CHP'li Ahmet Kaya: Geride Kalanlar Bir Şekilde Hayata Tutunmaya Çalışıyor. Enkazlar Belli Alanlara Dökülsün. Vatandaş Evine Ait Bir Eşyayı Bulabilsin

CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, deprem bölgesi Kahramanmaraş'ta enkaz çalışmalarına ilişkin, "Bir sürü canımız gitti, Allah rahmet eylesin ama geride kalanlar bir şekilde hayata tutunmaya çalışıyorlar. ve o insanlar evlerinden geriye kalan o enkazların içindeki yaşanmışlıklarını, anılarını, ziynet eşyalarını, hatta bazısı vücut bütünlüğü bozulan yakınlarının cesetlerini bulmaya çalışıyor. Bu enkazlar belli alanlara dökülsün. Hangi binanın enkazı neresidir, belirlensin. Vatandaş evine ait bir eşyayı aradığı zaman bulabilsin. Bazı illerde sanıyorum bu yapılmış. Ama Kahramanmaraş'ta maalesef manzara bu" dedi.

CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, büyük yıkıma ve can kaybına yol açan depremlerin ardından Kahramanmaraş Onikişubat ilçesindeki enkaz kaldırma çalışmalarını inceledi. Depremzedelerin sorunların dinleyen Kaya'ya bir yurttaş, yıkılan evinin enkazının nereye götürüldüğünü bilmediğini ve bu konuda bilgi alamadıklarını söyledi. Yurttaş, "Hepsi diyor ki, ismini yazarak yıktık diyorlar yalan söylüyorlar. Bir yanı Karaziyaret'e götürüyor bir yanı şu yana götürüyor. Yalan söylüyorlar. Yok. Burada aldın aldın. Alamadın yoksa yok. Şu kamyonun nereye götürdüğünü nereden bileceksin? Hangi apartmandan gittiğini soran bile yok. Apartmanın adının ne olduğunu biliyorlar mı? Bura Köker, C, B, A. Ben otuz yıldan beri bu apartmandayım. Ben de çıktım enkazın altından" diye konuştu.

"AMCAMIZ ELLERİYLE ENKAZI KARIŞTIRIP ORADA ZİYNET EŞYALARINI BULMAYA ÇALIŞIYOR"

CHP'li Kaya ise yaptığı değerlendirmede, "Bu binada oturan yaşlı bir amcamız, evinden kendisi sağ çıkmış ama eşi ve yeğenini kaybetmiş. Amcamız 'Evimde bir miktar ziynet eşyamız vardı. Onları burada buldum aldım, aldım. Alamadım nereye döküleceği belirsiz. O dökülen yerde bulabilme şansım yok' diyor. Elleriyle enkazları eşeleyip oradan ziynet eşyalarını bulmaya çalışıyor. Böyle bir garabet olamaz. Diyoruz ki, bu enkazların nereye döküldüğü belli olsun, en azından oradan gitsin ziynet eşyasını bulabilmeye çalışsın ya da o binadaki anılarını, yaşanmışlıklarını onları orada bulsun alsın. Ama buradan alınan hafriyatın nereye döküldüğü, nasıl döküldüğü belirsiz. Hepsi birbirine karıştırılıyor maalesef. Bulabilme şansı kalmıyor. O nedenle amcamız elleriyle enkazı karıştırıp orada ziynet eşyalarını bulmaya çalışıyor" ifadelerini kullandı.

"ENKAZLAR BELLİ ALANLARA DÖKÜLSÜN. VATANDAŞ EVİNE AİT BİR EŞYAYI ZAMAN BULABİLSİN"

Kaya ardından enkazdan çıkan hafriyatın döküldüğü alana giderek şu açıklamayı yaptı:

"Az önce Trabzon Caddesi'ndeydik şehrin merkezinde. Yıkılan binaların enkazlarından çıkan hafriyatlar kamyonlara yüklenerek döküm sahasına götürülüyordu. Bir vatandaşımızla konuştuk, orada enkazın içini karıştırıp anılarını ve geride kalan eşyalarını bulmaya çalışıyordu. Dedi ki, 'Burada bulduk bulduk, bulamadık ne olacağı artık belirsiz olur. O yüzden burada bulmaya çalışıyorum.' Gerçekten de vatandaşın dediğini doğrular bir manzarayla karşılaştık. Şimdi de o hafriyatların yani enkazdan çıkan atıkların döküldüğü yere geldik. Bakın hemen karşıda görüyorsunuz. Kamyonların getirdiği binalardan enkazlardan çıkan malzemeler şu gördüğünüz kuyu gibi alana dökülüyor, oradan aşağıya doğru iş makineleriyle atılıyor. O kadar plansız çalışıldı ki ilk günden bugüne. Biz dedik ki; bir sürü canımız gitti, Allah rahmet eylesin ama geride kalanlar bir şekilde hayata tutunmaya çalışıyorlar. ve o insanlar evlerinden geriye kalan o enkazların içindeki yaşanmışlıklarını, anılarını, ziynet eşyalarını, hatta bazısı vücut bütünlüğü bozulan yakınlarının cesetlerini bulmaya çalışıyor. Bu enkazlar belli alanlara dökülsün. Hangi binanın enkazı neresidir, belirlensin. Vatandaş evine ait bir eşyayı aradığı zaman bulabilsin. Bazı illerde sanıyorum bu yapılmış. Ama Kahramanmaraş'ta maalesef manzara bu. O yıkıntılardan çıkan malzemeler böyle dökülüyor ve maalesef birbirine karışıp gidiyor. Hiç kimsenin evine ait bir eşyasını bulabilme şansı yok. Manzara bu kadar net, tablo ortada buyurun."