Dha İstanbul Bülteni - 2

1- BAKAN KAYA: BU KİŞİNİN EN AĞIR CEZAYI ALMASI İÇİN BİZ DE GEREKENİ YAPACAĞIZ

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya,

"(MANİSA'DA SPOR YAPAN HAMİLE KADINA SALDIRI) Davaya müdahil olacağız. Milletimizin içi rahat olsun bu kişinin en ağır cezayı alması için biz de gerekeni yapacağız"

Haber-Kamera: İdris TİFTİKCİ - İSTANBUL DHA

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı tarafından düzenlenen "Seçilmiş Kadınlar ve İnsan Hakları Paneli"ne katıldı.

Panel sonrası Bakan Kaya, Manisa Turgutlu'da hamile bir kadının parkta spor yaptığı sırada saldırıya uğramasıyla ilgili soruyu yanıtladı.

Kaya, "Bu olayı bende duyduğumda çok üzüldüm. İl müdürlüğümüze talimat verdim. İl müdürlüğümüz Ebru hanıma ulaştı, psikososyal destek vermek istediğimizi ilettik, konunun takipcisi olacağımızı ilettik" dedi.

"Soruşturma devam ediyor" diyen Bakan Fatma Betül Sayan Kaya, "Biz konunun hukuki olarak da takipçisi olacağız. Bunu yapan kişinin ceza alması için sonunu kadar olaya müdahil olacağız" diye konuştu.

Kaya, "Bu konuda da davaya müdahil olacağız. Milletimizin içi rahat olsun, bu kişinin en ağır cezayı alması için biz de gerekeni yapacağız" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü:

-------------

-Bakanın açıklamaları

09.12.2016 - 11.58 Haber Kodu : 161209039_

============================

2- MİLLİ EĞİTİM BAKANI YILMAZ: TÜRKİYE'NİN EĞİTİMİ GEÇMİŞTEN ÇOK DAHA İYİ

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz,

" Şundan çok eminiz; Türkiye'nin eğitimi geçmişten çok daha iyi, 10 yıl öncekinden çok daha iyi, 20 yıl öncekinden çok daha iyi. Bundan sonra da umutluyuz"

" Gerçekten çok büyük şeyler yaptık. Bu yapmış olduğumuz değişim ve reformların bir başka iktidar döneminde tek bir tanesi yapılmış olsaydı o iktidarı hayırla anmak için yeterliydi"

Haber-Kamera: Enver ALAS - İstanbul DHA

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulunun 'Mesleki Eğitimdeki Yenilikler' konulu toplantısına katıldı.

İSO'nun Beyoğlu'ndaki merkezinde gerçekleşen toplantıya Bakan Yılmaz'ın yanı sıra İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Faruk Yelkenci, İSO yönetim kurulu üyeleri ve bakanlık bürokratları katıldı.

Burada bir konuşma yapan İsmet Yılmaz, toplantıda Türkiye'nin genel eğitimi hakkında İstanbul Sanayi Odası'nın temsilcilerine bilgi sunacaklarını söyledi. İSO'yu çözüm ortağı olarak gördüklerini belirten Bakan Yılmaz, "Eğitimde hangi noktadayız? Gelecekte neler yapacağız? Birlikte inşallah Türkiye'nin eğitimini, şundan çok eminiz daha bir noktaya getireceğiz, nokta. Şundan çok eminiz; emin olduğumuz husus Türkiye'nin eğitimi geçmişten çok daha iyi, 10 yıl öncekinden çok daha iyi, 20 yıl öncekinden çok daha iyi. Bundan sonra da umutluyuz" diye konuştu.

"YAPACAĞIMIZ DAHA ÇOK REFORMLAR VAR"

"Türkiye'nin eğitimi çok iyi bir noktaya gidiyor" diyen İsmet Yılmaz, "Gerçekten çok büyük şeyler yaptık. Bu yapmış olduğumuz değişim ve reformların bir başka iktidar döneminde tek bir tanesi yapılmış olsaydı o iktidarı hayırla anmak için yeterliydi. Ama daha çok yapacağımız reformlar var. Biz milletimiz için çalışıyoruz, kendimiz için değil. Sokakta gördüğünüz her insan, ister işçi olsun ister yönetici olsun ister yüksek öğretime gidip de mühendis olsun ister idareci olsun; hepsi sonuçta bu ülke için üretecek" şeklinde konuştu.

