Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Bilgiyle enformasyonu birbirine karıştırıyoruz. Maksat malumat değil malumatı bilgiye ilme, ilmi hikmete, hikmeti irfan seviyesine taşıyabilmektir. Ancak bu seviyeye geldiğimizde gerçek manada bir ilim yolculuğundan bahsedebiliriz. 'Kendini bilen Rabbini bilir' sözüne de erme imkanımız olur. Hasan Kalyoncu Üniversitesi de böyle bir vizyonla yola çıkmıştır." dedi.
Kalın, Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) Gösteri ve Sanat Merkezi açılışında yaptığı konuşmada, Hasan Kalyoncu'nun üniversiteyi kurarkenki heyecanını yakından gördüğünü belirterek, bu hayalin ete, kemiğe brünmüş halini görmenin mutluluğunu yaşadığını söyledi.
Şehrin, medeniyetin temel unsurlarından biri olduğunu dile getiren Kalın, medeniyeti inşa etmenin başında şehir hayatı geldiğini, şehrin bir toplumun sanatını, estetiğini bir arada yaşam kültürünü ve ahlakını ortaya çıkaran yer olduğunu kaydetti.
Hazreti Muhammed'in Mekke'den Medine'ye göç ettikten sonra islam medeniyetinin burada atıldığına dikkat çeken Kalın, "Sanatın, kültürün, şehir hayatının, bir arada yaşama ahlakının, inceliğin, zerafetin bir araya geldiği toplumsal yaşama alanı Medine'de inşa edildi. Oradan sadece islam tarihi değil, insanlık tarihinin en büyük kültür ve medeniyeti yayıldı." dedi.
Gaziantep'in ticaret, sanayi şehri dışında insanının muhabbeti ve samimiyetiyle medeniyet yürüyüşünün önemli kilometre taşlarından biri olduğunu ifade eden Kalın, 4 üniversite olduğunu anımsatarak Hasan Kalyoncu'nun çok özel bir yeri olduğunun altını çizdi.
Bir üniversite hayalinin temelinde bilgi arayışı yattığına dikkat çeken Kalın, şunları kaydetti:
"İnsanı insan yapan, yeryüzündeki yolculuğuna anlam katan enstrümanları elde etmenin yolculuğunu sağlar. İlim taliplerine yani bilginin peşinde koşmak her yaşta insan için gerekliliktir. Öğrenci, hoca, idareci, yönetici herkes bu ilim yolculuğunun neferdir. Bu ilim yolculuğu, kadim medeniyetimizin taşıyıcı unsurlarından biridir. Bilgiyle enformasyonu birbirine karıştırıyoruz. Maksat malumat değil malumatı bilgiye ilme, ilmi hikmete, hikmeti irfan seviyesine taşıyabilmektir. Ancak bu seviyeye geldiğimizde gerçek manada bir ilim yolculuğundan bahsedebiliriz. 'Kendini bilen Rabbini bilir' sözüne de erme imkanımız olur. Hasan Kalyoncu Üniversitesi de böyle bir vizyonla yola çıkmıştır."
Sanatçı-Akademisyen Prof. Dr. Erol Parlak yönetiminde hazırlanan "Yunus Dilinden" konserine de değinen Kalın, Parlak'ın konser fikrini kendisiyle paylaştığında çok heyecanlandığını belirtti.
"Gönül dilini inşa etmek hepimizin öncelikli amacı olmalı"
Yunus Emre'yi ismen değil kalben bilmek gerektiğine dikkat çeken Kalın, şöyle konuştu:
"Yunus'un fikirlerini sanatın değişik biçimleriyle birleştirerek sunmak hem onun mirasına saygımızın gereği hem de gönül zenginliği sağlayacak. Allah'ın insanları çeşit çeşit yarattığı, kabilelere, milletlere ayırdığı çokluk aleminde gönül dilini bulmak gerekir. Gönül dilini inşa etmek hepimizin öncelikli amaçlarından biri olmalı. Mevlana'nın dediği gibi 'aynı gönle sahip olmak aynı dili konuşmaktan evladır' Dillerimiz, renklerimiz, etnik kökenlerimiz, eğilimlerimiz farklı olabilir. Bunun üstüne çıkıp gönül dilini yakaladığımızda insanı kamil makamına yükselmemiz mümkün olur. Yunus Emre bu mesajları yüzlerce yıl öncesinden ortaya koyuyor. Bunu geleceğe taşımak medeniyete olan borcumuzdur. Bugünü ve yarını inşa edeceğimiz bir hazine, sermayedir."
Mütevelli Heyeti Başkanı Cemal Kalyoncu da son derece stratejik bir coğrafyada yaşadıklarını belirterek, bölgenin muazzam bir potansiyele sahip olduğunu kaydetti.
2008 yılında üniversitenin temellerin, ilmin, bilimin, irfanın, ticaretin kavşağı olan Tarihi İpek Yolu'nun üzerine kurduklarına dikkat çekerek, şunları kaydetti:
"Bu yol öyle bir yoldur ki doğudan batıya ve batıdan doğuya orduların, bilgelerin, fikirlerin, dinlerin ve kültürlerin de aktığı, büyük buluşmaların yoludur. Bu yoldan Buhara, İbni Sina, Farabi gibi Batı dünyasına da ilham veren düşünürler geçmiştir. Üniversitemizin ruhunda ve tarihi hafızasında İpek Yolu tecrübesi zaten var. Şimdi açtığımız merkezimizle bu tecrübeye sizlerin de büyük katkılar yapmasını bekliyoruz. Burada şunu tekrar vurgulamak istiyorum. Bir ülkenin ilerlemesi, medeni uygarlıklar seviyesine gelmesi sadece ekonomik gelişmelere bağlı değildir. Üniversiteler ve iş dünyası ile birlikte kültüre, sanata ve spora verdiği değere de bağlıdır. İstanbul'da ilk defa "Yunus Dilinden" konserini dinlediğimde de çok etkilenmiştim. Sizler içinde Merkezimizin ülkemize, bölgemize ve üniversitemize hayırlı olmasını diliyorum."
Sanatçı-Akademisyen Prof. Dr. Erol Parlak yönetiminde hazırlanan "Yunus Dilinden" konseri, biri enstrümantal olmak üzere toplamda on beş eserin yer aldığı konserde, anonim ezgiler ve Erol Parlak tarafından Yunus Emre şiirleri üzerine bestelenen yeni eserler, sanatçıların emekleriyle sahnelendi.
Hak aşığı Yünus Emre'yi, onun dilinde can bulan Anadolu ruhu, irfanı ve kültürel derinliğini ses sanatı ile ortaya koyma yolunda tasarlanan konserde çalınan eserlere, geleneksel ve modern dans adımlarından esinlenerek oluşturulan koreografilerdeki danslar eşlik etti. Katılımın yoğun olduğu konserde, ünlü Ebruzen Garip Ay'ın ebru çalışmaları da izleyicilerin beğenisine sunuldu.
Açılışa, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, Gaziantep Valisi Davut Gül, Melih Gökçek, Yıldırım Demirören, HKÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Cemal Kalyoncu, HKÜ Mütevelli Heyeti Başkan Vekili Haluk Kalyoncu, HKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Edibe Sözen, mütevelli heyeti üyeleri, protokol üyeleri, akademik ve idari kadro katıldı.
Son Dakika › Güncel › Cumhurbaşkanı Sözcüsü Kalın: 'Bir medeniyeti inşa eden unsurların başında şehir hayatı gelir' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?