İstanbul Üniversitesi (İÜ)'nde konuşma yapmaya hazırlanırken protesto edildi. Protesto üzerine Mustafa Armağan'ın İstanbul Üniversitesi'ndeki etkinliği iptal edildi.

Mustafa Armağan'ın  İstanbul Üniversitesi Beyazıt kampüsünde saat 14.00'da  "Abdülhamit'in kurtlarla dansı" adlı söyleşide konuşacağı açıklandı. Rektörlük tarafından düzenlenen söyleşide konuşmaya hazırlanan Armağan, bir televizyon programında Atatürk ile ilgili sözleri nedeniyle protesto edildi.  TGB üyesi bir grup, etkinlik alanında sloganlar atıp pankart açtı. Protesto üzerine dakikalar kala Mustafa Armağan'ın söyleyişi iptal edildi. Protestocu grup, sloganlar eşliğinde kampüs içinde yürüyerek eylemlerini sürdürdü

Görüntü Dökümü:

---------

-Etkinlik alanı

-Protestodan görüntü

-Görevlilerin uyarısı

-Grubun kampüs içinde yürüyüşü

DHA FEED

=============================

ANİDEN BASTIRAN YAĞMURA YAKALANANLARIN ZOR ANLARI (2)

Haber-Kamera: Erhan TEKTEN - Özgür EREN/ İSTANBUL DHA

Meteoroloji'nin uyarısını yaptığı sağanak yağmur, İstanbul'da etkili olmaya başladı. Yağmura hazırlıksız yakalananlar zor anlar yaşadı.

Şirinevler'de bir anda bastıran yağmur nedeniyle çok sayıda kişi koşarak duraklara sığındı.

Zincirlikuyu Metrobüs Durağındaki bazı kişiler yağmura hazırlıksız yakalandı. Yağmurdan ıslanmamak için bazıları koşarken bazıları da başlarını çanta ile kapattı. Trafikte araç sürücüleri de yağmurun etkisi ile araçlarının hızlarını düşürdüler. Yağmur İstanbul'un bazı noktalarında aralıklar ile yağmaya devam ediyor.

Görüntü Dökümü:

------------

-Aniden bastıran yağmur

-Koşanlar

-Duraklara sığınanlar

-Trafikten görüntü

-Bazı kişilerin çantalarını ve montlarını başlarına geçirmesi

-Trafikteki araçlardan detay görüntü

-Genel ve yakın detaylar

===================

TEM'DE EMNİYET ŞERİDİNDE BEKLEYEN HAFRİYAT KAMYONUNA OTOMOBİL ÇARPTI

Hurdaya dönen otomobilin sürücüsü ağır yaralandı,  TEM'de trafik yoğunluğu yaşandı.

Haber-Kamera: Uğur AYAZSIN/ Cengiz ÇOBAN, İstanbul DHA

Kaza, TEM otoyolu Edirne İstikameti Kavacık mevkiinde15.30 sıralarında meydana geldi. Sürücüsünün adı öğrenilemeyen otomobil, arıza nedeniyle emniyet şeridinde durduğu belirtilen hafriyat kamyonuna arkadan çarptı.  Otomobil, çarpmanın etkisiyle kamyonun altına girdi. Sürücü hurdaya dönen aracın içerisinde sıkıştı.

YARALI İTFAİYE EKİPLERİ TARAFINDAN KURTARILDI

İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis, itfaiye ve 112 sağlık ekibi sevk edildi. İtfaiye ekipleri otomobilin içerisinde sıkışan sürüyü kısa sürede kurtardı. Sedye ile ambulansa koyulan yaralı Kavacık'taki özel bir hastaneye götürüldü. Yaralı sürücünün durumunun ağır olduğu belirtildi. Polis ise çevrede güvenlik önlemi aldı. Kazayı gören sürücüler kamyonun arıza nedeniyle park halinde olduğunu otomobilin süratle gelip duran kamyona çarptığını söylediler.

TEM'DE TRAFİK YOĞUNLUĞU YAŞANDI

Kaza nedeniyle TEM Edirne istikametinde trafik yoğunluğu oluştu. Yaklaşık yarım saat sonra kaza yapan araçların çekilmesiyle trafik tekrar normale döndü.