"EKSİKLİKLERİMİZİN DE FARKINDAYIZ"

Bakan İsmet Yılmaz, üretimin gücünü ve değerini bilerek Türkiye'nin geleceğini emanet edeceği evlatlarına çok daha iyi bir eğitim vermeyi kendi sorumlulukları olarak gördüklerini belirtti. Bu konuda çok büyük adımlar attıklarına da vurgu yapan Yılmaz, "Eksikliklerimizin de farkındayız. Bunlarla hep beraber eksikliklerimizi önümüze koyaraktan, örterekten, gizleyerekten saklayaraktan öteleyerekten değil, eksikliklerimizin ne olduğunu bilerekten ancak dünden daha iyi bir şey yapıyorsak yolumuza devam edeceğiz. O vardığımız hedeften sonra önümüzde yeni bir hedef daha çıkacaktır. Hangi hedefe ulaşırsak mutlaka önümüze bir başka hedef daha olacaktır. O da eğitimin kalitesinin biraz daha arttırılmasıdır" diye konuştu.

ERDAL BAHÇIVAN: MESLEKİ EĞİTİM SANAYİCİLER İÇİN OLMAZSA OLMAZ

Toplantıda konuşan Erdal Bahçıvan ise mesleki eğitimin sanayiciler için olmazsa olmaz olduğunu dile getirdi. Bahçıvan, "Türkiye'nin geleceği açısından tartışmasız gençlerimizin, ekonomimizin ve ülkemizin bütünlüğü konusundaki en önemli konuların başında geliyor. Ne yazık ki son dönemlerde geçmişin birikmiş hatalarından dolayı mesleki eğitim noktasındaki sıkıntıları hep birlikte yaşıyoruz. Ancak çok şükür bu konunu tekrar Türkiye'nin gündemine öncelikli olarak alınmış olmasından dolayı umutluyuz" dedi.

Mesleki eğitimde konusunda İstanbul Sanayi Odası olarak yaptığı bazı çalışmalar ve projeler olduğunu kaydeden Bahçıvan, " Bunların meyvelerini her gün güçlü bir şekilde almaktayız" ifadelerini kullandı.

TOPLANTI BASINA KAPALI DEVAM ETTİ

Konuşmaların ardından basına kapalı olarak devam eden toplantıda İSO Yönetim Kurulu'nun mesleki eğitim konusunda çalışmaları Bakan İsmet Yılmaz'a bir sunum gerçekleştireceği belirtildi. İsmet Yılmaz'ın ise Türkiye'nin genel eğitimi konusunda bir bilgilendirme yapacağı öğrenildi.

Görüntü Dökümü

-----------

-Bakanın katıldığı toplantı

-Erdal Bahçıvan'ın konuşması

-İsmet Yılmaz'ın açıklaması

-Genel ve detaylar

==============================

3- İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ'NDE FETÖ OPERASYONU

Gözaltı kararları bulunanlar arasında, bir siyasi parti genel başkanının yanı sıra İstanbul Üniversitesi'nde görev yapan profesör, doçent, yardımcı doçent ve öğretim görevlilerinin olduğu belirtiliyor.

Haber: Özden ATİK/ İstanbul, DHA

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) akademik yapılanmasına yönelik 87 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Gözaltı kararında İstanbul Üniversitesi'nde görev yapan çok sayıda profesör, doçent, yardımcı doçent ve öğretim görevlilerinin olduğu belirtiliyor.

İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nca yürütülen soruşturma kapsamında, İstanbul merkezli 12 ilde operasyon başlatıldı. Operasyon kapsamında hakkında gözaltı kararı bulunan 87 kişiden 51'inin yakalandığı öğrenildi. Haklarında gözaltı kararları bulunanlar arasında, bir siyasi parti genel başkanının yanı sıra İstanbul Üniversitesi'nde görev yapan profesör, doçent, yardımcı doçent ve öğretim görevlilerinin olduğu belirtiliyor.

