Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Önümüzü kesme gayretlerinde en son adım bildiğiniz gibi 15 Temmuz darbe girişimi olmuştur. İçeriden ve dışarıdan atılan bu adımla önümüzü kesmeye çalışanlar, milletimizin o şehadete, Hakk'a yürüyüşüyle bunu başaramadılar." dedi.
Erdoğan, Abdullah Gül Üniversitesi Yerleşkesi içerisindeki Cumhurbaşkanlığı Abdullah Gül Müze ve Kütüphanesi açılışındaki konuşmasında, müze ve kütüphanenin Türkiye'nin nereden nereye geldiğini göstermesi bakımından çok önemli olduğunu ifade etti.
Kendisinin lisede, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün üniversitede okuduğu 1960'lı yılların sonunda Türkiye'de etkisi hala süren yeni bir kuşağın ve anlayışın doğduğunu dile getiren Erdoğan, çok partili siyasi rejimin özgürlük ve kalkınma tecrübesiyle 1960 darbesinin vesayeti arasında yolunu tayin etmeye çalışan bir Türkiye'nin tam ortasında kendilerini bulduklarını söyledi.
Erdoğan, bir yanda gönüllerini coşturan dava ve aksiyon adamlarının diğer yanda sanayileşmeyi, büyümeyi hedef gösteren, bunun için de siyasetin yolunu işaret eden büyüklerin telkinleriyle beslendiklerini belirtti. Zaman içinde bu ikisinin aslında birbirinin alternatifi değil tamamlayıcısı olduğunu fark ettiklerini vurgulayan Erdoğan, "Hem gönlümüzü, hem zihnimizi zenginleştirecek, hangi kaynağa ulaşırsak, kimi bulursak ondan faydalanmanın yollarını aradık. 1980 darbesi, bu arayışımızı durdurmak bir yana, daha üst seviyelere çıkardı. Çünkü darbelere karşı direnmenin yolunun da bu olduğunu gördük. Hem manevi dünyamızı tahkim edecek hem de teknik kapasitemizi artıracak çalışmalara ağırlık verdik. 1991 seçimlerinden itibaren işaretleri görülmeye başlanan 1995 seçimlerinde adeta patlama yapan başarılarımızın gerisinde işte böyle bir emek, vizyon vardı." diye konuştu.
Erdoğan, siyasetin dikensiz gül bahçesi olmadığını, bu süreçte attıkları her adımda tecrübe ederek görüp, yaşadıklarını aktardı. 1997'nin kendisi için kırılma noktası olduğunu ifade eden Erdoğan, "Kırılma derken, yanlış anlaşılmasın, bu süreçte gönlümüz kırıldı ama milletimizle olan bağımız daha önce hiç olmadığı kadar güçlendi. Abdullah Gül Bey ve diğer kardeşlerimizle beraber omuz omuza yürüttüğümüz mücadele 2001 yılında yeni bir partiyle, 2002 yılında tek başına iktidarla neticelendi. Birlikte kurduğumuz parti, 3 Kasım 2002'de kazandığı seçimlerle parlamentonun yüzde 63 oranında milletvekillerini almayı bize getirdi." şeklinde konuştu.
Geride kalan 14 yılın Türkiye tarihinde en büyük değişimlerin, dönüşümlerin, gelişmelerin yaşadığı dönem olduğunu belirten Erdoğan, 2023 hedeflerine ulaşma ümidinin bu 14 yıldaki başarılar sayesinde olduğunun altını çizdi.
"16 saatte darbeyi kendi lehine darbeye dönüştürdü"
"Bu dönemin ilk başbakanı, sonra dışişleri bakanı, son olarak da cumhurbaşkanı olarak tüm başarıların altında imzası olan kardeşlerimizden bir tanesidir Abdullah Bey" diyen Erdoğan, Gül'e, ülkeye ve millete yaptığı hizmetler dolayısıyla şükranlarını iletti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bu süreç içerisinde özellikle önümüzü kesme gayretlerinde en son adım bildiğiniz gibi 15 Temmuz darbe girişimi olmuştur. Bu da yine önümüzü kesmeye yönelik bir adım. İçeriden ve dışarıdan atılan bu adımla önümüzü kesmeye çalışanlar, milletimizin o şehadete, Hakk'a yürüyüşüyle bunu başaramadılar. Bu millet bunu gösterdi. 16 saatte darbeyi kendi lehine darbeye dönüştürdü. 'Meydanlara yürüyün' dediğimiz zaman benim milletim meydanlara yürüdü. Tereddüt etmeksizin meydanlara yürüdü. Bunun neticesinde 16 saatte Rabbimin lütfuyla aldık. Bu vesileyle tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet, gazilerimize şifalar diliyorum. Bizler onlarla beraber hamdolsun bu ülkeyi hiç bir ayrıma tabi tutmaksızın tek millet yaptık. Bayrağımızı, şehitlerimizin gazilerimizin kanıyla tek bayrak yaptık. 780 bin kilometrekarelik şu toprakları tek vatan yaptık. 'Tek devlet' diyerek de geleceğe yürüdük, yürüyoruz."
Cumhurbaşkanlığı Abdullah Gül Müzesi ve Kütüphanesinin hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, emeği geçenlere ve katılanlara da teşekkürlerini sundu.
Notlar
Eski Sümer Bez Fabrikasının enerji ve buhar bölümünde açılan Abdullah Gül Müze ve Kütüphanesi, Türkiye'de "Cumhurbaşkanlığı Müzesi" anlamında ilk olma özelliğini taşıyor.
Tören öncesi, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün hayatının kendisine yakın isimlerce anlatıldığı filmle Sümer Bez Fabrikasını tanıtan kısa film gösterildi.
Törene, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan'ın yanı sıra 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eşi Hayrunnisa Gül, Başbakan Binali Yıldırım, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, eski TBMM Başkanları Cemil Çiçek ve Bülent Arınç ile çok sayıda eski ve yeni bakan, milletvekili ve siyasetçinin yanı sıra medya temsilcileri ve iş adamları katıldı.
Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Bakir İzzetbegoviç, Azerbaycan Milli Meclis Başkanı Oktay Esedov, Pakistan Pencap Eyalet Başbakanı Şahbaz Şerif, eski Sırbistan Cumhurbaşkanı Boris Tadic, eski Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai, eski Almanya Başbakanı Gerard Schröder, eski Yunanistan Başbakanı George Papandreu, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani'nin kardeşi Şeyh Sani Hamad Bin Hamad Al Sani, eski Arnavutluk Başbakanı Bamir Topi'nin de aralarında bulunduğu çok sayıda eski ve yeni yabancı davet adamı da törende hazır bulundu.
Törenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, 11. Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Yıldırım davetlilerle birlikte kokteyle katıldı. ?
(Bitti)
Son Dakika › Güncel › Cumhurbaşkanlığı Abdullah Gül Müze ve Kütüphanesi Açılışı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?