Dha İstanbul Bülteni - 1

1- EMNİYET MÜDÜRÜ ÇALIŞKAN'DAN GÖZATINA ALINAN EMNİYET MÜDÜR YARDIMCISI İLE İLGİLİ AÇIKLAMA

MUSTAFA ÇALIŞKAN: SUÇ İŞLEYEN KARDEŞİM DAHİ OLSA GEREĞİ YAPILIR

Haber: Çağatay KENARLI/ İstanbul DHA

İstanbul Emniyet Müdürü Dr. Mustafa Çalışkan, 'Uyuşturucu ticareti' suçlamasıyla gözaltına alınan Emniyet Müdür Yardımcısı Ö.C.'nin açığa alındığını ve adli işlemlerin sonucunun beklenildiğini açıkladı. Basın mensuplarına konuşan Çalışkan, "Suç işleyen kardeşim dahi olsa gereği yapılır. Emniyet Teşkilatı, tüm terör örgütleri, suç örgütleri ile mücadele ettiği gibi, kendi içinde de suç ve suçlularla mücadele eder. Bu teşkilat zaten kendi içinde suç işleyen olursa, gereğini yapar öyle bir özelliği vardır. Bu durumla ilgili adli çalışmalar devam ediyor. Adliyenin vereceği kararı bekliyoruz. O süreye kadar şimdilik personelimiz tedbiren açığa alındı" dedi.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

-Ö.C.'nin fotoğrafı

07.02.2017 - 19.14 Haber Kodu : 170207217

====================================

2- AK PARTİ İSTANBUL İL BAŞKANLIĞINI İŞGAL DAVASI

TUTUKLU YÜZBAŞI: BİZDE KENDİ BAŞIMIZDAKİ KOMUTANLARI SUÇLUYORUZ

Haber: Hayati KILIÇ/ İstanbul DHA

FETÖ/PDY'nin 15 Temmuz'daki darbe girişimine katılarak AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'nı işgal eden 14'ü tutuklu 74 asker'in yargılandığı davanın ikinci duruşması sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam etti. Duruşmada ifade veren tutuklu sanıklardan Yüzbaşı Hasan Hüseyin Altunsoy, "15 Temmuz günü Harp Akademileri'nde baş hocamız Albay Ahmet Zeki Gerehan bize bazı görevler verileceğini söyledi. Sert mizaçlı biri olduğu için hiçbirimiz itiraz etmedik. Bize 47. Alay'a gideceğimizi söylediler. Arkadaşlar bizi suçluyorlar ama açıkçası biz de kendi başımızdaki komutanları suçluyoruz. Bizi oraya sevk eden Ahmet Zeki Gerehan denen albay şu an ortada yok" dedi.

Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki salonda yapılan duruşmada ifade veren tutuklu sanıklardan Yüzbaşı Hasan Hüseyin Altunsoy, "15 Temmuz günü Harp Akademileri'nde baş hocamız Albay Ahmet Zeki Gerehan bize bazı görevler verileceğini söyledi. Sert mizaçlı biri olduğu için hiçbirimiz itiraz etmedik. Bize 47. Alay'a gideceğimizi söylediler. Arkadaşlar bizi suçluyorlar ama açıkçası biz de kendi başımızdaki komutanları suçluyoruz. Bizi oraya sevk eden Ahmet Zeki Gerehan denen albay şu an ortada yok" ifadesini kullandı.

"BU OLAYI KİM PLANLADIYSA İDAM EDİLMESİNİ İSTİYORUM"

Sanık yüzbaşı Altınsoy ifadesinde, "Bölük komutanı üsteğmen Muzaffer Dikencik, milletvekili Metin Külünk'le görüşmüş. İyi yapmış ama açıkçası kendisini kurtarmaya çalışmış. Benim abim de polis. Ben de onunla sohbet ettim. Oturup onunla ağladık. Hatta savaş uçaklarının alçak uçuşu sırasında biz de bomba atılıyor sandık. Halka, yere yatıp kendilerini korumalarını söyledik. Harp Akademisi'nin KOKTOD (Kolluk Kuvvetlerini Toplumsal Olaylarda Destekleme Timi) görevi yok. Yazılı emir de sorgulamadık. Bu olayı kim planladıysa idam edilmesini istiyorum. Bu ülkede askerin hiçbir kıymeti yok. Önceki Genelkurmay Başkanımız İlker Başbuğ burada terörist diye yargılandı. O dönem siyasiler 'Türkiye bağırsaklarını temizliyor' dedi. Ama hiçbir siyasetçiye en ufak bir şey olmuyor. Her dönem olan askere oluyor. Onca asker öldü. Ak Parti önünde halkın o kadar hakaretine, tehdidine, şantajına rağmen buradaki hiçbir asker galeyana gelmedi, emir komuta zinciri içinde hareket etti" dedi.