==========================

4- "BALYOZ BİLİRKİŞİLERİ" DAVASI YENİDEN BAŞLADI

Balyoz Davası'nda delil kabul edilen 19 CD ile ilgili eksik ve yanlı bilirkişi rapor hazırladıkları iddia edilen TÜBİTAK eski çalışanı 3 firari sanığın yargılandığı davaya eski hakimin FETÖ üyeliğinden tutuklanmasından sonra yeniden başlandı.

Davaya bakan 18. Asliye Ceza Mahkemesi eski hakimi İlhan Karagöz Temmuz ayında davanın reddine karar vermiş, 577 sayfalık gerekçe yazmıştı. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından da eski hakim Karagöz tutuklanmıştı.

Hakim değişikliğinin ardından önceki karar "yok hükmünde sayılarak" yargılamanın devamına hükmedilmişti.

Haber: Özden ATİK/ İstanbul DHA

Balyoz Davası'nda delil kabul edilen 19 CD ile ilgili eksik ve yanlı bilirkişi rapor hazırladıkları iddia edilen TÜBİTAK eski çalışanı 3 tutuksuz sanığın yargılanmasına eski hakimin FETÖ üyeliğinden tutuklanmasından sonra yeniden başlandı.

İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen 14. duruşmada, şikayetçiler emekli Albay Cemal Temizöz, emekli Albay Kubilay Aktaş, emekli Albay Suat Aytın, emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, emekli Albay Ahmet Küçükşahin ve avukatları hazır bulundu. "Görevi kötüye kullanma" suçundan 1'er yıldan 3'er yıla kadar hapsi istenen firari sanıklar Erdem Alpaslan, Tahsin Türköz ve Hayrettin Bahşi ise duruşmaya katılmadılar.

"HAKİM İLHAN KARAGÖZ'DEN ŞİKAYETÇİYİM"

Şikayetçi emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, önceki Hakim İlhan Karagöz tarafından aldatıldığını söyleyerek, "Hakim İlhan Karagöz, beni çağırarak 'Bu konularda bilgili görünüyorsunuz, Balyoz hakkında sizden bilgi almak istiyorum' demesi üzerine duruşma harici salonda görüştük. Balyoz davası hakkında aydınlanmak istiyorum' deyince kendisine Balyoz davası avukatlarınca temyiz duruşmasına sunulmak üzere hazırladıkları dilekçenin kitap olarak basıldığını, iletebileceğimi söyledim.Kitapçığın elimde tek suret olduğunu, iade edilmesini talep ettim ve gönderdim. Hem kitapçığı alamadım, hem de 4 Temmuz tarihli kararını görünce aldatıldığımı anladım. Kendisinden şikayetçiyim" dedi.

"DAVA ÖRGÜTSEL OLARAK DEĞERLENDİRİLMELİ"

Şikayetçi emekli Albay Cemal Temizöz ise süreci başlatanların hepsinin FETÖ kapsamında cezaevinde olduklarını belirterek "Balyoz davasında herkes üzerine düşeni yapmıştır. Kılcal damarlara sızarak konumlarını muhafaza edenler kendilerine görev verildiğinde layıkıyla yapmışlardır. Bunlardan biri de TÜBİTAK bilirkişileridir. Bu normal bilirkişi kusuru değildir. Bu davanın da örgütsel olarak değerlendirilmesi gerekmektedir" diye konuştu. Temizöz, bu davanın Mehmet Baransu, Ahmet Altan'ın yargılandığı davayla birleştirilmesini de talep etti.

"SANIKLAR HAKKINDA KIRMIZI BÜLTEN ÇIKARILSIN"

Şikayetçi Dursun Çiçek'in avukatı İrem Çiçek, sanıklar hakkında FETÖ'ye üye oldukları yönünde kuvvetli şüphe olduğu gerekçesiyle kırmızı bülten çıkarılmasına ve tüm malvarlıklarına el koyulmasını talep etti. Bir kısım şikayetçilerin avukatı Kazım Yiğit Akalın da sanıkların aynı zamanda FETÖ üyesi olduklarının aşikar olduğunu belirterek suç vasfının değişmesi itibariyle savcılığa gereğinin yapılması için yazı yazılması isteminde bulundu.

