Chp'li Tamaylıgil'in Arınç Sorusuna, Çemil Çiçek Engeli

CHP Genel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil'in, TRT 1 ve TRT Türk ekranlarında yayınlanan programlarda, kadınlara yönelik yaptığı açıklamalarla tepki çeken Ömer Tuğrul İnanç'e ilişkin, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç tarafından cevaplandırılması için verilen yazılı soru önergesi, Meclis Başkanı Cemil Çiçek tarafından, TBMM İç Tüzüğü'ne uygun olmadığı gerekçesiyle iade edildi.

Çiçek'in imzası ile geri iade edilen önergede, İnançer'in, TRT ekranlarında kadınlara ilişkin yaptığı, şu sözler hatırlatılıyor:

"Hamileliği, davul çalarak ilan etmek bizim terbiyemize aykırıdır. Böyle bir karınla sokakta gezilmez. Her şeyden önce estetik değildir. Yedi, sekiz aydan sonra anne adayı biraz hava almak için beyinin otomobiline biner, biraz dolaşır. Sonra akşamüstü çıkarlar. Şimdi maşallah, kanatsızı, kanatlısı televizyonlarda uçuşuyor. Ayıptır, ayıp Bunun adı, realizm değildir, bunun adı terbiyesizliktir.

Evlilik kurumunun bugünkü empoze edilen, "Ben kendi ayaklarımın üzerinde dururum', " kadının ekonomik hürriyeti gibi aldatmacalardan vazgeçilmesi lazımdır. İstatistikle meşgul olanlar, boşananların kimler arasında olduğunu bir istatistiki anket yapıversinler', Çalışan kadından bahsediyorum, "Ben kocama muhtaç değilim' diye evvela ailesini dağıtıyor. Kocasına muhtaç değil ama elin adamının, patronunun emrinde olmayı haysiyetine uygun buluyor. Kocasının emrinde olmayı, haysiyetine uygun bulmuyor. Ben eş demem. Eş yoktur, eşitlik yoktur. Ben karımla, çocuğumla eşit değilim. Eşim değil, zevcem olur."

-ÖZEL HAYAT-

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç tarafından cevaplandırılması istemi ile verilen yazılı soru önergesinde yer alan, 2, 4 ve 10 numaralı sorular, kişilik ve özel yaşama ilişkin konuları içerdiği ve istişare amaçlı konular içeren soruların Başkanlıkça kabul edemeyeceği gerekçeleri öne sürülerek, Meclis Başkanı Çiçek'in imzasıyla, CHP Genel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil'e iade edildi.

Tamaylıgil, önergesinde şu konularda bilgi istemişti:

"İnançer'in, hamile kadınlara ilişkin tepki çeken sözlerinin ardından, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından da, 'Dinimizde kadına tecrit yoktur' açıklaması yapıldı. Sorumluluğunuz altında bulunan ve devlet kanalı olan TRT'de bu tür görüş ve söylemlerin, tek taraflı olarak ele alınmasını doğru ve ahlaki buluyor musunuz? İnançer tarafından kadınların sosyal ve ekonomik statülerine ilişkin yapılan açıklamaları, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti ile toplumsal değerlere uygun buluyor musunuz?

Türkiye'nin nüfusunun yarısından fazlasını kadınlarımızın oluşturduğu dikkate alındığında, kadınlar hakkında aşağılayıcı ve onur kırıcı açıklamalarda bulunan Ömer Tuğrul İnançer'e yaptığı skandal açıklamalar karşılığında TRT tarafından ödenen paraların, kadın çalışanların da alın terinin bulunduğu vergilerden ödenmesini vicdanınıza sığdırabiliyor musunuz?"

Konuya ilişkin açıklama yapan, Tamaylıgil, TRT ekranlarında Ömer Tuğrul İnançer'in başta kadınlar olmak üzere, toplumun geniş kesimleri tarafından tepki ile karşılanan açıklamalarına ilişkin milletvekili olarak sorgulama hakkına sahip olduğunu belirtti. TRT tarafından program karşılığında İnançer'e ödenen paraların, kadın çalışanların da verdiği vergilerle ödendiğini hatırlatan Tamaylıgil, "Buna rağmen, her fırsatta kadınları aşağılayıcı açıklamalarda bulunan İnançer'e, hala devlet televizyonlarında program yaptırılması ise kadınlara yapılan en büyük hakarettir" dedi.

TRT'nin, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın sorumluluğunda olduğunu hatırlatan Tamaylıgil, bu nedenle soru önergesinin muhatabının Arınç olduğunu belirtti. Bihlun Tamaylıgil, "Ancak daha sorular muhatabı olan Arınç'a iletilmeden, Meclis Başkanlığı tarafından Cemil Çiçek imzası ile geri iade edildi. Meclis'e tarafsız başkanlık yapması gereken Sayın Çiçek'in, kadınların kişilik haklarına saldıran İnançer açıklamaları hakkında, Arınç'a sorduğum soruları geri iade etmesini, sadece milletvekilinin değil, milletin sorgulama hakkına da müdahale olarak görüyorum" dedi.

Tamaylıgil, şöyle devam etti:

"Meclis Başkanı'nın görevi, yasamanın yanı sıra, denetim görevini yerine getirmek isteyen milletvekillerine köstek olmak değil, destek olmaktır. Başta kadınlar olmak üzere, toplumun vicdanının beklediği soruları cevaplaması gereken Bülent Arınç'a koruma kalkanı olmasını, Meclis Başkanı Sayın Çiçek'e yakıştıramadım.

Sayın Çiçek'ten beklediğim cevap, devlet televizyonu aracılığı ile kadınlara hakaretler yağdıran bir kişinin yaptığı söz konusu açıklamalar, kadınların özel hayatına müdahale değil midir? Sayın Arınç'a, sorumlu olduğu TRT'de söz konusu kişi tarafından kadın haklarına yapılan saldırıları sormak, kimin özel hayatına müdahaledir? Kadınların mı? Yoksa Arınç'ın mı?"