MAHKEME BAŞKANI: ŞOVU BIRAK

Altınsoy'un ifadesi üzerine, mahkeme başkanı Ali Öztürk "Oğlum siyasetçi mi tanka bindi de askeri yürüttü. Bu bir darbe davası. İddianame kapsamında savunma yap. Şovu bırak. İlgilisi hakkında dava açılır, bu mahkeme onu da sorgular merak etme. Senin hakkında iddianamede FETÖ üyesi olduğun da yazıyor. Buna ne diyorsun?" dedi. Yüzbaşı Altunsoy ise "benim din bilgim de var ama FETÖ ile bağlantım olmadı" diye konuştu.

Duruşma, sanıkların savunmalarını yapması için yarına ertelendi.

İDDİANAMEDEN

236 sayfalık İddianamede, 1 Binbaşı, 2 yüzbaşının da aralarında bulunduğu 14 rütbeli tutuklu ve tutuksuz yargılanan 60 er hakkında, "Anayasayı ihlal", "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya veya Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs" ve "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs" suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor. İddianamede, bir kısım şüpheliler hakkında "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan, diğer bazı şüpheliler hakkında ise "Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına faaliyette bulunmak" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.

====================================

3- HRANT DİNK CİNAYETİNDE KAMU GÖREVLİLERİNİN İHMALİ DAVASI...

ALİ FUAT YILMAZER: DİNK CİNAYETİNİ ERHAN TUNCEL ÖRGÜTLEDİ...

Haber: Özden ATİK/ İstanbul DHA

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı 2'si tutuklu 35 sanıklı davaya dün devam edildi. Duruşmada savunmasını yapan dönemin İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, "Dink cinayetini Erhan Tuncel örgütledi. Örgütlü yapıyı bulmak istiyorsanız Erhan Tuncel üzerinden gitmek zorundasınız" dedi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar dönemin İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek ve dönemin İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer getirildi. Tutuksuz sanıklar dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay, dönemin İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler ve Erhan Tuncel de duruşmada hazır bulundu. Bazı sanıklar ise, ses ve görüntülü sistem aracılığıyla duruşmaya katıldı.

"DAVANIN EN ÖNEMLİ SANIĞI ERHAN TUNCEL OLMALIYDI"

Ali Fuat Yılmazer savunmasında, Dink cinayetini Erhan Tuncel'in örgütlediğini öne sürdü. Yılmazer, "Erhan Tuncel ya emniyet üzerinden ya da jandarma üzerinden yaptı bu organizasyonu. Örgütlü yapıyı bulmak istiyorsanız Erhan Tuncel üzerinden gitmek zorundasınız. Başka yolu yok. Bu davanın en önemli sanığı Erhan Tuncel olmalıydı. Kime gideceksiniz Erhan Tuncel üzerinden gideceksiniz. Kim her ne yapmışsa Erhan Tuncel üzerinden yapmış" diye konuştu.

"10 NO'LU F4 RAPORU KENDİNİ KURTARMA RAPORUDUR"

Yılmazer, dönemin yardımcı istihbarat elemanı Erhan Tuncel'in, cinayetin azmettiricisi Yasin Hayal'i Dink'e yönelik eylemden vazgeçirmek için telkinde bulunduğuna dair bilgilerin yer aldığı 10 No'lu F4 raporunun sahte olduğunu da öne sürdü. Yılmazer, "Bu F4 sahte F4'dür. 10 No'lu F4 raporu, kendini kurtarma raporudur. Bu raporla 'Biz bu cinayeti engellemeye çalışıyoruz' demek istemişlerdir. İstihbari hiçbir değeri yok. İstihbari hiçbir değeri yok. Ben diyorum ki keşke hiç yazmasalarmış, daha da berbat etmişler. Burada tehdidi görüyorsunuz da niye arkasını görmüyorsunuz? Kandırmaca bunlar" dedi. Duruşmaya perşembe günü devam edilecek.