YAKALAMA EMİRLERİNİN DEVAMINA KARAR VERİLDİ

Sanıklar hakkındaki yakalama emirlerinin devamına karar veren mahkeme, şikayetçi avukatlarının kırmızı bülten çıkarma, suç duyurusunda bulunma, mal varlıklarına el koyma yönündeki taleplerin ise değerlendirilmesine hükmederek, davayı 1 Haziran'a erteledi.

AVUKAT ÇİÇEK DAVANIN 6 AY SONRAYA ERTELENMESİNİ ELEŞTİRDİ

Avukat İrem Çiçek, davanın 6 ay sonraya ertelenmesini eleştirerek "Balyoz ve Ergenekon kumpas davalarında mahkemeler nedense ağırdan alıyorlar. Söz konusu davalarda bir adım atılamıyor buna anlam veremiyoruz" dedi.

DAVANIN GEÇMİŞİ

TÜBİTAK eski 3 çalışanının yargılandığı davaya bakan 18. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi İlhan Karagöz, 4 Temmuz günü haricen duruşma açarak davanın reddine karar verdi ve 577 sayfalık gerekçe yazdı. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Hakim İlhan Karagöz, "Cebir, şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya kaldırmaya veya bu düzen yerine başka düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasının önlemeye teşebbüs " ve "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından tutuklandı.

DAVANIN REDDEDİLDİĞİ 12. CELSE YOK SAYILDI

Davanın 23 Eylül tarihindeki 13. celsesine bakan Hakim Hakan Özer tarafından verilen kararda, duruşmanın 23 Eylül'e bırakılmasına rağmen hakim İlhan Karagöz'ün 4 Temmuz günü arefe günü ve tatil olmasına rağmen saat 13.00 sıralarında adliyeye gelerek haricen duruşma açarak davanın reddine karar verdiği belirtildi. Hakim İlhan Karagöz'ün 577 sayfalık önceden hazırladığı kısa kararı UYAP sistemine aktardığı belirtilen kararda, davanın taraflarına haber verilmeden celse açıldığı, Ceza Muhakemesi Kanun'undaki (CMK) hiçbir usul kuralına uyulmadığı, söz konusu kararın dosyayla ilgili olmadığı, mahkeme kararı niteliğinde olmadığı da vurgulandı. Ayrıca sanıklar hakkında çıkarılan yakalama emirlerinin kaldırılmadığı, dosyanın karar numarası almadığı, gerekçeli karar yazılmadığı, belirlenen gün dışında duruşma açan hakimin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) kararıyla görevden uzaklaştırıldığı, tüm bu nedenlerden dolayı 4 Temmuz tarihli 12.celsenin "yok" hükmünde olduğuna karar verildi.

==============================

5- KOCA TELEFONUNDAKİ KADIN SESİ ÇILGINA ÇEVİRDİ

Tartışmada karısının elindeki bıçakla "yaşamı tehlikeye girecek" şekilde yaralanan koca şikayetçi olmadı. Çift aynı şekilde ifade verdi, "istem dışı oldu" dedi ama kadın ceza almaktan kurtulamadı.

Kocasını bıçakla yaralayan kadını 1 yıl 4 ay 20 gün hapis cezasına çarptıran mahkeme cezayı erteledi.

Serpil KIRKESER/ İstanbul DHA

Bahçelievler'de 10 ay önce çıkan tartışmada eşi M. D.'yi (37) bıçakla yaraladığı gerekçesiyle yargılanan N. D. (36) 1 yıl 4 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, sanığın sabıkasız oluşu ve yeniden suç işlemeyeceğine kanaat getirerek, cezayı erteledi. Sanık 5 yıl içinde suç işlemezse dava ortadan kalkacak.

İDDİANAMEDE OLAY ANLATILDI

İddianameye göre olay şöyle oldu: Bahçelievler'de 28 Mart 2016 günü eve alkollü olarak gelen Muhammet D.'nin telefonunu bir kadın aradı. Kadın sesini duyan N. D. ile eşi M.D. arasında tartışma çıktı. M.D., eşi N.D.'nin üzerine yürüdü. Bu sırada N. D., eşine bıçakla vurdu. Doktor raporuna göre koca 'Basit bir tıbbi müdahale ile giderilemeyecek ve yaşamını tehlikeye sokacak' şekilde yaralandı. M.D., eşi N.D.'den şikayetçi olmadı, ancak savcılık N.D. hakkında "Kasten yaralama" suçundan 5 yıldan 9 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı.