Görüntü Dökümü

----------

-Kaza yapan araçlar

-Yaralanan sürücü

-Yaralının kurtarılması

-Yaralının ambulansa koyulması

-Hurdaya dönen otomobilin içi

-Polis, itfaiye sağlık ekipleri

-Görgü tanıkları ile röportajlar

Genel ve detay

===============================

FETÖ'NÜN  'UYUYAN HÜCRE' DAVASI (2)

Haber: Hayati KILIÇ - İstanbul DHA

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminde görev almayıp, daha sonra yapılabilecek eylemler için kendilerini gizledikleri iddia edilen, aralarında muvazzaf asker ile merkeze alınan vali yardımcısının da bulunduğu 41'i tutuklu 45 sanığın yargılandığı davanın ikinci duruşması sanıkların savunması ve çapraz sorgusunun yapılmasıyla devam ediyor.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısındaki binada yapılan ikinci  duruşma sanıkların savunmalarının alınması ve çapraz sorgularının yapılmasıyla devam ediyor.

"İTİRAFÇININ İDDİALARI ASILSIZ VE MESNETSİZDİR"

Savunmasını yapan tutuklu sanık Gürol İçli, itirafçı Hasan Polat'ın kendisi hakkında asılsız ithamlarda bulunduğunu belirterek "İtirafçı Hasan Polat'ın beyanlarında maddi unsurlar eksiktir. iddiaları asılsız ve mesnetsizdir. Beni harp okuludan tanıdığına dair hiçbir ifadesi olmamıştır. Harp okulundaki 4 yıllık eğitimim boyunca İstanbul'un Tuzla ilçesinde bulundum. Bekar olarak yaşadım ve herhangi bir eve gidip kalmam mümkün değildir. Fatih'e gidip sohbetlere katıldığım iddiaları asılsızdır. O dönemde Fatih'e bir kez dahi gitmedim. Hafta sonu genelde okulda kalır ve dışarı çıkmazdım. Hasan Polat'ın isimlerini zikrettiği Kadir Akyol, Fehmi Demir, İsmail İpekçi ve Yavuz Al ile hiç birlikte izne çıkmadım. Buradan da anlaşılıyor ki, Hasan Polat, Deniz Harp Okulunun yıllık albümüne bakarak ismimi teşhis etmeye çalışmıştır. 15 Temmuz'da darbe girişiminde bulunmadım. FETÖ'nün talimatları doğrultusunda hiçbir iş yapmadım" dedi.

"SINAVSIZ OLARAK DENİZ HARP OKULUNA GİRDİM"

Tutuklu sanık Murat Koca ifadesinde, 1985 yılında deniz lisesine girdiğini ve tanınan hak ile sınavsız bir şekilde de Deniz Harp Okulu'na başladığını belirterek "Sınav sorularını aldığım iddialarını kabul etmiyorum. Hasan Polat'ın teşhisiyle 8 aydır tutuklu bulunuyorum. Ailemin maddi durumu iyi olmadığı için ben yatılı olarak okumak zorunda kaldım. Deniz Lisesi'ne girişim bu şekilde olmuştur. Sınavsız olarak da Deniz Harp Okulu'na girdim. Hasan Polat'ın, beni ne şekilde tandığı, kimlerle görüştürdüğü konuları açık bir şekilde ifade edilmemiştir. Polat'ın iddiaların hepsinde çelişki vardır. FETÖ üyesi olamam çünkü yaşam tarzım bellidir. Ailemde bu örgütle irtibatlı bir kişi bile yoktur. Terör örgütüyle ilişkilendirilmem  gururuma dokunmuştur. Örgütün, iletişim programlarını kullanmadım. 15 Temmuz darbe girişimine katılmadım. Beraatimi istiyorum" dedi.

Mahkeme Başkanı Cem Karaca sanığa "23 sene önceki fotoğraflara bakarak Yavuz Al teşhiste bulunmuş. O nasıl hatırlıyor sizi?" dedi. Sanık Murat Koca, "Fotoğrafa bakarak nasıl teşhis edilmiş ben de anlamadım. O fotoğraflara bakarak hatırlayamadığım kişiler var" dedi.

"AT İZİ İT İZİNE KARIŞMIŞ DURUMDADIR"

Tutuklu sanıklardan Hasan Pakır sanıkların  hiçbirini tanımadığını öne sürerek "Terörist ifadesini asla kabul edemem. Mahkemenizden mutlak adalet beklemiyorum, çünkü at izi iti izine karışmış durumdadır. Ömrümde ismini duymadığım, yüzlerini görmediğim bu kişilerle aynı mahkemede yargılanıyorum. Hakkımdaki iddialara bakınca bazı itirafçıların ifadelerinden başka bir şey yok.İşim gereği yurt dışında bazı pazar arayışına başladım. Birkaç yerden olumlu teklifler aldım. Eşim ve çocuklarımı da yanıma alarak Hollanda ve Almanya'ya seyahat planı yaptım. Hava limanında gözaltına alındım. Kaçarken yakalandığım yönünde haberler yapıldı. Hakkımda arama veya gözaltı kararı yokken, beni arayan ifadeye çağıran yokken nasıl olur da kaçarken yakalıyorum. Ben kaçmadım. Şirketimde çalışan 7 kişiyi işten çıkarmamak ve onları mağdur etmemek için pazar arayışındaydım" dedi.