====================================

4- DİLEK ÖCALAN SERBEST BIRAKILDI

Haber-Kamera: Serpil KIRKESER - Mehmet İlkay ÖZER/ İstanbul DHA

Gözaltına alınan HDP Milletvekili Dilek Öcalan Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "Örgüt propagandası yapmak" suçundan hakim karşısına çıktı. Mahkemede savunma yapmayan Öcalan, mahkemedeki işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.

BAKIRKÖY ADALET SARAYI'NA GETİRİLDİ

Dilek Öcalan Atatürk Havalimanı'nda hakkındaki yakalama kararı nedeniyle gözaltına alındı ve buradan Bakırköy Adalet Sarayı'na getirildi. Osman Baydemir'in de Öcalan'ın yanında olduğu görüldü.

"HİÇBİR ŞEKİLDE SİZE BİR İFADE VE SAVUNMADA VERMEYECEĞİM"

Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkan Öcalan, "Mahkemeniz suç işlemektedir. Mahkeme kaçakçılıkla görevli olan mahkemedir ve konuya hakim değildir. Bir tiyatronun sahnesinde rol alıyorsunuz. Milletvekilinin yargılanamayacağını avukatımız dile getirdi. Biraz önce okumuş olduğunuz tüm hususlar aslında milletvekilinin yapması gereken görevlerdi. Bu ülkede demokrasi ve düşünce özgürlüğünden bahsedilecekse bunu hiç kimsenin sorgulamak gibi hakkının olmadığını düşünüyorum. Hukukun herkese lazım olduğunu düşünüyorum. Hukuku hiç kimsenin çiğnemesine müsaade etmeyeceğim. Bu uygulamanın normalleşmesi, milletvekili statüsünün bu şekilde yargılanmasını da kabul etmeyeceğim. Hiçbir şekilde size bir ifade ve savunmada vermeyeceğim" diye konuştu.

MAHKEME SERBEST BIRAKILMASINA KARAR VERDİ

Mahkeme, Şanlıurfa 5. Ağır Ceza Mahkemesince hakkında yakalama kararı çıkartılan şüpheli Dilek Öcalan'ın serbest bırakılmasına karar verdi.

ŞANLIURFA'DA DAVA AÇILMIŞTI

Dilek Öcalan hakkında Şanlıurfa 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "Örgüt propagandası yapmak" suçundan açılan dava açılmıştı. Dava kapsamında Dilek Öcalan hakkında yakalama kararı çıkarılmıştı.

ADLİYE ÖNÜNDE AÇIKLAMA YAPTI

Serbest bırakılan Dilek Öcalan, adliye çıkışında gözaltına alınmasını eleştirerek, "Yaşamış olduğumuz bu uygulamanın hukukta ve demokraside karşılığı yok. Bugün yapılan uygulamada Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne yapılan darbenin devamıydı. Milletvekilinin zorla ifadesini almak kimseye bir şey kazandırmaz. Şu an bizim ifademizi almaya çalışanlar suç işliyorlar. Biz bunu kabul etmiyoruz. Bizi sadece halkımız yargılayabilir. Biz sadece halkımıza ifade ve hesap verebiliriz. Şu anda uygulanmak istenen bir tiyatro sahnesidir. Hukuk neden bu kadar yerle bir edildi? Türkiye'de hukuk sistemi diye bir şey bırakılmadı" dedi.

"BİR KADIN MİLLETVEKİLİNE KARŞI YAPILAN BU TUTUMU ASLA KABUL ETMİYORUM"

Dilek Öcalan, "Zorla yakalama kararı var diye keyfi bir şekilde bir milletvekili alıkonuluyor. Özellikle belirtmek isterim, bir kadın milletvekiline karşı yapılan bu tutumu asla kabul etmiyorum. Bugün yapılmak istenen anayasa değişikliği referandumunda 'evet' oylarına yönelik bir çalışmadır. Biz 'hayır' oylarımızla bu sistemin aykırı olduğunu, bu sistemin insancıl olmadığını, demokrasiye aykırı olduğunu dile getiriyoruz. İçeride hakime hayır dediğimiz gibi bu sisteme de 'hayır' diyeceğimizi belirtiyoruz" şeklinde konuştu.