"BOĞUŞMA SIRASINDA BIÇAK EŞİME İSABET ETTİ"

Bakırköy Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada savunmasını yapan tutuksuz sanık N. D. "Olay günü eşim sabaha karşı alkollü vaziyette eve geldi, yatağa yattıktan 5 dakika sonra telefonu çaldı, telefonu açtığından karşıdan bir kadın sesi geldiğini duydum, telefonu kapayınca arayanın kim olduğunu sordum, söylemedi. Numaraya bakmak için telefonu elinden almaya çalıştım, vermedi. Telefonu almak için uğraştım, kendisi de vermemek için uğraştı, mutfakta kahvaltı hazırladığım için elimde bıçak vardı. Boğuşma sırasında bıçak eşime isabet etti, yaralandı. İsteyerek yaralamadım. Daha sonra da polise haber verdim, suçsuzum" dedi.

"EŞİMDEN ŞİKAYETÇİ DEĞİLİM"

Mağdur koca ise "Olay günü sarhoş vaziyette eve geldim, telefonum çaldı ve kadın arkadaşım beni aradı, bu nedenle eşimle tartıştık, alkolün etkisiyle eşimin üzerine yürüdüm. Aramızda itiş kakış oldu, bu esnada karnımda acı hissettim. Eşim kahvaltı hazırladığı için elindeki bıçak kazayla vücuduma isabet etti. Eşimden şikayetçi değilim" diye konuştu.

SANIĞA 1 YIL 4 AY 20 GÜN HAPİS

Mahkeme, sanık N. D.'nin eylemini eşinin içkili halde sabah saat 06: 30'da eve gelip, telefonunu o saatte bir kadının araması üzerine çıkan tartışmada mağdur eşinin üzerine yürümesinden duyduğu haksız fiilin meydana getirdiği hiddetle işlediğine kanaat getirdi. Mahkeme, sanığı 1 yıl 4 ay 20 gün hapis cezasına çarptırdı.

CEZASI ERTELENDİ

Sanığın sabıkasız oluşu, eylem sonucunda meydana gelmiş her hangi bir maddi zarardan bahsedilmemesini göz önüne alarak yeniden suç işlemeyeceğine kanaatine varan mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Mahkeme ayrıca sanığın 5 yıl süre işle denetim süresine tabi tutulmasına hükmetti. Sanık 5 yıl içinde suç işlemezse dava ortadan kalkacak.

============================

6- İSTANBUL'DA "ULUSLARARASI TİCARİ ARABULUCULUK" KONFERANSI

Haber-Kamera: İstanbul DHA

Adalet Bakanlığı ve İngiltere Büyükçeliği'nin işbirliğinde yürütülen 'Türkiye'de Adalete Erişimi Alternatif Uyuşmazlık Mekanizmalarıyla Güçlendirme Projesi' kapsamında İstanbul'da 'Uluslararası Ticari Arabuluculuk' konferansı düzenleniyor.

Konferansa Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Arabuluculuk Daire Başkanı Hakan Öztatar, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı Metin Kıratlı, Romanya Arabuluculuk Merkezi kurucusu ve yöneticisi Constantin Adi Gavrilla, İsrail Arabulucu Merkezi Başdanışmanı Michael Linchtenstein, İngiltere Yüksek Mahkeme Avukatı Charles Gordon ile uluslararası arabulucu avukatlar ve eğitmenler katılıyor. Programda 4 ayrı oturumda iş dünyası ile arabuluculuğun biraraya getirilmesi, günümüz iş dünyasında ticari anlaşmazlıkların hızlı ve etkin biçimde çözümlenmesi, arabuluculuğun yargı sistemine katkısı konuları tartışılıyor.

Görüntü Dökümü:

------------

-Programa katılan davetliler

-Konuşma yapan yabancı avukat

-Genel ve detaylar

09.12.2016 - 12.08 Haber Kodu : 161209041