"BİZ MİLLET OLARAK BİR TAŞLA İKİ KUŞ VURMAYA ÇALIŞIRIZ"

Mahkeme Başkanı Cem Karaca, "İş bağlantısı yapmak için neden ailenle yurt dışına çıkıyorsun"  sorusuna Pakır "Biz millet olarak bir taşla iki kuş vurmaya çalışırız. Almanya'da yeğenim vardı. Uzun süredir çağırıyordu. Akraba ziyareti olsun diye ailece gitmek istedik" diye cevap verdi. Mahkeme Başkanı Cem Karaca sanık Pakır'ı uyararak, "40 dakikadır paradoks muhabbeti yapıyorsun iddianamedeki suçlamalara cevap ver" dedi. Savunmasına devam eden Pakır, birçok belediye ve bankanın reklam işlerini yaptığını belirterek, "Talimatla bankaya para yatırdığı iddialarını kabul etmiyorum. Silahlı terör örgütü FETÖ'nün haberleşme programı ByLock'u kullanmadım. Hasan Polat'ın kardeşi Muhammet Polat'la iş ortağıyım" dedi.

Mahkeme  başkanı Karaca, sanık Pakır'ın, 2014 yılında Bank Asya'da iki hesap açtığını ve bu hesaplardaki para hareketliliğini sorması üzerine, Hasan Pakır "Banka hesapları çocuklarımın  adına fakat söz konusu hesapları ben açtım. Aynı tarihte (2014 yılı) Beykoz'da 2B arazimi 300 bin liraya sattım. Çocuklarımın birey bazında eğitimlerini düşündüğüm için onların adına Bank Asya'da hesap açarak parayı buraya yatırdım. Çocuklarım geleceği için yaptım. Malum sıkıntıları gördüm ve paramı çekmek istedim. Fakat uzun süre çekemedim" dedi.

Duruşma sanıkların savunmalarını yapmasıyla devam ediyor.

=========================

ALİ FUAT YILMAZER'E ERDOĞAN'A HAKARETTEN 1 YIL 6 AY HAPİS CEZASI

Haber: Özden ATİK/ İstanbul DHA

Hrant Dink'in öldürülmesi ve bazı FETÖ davalarından dolayı tutuklu bulunan eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, Başbakanlık yaptığı dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a  hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı davada, 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.

İstanbul 19. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, sanık Ali Fuat Yılmazer katılmadı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ise avukatı Hatice Özay temsil etti. Dosyada araştırılacak başka bir husus kalmadığını belirten hakim, sanık Ali Fuat Yılmazer'e "Kamu görevlisine hakaret" suçundan 1 yıl 6 ay hapis cezası verdi. Sanık hakkında talebi olmadığı gerekçesiyle hükmün açıklanmasını geri bırakmayan hakim, pişmanlık duymadığını belirtmesi nedeniyle cezasını paraya çevirip ertelemeye yer olmadığına hükmetti.

DAVANIN GEÇMİŞİ

İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianamede, sanık Ali Fuat Yılmazer'in 19 ve 22 Mart 2014 tarihlerinde katıldığı televizyon programında yaptığı konuşma sırasında "göreve ilişkin sırrın açıklanması", "devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama", "gizli kalması gereken belgeleri açıklama", "yasaklanan bilgileri açıklama", "Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, devletin kurum organlarını aşağılama", "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" suçlarını işlediği iddia ediliyordu. Kamuoyu önünde tartışılan soruşturmalarla ilgili Ali Fuat Yılmazer'in oluşturduğu algının, müştekinin onur ve şerefini zedeleyici mahiyette olduğu belirtiliyordu. Sanık Yılmazer, söz konusu televizyon programlarında dönemin Başbakanı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Ergenekon, Balyoz, İnternet Andıç'ı gibi soruşturmalardan dava öncesi bilgisinin olduğunu iddia etmişti. Yılmazer önceki duruşmalarda savunmasında suçlamayı reddederek "Bir tane bile hakaret olarak değerlendirilebilecek sözüm yoktur" demişti.