Öcalan mahkemede ifade verdiniz mi?' sorusu üzerine " Hiç bir şekilde ifade vermedim. Çünkü yapılmak istenen tamamen bir suçtu. Benim suçlandığım nokta siyasi faaliyetlerimdir. Halkımın talebidir. Halkımın kendi iradesini temsilidir" ifadelerinde bulundu.

BAYDEMİR: "BİZLER MİLLETİN VEKİLİ OLMAKLA SUÇLANIYORUZ"

Dilek Öcalan'a destek vermek için adliyeye gelen Osman Baydemir ise: "Bizler milletin vekili olmakla suçlanıyoruz. Siyaset yapmakla, siyasi değerlendirmelerde bulunmakla suçlanıyoruz. Bugün sindirme politikasının bile örneği ile karşılaştık. Sindirme politikasına 'hayır' diyoruz. 'Annelerimiz ağlamasın diye gerekirse baldıran zehiri içeceğiz' diyenler bunun siyasi rantını göremedikleri andan itibaren milletin annesine baldıran zehiri içirtmeye başladılar. Milletin anneleri evlatlarını yitirdikçe bu sorgulanmasın diye demokratik siyasetin kapıları kapanıyor. Onun içindir ki, milletvekilleri alıkonuluyor ve tutuklanıyor. 6 milyon seçmenin iradesi olan sayın Demirtaş, Yüksekdağ ve milletvekillerimiz tutuklanıyor" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

------------------------

-Baydemir ve Dilek Öcalan'ın adliyeden çıkması

-Dilek Öcalan'ın konuşması

-Baydemir'in konuşması

-Genel ve detaylar

07.02.2017 - 19.12 Haber Kodu : 170207215

07.02.2017 - 19.14 Haber Kodu : 170207216

===================================

5- (ÖZEL)

GÜNDÜZ VAKTİ YAPILAN BEYAZ EŞYA HIRSIZLIĞI KAMERADA...

Haber-Kamera: Ersan SAN/ İstanbul DHA

Beylikdüzü'nde, gündüz vakti beyaz eşya dükkanından 2 dakika içerisinde yapılan 9 adet çamaşır makinesi hırsızlığı saniye saniye kameraya yansıdı.

Olay, Beylikdüzü Spotçular Çarşısı'nda dün 08.00 sıralarında meydana geldi. Alınan bilgiye göre, dükkan sahibi Eser Yılmaz, polisi arayarak 3 kişi tarafından 9 adet çamaşır makinelerinin kamyonete yüklenerek çalındığını bildirdi.

HIRSIZLIK ANI GÜVENLİK KAMERASINA YANSIDI

Bunun üzerine sevk edilen polis ekipleri, işyerinin kamera kayıtlarını inceledi. İncelenen görüntülerde çamaşır makinesi çalınma anının saniye saniye kameraya yansıdığı görüldü.

Görüntülerde; işçi yeleği giymiş, kafasına kapşon geçirmiş bir kişinin çamaşır makinelerinin olduğu dükkan önüne geliyor, yanaşan kamyonetten inen aynı şekilde giyinmiş bir kişi ile yerdeki kişi, kaldırdıkları çamaşır makinelerini kamyonette bulunan kişiye uzatıyor, 2 dakika içinde 9 çamaşır makinesi yükleyen kişiler, kamyonete binip uzaklaşıyorlar. Görüntülerde şüphelilerin, beğenmedikleri iki çamaşır makinesini de bıraktıkları görülüyor.

"PAHALI OLANLARI SEÇTİLER"

Hırsızlıkla ilgili konuşan beyaz eşya dükkanın sahibi Eser Yılmaz, "Dün akşam malları burada bırakmıştık, sonuçta bekçimiz var. Bekçi sabah kapıları açmak için iki dakika içeri giriyor. Onu kolluyorlar, arabayla buraya yanaşıp çamaşır makinelerini paldır küldür atıyorlar. Atarken 5 kiloluk makineyi beğenmiyorlar, 9 kiloluk pahalı olanları alıyorlar. 9 taneyle kurtardık, bekçi çıkmasa belki komple götürecekler. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. 12-13 bin civarı makinelerin fiyatı. Geçen yan tarafta mezarcının hiltilerini çalmışlar, sürekli geliyorlar, gidiyorlar. Zaten ortam malum, iş yok" dedi.

Olayla ilgili çalışma başlatan polis, kamera görüntülerinden şüphelileri tespit etmeye çalışıyor.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

(Güvenlik Kamerası)

-Şüphelilerin çamaşır makinesi olduğu yere gelmesi

-Çamaşır makinelerini yanaşan kamyonete yüklemesi

-İki makineyi ayırarak bırakmaları

Aktüel görüntüler

-Dükkan sahibi Eser Yılmaz ile röp.

-Dükkan ve çevresinden görüntüler

-Detaylar

07.02.2017 - 23.07 Haber Kodu : 170207241

====================================

6- İNTİHAR GİRİŞİMİNDE BULUNAN POLİS MEMURU AĞIR YARALI

Haber-Kamera: Uğur AYAZSIN/ İstanbul DHA

Üsküdar İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği'nde görevli polis memuru Kerim Aydar, tabanca ile kafasına 1 el ateş ederek intihar girişiminde bulundu. Hastaneye götürülerek tedavi altına alınan Aydar'ın durumunun ağır olduğu belirtildi.

Olay, Ümraniye Esenevler Mahallesi Sude sokakta bir apartmanın 3. katında dün saat 18.00 sıralarında meydana geldi. Üsküdar İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği'nde görevli polis memuru Kerim Aydar'ın (26) oturduğu daireden silah sesi geldi. Bunu duyan bina sakinleri polise haber verdi.

Olay yerine gelen polisler içeriye girdiğinde kanlar içerisinde yatan Aydar'ı gördü. Hemen 112 Sağlık ekiplerine haber verildi. Yaralı polis memuru ambulansa koyularak Ümraniye Devlet Hastanesi'ne götürüldü.

TEK KURŞUNLA İNTİHAR

Burada, kafasına tek kurşun sıkarak intihar girişiminde bulunduğu belirlenen Kerim Aydar'a ilk müdahalesi yapıldı. Aydar, daha sonra ameliyat edilmek için Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne sevk edildi.

1 KIZI VAR

Olay Yeri İnceleme ekipleri, Kerim Aydar'ın intihar girişiminde bulunduğu dairesine gelerek inceleme yaptılar. Yalnız bulunduğu evde Aydar'ın görev silahı ile intihar girişiminde bulunduğu öğrenildi. Bir bina sakini ise Kerim Aydar'ın 4 yıllık evli ve bir kız çocuğu olduğunu ifade etti.

Tedavi altına alınan polis memurunun hayati tehlikesi sürüyor.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

-Bina

-Bina sakinleri ile röportajlar

-Polis araçları

-Polisler

-Olay Yeri İnceleme ekipleri

-Olay Yeri çalışması

-Bina girişi

-Hastane acil önü

-Genel ve detay

07.02.2017 - 21.18 Haber Kodu : 170207237

====================================

6- EYÜP'TE KORKUTAN GECEKONDU YANGINI

Gecekondunun alev alev yanması bir vatandaşın cep telefonu kamerasına yansıdı.

Haber-Kamera: Soner HASIRCIOĞLU/ İstanbul DHA

Eyüp'te dün akşam saatlerinde boş bir gecekonduda henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Mahalle sakinleri durumu itfaiye ekiplerine haber verdi. Kısa sürede olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangına müdahale ederken, olayda herhangi bir yaralanma veya can kaybı yaşanmadı.

Yangın Eyüp, Sakarya Mahallesi 5. Park Çıkmazı Sokak'ta meydana geldi. Dün akşam saat 22.00 sıralarında henüz bilinmeyen bir nedenle sokak içersinde bulunan boş bir gecekonduda yangın çıktı. Mahalle sakinleri gecekondunun yandığı görünce durumu itfaiye, polis ve sağlık görevlilerine haber verdi. Alevler kısa sürede tüm gece konduyu sararken, olay yerine Eyüp, Alibeyköy ve Şişli gruplarına bağlı itfaiye ekipleri gelerek müdaha etti. İtfaiye ekipleri yangın büyümeden kontrol altına almayı başardı. Mahalle sakinleri de itfaiye erlerine çalışmasında yardım etti.

ALEV ALEV YANDI

Bu sırada polis ekipleri olay yerinde güvenlik önlemi alırken, herhangi bir olmusuzluğa karşı sağlık ekipleri de hazır bekletildi. İtfaiye ekipleri yaklaşık bir saatlik çalışma sonucu yangını söndürülüp soğutma çalışması yapıldı. Yangın sonrası herhangi bir can kaybı yaşanmazken, olayın yaşandığı gecekondunun hemen yanında bulunan başka bir evin çatısının kısmen yandığı öğrenildi.