=========================

İRANLI MEDYA PATRONU CİNAYETİ SORUŞTURMASI SÜRÜYOR

Haber:  Ali AKSOYER/İSTANBUL

İran'lı medya patronu Saeed Karimian(47) ve Kuveytli iş ortağı Muhammet Mer Almutairi'nin lüks araçlarının içinde infaz edilmesiyle ilgili soruşturma çok yönlü sürüyor.

Şüphelilerin yaktıkları aracın içinde bulunan yangın nedeniyle tahrip olmuş, 9 mm tabancayla ilgili hazırlanan ön raporda, olayda kullanılan silahlardan biri olduğu belirtildi. Polis şüphelilere ulaşmak için cinayetten önce ve cinayetten sonra havalimanı ve sınır kapılarındaki binlerce saat kamera görüntüsü ve bilgiyi incelemeye aldı.  Öte yandan güvenlik kameraların cinayet anını görüntülediği ortaya çıktı.

10 GÜN ÖNCE MEYDANA GELMİŞTİ

Maslak, Ayazağa caddesi üzerinde 30 Nisan 2017 tarihinde meydana gelen esrarengiz olayda çarşaf giyen iki kişi tarafından açılan ateş sonucu iki işadamı araçlarının içinde öldürülmüştü. Saldırganların olay sırasında kullandıkları araç ise kısa bir süre sonra yakılmış olarak bulunmuştu.

ARAÇTA BULUNAN SİLAHLA İLGİLİ ÖN RAPOR HAZIRLANDI

Şüphelilerin yaktığı araçta bıraktığı kamuoyunda hayalet silah olarak bilinen Glock marka 9 mm tabancayla ilgili incelemeye devam ediliyor. Büyük bölümü plastikten yapılan Glock marka silahın araçta çıkan yangın sırasında büyük ölçüde tahrip olduğu bu nedenle üzerinde herhangi bir parmak izi bulunmadığı öğrenildi. Öte yandan namluda yapılan ilk incelemede silahın olayda kullanıldığı tespit edildi. Kesin sonuç için incelemelerin devam ettiği öğrenildi.

Polis, son derece profesyonel olduğunu düşündüğü katilleri yakalamak için her türlü ihtimali değerlendiriyor. Havalimanı ve sınır kapılarında cinayetten önce ve sonra tutulan tüm güvenlik kamera görüntüleri  ile giriş çıkış bilgileri inceleme altına alındı. Polis bu bilgiler arasında cinayetten önce yurda girip daha sonra yurt dışına çıkmış muhtemel şüphelilerin izi sürüldüğü belirtildi. Şu ana kadar birçok kişiyle ilgili  bilgi ve görüntülerin tarandığı öğrenildi.

CİNAYET ANI GÜVENLİK KAMERALARI TARAFINDAN GÖRÜNTÜLENDİ

Öte yandan cinayet anının da güvenlik kamera görüntülerine yansıdığı ortaya çıktı. Kamera görüntülerinde cinayet anında katillerin bulunduğu aracın, kurbanların bulunduğu aracın önünde seyir halinde görüldüğü öğrenildi. Şüphelilerin, dikiz aynasından arkadan gelen aracı takip ettikleri, yanlarından geçip bir viraja girerken aniden hızlanarak, kurbanların bulunduğu aracın önünü kestiklerinin görüldüğü belirtildi. Kara çarşaf giyen şüphelilerden sağ tarafta oturanın araçtan inmeden ateş ettiği, çalıntı aracı kullanan diğer şüphelinin ise araçtan inerek ateş ettiğinin tespit edildiği öğrenildi.

ŞÜPHELİLERİN KULLANDIĞI ARAÇ, ÇALINDIĞI 2015 YILINDAN BU YANA İLK DEFA ORTAYA ÇIKMIŞ

Bu arada şüphelilerin kullandığı 2015 yılında çalınan lüks ciple ilgili de soruşturma sürüyor. Yapılan güvenlik kamera incelemesinde lüks cipin, çalınmasından bu yana hiçbir güvenlik kamerası ya da plaka tanıma sistemine takılmadığını tespit etti. Olay günü de çalıntı aracın sadece cinayet anını gören kamera kayıtlarında görüldüğü, daha önce veya daha sonra hiçbir görüntüsünün bulunmadığı öğrenildi. Bu da şüphelilerin aracı çalındığı günden, olay gününe kadar kapalı bir garaj ya da kamera olmayan bir alanda sakladıkları olasılığını gündeme getirdi. Yetkililer olayla ilgili soruşturmanın çok yönlü sürdüğünü belirttiler.