İtfaiye ekipleri yangının çıkış sebebini araştırırken, polis ekiplerinin de olayla ilgili soruşturma başlattığı öğrenildi. Gecekondunun alev alev yanması bir vatandaşın cep telefonu kamerasına yansıdı.

Görüntü Dökümü:

--------------------------

(Cep Telefonu)

-Gecekondunun alev alev yanması

(Aktüel)

-Olayın meydana geldiği yer

-İtfaiye ekiplerinin çalışması

-Vatandaş ile röp

-Polis ve ambulanstan görüntü

-Genel ve detaylar

08.02.2017 - 00.37 Haber Kodu : 170208001

====================================

7- KORUMA KURULU'NDAN MAÇKA PARKI UYARISI

Haber: Ezgi ÇAPA/ İstanbul DHA

Beşiktaş ve Sarıyer bölgesinden sorumlu olan İstanbul 3 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, Dolmabahçe tünelinin yapımı için Maçka Demokrasi Parkı'nın güney girişini bariyerlerle kapatan İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni 'koruma bölge kurulu izni alınmadan herhangi bir inşai ve fiziki uygulama yapılmaması' konusunda uyardı.

Maçka Demokrasi Parkı'na bariyer konulmasının ardından, avukat Eren Can ve Elvin Çerdik, parkın bu kısmından sorumlu olan 3 No'lu Koruma Kurulu'ndan projeyle ilgili bilgi talep etti. Talepleri inceleyen Kurul, "Dolmabahçe-Levazım-Armutlu-Ayazağa- Çayırbaşı Karayolu Tünel Projesine ilişkin İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne uyarı gönderdi. Söz konusu proje güzergahının, kısmen Dolmabahçe Sarayı Saat kulesi ve Bezmi Alem Valide Sultan Camii Koruma alanları içerisinde olduğunun belirtildiği 7 Şubat tarihli yazıda, Boğaziçi Nazım İmar Planı'nda Boğaziçi Geri Görünüm bölgesinde ve kısmen de sit sınırları dışında kaldığı belirtildi. Koruma Kurulu belgelerin tamamlanmasının ardından konunun tekrar değerlendirileceğini ifade etti.

====================================

8- FENERBAHÇELİ YÖNETİCİYİ BAŞINDAN YARALAYAN KİŞİ HAKKINDA ADLİ İŞLEM

İstanbul Emniyet Müdürlüğü,

"Fenerbahçe Spor Kulübü İdari Menajeri Hasan Çetinkaya'nın tribünden atılan yabancı madde neticesinde başından yaralanmasına sebebiyet veren İ.S isimli şahıs stadyum kamera görüntülerinden tespit edilerek yakalanmış hakkında 'kasten yaralama' ve 'spor alanlarında taşkınlık yapmak'tan gerekli adli işlemler yapılmıştır"

Haber: Çağatay KENARLI/ İstanbul DHA

Beşiktaş-Fenerbahçe futbol kulüpleri arasında Pazar günü oynanan olaylı Ziraat Türkiye Kupası maçında yabancı madde atarak sarı-lacivertli kulübün idari menajeri Hasan Çetinkaya'nın başından yaralanmasına neden olduğu belirtilen kişiyle ilgili adli işlem yapıldı.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada, "Spor Güvenliği Şube Müdürlüğü görevlileri tarafından 05 Şubat Pazar günü gerçekleştirilen Beşiktaş-Fenerbahçe futbol kulüpleri arasındaki Ziraat Türkiye Kupası müsabakası esnasında 6222 Sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanuna muhalefet eden şahısların tespit edilmesi amacıyla yapılan çalışmalar neticesinde Fenerbahçe Spor Kulübü İdari Menajeri Hasan Çetinkaya'nın tribünden atılan yabancı madde neticesinde başından yaralanmasına sebebiyet veren İ.S isimli şahıs stadyum kamera görüntülerinden tespit edilerek 07 Şubat Salı günü yakalanmış hakkında kasten yaralama ve spor alanlarında taşkınlık yapmaktan gerekli adli işlemler yapılmıştır" denildi.